Acil servise izole toraks travması sonrası başvuran hastalarda travmanın şiddeti ile plazma amino asit düzeyleri arasındaki ilişkinin belirlenmesi
Determination of the relationship between the severity of trauma and plasma amino acid levels in patients admitted to the emergency department after isolated thoracic trauma
- Tez No: 888679
- Danışmanlar: DOÇ. DR. YUSUF KENAN TEKİN
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Acil Tıp, Emergency Medicine
- Anahtar Kelimeler: Travma, Toraks Travması, Amino Asit, Toraks Travma Şiddet Skoru (TTSS), Acil Servis, Trauma, Thoracic Trauma, Amino Acids, Thoracic Trauma Severity Score (TTSS), Emergency Department
- Yıl: 2024
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Sivas Cumhuriyet Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: Acil Tıp Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 110
Özet
Travma, insan sağlığını etkileyen önemli bir sağlık sorunudur ve tüm yaş gruplarında görülebilir. Genç erkeklerde daha sık rastlanır ve 40 yaşına kadar olan dönemde travma ölüm nedenleri arasında birinci sırada yer alır. Aynı zamanda travmaya bağlı ölümler tüm yaş gruplarında kanser ve kardiyovasküler hastalıklardan sonra üçüncü sırada gelir ve bu ölümlerin yaklaşık %20-25'i göğüs travmalarına bağlıdır. Toraks travmalarına bağlı ölümler, tüm travmalara bağlı ölümlerin %25'ini oluştururken, tüm vücut travmalarının %25'inde ise ölümcül seyreder. Toraks travmalarının sonuçlarını tahmin etmek için, travma geçirmiş hastalarda kullanılacak travma ve yaralanma şiddeti skoru (TRISS) ve pulmoner kontüzyon için Wagner skoru gibi çeşitli skorlar geliştirilmiştir. Ancak, TRISS'in hesaplanması zordur ve göğüs yaralanmalarını olduğundan düşük puan alabilir. Bu nedenle anatomik ve fizyolojik parametrelerle birleştiren yeni bir skor olan göğüs travması şiddeti skorunu (TTSS) geliştirilmiştir. TTSS beş parametreyi içerir; yaş, PaO2/FiO2, plevra yaralanmaları, akciğer kontüzyonları ve kot fraktürleri. Bu skor 0 ila 25 puan arasında değişmektedir. Travma ve sepsis gibi, hasta üzerinde büyük strese yol açan durumlarda postoperatif hızlı iyileşmenin anahtarı katabolizan yanıtı azaltmak ve optimum en kısa sürede insan vücuduna en az kayıp yaşatarak, dengeli ve düzenli metabolik düzene dönmektir. Bu nedenle, bu durumun yönetiminde travmaya metabolik yanıtın detaylarının bilinmesi, anlaşılması ve hastalara buna göre uygulamalar yapılması gereklidir. Amino asitler büyük oranda insanların metabolizma ihtiyaçlarını karşılamakla görevli olsalar da, aynı zamanda insan vücudunun önemli işlevlerinin yönetilmesi ve düzenlenmesi konusunda da kritik bir öneme sahiptir. Amino asitler, proteinlerin yapısal bileşenleri, nörotransmitterler, hormonların prekürsörleri, enzimlerin yardımcı faktörleri ve düşük moleküler ağırlıklı azot içeren bileşiklerin sentezinde kritik öncüllerdir. Genel anlamda, insan vücudunun yaklaşık %20'si amino asitler ve onların metabolitlerinden meydana gelir ve birçok metabolik süreçte hem anahtar substratlar hem de düzenleyiciler olarak işlev görürler. Çalışmamızda Acil Servise izole toraks travması sonrası başvuran hastalarda travmanın şiddeti ile plazma amino asit (aa) düzeyleri arasındaki ilişkinin belirlenmesi, değişikliklerin gözlemlenerek çözümler üretmek ve literatüre katkı sağlamak amaçlanmaktadır. Çalışmamızda 35 birey hasta grubunu, 35 birey de kontrol grubunu oluşturdu. Toplamda 70 bireyin incelendiği araştırmada kontrol grubunu hasta grubuyla benzer yaş ve cinsiyette seçtik. Akut dönemdeki hasta gruplarından ve kontrol grubunda yer alan bireylerden yaklaşık 10 ml venöz kan alınarak EDTA'lı ve boş silikonlu tüpe aktarıldı. Bu kan örnekleri +4oC 4000 rpm'de 5 dakika santrifüj edildikten sonra elde edilen plazma/serumlar 2 ayrı ependorf tüplere porsiyonlandı. Kan örnekleri ilgili parametreler çalışılana kadar -80 oC'de muhafaza edildi. Kan örneklerinin toplama aşaması bitiminden sonra hasta ve sağlıklı kontrol grubundaki bireylere ait plazma/serum örnekleri -80°C'den çıkartılıp çözdürüldükten sonra tek seferde Q-TOF LC/MS cihazıyla plazma/serum'daki tüm amino asit düzeyleri ölçüldü. Ölçülen amino asit düzeylerinde amacımıza uygun güvenilir veriler elde ettik. Çalışmamızda TTSS'dan 6 puan ve üzerinde alan hasta grubunda plazma arginin düzeylerinin ilk başvuru anında kontrol grubuna göre negatif anlamlı korelasyona gösterirken, 48. saatte pozitif anlamlı korelasyon gösterdiğini gözlemledik. Plazma glisin aa seviyesi TTSS ile pozitif korelasyon gösterdiği, skoru yüksek olan hastalarda glisin aa'inin düzeyi kanda yüksek olarak tespit edildiği görülmüştür. TTSS ile plazma taurin aa seviyesi pozitif korelasyon gösterdiği, skoru yüksek olan hastalarda taurin aa düzeyi kanda yüksek olarak tespit edildiği görülmüştür. Çalışmamızda görüldüğü üzere, Arginin, Glisin ve Taurin gibi amino asitlerin düzeylerinin tespiti ve eksik olan değerlerin replasmanı, travma sonrası hayati fonksiyonlarının iyileştirmesi ve mortalite oranının azaltıması veya ortadan kaldırması açısından hastaların iyileşme süreçlerine olumlu yönde katkı sağlayacaktır. Artmış TTSS'u ile değişim gösteren arginin, glisin ve taurin düzeyleri için, toraks travmalarında yara iyileşmesi ve inflamasyon süreçlerindeki etkilerini değerlendirmek ve uzun dönem etkilerini görmek için, daha fazla vaka sayıları içeren prospektif klinik çalışmalara gereksinim vardır. Şüphesiz bu durum her üç amino asit düzeylerindeki değişimin farmakolojik etkilerinin daha iyi anlaşılmasını sağlayabilir.
Özet (Çeviri)
Trauma is an important health problem affecting human health and can be seen in all age groups. It is more common in young men and trauma is the leading cause of death up to the age of 40. At the same time, trauma-related deaths are the third leading cause of death in all age groups after cancer and cardiovascular diseases, and approximately 20-25% of these deaths are due to chest trauma. Deaths due to thoracic trauma account for 25% of all trauma-related deaths, while 25% of all body trauma is fatal. Several scores have been developed to predict the outcome of thoracic trauma, including the trauma and injury severity score (TRISS) for use in traumatized patients and the Wagner score for pulmonary contusion. However, TRISS is difficult to calculate and may underestimate chest injuries. Therefore, a new score, the chest trauma severity score (TTSS), was developed that combines anatomical and physiological parameters. The TTSS includes five parameters; age, PaO2/FiO2, pleural injuries, lung contusions and rib fractures. This score ranges from 0 to 25 points. In situations such as trauma and sepsis, which cause great stress on the patient, the key to rapid postop recovery is to reduce the catabolic response and return to a balanced and regular metabolic pattern with minimal loss to the human body in the shortest optimum time. Therefore, in the management of this condition, it is necessary to know and understand the details of the metabolic response to trauma and to treat patients accordingly. While amino acids are largely responsible for meeting the metabolic needs of humans, they are also critical for managing and regulating important functions of the human body. Amino acids are structural components of proteins, neurotransmitters, precursors of hormones, co-factors of enzymes and critical precursors in the synthesis of low molecular weight nitrogen-containing compounds. Overall, approximately 20% of the human body is made up of amino acids and their metabolites, which function as both key substrates and regulators in many metabolic processes. In our study, we aimed to determine the relationship between the severity of trauma and plasma amino acid (aa) levels in patients admitted to the Emergency Department after isolated thoracic trauma, to produce solutions by observing the changes and to contribute to the literature. In our study, 35 individuals constituted the patient group and 35 individuals constituted the control group. In the study in which a total of 70 individuals were examined, we selected the control group with similar age and gender to the patient group. Approximately 10 ml of venous blood was collected from the patient groups in the acute phase and from the individuals in the control group and transferred to an EDTA-filled and empty silicone tube. These blood samples were centrifuged at +4oC 4000 rpm for 5 minutes and the plasma/serum obtained were portioned into 2 separate ependorf tubes. Blood samples were stored at -80 oC until the relevant parameters were studied. After the end of the collection phase of the blood samples, the plasma/serum samples of the patients and healthy control group individuals were removed from -80°C, thawed, and all amino acid levels in the plasma/serum were measured at one time by Q-TOF LC/MS. We obtained reliable data suitable for our purpose in the measured amino acid levels. In our study, we observed that plasma arginine levels showed a negative significant correlation with TTSS at the time of first admission in the patient group with a score of 6 and above compared to the control group, while it showed a positive significant correlation at 48 hours. Plasma glycine aa level showed a positive correlation with TTSS, and the level of glycine aa was found to be high in the blood in patients with high scores. Plasma taurine aa level was positively correlated with TTSS, and taurine aa level was found to be high in the blood in patients with high scores. As seen in our study, determining the levels of amino acids such as arginine, glycine and taurine and replacing the missing values will contribute positively to the healing processes of patients in terms of improving vital functions after trauma and reducing or eliminating the mortality rate. For arginine, glycine and taurine levels that change with increased TTSS, prospective clinical studies with a larger number of cases are needed to evaluate their effects on wound healing and inflammation processes in thoracic trauma and to see their long-term effects. Undoubtedly, this may provide a better understanding of the pharmacologic effects of changes in the levels of all three amino acids.
Benzer Tezler
- Kosta fraktürü olan hastalarda ağrı palyasyonu için intradermal steril sıvı enjeksiyonu ve kinezyo bant uygulamasının karşılaştırılması
Comparison of intradermal sterile fluid injection and kinesio tape application for pain palliation in patients with rib fracture
HATİCE KÜBRA TAŞCİ
- Acil servise başvuran travmatik intrakranial patolojilere sahip hastalarda; kontrol tomografinin sonlanıma etkisi
In patients with traumatic intracranial pathologies applying to the emergency department; effect of control tomography on finish
OSMAN EMRE EDİRNELİOĞLU
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2023
Acil TıpAydın Adnan Menderes ÜniversitesiAcil Tıp Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. YUNUS EMRE ÖZLÜER
- Künt toraks travması sonucu izole kot fraktürü gelişen hastalarda analjezik tedavi ve fizyoterapinin komplikasyonlara etkisi
Başlık çevirisi yok
İSMAİL ERTUĞRUL GEDİK
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2017
Göğüs Kalp ve Damar CerrahisiÇanakkale Onsekiz Mart ÜniversitesiGöğüs Cerrahisi Ana Bilim Dalı
PROF. DR. MURAT KARA
- Torakoabdominal travmalı olgularda sertbest sıvı tanımada acil travma ultrasonografisinin tanısal doğruluğu
Emergency trauma ultrasonography in detecting free fluid in patients with blunt thoracoabdominal trauma
AYTAÇ NERGİZ
- Künt toraks travması ile izole bilateral akciğer kontüzyonu oluşturulan deneysel rat modelinde budesonit ve interlökin 10 etkinliğinin araştırılması
The research of budesonide and interleukin 10s' effectiveness on experimental rats having blunt thorax trauma and isolated bilateral lung contusion
KUBİLAY ÖCALAN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2011
Göğüs Kalp ve Damar CerrahisiAfyon Kocatepe ÜniversitesiGöğüs Cerrahisi Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. OKAN SOLAK