Geri Dön

Adrenokortikal neoplazilerde IGF-2 ve FGFR-4'ün tanısal ve prognostik öneminin immünohistokimya ve real-time PCR ile araştırılması

Investigation of the diagnostic and prognostic significance of İGF-2 and FGFR-4 in adrenocortical neoplasms by immunohistochemistry and real-time PCR

  1. Tez No: 896615
  2. Yazar: HANDE YANAR
  3. Danışmanlar: PROF. DR. ŞEYDA ERDOĞAN
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Patoloji, Pathology
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2024
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Çukurova Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Tıbbi Patoloji Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 100

Özet

Amaç: Adrenokortikal karsinomlar multifaktöriyel algoritmalarla tanı alan, altın standart bir tanı algoritması ve metastaz dışında tek bir kesin malignite bulgusu olmayan nadir tümörlerdir. Metastatik ya da periadrenal doku invazyonu olan karsinomları adenomlardan ayırmak nispeten kolay olsa da organa sınırlı karsinomların tanısında zorluklar yaşanmaktadır. Bu lezyonların ayırıcı tanısı için histopatolojik değerlendirmeler her zaman yeterli olmayıp ek olarak biyobelirteçlere ihtiyaç duyulmaktadır. Çalışmamızda IGF-2 ve FGFR-4'ün adenom-karsinom ayrımındaki tanısal ve prognostik önemini araştırmayı amaçladık. Gereç ve yöntem: Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Patoloji Anabilim Dalında 2008-2023 yılları arasında adrenokortikal neoplazi tanısı almış 74 olgu ve 19 kontrol olarak normal adrenal dokusu çalışmaya dahil edildi. Olgular histopatolojik olarak değerlendirilip Weiss kriterleri, Helsinki skoru, retikülin algoritması, Lin-Weiss- Bisceglia kriterleri, Weineke skoruna göre tekrar sınıflandırıldı. Parafin bloklardan immünohistokimyasal yöntemle ve real-time PCR ile IGF-2 ve FGFR-4 çalışıldı. Bulgular: Helsinki skoru >17 olan ve/veya ki67 proliferasyon indeksi >%9 olan olguların kötü prognoz (mortalite) ile istatistiksel anlamlı ilişkisi saptandı. İmmünohistokimyasal ve RT-PCR yöntemi ile uygulandığında adenom-karsinom ayrımı için IGF-2'nin istatistiksel olarak anlamlı bir biyobelirteç olduğunu gösterdik. IGF-2 immünohistokimya ve PCR arasında güçlü ve anlamlı bir pozitif ilişki saptadık. Karsinomlarda IGF-2 immünohistokimya (protein) değeri ile nüks, metastaz ve mortalite arasında ve IGF-2 mRNA (RT-PCR) değerleri ile metastaz arasında anlamlı bir ilişki bulduk. İmmünohistokimyasal ve/veya RT-PCR ile uygulanan FGFR-4'ün adrenokortikal tümörlerde tanı ve prognostik açıdan anlamlı olmadığını tespit ettik. Sonuç: Heterojen morfolojisi ile adrenokortikal karsinomlar, özellikle organa sınırlı olanlar, patologlar için zorlayıcı lezyonlardır. Histopatolojik kriterler, retiküler çatı, ki67 proliferasyon indeksi, IGF-2 ile beraber değerlendirildiğinde adenom-karsinom ayrımında faydalı olduğunu düşünüyoruz. Ayrıca Helsinki skoru, ki67 proliferasyon indeksi ve IGF-2'nin sadece tanıda değil prognostik olarak da önemli bir yeri olduğunu çalışmamızda gösterdik. Biz FGFR-4'ün ise tanısal ya da prognostik olarak adrenokortikal tümörlerde yararlı bir biyobelirteç olmadığını ve ek çalışmalara ihtiyaç olduğunu düşünüyoruz.

Özet (Çeviri)

Aim: Adrenocortical carcinomas are rare tumors diagnosed by various multifactorial algorithms. It is relatively easy to distinguish carcinomas with metastatic or periadrenal tissue invasion from adenomas, but there are difficulties in the diagnosis of organ-limited carcinomas. In addition to histopathological findings, biomarkers are needed for these tumors. In our study, we aimed to investigate the importance of IGF-2 and FGFR-4 in adenoma-carcinoma differentiation and prognostically in these tumors. Materials and methods: A total of 74 patients diagnosed with adrenocortical neoplasia and 19 adrenal gland for control were included in the study. IGF-2 and FGFR- 4 were studied by immunohistochemical method and real-time PCR from formalin-fixed paraffin-embedded blocks. Histopathologic, clinical findings and ki67 proliferation index and results were evaluated together. Results: Patients with a Helsinki score of >17 and/or a ki67 proliferation index of >9% had a statistically significant relationship with poor prognosis (mortality). IGF-2 is a significant biomarker for adenoma-carcinoma differentiation when administered by immunohistochemical and RT-PCR methods. We found a strong and significant positive correlation between IGF-2 immunohistochemistry and PCR. There is a significant correlation between IGF-2 immunohistochemical (protein) values and recurrence, metastasis and mortality and between IGF-2 mRNA (RT-PCR) values and metastasis in carcinomas. FGFR-4 is not a useful biomarker in adrenocortical tumors in terms of diagnosis and prognostics when administered by immunohistochemical and/or RT-PCR. Conclusion: Adrenocortical tumors, especially organ-confined carcinomas, with heterogeneous morphology are challenging lesions for pathologists. We have shown that when histopathological criteria, reticular framework, ki67 proliferation index and IGF-2 are evaluated together, carcinomas can be distinguished more easily and the rate of misdiagnosis can be reduced. In addition, we found that Helsinki score, ki67 index and IGF-2 were prognostically important in these tumors. We have shown that FGFR-4 isn't useful in distinguishing between adenomas and carcinomas, nor is it prognostically helpful. Therefore further studies are needed to evaulete FGFR-4 expression in adrenocortical tumors.

Benzer Tezler

  1. Bilateral adrenal insidentalomalar MEN 1 ya da MEN 4 bileşeni olabilir mi?

    Can bilateral adrenal insidentalomas be A MEN 1 or MEN 4 component?

    ÖNGÜN ŞAHİN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    Endokrinoloji ve Metabolizma HastalıklarıAydın Adnan Menderes Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. MUSTAFA ÜNÜBOL

  2. Proteazom inhibitörlerinin H295R hücre hattındaki endoplazmik retikulum stres ve apoptoz üzerindeki etkisi

    Effect of proteasome inhibitors on endoplasmic reticulum stress and apoptosis in H295R cell line

    BETÜL ÇIKI

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2021

    BiyokimyaGebze Teknik Üniversitesi

    Moleküler Biyoloji ve Genetik Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. TAMER YAĞCI

    PROF. DR. BETÜL YILMAZ

  3. Identification of key biomolecules in adrenocortical cancer progression via bioinformatics and machine learning approaches

    Adrenokortikal kanser ilerlemesinde anahtar biyomoleküllerin biyoinformatik ve makine öğrenimi yaklaşımları ile tanımlanması

    AYŞE SAVAŞ ÖZMENOĞLU

    Yüksek Lisans

    İngilizce

    İngilizce

    2023

    BiyomühendislikAdana Alparslan Türkeş Bilim Ve Teknoloji Üniversitesi

    Biyomühendislik Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ESRA GÖV

  4. Adrenokortikal karsinomda kullanılan mitotan ve streptozotosinin model membranlarda moleküler düzeydeki etkilerinin biyofiziksel tekniklerle incelenmesi

    Investigation of the effects of mitotan and streptozotocin used in adrenocortical carcinoma on model membranes at the molecular level using biophysical techniques

    GAMZE YILDIZ

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    BiyofizikEge Üniversitesi

    Fizik Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. MELEK DUYGU BİLGE

  5. Tirotoksikozda adrenokortikal rezerv ve bu rezerv ile ilişkili parametreler

    Adrenocortical reserve in thyrotoxicosis, and parameters associated with this reserve

    KEMAL AĞBAHT

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2010

    Endokrinoloji ve Metabolizma HastalıklarıAnkara Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. SEVİM GÜLLÜ