Geri Dön

Vahiy ve dil: İlahî sözün beşerî düzlemde yorumlanmasının hermenötik uzantıları

Revelation and language: Hermeneutical reflections on the interpretation of divine speech

  1. Tez No: 871118
  2. Yazar: MERVE PALANCİ
  3. Danışmanlar: DOÇ. DR. MUHAMMED COŞKUN
  4. Tez Türü: Doktora
  5. Konular: Dilbilim, Din, Linguistics, Religion
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2024
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Marmara Üniversitesi
  10. Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Temel İslam Bilimleri Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Tefsir Bilim Dalı
  13. Sayfa Sayısı: 247

Özet

Bu çalışmada dil üstü iletişim biçimini imleyen vaḥy kelimesi ile; vahyin kaynağı ve dile dayalı tezahürü konumundaki kitāb kelimesinin Kur'ân yorumunda oluşturduğu ikilik konu edilmiştir. Çalışmada işlevsel kabul edilen veriler dil ve tarih verileri olmak üzere iki gruptur. İlk bölümünde kelimenin diakronik analizi Cahiliye şiirinde aynı leksemi taşıyan beyitlerden yola çıkılarak yapılmıştır. Ardından kelimenin Kur'ân'ın metin içi bağlamındaki dağılımı senkronik analiz metoduyla ve kronolojisi uyarınca ele alınmıştır. Buna göre 2.Mekkî ve 3.Mekkî dönemler kelimenin Kur'ân'ın dil dizgesinde en çok karşılaşıldığı periyodlardır. Kelimenin Cahiliye'deki kullanımı ile Kur'ân'daki karşılığı arasında bir süreklilik ilişkisi olduğu söylenebilir. Vaḥy kelimesinin Kur'ân'ın metin içi bağlamdaki kullanımı vahyin öz-niteliğine işaret eder tarzdadır. Vahyetme edimi ile vahyin içeriğinin, vahyin alıcısını bir eyleme yöneltmeleri bakımından eşdeğer olduğu tespit edilmiştir. Böylelikle dil üstü iletişimi anlatan vahyin dile dayalı tezahürü Kur'ân'ın ḳavl nitelemesi, vahyi söz-edim olarak değerlendirilmeye elverişli kılmaktadır. Yorum sürecinde kelimenin semantiğinde hasıl olan anlam değişimleri Kur'ân'ın dilselliğiyle ilişkilendirilen kitāb, nüzûl, ḳavl kavramlarının oluşturduğu semantik ağ merkezinde, tefsir eserleri çerçevesinde incelenmiştir. Kur'ân'ın aşkın kaynağı itibariyle el- kitāb ile ilişkisi, yorumcunun tarihsel ufkunda Kur'ân ile el- kitab'ın çoğunlukla aynı entiteler olarak algılandığını gösterir. Bu doğrultuda Kur'ân'ın nüzûl şeklini anlatan leksemlerin yorum sürecinde Kur'ân'ın muhtevasıyla ilişkilendirildiği tespit edilmiştir. Bu ise yorumda otorite dönüşümünün sözlü gelenekten yazılı geleneğe evrildiğini ima etmektedir. İkinci bölümde vahyin gelenek içerisinde alımlanma biçimi, vahyin dilselliğine dair rivayetler ekseninde incelenmiştir. Bu bölümde gelenek, ilk bölümde yer verilen yorum faaliyetlerine veri sağlaması bakımından anlamın vuku bulduğu zemin olarak kurgulanmıştır. İlk bölümde tespit edilen vahiy-dil ilişkisine dair yorumların yapısökümü kelimenin söz yahut ses ile ilişkilendirildiği rivayetler uyarınca yapılmıştır. Buna göre vahyin kategorileşmesine sahabe neslinde rastlanır. Ancak bu dönemde vahiy göndericisine göre tanımlanmıştır. Takip eden dönemlerde ise alıcısına göre vahiy tanımlarına ve vaḥy- ʾilhām ilham ayrımına rastlanır. Son bölümde kelâm geleneği içerisinde vahiy-dil ilişkisi ele alınmıştır. Kur'ân'ın kitābullāh ve kelāmullāh olarak görülmesi yorumcuları Kur'ân'ın dil dizgesinde yer alan muhtelif lafızların manâya ve kasta, dolayısıyla da murādullah'a delaletine dair çıkarımlar yapmaya yöneltmiştir. Bu doğrultuda kelâmın sahibi ve mütekellim olarak Allah'ın muhtelif lafızlarda irade ettiği mananın sınırları, bizâtihi Kur'ân lafızlarının manaya delalet derecelerindeki farklılık gözetilerek ele alınmıştır. İlâhi kelâmın murādullah'a delaletinde pek çok dilsel etkenden söz edilmişse de, bu bölümde mütekellim ulemanın kaleme aldığı fıkıh usulü eserlerinde lafzın anlaşılırlığını ve mütekellim ile ilişkisini ilgilendiren bahisler ele alınmıştır. Buna göre anlamın zihinsel yönünü vurgulayan Eş'arî ekole göre anlam mütekelliminin zatındadır. Mu'tezile ise dizgeci kelâm tanımı sebebiyle Selefî geleneğin literalizmine yakınlaşmıştır. Ancak bu ekolde anlam, sözün kendisi ve mütekelliminin kastıyla ortaklaşa vücuda gelen bir olgu şeklinde tebârüz eder.

Özet (Çeviri)

This dissertation delves into the dichotomy between the Qur'anic verbum waḥy, implying a meta-language, immanent communication act; and al-kitāb that is the transcendent archetype and de facto property of the Qur'an, with special focus on Qur'anic hermeneutics. The data employed in the study can be binarized as philologically and hermeneutically. The first chapter applies to etymological data through diachronic analysis method, and the couplets embodying the same lexeme with waḥy in pre-Islamic poetry are revisited. Subsequently, synchronic analysis method is applied to detect intra-textual spread of the verbum pursuant to the chronology of related verses. In this vein, it can be said that 2.Meccan and 3.Meccan periods are the richest epochs in occurence of the quantity of the verbum. Pre-Islamic and Qur'anic denotation of waḥy shares the same referents, and there is no apparent semantical shift between the former and latter. Intra-textual referents of waḥy implies a self-evident communication process. To put it differently, promulgation of w-ḥ-y and the content of w-ḥ-y units are equivalent denominators as the w-ḥ-y act leads the interlocutor to act in a particular way. Thus, meta-language strains intrinsic to the verbum wahy and its lingual correspondent Qur'an's epithet qawl are eligible for getting comprehended as a speech-act. Semantic shifts that the verbum encountered through interpretation process are analyzed as per the other wordage affiliated to lingual properties of the Quran such as al- kitāb, nuzūl, and qawl. It is detected that Qur'an's persistent self-references to its transcendent source al-kitāb led the commentators to perceive the two synonymously as a reflection of historicity of the commentators. In a similar vein, the lexemes referring to nuzūl fashion of the Qur'an are recepted as denominators regarding the content of the textus receptus in commentaries. This hermeneutical split implies an authority transformation from orality to literacy in Qur'anic hermeneutics. In the second chapter of the study, the narratives in hadith collections dating back to the earliest period are revisited and the tradition is reconstructed as ineluctable veins of pre-understanding for the commentators. This part particularly focuses on narratives corelating the verbum waḥy with voice, parole or language. Accordingly, waḥy classification is extant during the first generation and in this period, wahy is classified as per its addresser. In the following generation, the classification is predicated on the addressee of waḥy units, implying an acute segregation between waḥy and ʾilhām, hapax legomenon of Qur'an's corpus. The last chapter of survey elucidates wahy-register relevance in the early period of Islamic theology tradition. Qur'an's adoption as kitābullāh and kelāmullāh led theologians to record hermeneutical deductions on its Arabic register in view of intention of its addresser murādullah, inter alia, reference-referent-sense nexus. The God's intention, al-murād, in miscellaneous lingual references and the verges of the sense is dealt reckoning with Qur'an's Arabic register per se. Albeit the availability of many more lingual parameters within the methodological sources of Islamic law, this part confines the subject to the sensibility, ambiguity and polysemy parameters recorded in methodology opuses penned by theologians. In this respect, it can be said that Ash'ari school espouses an addresser-centred sense definition stemming from the praxis of“mentalist”inner speech. Conversely, the Mu'tazila sect, abiding by a“structuralist”speech definition, portrays a literalism type in a similar way with Salafiyya. It espouses a bilateral sense definition extracted from the speech per se in tandem with the addresser's intention.

Benzer Tezler

  1. Kur'an'da salât kavramının semantik tahlili

    The semantic analysis of the salât concept in the Qur?an

    AHMET GENÇ

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2008

    DilbilimKahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi

    Temel İslam Bilimleri Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ZEKERİYA PAK

  2. Ismayıl Hakkı Baltacıoğlu ve Kur'ân meâli

    Ismayıl Hakkı Baltacıoglu and his Qur'an translation

    ERCAN ŞEN

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2008

    DinMarmara Üniversitesi

    İlahiyat Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. MURAT SÜLÜN

  3. Kur'an'da iletişim dili

    Communication language in the Quran

    SÜLEYMAN GÜMRÜKÇÜOĞLU

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2011

    DilbilimMarmara Üniversitesi

    Felsefe ve Din Bilimleri Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. MEHMET FARUK BAYRAKTAR

  4. Kâdî Abdulcebbâr'ın Kur'ân tasavvuru

    Qadi Abdulcebbar's conception of the Qur'an

    METİN CİVEK

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2020

    DinAnkara Üniversitesi

    Temel İslam Bilimleri Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. AHMET AKBULUT

  5. Kasas Sûresinin belâgat açısından analizi

    Analysis of Sure Kasas in terms of rhetoric

    AHMET DÜLGE

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2022

    DilbilimKocaeli Üniversitesi

    Temel İslam Bilimleri Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ RAMAZAN ŞAHAN