Geri Dön

Dikkat eksikliği aşırı hareketlilik bozukluğunun dopamin genleri ile ilişkisi

Dopamine genes association in attention deficit hyperactivity disorder

  1. Tez No: 91689
  2. Yazar: EDA TAHİR
  3. Danışmanlar: PROF. DR. BEYAZIT ÇIRAKOĞLU
  4. Tez Türü: Doktora
  5. Konular: Psikiyatri, Tıbbi Biyoloji, Psychiatry, Medical Biology
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2000
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Marmara Üniversitesi
  10. Enstitü: Sağlık Bilimleri Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Tıbbi Biyoloji ve Genetik Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 142

Özet

VI 3. ÖZET DİKKAT EKSİKLİĞİ AŞIRI HAREKETLİLİK BOZUKLUĞUNUN DOPAMİN GENLERİ İLE İLİŞKİSİ Okul çağı çocuklarında en sık rastlanan nöröpsikiyatrik bozukluk olan Dikkat Eksikliği Aşın Hareketlilik Bozukluğu (DEAHB) küçük yaşlarda başlayıp, %2-5 arasında görünme sıklığı olan önemli bir sorundur. DEAHB belirgin düzeyde davranışsal, sosyal ve eğitimsel problemlere neden olmakla beraber çoğunlukla erişkin yaşamda da devam eder (1,2). Genetik unsurların yanında, etiyoloj isinde dopamin nörotransmisyon hataları en yaygın görüştür. Bu bağlamda farklı çalışmalar dopamin 4 reseptör (DRD4), dopamin taşıyıcısı (DAT1), dopamin 5 reseptör (DRD5), ve dopamin beta hidroksilaz (DI3H) genleri ile DEAHB 'lu olan çocuklarda genetik ilişkiyi (association) göstermiştir. Moleküler genetiği ilk defa bu tezde araştırılan Türk DEAHB populasyonunun olası dopamin genleri ile ilişkisi, ve bu genlerin klinik semptomlarla bağlantıları toplam 106 anne-baba- hasta çocuk üçlüsünde ve 7 anne veya baba-hasta çocuk ikilisinde irdelenmiştir. Aile temelli Kalıtılabilme Eşitsizliği Testleri (KET) sonucunda DEAHB ile DRD4 genindeki 7-tekrarlı alelle anlamlı ilişki (ki kare =2.79 tek yönde p=0.047) ve DRD5 genindeki ikili-tekrarlı polimorfizimdeki en sık görünen 151 bç'lik alel (8 aleli) ile doğru yönde bir trend gösterilmiştir (ki kare=2.38, tek yönde p=0.06). Analiz sadece metilfenidat tedavisine pozitif yanıt veren çocuklar arasında yapıldığında, her iki gende de tüm örneklerdeki bulgulara oranla daha anlamlı ilişkiler gösterilmiştir (DRD4 için: ki kare =4.48 tek yönde p=0.017; DRD5 için: ki kare =4.9 tek yönde p=0.013). DRD5VII bulgusu bildiğimiz kadarıyla, DRD5 genin ilk defa İrlanda populasyonunda gösterilen pozitif ilişkisinin ilk doğrulanmasıdır (3). Bu çalışmanın limitleri dahilinde diğer aday genlerden olan DAT1, DBH ve COMT genlerinin DEAHB ile doğrudan ilişkileri bulunamamıştır. Diğer psikiyatrik hastalıklar gibi DEAHB 'da klinik heterojenite gösterdiğinden, aday genlerin ilişkileri DEAHB 'nun klinik özellikleri çerçevesinde de irdelenmiştir. Daha önceki bulguların tersine, lojistik regresyon ve öğrenci t-testleri, DRD4 7-tekrarlı alelin kalıtımının, DEAHB 'nun aşın hareketlilik ve dürtüsellik semptomplan ile ters orantı içinde olduğunu, dolayısıyla bu hasta grubunda DRD4 7-tekrarlı alelin daha az ciddi bir klinik tablo ile ilişkilendiğini ortaya çıkarmıştır. Ayrıca davranış bozuklukları komorbitesinin DRD4 7-tekrarlı aleli taşıyan grupta daha az ortaya çıktığı da gösterilmiştir. DBH genindeki 174 bç aleli ile DEAHB' na komorbit dürtüsel davranış özellikleri ile karakterize edilen Tourette Sendromu (TS)/tikleri olan çocuklarda anlamlı bir ilişki gösterilmiştir ve bu da örnekler arasından ayrı bir etiyolojiye sahip DEAHB- TS/tik altgrubu olabileceği düşündürmektedir. Sonuç olarak bu tezden çıkan bulgular DRD4 ve DRDS genlerinin, Türk populasyonunda DEAHB fenotipinin oluşumunda rol oynayabileceklerini ortaya koymaktadır.

Özet (Çeviri)

vuı 3. SUMMARY DOPAMINE GENES ASSOCIATION EST ATTENTION DEFICIT HYPERACTIVITY DISORDER Attention deficit hyperactivity disorder (ADHD) is a common childhood neuropsychiatry disorder, affecting 2-5 % of school age children. ADHD leads to significant behavioural, social and educational impairments which frequently persist into adult life (1,2). Genetic factors together with dysfunctional dopaminergic neurotransmission are the most common believes in the etiology of the disorder. Accordingly, different studies have shown positive associations of dopamine 4 receptor (DRD4), dopamine 5 receptor (DRD5), dopamine transporter (DAT1), and dopamine beta hydroxylase (DBH) genes in children with ADHD. This thesis has attempted to investigate, for the first time, the molecular genetics of Turkish ADHD population in a total of 106 mother-father-affected child trios and 7 mother or father- affected child single parented families. It aimed to replicate previous dopamine genes associations and their relation to clinical semptomps of ADHD. Using family based approaches, like Transmission Disequilibrium Test (TDT), we found increased transmission of the DRD4 7-repeat allele (chi-square = 2.79, one tailed p = 0.047). We also detected a trend with the the most common allele of DRD5 polymorphism(chi square=2.38, one tailed p = 0.06). Analysis of the sample excluding non-responders revealed more significant evidence for the association in both genes (DRD4 chi square = 4.48, one tailed p = 0.017; DRD5 chi-square = 4.9, one tailed p = 0.013). To our knowledge DRD5 finding of this study represents the first replication of the original DRD5 association in Irland population (3). Within the limits of this study TC¥ÛKSEKÜG*m MKÜMMITASY6N MKBKEZJIX there was no evidence for direct involvement of other candidate genes, that were DAT1, DBH and COMT in this Turkish ADHD population. As ADHD presents a clinical heterogeneity, like other psychiatric disorders, candidate genes associations have been further analysed with regards to clinical characteristics of ADHD. In contrast to previous findings, student t-test and logistic regression TDT analyses of DRD4 7-repeat allele transmission with respect to hyperactivity and impulsivity dimensions, showed an inverse relation suggesting that in this sample DRD4 7-repeat is associated with a lower level of ADHD symptomatology. Furthermore, the presence of the 7-repeat was also found to be inversely related to presence of conduct disorder comorbidity. There was also a significant association with a polymorphism on DBH gene (174 bp allele) and Tourette Sendrome (TS)/tic comorbidity. This suggested a presence of an etiologically different ADHD-TS/tic subgroup. In conclusion, the findings of this thesis suggests that DRD4 and DRDS genes might have a role in the development of ADHD phenotype in this selected Turkish ADHD sample.

Benzer Tezler

  1. Erişkin dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğunun sinaptobrevin -2 (VAMP2), sinapsin III ve sintaksin 1A genleri ile ilişkisi ve bu genlerin nöropsikolojik fonksiyonlar üzerine etkisi

    Association of the synaptobrevin-2 (VAMP2), synapsin III and syntaxin 1A genes with adult attention deficit hyperactivity disorder and the effects of these genes on the neuropsychological functions

    AYŞE NUR İNCİ KENAR

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2011

    GenetikPamukkale Üniversitesi

    Psikiyatri Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. HASAN HERKEN

  2. Dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğunun eştanı sıklığı ve Dopamin D4, Dopamin D3 ve Dopamin taşıyıcı reseptör gen polimorfizmleri ile ilişkisi.

    Comorbidity frequency of attention deficit hyperactivity disorder and its association with the gene polymorphisms of Dopamine D3, Dopamine D4 and Dopamine transport receptor.

    ERİNÇ SEVİNÇ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2008

    PsikiyatriPamukkale Üniversitesi

    Psikiyatri Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. HASAN HERKEN

  3. Erişkin dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğunda pupil kontraksiyonunun değerlendirilmesi ve nörodejenerasyon ile ilişkisi: optik koherens tomografi (OCT) çalışması

    Evaluation of pupillary contraction in adult attention deficit and hyperactivity disorder and its relationship with neurodegeneration: Optical coherence tomography (OCT) study

    DUYGU KILIÇASLAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    PsikiyatriPamukkale Üniversitesi

    Psikiyatri Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. AYŞE NUR İNCİ KENAR

  4. Lise öğrencilerindeki psikolojik belirtilerin sosyal medya kullanım bozukluğu ve siber zorbalık ile ilişkisi

    The relationship of high school students psychological symptoms with social media use disorder and cyber bullying

    HİLAL ÇOBANOĞLU

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2021

    Eğitim ve ÖğretimTrabzon Üniversitesi

    Eğitim Bilimleri Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. FATMA ALTUN