Geri Dön

Rektosel tamirinde mesh kullanımının etkinliğinin gösterilmesi

Evaluating the effectiveness of mesh use in rectocele repair

  1. Tez No: 904105
  2. Yazar: GÜLİZ AVŞAR
  3. Danışmanlar: DOÇ. ÖZGÜR DANDİN
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Genel Cerrahi, General Surgery
  6. Anahtar Kelimeler: Kabızlık, Pelvik Taban Hastalıkları (PTH), Rektosel, Mesh, Pelvik Ağrı, Constipation, Pelvic Floor Disorders (PFD), Rectocele, Mesh, Pelvic Pain
  7. Yıl: 2024
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Akdeniz Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Genel Cerrahi Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 73

Özet

Rektosel Tamirinde Mesh Kullanımının Etkinliğinin Gösterilmesi Pelvik taban anatomisi, idrar ve dışkı kontinansı, cinsel fonksiyonlar ve organların normal pozisyonlarını koruma gibi önemli görevleri olan kaslar, bağlar ve fasiyal dokulardan oluşur. Pelvik taban hastalıkları, kadınlarda yaygın olarak görülür ve yaşam kalitesini önemli ölçüde etkiler. Bu hastalıklar arasında üriner inkontinans, fekal inkontinans ve pelvik organ prolapsusu (POP) yer alır. Rektumun vajinaya doğru fıtıklaşması olarak tanımlanan rektosel, dünya genelinde kadınların %30-50'sini etkileyen bir POP türüdür. Rektoselin tedavisinde konservatif yöntemler ve cerrahi seçenekler mevcuttur. Bu çalışmanın amacı, rektosel tamirinde mesh kullanımının etkinliğini değerlendirmektir. Bu çalışma, retrospektif olarak 2020-2023 yılları arasında Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Genel Cerrahi Servisi'nde rektosel nedeni ile opere edilmiş 120 hastanın verileri üzerinden yapılmıştır. Rektosel tanısı, hastanın şikayetleri, fiziki muayenesi ve defekografi ile konulmuştur. Ameliyatlar sırasında rektovajinal septumun desteklenmesi amacıyla prolen mesh kullanılmıştır. Hastaların demografik, klinik ve cerrahi karakteristikleri ile postoperatif izlem detayları kaydedilmiştir. Hastaların ameliyat sonrası kabızlık, PAC-QOL (Patient Assessment of Constipation Quality of Life) ve obstrüktif defekasyon sendromu skorlarında ameliyat öncesine oranla anlamlı iyileşmeler görülmüştür. Hastaların %61,7'sinde memnuniyet derecesi yeterli ve daha ileri olarak tespit edilmiştir. Postoperatif komplikasyonlar arasında en sık mesh protrüzyonu (%5) gözlemlenmiştir. Rektosel tamiri sonrası hastaların yaşam kalitesi artmış, semptomlar belirgin şekilde azalmıştır. Hastaların obstetrik geçmişi ve beden kitle indeksleri tedavi sonuçlarını etkileyen önemli faktörler olarak saptanmıştır. Mesh kullanımı, rektosel tedavisinde etkin bir cerrahi seçenek olarak öne çıkmaktadır.

Özet (Çeviri)

Evaluating the Effectiveness of Mesh Use in Rectocele Repair The pelvic floor anatomy is composed of muscles, ligaments, and fascial tissues, which play a critical role in maintaining urinary and fecal continence, sexual functions, and the normal positioning of organs. Pelvic floor disorders are common among women and significantly impact their quality of life. These disorders include urinary incontinence, fecal incontinence, and pelvic organ prolapse (POP). Rectocele, defined as the herniation of the rectum into the vagina, is a type of POP that affects 30-50% of women worldwide. Both conservative and surgical options are available for the treatment of rectocele. The aim of this study is to evaluate the effectiveness of mesh use in rectocele repair. This retrospective study includes data from 120 patients diagnosed with rectocele at Akdeniz University between 2020 and 2023. Rectocele was confirmed through physical examination and defecography. During the surgeries, Prolene mesh was used to support the pelvic floor. Patients' demographic data, surgery duration, type of anesthesia, and postoperative follow-up details were recorded. Statistical analyses were conducted using R statistical software. Significant improvements were observed in constipation, PAC-QOL, and obstructive defecation syndrome scores after surgery. The most common postoperative complications were mesh protrusion (5%) and recurrence (37.5%). Spinal anesthesia was associated with a lower risk of postoperative complications. Mesh usage emerges as an effective surgical option for rectocele treatment. However, postoperative complications should be closely monitored. After rectocele repair, patients' quality of life improved significantly, and symptoms were notably reduced. Obstetric history and body mass index were identified as important factors influencing treatment outcomes.

Benzer Tezler

  1. Rektosel oluşumunda anal sfinkter basıncının rolü

    Role of the anal sphincter pressure in developement of rectocele

    SÜLEYMAN BÜYÜKAŞIK

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2015

    Genel CerrahiSağlık Bakanlığı

    Genel Cerrahi Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. MEHMET ABDUSSAMET BOZKURT

  2. Rektosel ve anal inkontinans birlikteliği ve eş zamanlı cerrahi onarım sonuçları

    Coexistence of rectocele and anal incontinence and long term results of simultaneous surgical repair

    ELİFCAN HABERAL

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2016

    Genel CerrahiBaşkent Üniversitesi

    Genel Cerrahi Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. FEZA YARBUĞ KARAKAYALI

  3. Manyetik rezonans defekografide pelvik taban disfonksiyon tiplerine göre anatominin değerlendirilmesi

    Evaluation of anatomy according to pelvic floor dysfunction types in magnetic resonance defecography

    MELİKE TAŞCİ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    AnatomiSelçuk Üniversitesi

    Anatomi Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. NADİRE ÜNVER DOĞAN

  4. Anorektal bölge fonksiyon bozukluğu olan hastalarda dinamik manyetik rezonans defekografi ve konvansiyonel X-ray defekografi tetkiklerinin kıyaslanması

    Comparison of conventional X-ray defecography with dynamic magnetic resonance defecography in patients with complaints of anorectal dysfunction

    BİRSEL ŞEN AKOVA

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2013

    Genel Cerrahiİstanbul Üniversitesi

    Radyodiagnostik Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. BARIŞ BAKIR

  5. Posterior vajinal duvar prolapsusu olan olgularda protein gen ürünü 9.5 ( PGP 9.5 ) ve düz kas α-aktinin ( sma ) kullanılarak vajen duvarının nöromusküler morfometrisinin değerlendirilmesi

    Evaluation of neuromuscular morphometry of vagen wall by using protein gene product 9.5 (PGP 9.5) and smooth muscle α-actin (SMA) in cases with posterior vaginal wall prolapsus

    MUSTAFA ÇETİN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2020

    Kadın Hastalıkları ve DoğumHitit Üniversitesi

    Kadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ EMİNE ARSLAN