Geri Dön

Akciğer kanseri tanısı alan hastalarda olumsuz yaşam olaylarının kanser etiyolojisine etkisi

The impact of adverse life events on the etiology of cancer in patients diagnosed with lung cancer

  1. Tez No: 891356
  2. Yazar: BEYZA YILMAZ
  3. Danışmanlar: DR. ÖĞR. ÜYESİ MURAT KIYIK
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Göğüs Hastalıkları, Chest Diseases
  6. Anahtar Kelimeler: akciğer kanseri, olumsuz yaşam olayları, kronik stres, akciğer kanseri etiyolojisi, psikososyal destek, anksiyete, bağışıklık sistemi, tarama programları, lung cancer, adverse life events, chronic stress, lung cancer etiology, psychosocial support, anxiety, immune system, screening programs
  7. Yıl: 2024
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Sağlık Bilimleri Üniversitesi
  10. Enstitü: Yedikule Göğüs Hastalıkları Ve Göğüs Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi
  11. Ana Bilim Dalı: Göğüs Hastalıkları Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 116

Özet

Amaç: Akciğer kanseri gelişiminde bilinen faktörler arasında sigara kullanımı, pasif sigara içiciliği, ağır metal ve maden işlerinde çalışma, kimyasal kokulara veya tozlara maruziyet, asbestozis, radyasyon içeren ortamlarda bulunma ve kronik akciğer hastalıkları gibi etkenler yer almaktadır. Bunun yanı sıra, birinci derece akrabalarında akciğer kanseri öyküsü bulunan bireylerin de risk altında olduğu bilinmektedir. Çalışmamızda, bu bilinen faktörlere ek olarak, bireylerin yaşamları boyunca deneyimledikleri olumsuz yaşam olaylarının akciğer kanseri gelişimine olan etkisini araştırmak hedeflenmiştir. Gereç ve Yöntem: Çalışmamız; gözlemsel, kesitsel, tek merkezli bir çalışmadır. 01.05.2023 ve 01.12.2023 tarihleri arasında Sağlık Bilimleri Üniversitesi (SBÜ) Yedikule Göğüs Hastalıkları ve Göğüs Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi göğüs hastalıkları ve onkoloji poliklinik veya göğüs hastalıkları servislerine başvuran ve dahil etme kriterlerini karşılayan 131 kişi vaka grubuna, 132 kişi ise kontrol grubuna dahil edilmiştir. Çalışmaya dahil edilen tüm kişilerin demografik bilgiler (yaş, cinsiyet, meslek özgeçmişi, çalışma durumu), kronik hastalık öyküsü, aile öyküsü, sigara kullanım öyküsü bilgileri, Vaka grubunda hastaların akciğer kanseri tanı aldığı tarih, akciğer kanseri hücre tipi bilgilerine, Kontrol grubunda başvuru tarihindeki tanı bilgileri kaydedildi. Çalışmaya dahil edilen tüm kişilere; Yaşam Olayları Kontrol Listesi (YOL-5) (LEC-5: Life Events Checklist) ölçeği, Olayların etkisi ölçeği, gözden geçirilmiş, Beck Anksiyete Ölçeği uygulanmıştır. Bulgular: Çalışma, 131 vaka grubu ve 132 kontrol grubundan oluşan toplam 263 katılımcı üzerinde gerçekleştirilmiştir. Bulgularımıza göre, Skuamöz Hücreli Karsinom (SCC) vaka grubunda en yaygın hücre tipi olarak bulunmuş olup %42.7 adenokarsinom %26, Küçük Hücreli Kanser %25.2 olarak bulunmuştur. Olumsuz yaşam olaylarının etkisini değerlendirdiğimizde, vaka grubunun kontrol grubuna kıyasla daha yüksek yeniden yaşama puanlarına sahip olduğu (p = 0.027), kaçınma puanlarının vaka grubunda kontrol grubuna göre daha yüksek olduğu (p = 0.000) ve toplam puanların vaka grubunda kontrol grubuna göre anlamlı derecede daha yüksek olduğu (p = 0.002) tespit edilmiştir. Ayrıca, tanı sonrası geçen süre ile sigara bırakma süresi arasında pozitif yönde çok zayıf bir korelasyon gözlenmiş ancak bu ilişki istatistiksel olarak anlamlı bulunmamıştır (p > 0.05). Tanı sonrası geçen süre ile Beck Anksiyete Envanteri (BAI) puanı arasında da anlamlı bir korelasyon bulunmamıştır (p > 0.05). Cinsiyet açısından bakıldığında, kadınların BAI puanlarının erkeklere göre anlamlı derecede daha yüksek olduğu (p = 0.000), kadınların yeniden yaşama puanlarının erkeklerden anlamlı derecede daha yüksek olduğu (p = 0.000), kaçınma puanları açısından ise erkekler ve kadınlar arasında anlamlı bir fark bulunmadığı (p = 0.695) ve kadınların toplam puanlarının erkeklerden anlamlı derecede daha yüksek olduğu (p = 0.000) gözlemlenmiştir. Sonuç: Bu çalışmada, olumsuz yaşam olaylarının akciğer kanseri etiyolojisine etkisi incelenmiş ve önemli bulgular elde edilmiştir. Sigara kullanımı, yaş, cinsiyet, genetik yatkınlık ve çevresel maruziyetler gibi bilinen risk faktörlerine ek olarak, olumsuz yaşam olaylarının da akciğer kanseri gelişiminde anlamlı bir rol oynadığı görülmüştür. Vaka grubunun kontrol grubuna kıyasla daha yüksek yeniden yaşama puanlarına ve OEÖ-G toplam puanlarına sahip olması, olumsuz yaşam olaylarının kronik bir stres faktörü olabileceğini düşündürmekte ve buna bağlı olarak da kronik stres faktörlerine ikincil olarak kanser gelişimine neden olabileceğine dair fikir verebilmektedir. Akciğer kanseri tarama çalışmalarında yüksek risk oluşturan, sigara içme, ileri yaşta olma veya genetik yatkınlığın yanı sıra bizim çalışmamız ve mevcut literatür bilgileri ışığında olumsuz yaşam olaylarının da risk faktörü kabul edilmesi uygun olacak kanaati uyandırmıştır. Bunun, erken teşhis ve tedavi şansını artırarak, hastaların prognozunu iyileştirebileceğine dair öngörüde bulunulabilir. Tarama programlarının bir parçası olarak, stres yönetimi, anksiyete ve depresyon tedavisi gibi psikososyal müdahaleler sunulmalıdır. Bu, bireylerin tarama ve tedavi süreçlerine daha iyi adapte olmalarını sağlayabilir.

Özet (Çeviri)

Background: Among the known factors contributing to the development of lung cancer are smoking, passive smoking, working in heavy metal and mining industries, exposure to chemical fumes or dust, asbestosis, exposure to radiation, and chronic lung diseases. Additionally, individuals with a first-degree relative who has a history of lung cancer are known to be at risk. In this study, we aimed to investigate the impact of adverse life events on the development of lung cancer, in addition to these known factors. Material and Method: This is a retrospective, cross-sectional, single-center study. Between 01.05.2023 and 01.12.2023, a total of 263 participants, comprising 131 in the case group and 132 in the control group, were recruited from the pulmonary diseases and oncology clinics or pulmonary diseases wards of the Health Sciences University (SBÜ) Yedikule Chest Diseases and Thoracic Surgery Training and Research Hospital. Demographic information (age, gender, occupational history, employment status), chronic disease history, family history, and smoking history of all participants were collected. For the case group, the date of lung cancer diagnosis and the type of lung cancer cells were recorded. For the control group, the diagnosis at the time of admission was documented. All participants completed the Life Events Checklist (LEC-5), the Impact of Event Scale-Revised (IES-R), and the Beck Anxiety Inventory (BAI). Results: The study was conducted on a total of 263 participants, consisting of 131 in the case group and 132 in the control group. According to our findings, Squamous Cell Carcinoma (SCC) was found to be the most common cell type in the case group, accounting for 42.7%, followed by adenocarcinoma at 26% and small cell lung cancer at 25.2%. When evaluating the impact of adverse life events, it was found that the case group had higher re-experiencing scores compared to the control group (p = 0.027), higher avoidance scores in the case group than in the control group (p = 0.000), and significantly higher total scores in the case group compared to the control group (p = 0.002). Additionally, a very weak positive correlation was observed between the time since diagnosis and the duration of smoking cessation, but this relationship was not statistically significant (p > 0.05). No significant correlation was found between the time since diagnosis and the Beck Anxiety Inventory (BAI) score (p > 0.05). In terms of gender, it was observed that women had significantly higher BAI scores than men (p = 0.000), significantly higher re-experiencing scores than men (p = 0.000), no significant difference in avoidance scores between men and women (p = 0.695), and significantly higher total scores in women than in men (p = 0.000). Conclusion: This study examined the impact of adverse life events on the etiology of lung cancer and found significant results. In addition to well-known risk factors such as smoking, age, gender, genetic predisposition, and environmental exposures, adverse life events were also found to play a significant role in the development of lung cancer. The fact that the case group had higher re-experiencing scores and IAS-R total scores compared to the control group suggests that adverse life events could be a chronic stress factor. Consequently, it provides an idea that chronic stress factors might lead to the development of cancer secondarily. In light of our study and the existing literature, it seems appropriate to consider adverse life events as a risk factor in lung cancer screening studies, along with high-risk factors such as smoking, advanced age, or genetic predisposition. This could potentially improve patients' prognoses by increasing early diagnosis and treatment opportunities. As part of screening programs, psychosocial interventions such as stress management, anxiety, and depression treatment should be offered. This can help individuals better adapt to the screening and treatment processes

Benzer Tezler

  1. Kolorektal kanserli olgularda morfolojik ve immunhistokimyasal yöntemlerle tümör buddinginin (tomurcuklanmasının) değerlendirilmesi, diğer morfolojik bulgularla ve prognozla ilişkisi

    Evaluation of tumor budding by morphological and immunohistochemical methods in patients with colorectal cancer, relationship with other morphological findings and prognosis

    ELİF ÖCAL

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    PatolojiAnkara Üniversitesi

    Tıbbi Patoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. BERNA SAVAŞ

  2. Kemoterapi uygulanan akciğer kanserli hastalarda tedaviye yanıtın, yan etkilerin, yaşam kalitesinin ve yaşam süresinin değerlendirilmesi

    Evaluation of treatment response, side effects, quality of life and survival in lung cancer patients who were given chemotherapy

    BURCU ÖZLEN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2007

    Göğüs HastalıklarıTrakya Üniversitesi

    Göğüs Hastalıkları ve Tüberküloz Ana Bilim Dalı

    PROF. OSMAN NURİ HATİPOĞLU

  3. Küçük hücreli dışı akciğer kanserinde, plazma vasküler endotelyal büyüme faktörleri ve trombosit faktör-4 düzeylerinin prognostik önemi ve sağkalım süreleri ile ilişkisi

    The prognostic significance of plasma levels vascular endothelial growth factors and platelet factor-4 and their relation to survival time in advanced non-small cell lung cancer

    VOLKAN DEMİR

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2008

    HematolojiTrakya Üniversitesi

    Dahili Tıp Bilimleri Bölümü

    PROF. DR. AHMET MUZAFFER DEMİR

  4. Ileri evre küçük hücreli dışı akciğer kanserinde, plazma vasküler endotelyal büyüme faktörleri ve trombosit faktör 4 düzeylerinin prognostik önemi ve sağkalım süreleri ile ilişkisi

    The prognostic significance of plasma levels vascular endothelial growth factors and platelet factor-4 and their relation to survival time in advanced non-small cell lung cancer

    VOLKAN DEMİR

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2008

    Göğüs HastalıklarıTrakya Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. AHMET MUZAFFER DEMİR

  5. İleri evre küçük hücreli dışı akciğer kanserli hastalarda yaşam kalitesi ve sağkalım arasındaki ilişki

    Association between changes in quality of life scores and survival in advanced non-small cell lung cancer patients

    RAMAZAN ERDEM

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2012

    Göğüs HastalıklarıAkdeniz Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. HAKAN SAT BOZCUK