Toplumsal cinsiyet bağlamında cinsel kimliklerin seramik sanatına yansımaları
Reflections of gender identities on ceramic art in the context of genderreflections of gender
- Tez No: 906440
- Danışmanlar: DR. ÖĞR. ÜYESİ ESER ŞENSILAY SARIKAYA
- Tez Türü: Yüksek Lisans
- Konular: Güzel Sanatlar, Fine Arts
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2024
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Çankırı Karatekin Üniversitesi
- Enstitü: Güzel Sanatlar Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Sanat ve Tasarım Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 119
Özet
Bu araştırma, toplumsal cinsiyet ve cinsel kimliklerin seramik sanatındaki yansımalarını incelemektedir. Çalışma, Linda Nochlin'in“Neden Hiç Büyük Kadın Sanatçı Yok?”sorusuyla başlayan feminist sorgulamadan hareketle, sanat tarihinde görünmez kılınan kimliklerin temsiliyetini ele almaktadır. Araştırma, teorik incelemenin yanı sıra, sanatsal uygulamalar aracılığıyla konuya özgün bir yaklaşım getirmektedir. Çalışmanın teorik çerçevesi, Antik Yunan, Mısır, Roma ve Osmanlı dönemlerinden günümüze seramik sanatında toplumsal cinsiyet ve cinsel kimliklerin temsilini incelemektedir. Özellikle 1960'lardan sonra feminist sanat ve queer sanatın gelişimi, bu temsiliyet meselesine yeni boyutlar kazandırmıştır. Araştırma, Avrupa'da“Queer Sanat”adı altında gelişen üretimleri incelerken, Türkiye'deki örneklerin görece sınırlı olduğunu ortaya koymaktadır. Çalışmanın özgün katkısı, salyangozun biyolojik ve metaforik özelliklerinden yola çıkarak geliştirilen seramik uygulamalarda ortaya çıkmaktadır. Salyangozun hermafrodit yapısı, queer varoluşun doğadaki en saf örneklerinden biri olarak ele alınmış ve bu biyolojik gerçeklik, sanatsal bir metafora dönüştürülmüştür. Üretilen eserlerde salyangozun yavaşlığı, iz bırakma özelliği, kabuğunun koruyucu yapısı ve döngüsel formu, queer kimliğin toplumsal deneyimiyle ilişkilendirilmiştir. Araştırma kapsamında üretilen yedi seramik eserde, salyangoz kabuğu ve kadın bedeni birleştirilmiş, bu birleşim queer kimliklerin ve varoluşun metaforik bir temsili olarak kurgulanmıştır. Seramik malzemenin teknik özellikleri, özellikle üretim sürecinde ortaya çıkan çatlaklar, kimlik inşası sürecinin metaforik bir anlatımına dönüşmüştür. Bu çalışma, seramik sanatının toplumsal cinsiyet ve cinsel kimlik meselelerini ifade etmedeki potansiyelini ortaya koyarken, doğadan alınan bir metaforun queer teori ile ilişkilendirilmesinde özgün bir yaklaşım sunmaktadır. Araştırma, teorik çerçeve ile pratik uygulamayı birleştirerek seramik sanatında yeni bir anlatım dili önermekte ve gelecekte bu alanda yapılacak çalışmalara zemin hazırlamaktadır.
Özet (Çeviri)
This research examines the reflections of gender and sexual identities in ceramic art. The study addresses the representation of identities rendered invisible in art history, starting from Linda Nochlin's feminist questioning“Why Have There Been No Great Women Artists?”In addition to theoretical examination, the research brings an original approach to the subject through artistic applications. The theoretical framework of the study examines the representation of gender and sexual identities in ceramic art from Ancient Greek, Egyptian, Roman, and Ottoman periods to the present. Particularly after the 1960s, the development of feminist art and queer art has brought new dimensions to this issue of representation. While examining the productions developed under the name of“Queer Art”in Europe, the research reveals that examples in Turkey are relatively limited. The original contribution of the study emerges in ceramic applications developed from the biological and metaphorical characteristics of the snail. The hermaphroditic structure of the snail has been considered as one of the purest examples of queer existence in nature, and this biological reality has been transformed into an artistic metaphor. In the produced works, the snail's slowness, its trait of leaving traces, the protective structure of its shell, and its cyclical form have been associated with the social experience of queer identity. In the seven ceramic works produced within the scope of the research, the snail shell and female body have been combined, and this union has been constructed as a metaphorical representation of queer identities and existence. The technical characteristics of ceramic material, especially the cracks that emerge during the production process, have transformed into a metaphorical narrative of the identity construction process. While revealing the potential of ceramic art in expressing gender and sexual identity issues, this study presents an original approach in relating a metaphor taken from nature with queer theory. By combining theoretical framework with practical application, the research proposes a new language of expression in ceramic art and lays the groundwork for future studies in this field.
Benzer Tezler
- Özne ve cinsiyet tartışmaları üzerine postmodern feminizm ve Kuir Kuramı
Postmodern feminism and the theory on subject and gender discussions
DİDEM ÇİMEN
Yüksek Lisans
Türkçe
2022
FelsefeKastamonu ÜniversitesiFelsefe Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. SİBEL KİBAR KAVUŞ
- Bir erkeklik alt alanı olarak eşcinsel erkeklik alanı
Gay masculinity field as a subfield of masculinity
AKİF ÖZTÜRK
- Beden ve iktidar: 2000 sonrası Türk sineması'nda kadın
Body and power: Women in Turkish cinema after 2000
LEYLA GÜRER
Yüksek Lisans
Türkçe
2018
Sosyolojiİstanbul Ticaret ÜniversitesiUygulamalı Sosyoloji Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. NECMETTİN DOĞAN
- Kadının sosyal psikolojisinin sanat düzleminde yorumlanması
Interpretation of women's social psychology on art platform
ŞENGÜL ACİL
Sanatta Yeterlik
Türkçe
2019
Güzel SanatlarGazi ÜniversitesiBileşik Sanatlar Ana Sanat Dalı
PROF. HAKİME NUR GÖKBULUT
- Black feminism in Toni Morrison's Sula and Zora Neale Hurston's Their Eyes Were Watching God
Tonı Morrison'ın Sula ve Zora Neale Hurston'ın Tanrıya Bakıyorlardı adlı eserlerinde siyah feminizm
ALİ RAFİD JABBAR AL-OBAIDI
Yüksek Lisans
İngilizce
2022
Amerikan Kültürü ve Edebiyatıİstanbul Yeni Yüzyıl Üniversitesiİngiliz Dili ve Edebiyatı Bilim Dalı
DR. ÖĞR. ÜYESİ GÖKÇEN KARA