Multiparametrik MR görüntülemenin meme kanseri hastalarında neoadjuvan kemoterapiye patolojik yanıtın tahminine katkısı
Contribution of multiparametric MR imaging to the prediction of pathologic response to neoadjuvant chemotherapy in breast cancer patients
- Tez No: 888660
- Danışmanlar: PROF. DR. AHMET VEYSEL POLAT
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Radyoloji ve Nükleer Tıp, Radiology and Nuclear Medicine
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2024
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Ondokuz Mayıs Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: Radyoloji Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 82
Özet
Amaç: Neoadjuvan kemoterapi (NAK) uygulanan meme kanseri hastalarında tedaviye patolojik yanıtın tahmin edilmesinde multiparametrik meme MR görüntüleme yönteminden elde ettiğimiz meme ödem skoru (MÖS), ödem varlığının, rölatif görünür difüzyon katsayısı (Apparent Diffusion Coefficient [ADC]) değerlerinin, tümöriçi nekroz varlığının ve maksimum tümör çapının katkısını değerlendirmektir. Gereç ve Yöntem: Çalışmamıza Ondokuz Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesinde Ocak 2013-Ocak 2024 tarihleri arasında meme kanseri tanısı alan, NAK uygulanan ve meme MR incelemesi yapılmış olan tümü kadın, toplam 218 hasta dahil edilmiştir. MR görüntüleri, hastanemizde bulunan 1.5T ve 3T olmak üzere 2 farklı cihazda elde olunmuştur. Yağ baskılı T2 ağırlıklı görüntülerden MÖS grupları belirlendi. Ayrıca ödem durumuna göre hastalar ödemi olan ve olmayan olarak 2 grupa ayrıldı. Dinamik kontrastlı görüntülerden maksimum tümör çapı ölçüldü. Rölatif ADC değerleri hesaplandı ve tümöriçi nekroz varlığı belirlendi. Ayrıca patoloji verileri incelenerek moleküler alt tipler, Ki67 indeksi belirlendi. Postoperatif patolojik değerlendirme ve NAK'a patolojik yanıt Miller-Payne sistemine göre yapıldı. Miller-Payne sistemine göre patolojik yanıt skoru I-III olanlar kötü yanıt, skoru IV ve V olanlar ise iyi yanıt olarak kabul edildi. MÖS , ödem varlığı, rADC değerleri, tümöriçi nekroz varlığı ve maksimum tümör çapı ile NAK'a patolojik yanıt arasındaki ilişki değerlendirildi. Belirtilen MR parametrelerinin NAK'a yanıtı dolaylı öngörebilirliğinin belirlenmesi amacıyla bu parametreler ile patolojik derece, lenfovasküler invazyon (LVİ), moleküler alt tipler ve Ki67 indeksi arasındaki ilişki değerlendirildi. Ayrıca moleküler alt tipler ve Ki67 indeksi ile NAK'a patolojik yanıt arasındaki ilişki de değerlendirildi. Bulgular: Hastaların 55'i MÖS 1, 61'i MÖS 2, 26'sı MÖS 3 ve 76'sı MÖS 4 olarak sınıflandırıldı. Genel olarak hastaların 163'ünde ödem mevcut iken, 55'inde ise ödem yoktu. Ortalama rADC değeri 0,60±0,14 (min: 0,24 – maks: 0,97) idi. İntratümöral nekroz 170 hastada mevcut iken, 48 hastada nekroz yoktu. NAK'a 115 hastada iyi, 103 hastada ise kötü patolojik yanıt görüldü. MÖS ile NAK'a patolojik yanıt arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki bulunmadı (p=0,299). MÖS ile patolojik derece, lenfovasküler invazyon, alt tipler, tümöriçi nekroz varlığı ve maksimum tümör çapı arasında istatistiksel olarak anlamlı ilişki bulundu (sırasıyla; p=0,024, p=0,003, p=0,015, p=0,001, p=0,0001). MÖS ile Ki67 indeksi arasında ise istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki bulunmadı (p=0,212). Ödem varlığı ile NAK'a patolojik yanıt arasında istatistiksel olarak anlamlı ilişki bulunmadı (p=0,997). Ödem ile patolojik derece, lenfovasküler invazyon, alt tipler, tümöriçi nekroz ve maksimum tümör çapı arasında istatistiksel olarak anlamlı ilişki bulunmuş iken, Ki67 indeksi ile istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki bulunmadı (sırasıyla; p=0,003, p=0,019, p=0,001, p=0,004, p=0,0001, p=0,062). rADC değerleri ile NAK'a patolojik yanıt arasında istatistiksel olarak anlamlı ilişki bulunmadı (p=0,188). rADC değerleri ile patolojik derece, alt tipler, Ki67 indeksi, maksimum tümör çapı ve lenfovasküler invazyon arasında istatistiksel olarak anlamlı ilişki bulunmadı (sırasıyla; p=0,758, p=0,284, p=0,373, p=0,985, p=0,090). İntratümöral nekroz varlığı ile NAK'a patolojik yanıt, Ki67 indeksi, lenfovasküler invazyon ve patolojik derece arasında istatistiksel olarak anlamlı ilişki bulunmadı (sırasıyla; p=0,788, p=0,661, p=0,655, p=0,482). İntratümöral nekroz varlığı ile alt tipler arasında ve maksimum tümör çapı arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki bulundu (sırasıyla; p=0,009, p=0,002). Maksimum tümör çapı ile NAK'a patolojik yanıt arasında anlamlı istatistiksel ilişki bulunmadı (p=0,239). Meme kanseri alt tipleri ve Ki67 indeksi ile NAK'a patolojik yanıt arasında istatistiksel olarak anlamlı ilişki bulundu (sırasıyla; p=0,0001, p=0,0001). Sonuç: Multiparametrik MR inceleme meme kanseri hastalarında NAK'a patolojik yanıtın öngörülmesinde yetersiz bulunmuştur. Moleküler alt tiplerin ise NAK'a patolojik yanıtın öngörülmesinde hala en güvenilir parametre olduğunu söyleyebiliriz.
Özet (Çeviri)
Purpose: This study aims to evaluate the contribution of the Breast Edema Score (BES), the presence of edema, Apparent Diffusion Coefficient (ADC) values, the presence of intratumoral necrosis and the maximum tumor diameter obtained from Multiparametric Breast MRI in predicting pathological response to treatment in breast cancer patients who underwent neoadjuvant chemotherapy (NAC). Materials and Methods: A total of 218 female breast cancer patients who were pathologically diagnosed with breast cancer, received NAC treatment and underwent breast MRI at Ondokuz Mayıs University Faculty of Medicine between January 2013 and January 2024, were included in our study. MR images were obtained using two different devices, 1.5T and 3T MRI scanners in our hospital. BES groups were determined from fat-suppressed T2-weighted images. Additionally, patients were divided into two groups based on the presence or absence of edema. The maximum tumor diameter was measured from dynamic contrast-enhanced images. Relative ADC values were calculated and the presence of intratumoral necrosis was determined. Pathology data were reviewed to determine molecular subtypes and the Ki67 index. Postoperative pathological evaluation and pathological response to NAC were assessed according to the Miller-Payne system. Pathological response scores I-III were considered poor response, while scores IV and V were considered good response. The relationship between BES, presence of edema, rADC values, presence of intratumoral necrosis, maximum tumor diameter and pathological response to NAC was evaluated. In order to determine the indirect predictability of these MR parameters on the response to NAC, the relationship between these parameters and pathological grade, lymphovascular invasion (LVI), molecular subtypes, Ki67 index was also assessed. Additionally, the relationship between molecular subtypes and the Ki67 index with the pathological response to NAC was also evaluated. Results: Fifty-five patients were classified as BES 1, 61 as BES 2, 26 as BES 3, and 76 as BES 4. Edema was present in 163 patients and absent in 55 patients. The mean rADC value was 0.60±0.14 (min: 0.24 – max: 0.97). Intratumoral necrosis was present in 170 patients and absent in 48. Good pathological response to NAC was observed in 115 patients, while poor response was seen in 103 patients. There was no statistically significant relationship between BES and pathological response to NAC (p=0.299). However, there was a statistically significant relationship between BES and pathological grade, lymphovascular invasion, subtypes, presence of intratumoral necrosis, and maximum tumor diameter (p=0.024, p=0.003, p=0.015, p=0.001, p=0.0001, respectively),but not with the Ki67 index (p=0.062). No statistically significant relationship was found between the presence of edema and pathological response to NAC (p=0.997). While a statistically significant relationship was found between the presence of edema and pathological grade, lymphovascular invasion, subtypes, intratumoral necrosis and maximum tumor diameter, no statistically significant relationship was found with Ki67 index (p=0.003, p=0.019, p=0.001, p=0.004, p=0.0001, p=0.062, respectively). There was no statistically significant relationship between rADC values and pathological response to NAC (p=0.188). Additionally, no statistically significant relationship was found between rADC values and pathological grade, subtypes, Ki67 index, maximum tumor diameter, and lymphovascular invasion (p=0.758, p=0.284, p=0.373, p=0.985, p=0.090, respectively). There was no statistically significant relationship between the presence of intratumoral necrosis and pathological response to NAC, Ki67 index, lymphovascular invasion, and pathological grade (p=0.788, p=0.661, p=0.655, p=0.482, respectively). However, there was a statistically significant relationship between the presence of intratumoral necrosis and subtypes, maximum tumor diameter (p=0.009, p=0.002, respectively). There was no statistically significant relationship between maximum tumor diameter and the pathological response to NAC (p=0.239). A statistically significant relationship was found between breast cancer subtypes and pathological response to NAC (p=0.0001). Conclusion: Multiparametric MRI was found to be insufficient in predicting the pathological response to NAC in breast cancer patients. However, molecular subtypes remain the most reliable parameter in predicting the pathological response to NAC.
Benzer Tezler
- Benign ve malign vertebral çökme fraktürü tanısında multiparametrik spinal MR görüntülemenin etkinliğinin retrospektif değerlendirilmesi
Retrospective evaluation of the effectiveness of multiparametric spinal MR imaging in the diagnosis of benign and malign vertebral compression fractur
ERDİNÇ TANLAK
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2022
Radyoloji ve Nükleer TıpBursa Uludağ ÜniversitesiRadyodiagnostik Ana Bilim Dalı
PROF. DR. BAHATTİN HAKYEMEZ
- Prostat kanseri lehine pozitif muayene ve laboratuar bulgulu hastalarda dinamik manyetik rezonans görüntüleme ve biyopsi sonuçlarının karşılaştırılması
Comparison of magnetic resonance imaging findings and biopsy results in patients with positive physical examination and laboratory findings in favor of prostate cancer
DERYA KARAPINAR
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2015
Radyoloji ve Nükleer TıpBülent Ecevit ÜniversitesiRadyoloji Ana Bilim Dalı
YRD. DOÇ. DR. ÖMER YAZGAN
- Kognitif füzyon prostat biyopsisinin prostat kanseri tanısındaki değeri
The value of cognitive fusion prostate biopsy in the diagnosis of prostate cancer
AHMET GÜRBÜZ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2020
Ürolojiİstanbul Üniversitesi-CerrahpaşaÜroloji Ana Bilim Dalı
PROF. DR. NUR AHMET ERÖZENCİ
- Prostat kanserini saptamada 3 tesla multiparametrik MR incelemenin yeri
To determine utility of multiparametric prostate imaging performed at 3T MRI for detection of prostate cancer.
ERMAN KURT
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2014
Radyoloji ve Nükleer TıpEge ÜniversitesiRadyoloji Ana Bilim Dalı
PROF. DR. MUSTAFA HARMAN
- Lokal ileri evre rektum tümörlerinde neoadjuvan kemoradyoterapi sonrası tedavi yanıtının multiparametrik manyetik rezonans ile değerlendirilmesi ve manyetik transfer oranının katkısı
Evaluation of treatment response after neoadjuvant chemoradiotherapy by multiparametric magnetic resonance and the contribution of magnetic transfer rate in locally advanced rectum tumors
MURAT FİDAN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2021
Radyoloji ve Nükleer TıpOndokuz Mayıs ÜniversitesiRadyoloji Ana Bilim Dalı
PROF. DR. MEHMET SELİM NURAL