Hücresel metabolitler içeren jel formülasyonunun geliştirilmesi ve deneysel temas tipi yanık iyileşmesi üzerine etkilerinin incelenmesi
The effects of a gel formulation containing cellular metabolites on experimental contact burn healing
- Tez No: 919278
- Danışmanlar: PROF. DR. YİĞİT UYANIKGİL
- Tez Türü: Doktora
- Konular: Histoloji ve Embriyoloji, Histology and Embryology
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2025
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Ege Üniversitesi
- Enstitü: Sağlık Bilimleri Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Histoloji ve Embriyoloji Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 221
Özet
Yanık yaralanmaları, doku bütünlüğünün bozulması ve fonksiyon kaybına yol açabilen ciddi bir sağlık sorunudur. Yanık tedavisinde, yara iyileşmesini hızlandırmak ve fonksiyonel ile estetik sonuçları iyileştirmek amacıyla çeşitli yaklaşımlar kullanılmaktadır. Son yıllarda, mezenkimal kök hücrelerden (MKH) elde edilen eksozomlar, rejeneratif potansiyelleri nedeniyle bu alanda büyük ilgi görmektedir. Bu çalışmada, insan amniyotik membrandan izole edilen MKH'lerden elde edilen eksozomların, deneysel temas tipi yanık modelinde yara iyileşmesi üzerine etkileri araştırılmıştır. Amniyotik membran, kolay elde edilebilirliği, düşük immünojenisitesi ve yüksek proliferasyon kapasitesi nedeniyle MKH'ler için ideal bir kaynak olarak kabul edilmektedir. Amniyotik membran kaynaklı MKH'lerden elde edilen eksozomlar; düşük immünojenisite, anti-inflamatuar özellikler ve çeşitli büyüme faktörleri ile sitokinleri taşıma kapasitesi gibi avantajlara sahiptir. Çalışmamızda, eksozomların terapötik etkinliğini artırmak ve kontrollü salınımını sağlamak amacıyla, bu biyoaktif veziküller bir sodyum karboksimetil selüloz (NaCMC)türevli hidrojel sistemine entegre edilmiştir. In vitro çalışmalarla, jel formülasyonuna eklenecek optimal eksozom konsantrasyonu 100 µl/ml olarak belirlenmiştir. Deneysel temas tipi yanık modeli oluşturulan sıçanlarda altı farklı tedavi grubu oluşturulmuştur: (1) Kontrol grubu (sağlıklı denekler), (2) Yanık kontrol grubu (tedavi uygulanmayan), (3) Boş jel grubu (eksozom içermeyen NaCMC jel), (4) Eksozom içerikli jel grubu, (5) Pozitif kontrol grubu (Silverdin %1 krem) ve (6) Sadece eksozom grubu. Yara iyileşmesi makroskobik ve histopatolojik olarak değerlendirilmiş; oksidatif stres belirteçleri olan süperoksit dismutaz (SOD), malondialdehit (MDA), katalaz (CAT) ve glutatyon (GSH) seviyeleri ölçülmüştür. Ayrıca, yara iyileşmesinde önemli rol oynayan VEGF ve iNOS ekspresyonları immünohistokimyasal olarak incelenmiştir. Bulgularımız, eksozom içerikli NaCMC jel formülasyonunun yanık iyileşme sürecini diğer gruplardan etkili bir şekilde hızlandırdığını göstermiştir. Eksozom içerikli jel; yara iyileşmesini hızlandırmış, inflamatuar yanıtı kısmen baskılamış, doku rejenerasyonunu desteklemiş ve oksidatif stresi azaltarak hücre hasarını önlemiştir. Bu etkiler, eksozomların anjiyogenezi uyarması, inflamatuar yanıtı kısmen modüle etmesi, hücre proliferasyonunu ve migrasyonunu desteklemesi ve ekstraselüler matriks birikimini artırarak rejeneratif süreçleri etkili bir şekilde desteklemesiyle ilişkilidir. Sonuç olarak, eksozom içerikli NaCMC jel formülasyonunun, yanık yaralanmalarında rejeneratif süreçleri destekleyerek yara iyileşmesini hızlandırabileceği, fonksiyonel ve estetik sonuçları iyileştirebileceği ve oksidatif stresi azaltarak doku hasarını minimize edebileceği görülmüştür. Bu çalışma, eksozom içerikli biyomalzemelerin yanık tedavisinde umut verici bir potansiyele sahip olduğunu göstermektedir.
Özet (Çeviri)
Burn injuries are a serious health problem that causes disruption of tissue integrity and can lead to functional impairment. Various approaches are used in burn treatment to accelerate wound healing and improve functional and aesthetic outcomes. In recent years, exosomes derived from mesenchymal stem cells (MSCs) have gained considerable interest in this field due to their regenerative potential. This study investigated the effects of exosomes derived from human amniotic membrane-derived MSCs on wound healing in an experimental contact burn model. The amniotic membrane is considered an ideal source for MSCs due to its easy accessibility, low immunogenicity, and high proliferation capacity. Exosomes derived from amniotic membrane-derived MSCs offer several advantages, such as low immunogenicity, anti-inflammatory properties, and the ability to carry various growth factors and cytokines. These properties make exosomes attractive candidates for various therapeutic applications, including tissue regeneration, wound healing, and immunomodulation. In our study, to enhance the therapeutic efficacy and enable controlled release of exosomes, these bioactive vesicles were integrated into a sodium carboxymethyl cellulose (NaCMC)-derived hydrogel system. In vitro studies determined the optimal exosome concentration to be added to the gel formulation as 100 µl/ml. Six different treatment groups were formed in rats with experimental contact burn model: (1) Control group (healthy subjects), (2) Burn control group (no treatment), (3) Empty gel group (NaCMC gel without exosomes), (4) Exosome-containing gel group, (5) Positive control group (Silverdin 1% cream), and (6) Exosome-only group. Wound healing was evaluated macroscopically and histopathologically; levels of oxidative stress markers such as superoxide dismutase (SOD), malondialdehyde (MDA), catalase (CAT), and glutathione (GSH) were measured. Additionally, the expressions of VEGF and iNOS, which play an important role in wound healing, were examined immunohistochemically. The findings revealed that the exosome-containing NaCMC gel formulation accelerated the burn healing process more effectively than all other groups. Compared to the exosome-free gel, the exosome-only group, and the untreated group, the exosome-containing gel provided faster wound healing, partially suppressed the inflammatory response, and promoted tissue regeneration. These effects can be attributed to the exosomes' ability to stimulate angiogenesis, partially modulate the inflammatory response, support cell proliferation and migration, and increase extracellular matrix deposition, thereby effectively supporting regenerative processes. Furthermore, the exosome-containing gel provided more effective healing prevents cell damage and supports tissue regeneration by reducing oxidative stress. In conclusion, the exosome-containing NaCMC gel formulation can accelerate wound healing, improve functional and aesthetic outcomes, and minimize tissue damage by reducing oxidative stress in burn injuries. This study demonstrates that exosome-containing biomaterials have promising potential in burn treatment.
Benzer Tezler
- Escherichia coli'de aşırı ifade edilen genlerin bor toleransına etkisinin araştırılması ve bora bağlı gen ekspresyon analizleri
Investigating the effects of over expressed genes on boron tolerance in Escherichia coli and gene expression analyzes pertaining to boron
ESRA DİBEK
- Epetraborole antibiyotiği ve escherichia coli ilişkisinin omik yaklaşımlarla araştırılması
Investigation of the relationship between epetraborole antibiotic and escherichia coli by omics approaches
ANARA BABAYEVA
- Genom boyu taramaları ve moleküler genetik yaklaşımlarıyla Escherichia coli bakterisinde bor toleransı ile ilgili genlerin araştırılması
Investigation of genes related to boron tolerance in Escherichia coli using genome-wide screening and molecular genetic approaches
MERVE SEZER
- Characterization of a salt-resistant Saccharomyces cerevisiae mutant
Tuza dirençli Saccharomyces cerevisiae mutantının karakterizasyonu
SEÇİL ERBİL
Yüksek Lisans
İngilizce
2012
Biyoteknolojiİstanbul Teknik Üniversitesiİleri Teknolojiler Ana Bilim Dalı
PROF. DR. GUENTER CLAUS
PROF. DR. ZEYNEP PETEK ÇAKAR
- Dynamic analysis of secretome alterations in a bacilysin-knock out mutant of Bacillus subtilis
Basilsin biyosentezinin susturulduğu bir Bacillus subtilis mutantında dinamik sekretom değişimlerinin analizi
ELİF TEKİN İŞLEREL
Doktora
İngilizce
2017
BiyolojiOrta Doğu Teknik ÜniversitesiBiyoloji Ana Bilim Dalı
PROF. DR. GÜLAY ÖZCENGİZ
