Geri Dön

Dose finding translational quantitative pet imaging and predictive biomarker study with the oral pan-akt inhibitor (GSK2141795) in patients with gynecological malignancies

Jinekolojik maligniteleri olan hastalarda ağızdan alınan pan-akt inhibitörü (GSK2141795) iledoz bulma, translaasyonel kantitatif pet görüntüleme ve prediktif bıomarker çalışması

  1. Tez No: 892660
  2. Yazar: HATİCE GÜNGÖR
  3. Danışmanlar: PROF. DR. HANİ GABRA
  4. Tez Türü: Yüksek Lisans
  5. Konular: Onkoloji, Oncology
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2013
  8. Dil: İngilizce
  9. Üniversite: Imperial College London
  10. Enstitü: Yurtdışı Enstitü
  11. Ana Bilim Dalı: İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Tıbbi Onkoloji Bilim Dalı
  13. Sayfa Sayısı: 82

Özet

ÖZET Amaç: PI3K/mTOR/AKT yolağı over ve diğer kanserlerin onkogenezi açısından önemlidir ve AKT aktivasyonu, platin direnci de dahil olmak üzere sitotoksik ilaçlara direnç gelişmesinde rol oynar. (PCS113124) çalışması ile platin dirençli over kanseri hastalarında, oral bir pan-kinaz AKT inhibitörü olan (GSK795) ile bir görüntüleme tabanlı doz optimizasyon denemesi gerçekleştirdik. Çalışmanın birincil amacı, (GSK795) ağızdan alınan bir pan-AKT inhibitörü ile tümör dokusundaki glukoz metabolizmasının FDG-PET farmakodinamik (PD) belirteçleri arasındaki ilişkiyi incelemekti. Biyopsi örnekleri üzerinde potansiyel PD ve prediktif biyomarkerleri belirlemek amacıyla biyomarker analizi yapıldı. Hastalar ve Yöntemler: Çalışmaya 12 hasta üç kohorta dahil edildi; hepsinin dinamik FDG-PET taramaları ve seri PK örneklemeleri bazal, 2. Hafta ve 4. Hafta (W4) dönemlerinde yapıldı, tümör biyopsileri tedavi öncesi ve W4'te alındı. Tedavi yanıtı RECIST v1.1 ve GCIG kriterlerine göre değerlendirildi. Biyopsi örnekleri mutasyonlar ve protein ekspresyonu için RPPA ile profillendi. Sonuçlar: GSK795 ≥75 mg/gün dozları iyi tolere edildi ve glukoz seviyelerini önemli ölçüde etkilemedi. PK-PET-PD için, doz-tepki ilişkisi gözlemlenmedi; ancak Ki, SUVmax (60-90) ve MRfdg'deki en büyük yüzde değişim ile Cmax ve AUC arasındaki ilişki saptandı.(0-5). W4'teki Fosfo-AKT artışı, GSK795'in AKT inhibisyonunu doğruladı. Çalışmaya katılmış olan platin dirençli over kanseri hastalarının %30 (3/10)u en iyi Ca125 yanıtı, en iyi BT yanıtı ve hastalığın stabilizasyonu arasında doğrudan korele edilebilen değerlendirilebilir GCIG yanıtı ile %27 (3/11) klinik fayda oranı (CFR) gösterdi. PIK3CA/PIK3R1 mutasyonu tarafından AKT yolunun aktivasyonu klinik aktivite ile korelasyon göstermedi; oysa RAS/RAF yol mutasyonları AKT inhibisyonuna direnç ile ayrıştı. Sonuç olarak gelecekte doğrulama gerektiren bir prediktif fosfo-proteomik imza tanımlandı.

Özet (Çeviri)

ABSTRACT Purpose: The PI3K/mTOR/AKT pathway is important in ovarian and other cancer oncogenesis, and AKT activation contributes to cytotoxic drug including platinum resistance. We undertook an imaging-based dose-optimization trial (PCS113124) of (GSK795), an oral pan-kinase AKT inhibitor in platinum resistant ovarian cancer pts. The primary objective of the study was to examine the elationship between GSK795, an oral, pan-AKT inhibitor, and FDG-PET pharmocodynamic (PD) markers of glucose metabolism in tumour tissue. Biomarker analysis of biopsies to identify potential PD and predictive biomarkers was undertaken. Patients and Methods: 12 patients were enrolled in three cohorts; all had dynamic FDG-PET scans and serial PK sampling performed at baseline, Week 2 and Week 4 (W4) with tumour biopsies pre-treatment and W4. Response was evaluated by RECIST v1.1 and GCIG criteria. Biopsy samples were profiled for mutations and protein expression (RPPA). Results: Doses of ≥75 mg GSK2141795 daily were well tolerated and did not significantly influence glucose levels. For PK-PET-PD, no dose-reponse relationship was observed; however a relationship was seen between greatest percent change rom baseline in Ki, SUVmax (60-90) and MRfdg versus Cmax and AUC(0-5). Phospho-AKT up-regulation at W4 confirmed AKT inhibition by GSK2141795. 30% (3/10)evaluable patients achieved GCIG response, with a clinical benefit rate (CBR) of 27% (3/11) in the study's platinum-resistant ovarian patients with direct correlation between best Ca125 response, best CT response and disease stabilization. AKT pathway activation by PIK3CA/PIK3R1 mutation did not correlate with clinical activity; whereas RAS/RAF pathway mutations did segregate with resistance to AKT inhibition. A predictive phopho-proteomic signature was defined for future validation. Conclusions: GSK2141795 was tolerable with evidence of activity in platinum resistant ovarian cancer patients. Mutation and RPPA analysis enabled the identification of a signature composed of predictive and resistance biomarkers. Detailed evaluation of intra-biopsy and inter-biopsy tumor heterogeneity demonstrated that the classifier included both cancer specific and non-tumor cell PD biomarkers. A ubiquitous non-mandatory sequential biopsy translational approach is feasible in clinical trials and significantly enhances the evaluation of targeted therapy in ovarian cancer.

Benzer Tezler

  1. Mesane kanser hücrelerinde hsp90 inhibitörlerinin histon metilasyonu üzerine etkisi

    The effect of hsp90 inhibitors on histone methylation in bladder cancer

    NURAN ÇOBAN

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2018

    GenetikAfyon Kocatepe Üniversitesi

    Tıbbi Genetik Ana Bilim Dalı

    YRD. DOÇ. DR. NURAY VAROL

  2. Characterization of the role of CITED2 in circadian clock mechanism

    Başlık çevirisi yok

    ÇAĞLA ÇAKMAK

    Yüksek Lisans

    İngilizce

    İngilizce

    2020

    BiyokimyaKoç Üniversitesi

    Moleküler Biyoloji ve Genetik Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. İBRAHİM HALİL KAVAKLI

  3. Tiroit kanser tadavisi için potansiyel bir terapi: Buğday tohumu aglutinin maruziyeti

    A potential therapy for thyroid cancer treatment: Wheat germ agglutinin exposure

    AYÇA TURAN

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    Biyolojiİstanbul Üniversitesi

    Biyoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. ENGİN KAPTAN

  4. Eksozomal inhibitörlerin epigenetik regülasyondaki rolü

    The role of exosomal inhibitors in epigenetic regülation

    ŞEYMA GÜL DURGUT

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2022

    GenetikAfyonkarahisar Sağlık Bilimleri Üniversitesi

    Tıbbi Genetik Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. NURAY VAROL

  5. Kısa süreli opioit uygulamasının epigenetik mekanizmalar üzerine etkisi

    The effect of short-trem opioid administration on epigenetic mechanisms

    HADİCE EDİSON

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    Tıbbi BiyolojiNecmettin Erbakan Üniversitesi

    Tıbbi Biyoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. ERCAN KURAR