Geri Dön

Tiroid rezeksiyonlu hastalarda trigliserid/glukoz indeksi ve hemoglobin, albümin, lenfosit, trombosit skorunun malignite ile ilişkisi

Association of triglyceride/glucose index and haemoglobin, albumin, lymphocyte, thrombocyte score with malignancy in patients with thyroid resection

PDF İndir

  1. Tez No: 920793
  2. Yazar: AMİNE YILMAZ
  3. Danışmanlar: DOÇ. DR. AKIN DAYAN, DOÇ. DR. LEVENT ÖZSARI
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Aile Hekimliği, Family Medicine
  6. Anahtar Kelimeler: Trigliserid, glukoz, endeks, HALP, tiroid kanser, Triglycerides, glucose, index, HALP, thyroid cancer
  7. Yıl: 2025
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Sağlık Bilimleri Üniversitesi
  10. Enstitü: İstanbul Haydarpaşa Numune Eğt. ve Arş. Hastanesi
  11. Ana Bilim Dalı: Aile Hekimliği Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 64

Özet

Amaç: Tiroid kanseri dünya çapında en yaygın endokrin malignitedir. Farklılaşmış tiroid karsinomları arasında en sık görülen tür papiller tiroid karsinomu (PTK)'dur. İnsülin direncinin kanser insidansını artırdığı bildirilmiştir. Trigliserid/Glukoz (TyG) indeksi, İnsülin direncinin belirlenmesinde yeni bir biyobelirteçtir. Hemoglobin, albümin, lenfositler ve trombosit parametrelerini içeren HALP skoru kanserli hastalarda prognoz tahmininde iyi bir yol göstericidir. Çalışmamız, benign ve malign nedenlerle tiroidektomili hastalarda TyG indeksi ile HALP skoru ve alt parametrelerini karşılaştırarak tiroid kanserinin tanısındaki önemini araştırmaktadır. Gerekçe ve Yöntem: Retrospektif kesitsel tipte bir araştırmadır. Çalışmaya SBÜ Haydarpaşa Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesine 1.1.2019-31.12.2023 tarihleri arasında başvuran tiroid rezeksiyonu yapılmış çalışma kriterlerini karşılayan 261 hasta dahil edildi. Tiroidektomi yapılan hastalar, patoloji raporlarına göre benign ve malign iki gruba ayrıldı. Demografik veriler, dosya notları, ilaç raporları tam kan parametreleri, tiroid fonksiyon testleri, albümin ve açlık kan glukoz düzeyleri incelendi. TyG: ln [açlık trigliseridi (mg/dl) x açlık glikozu (mg/dl) /2], HALP skoru: [hemoglobin (g/L) × albumin (g/L) × lymphocytes (/L)] /platelets (/L) formülü ile hesaplandı. Her iki grup için bakılan preop ve postop HALP değerleri sırasıyla HALP1 ve HALP2 olarak adrandırıldı. Riskli grubu belirlemede etkili olabileceği klinik olarak öngörülen TyG ve Halp değişkeni için ROC (Receiver Operating Characteristic) analizi yapıldı. Ayrıca malignite ile ilişkili potansiyel risk faktörleri tek değişkenli ve çok değişkenli lojistik regresyon analizleri ile değerlendirildi. Bulgular: Çalışmaya katılan 261 hastanın 103'ü benign 158'i malign gruptadır. HALP skoru medyan değerleri benign grupta malign gruba göre daha yüksek bulunmuştur. Her iki grup için HALP değerleri ve TyG indeksi arasında istatistiksel olarak anlamlı farklılık saptanmamıştır. ROC analizinde TyG ve HALP için optimal bir kesim noktası belirlenememiştir. Tek değişkenli lojistik regresyon analizinin sonuçlarına göre preop lenfosit arttıkça malign olma riskinin %31,1 azaldığı görülmüştür. Malign olma hipertiroidide %83,0, multinodüler guatrda %98,6 azalmaktadır. T4 arttıkça malign olma riski 4,193 kat artmaktadır. Malignite prediktörü olabilecek yaş, cinsiyet, kronik hastalık, açlık kan glukozu, TSH/T4, sigara kullanımı ve HALP skoru ve farkı parametrelerinin dahil edildiği çok değişkenli lojistik regresyon analizi sonucuna göre preoperatif HALP skoru arttıkça malign olma riskinin %1,3 (1-0,987) azaldığı görülmüştür. Sonuç: Tiroid kanseri risk faktörleri değerlendirilirken yaş ve cinsiyet dikkate alınmalıdır. Kanser risk yönetiminde yaşa göre optimal TSH seviyelerinin hedeflenmesi gerekli bir stratejidir. T4, TSH'dan bağımsız olarak kanser hücrelerinde proliferasyonu destekleyen bir mekanizmaya sahip olabilir. Multinodüler guatrın malignite açısından negatif bir prediktör etkiye sahip olduğu söylenebilir. TyG indeksinin PTK'yi malign olmayan tiroid lezyonlarından ayırt etme potansiyeli daha geniş hasta grupları ve kapsamlı çalışmalarla değerlendirilmelidir. Çok değişkenli analizlerde HALP skoru artışının malignite riskini %1,3 oranında azalttığı görülmüştür. HALP skorunun tiroid kanserinde ek bir diagnostik faktör olarak kullanılabileceği ileri çalışmalarla desteklenmelidir.

Özet (Çeviri)

Objective: Thyroid cancer is the most common endocrine malignancy worldwide. Among differentiated thyroid carcinomas, papillary thyroid carcinoma (PTC) is the most common type. Insulin resistance has been reported to increase the incidence of cancer. Triglyceride/glucose (TyG) index is a new biomarker for the determination of Insulin resistance. HALP score including haemoglobin, albumin, lymphocytes and platelet parameters is a good predictor of prognosis in cancer patients. Our study investigates the importance of the TyG index and HALP score and its sub-parameters in the diagnosis of thyroid cancer in patients with thyroidectomy for benign and malignant reasons. Matherials and Methods: It is a retrospective cross-sectional study. The study included 261 patients who were admitted to SBÜ Haydarpaşa Numune Training and Research Hospital between 1.1.2019-31.12.2023 and met the study criteria. Patients who underwent thyroidectomy were divided into two groups as benign and malignant according to pathology reports. Demographic data, file notes, medication reports, complete blood parameters, thyroid function tests, albumin and fasting blood glucose levels were analysed. TyG: ln [fasting triglyceride (mg/dl) x fasting glucose (mg/dl) /2], HALP score: [haemoglobin (g/L)×albumin (g/L)×lymphocytes (/L)] /platelets (/L). Preop and postop HALP values for both groups were labelled as HALP1 and HALP2, respectively. ROC (Receiver Operating Characteristic) analyses were performed for TyG and HALP variables which were clinically predicted to be effective in determining the risk group. In addition, potential risk factors associated with malignancy were evaluated by univariate and multivariate logistic regression analyses. Results: Of the 261 patients who participated in the study, 103 were in the benign group and 158 were in the malignant group. HALP score median values were higher in the benign group than in the malignant group. There was no statistically significant difference between HALP values and TyG index for both groups. An optimal cut-off point for TyG and HALP could not be determined in the ROC analysis. According to the results of univariate logistic regression analysis, the risk of malignancy decreased by 31.1% as preop lymphocytes increased. Malignancy decreases 83.0% in hyperthyroidism and 98.6% in multinodular goitre. As T4 increases, the risk of malignancy increases 4.193 times. According to the result of multivariate logistic regression analysis including age, gender, chronic disease, fasting blood glucose, TSH/T4, smoking and HALP score and differential parameters that may be predictors of malignancy, the risk of malignancy decreased by 1.3% (1-0.987) as the preoperative HALP score increased. Conclusion: Age and gender should be taken into account when assessing thyroid cancer risk factors. Targeting optimal TSH levels according to age is a necessary strategy in cancer risk management. T4 may have a mechanism that supports proliferation in cancer cells independent of TSH. It can be said that multinodular goitre has a negative predictor effect in terms of malignancy. The potential of the TyG index to differentiate PTC from non-malignant thyroid lesions should be evaluated with larger patient groups and comprehensive studies. In multivariate analyses, an increase in HALP score decreased the risk of malignancy by 1.3%. The use of HALP score as an additional diagnostic factor in thyroid cancer should be supported by further studies.

Benzer Tezler

  1. Tez No

    706387

    Nonalkolik yağlı karaciğer hastalığı ile aterojenik parametreler arasındaki ilişki

    The relationship between nonalcoholic fatty liver disease and atherogenic parameters

    MİRAY AYDOĞAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2022

    İç HastalıklarıErzincan Binali Yıldırım Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. FATİH ÖZÇİÇEK

  2. Tez No

    281118

    Tamamlayıcı tiroidektomilerde gama dedektör yardımlı 'Radioguided' cerrahinin rolü

    The role of Radioguided surgery with gamma detector help in complimentary thyroidectomies

    HAKAN SEYİT

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2010

    Genel CerrahiMersin Üniversitesi

    Genel Cerrahi Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. TAMER AKÇA

  3. Tez No

    935846

    Transüretral rezeksiyon operasyonlarında spinal anestezi sonrası hipotansiyonu öngörmede Internal Juguler Ven Kollapsibilite İndeksi

    Internal Jugular Vein Collapsibility Index in prediction of hypotension after spinal anesthesia in transurethral resection operations

    CANSU ATLAS

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2025

    Anestezi ve ReanimasyonBalıkesir Üniversitesi

    Anesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. BÜLENT ATİK

  4. Tez No

    523526

    Mustafa Kemal Üniversitesi Tıp Fakültesi eğitim ve araştırma hastanesi'ne başvuran hastaların tiroid ince iğne aspirasyon biyopsilerinin histopatolojik sonuçları ile cerrahi patoloji sonuçlarının retrospektif olarak değerlendirilmesi

    Retrospective evaluation of fine needle aspiration biopsy of the thyroid with surgical histopathologic and cytological results of the patients coming Mustafa Kemal University education and Research Hospital

    HÜSEYİN ÇIGIN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2018

    Genel CerrahiMustafa Kemal Üniversitesi

    Genel Cerrahi Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. İBRAHİM YETİM

  5. Tez No

    324276

    Tiroid ve paratiroid reoperasyonlarında intraoperatif lokalizasyon yöntemlerinin etkin rezeksiyon üzerine etkisi

    Resection on the effective methods for intraoperative localization of parathyroid and thyroid reoperations

    İNANÇ ŞAMİL SARICI

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2012

    Genel Cerrahiİstanbul Üniversitesi

    Genel Cerrahi Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. YASEMİN GİLES ŞENYÜREK

Geri Dön