Yaşlı Türk popülasyonunda üriner inkontinans görülme sıklığı, muhtemel klinik tipleri ve birey açısından öneminin değerlendirilmesi
Başlık çevirisi mevcut değil.
- Tez No: 88420
- Danışmanlar: Belirtilmemiş.
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Üroloji, Urology
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 1999
- Dil: Türkçe
- Üniversite: GATA
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Geriatri Bilim Dalı
- Sayfa Sayısı: 49
Özet
ÖZET Amaç: Yaşlı popülasyonumuzda üriner inkontinans görülme sıklığını ortaya koymak, semptoma dayalı muhtemel klinik tiplerini belirlemek ve bu problemle ilgili çare arama konusunda halkımızın düşünce ve eğilimlerini yansıtmak. Çalışma Grubu: Aralık1998-Şubat 1999 tarihleri arasında İç Hastalıkları ve Geriatri Bilim Dalları başta olmak üzere, GATA Polikliniklerine kontrol amaçlı başvuran ve genel sağlık durumları iyi olan 637 hasta (372 kadın,265 erkek). Gereç ve Yöntem: Yukarıda belirtilen amaçlara yönelik hazırlanmış sorular, katılımcılara birebir yüz yüze görüşme tarzında yöneltildi. Sonuçlar: Yaşlı popülasyonumuz için üriner inkontinans prevalansı, kadınlarda (%53.2) daha belirgin olmak üzere, %39.7 olarak tespit edildi, (erkekler için görülme sıklığı %20.8) Yaşla üriner inkontinans sıklığında artış her iki grupta da istatistiki olarak anlamlı bulundu, (kadınlar için p=0.0136, erkekler için p=0.0255) Üriner inkontinansın klinik tipleri içinde, hem stres hem de sıkışma semptomlarının varlığı ile karakterize“karışık tip inkontinans”kadınlarda daha hakimken (%70.2), erkeklerde en sık görülen tip %43.6 ile“sıkışma tipi inkontinans”tı.(%43.6) Üriner inkontinans nedeni ile sağlık kuruluşlarına başvuru oranı tüm grup için %14.6 iken, erkeklerde (%27.3), kadınlara göre (%11.1) anlamlı yükseklik tespit edildi.(p=0.005) Tartışma: Tıbbi, ekonomik ve psikososyal yönleri ile önemli bir geriatrik sendrom olan üriner inkontinans, yaşlı popülasyonumuzda da sık olarak gözlenmekte, ancak gerek halkımız, gerekse sağlık personelimiz tarafından yeterince üzerinde durulmamaktadır.Hatta görülme sıklığının %50' yi geçtiği kadınlarda bile, bu problem nedeni ile çare arama oranı oldukça düşük tespit edilmektedir. Elde ettiğimiz sonuçlar, toplumumuzda üriner inkontinans nedeni ile çare arama oranlarını arttırıcı stratejilerin (spesifik eğitim programları, broşürler vs) belirlenmesi ve uygulanması gerekliliğini vurgulaması açısından önemlidir. 37
Özet (Çeviri)
YABANCI DİLDE ÖZET Objective: To estimate the prevalence of urinary incontinence and symptom-based clini cal types and to assess care-seeking behaviour for urinary symptoms among our elderly people. Participants: 637 healthy patients over age of 65 (372 women, 265 men) admitted to GATA outpatient units (Department of Internal Medicine and Division of Geriatrics as majority) for follow-up. Material and Method: Questionnaires directed to the objectives mentioned above were asked to all participants by face-to-face interview. Results: The prevalence of urinary incontinence in our older population was 39.7% and was more prominent in women (53.2%) than men (20.8%). The prevalence of inconti nence increased with age among both groups and was statistically significant.(p value for women.0136, for men.0255) Mixed urinary incontinence characterized by urge and stress symptoms was more prominent among women (70.2%) and pure urge incontinence among men (43.6%). Urinary incontinence was more strongly associated with care-seeking meas ures for urinary symptoms in men (27.3%) than in women (11.1%) (p=.005) Discussion: With its medical, economic and psychosocial aspects, urinary incontinence as one of the most important geriatric syndromes is also common in our geriatric popula tion, but is not considered important by both our people and health care professionals. Even among women for whom the prevalence of urinary incontinence exceeds 50%, care- seking for urinary symptoms is low. These findings suggest that strategies to promote care-seeking for urinary incontinence need to be investigated and employed in our com munity. 38
Benzer Tezler
- Hemodiyaliz ve periton diyaliz tedavisi alan hastalarda alt üriner sistem semptomları (LUTS)
Lower urinary tract symptoms in patients undergoing hemodialysis and peritoneal dialysis
EMİNE ALMAZ GÜRBÜZ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2012
NefrolojiNecmettin Erbakan Üniversitesiİç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. SÜLEYMAN TÜRK
- Serological investigation of peste des petits ruminants in lambs in Iraq-Kirkuk region
Irak–Kerkük bölgesinde kuzularda küçük ruminant vebası (pestedes petits ruminants ppr)'ın seroprevalansı
SARWAT KHORSHED RAHEEM
Yüksek Lisans
İngilizce
2022
Sağlık YönetimiVan Yüzüncü Yıl ÜniversitesiSağlık Bilimleri Ana Bilim Dalı
PROF. DR. SÜLEYMAN KOZAT
- Sitokrom P450 2J2 enzimini kodlayan gene ilişkin tek nükleotid polimorfizmlerinin nokturnal hipertansiyonla ilişkisinin belirlenmesi
To determine the association between single nucleotid polymorphisms in the cytochrome P450 2J2 coding gene and nocturnal hypertension
ELİF HİLAL VURAL
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2009
GenetikGazi ÜniversitesiTıbbi Farmakoloji Ana Bilim Dalı
PROF. DR. HAKAN ZENGİL
- Tek taraflı neovasküler yaşa bağlı makula dejenerasyonunda diğer göz OKT bulguları
Evaluation of fellow eye in Turkish population of unilateral neovascular age related macular degeneratin by optical coherence tomography
SEPIDEH LOTFI SADIGH
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2022
Göz HastalıklarıHacettepe ÜniversitesiGöz Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. BORA ELDEM
PROF. DR. SİBEL KADAYIFÇILAR
- Standardize mini mental testin Türk yaşlı popülasyonunda demansiyel sendromların tanınmasında eğitim düzeylerine göre geçerlilik ve güvenilirliğinin incelenmesi
Başlık çevirisi yok
MEHMET CAN GÜNGEN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
1999
Psikiyatriİstanbul ÜniversitesiPsikiyatri Ana Bilim Dalı
PROF. DR. ENGİN EKER