Geri Dön

Ortaçağ'da Karadeniz ticareti (1261-1402)

Black Sea trade in the Middle Ages (1261-1402)

  1. Tez No: 923293
  2. Yazar: MURAT KAAN YILDIZ
  3. Danışmanlar: PROF. DR. MUHARREM KESİK
  4. Tez Türü: Doktora
  5. Konular: Tarih, History
  6. Anahtar Kelimeler: Karadeniz, Ticaret, Kolonizasyon, Cenova, Venedik, Galata, Kefe, Trabzon, Black Sea, Trade, Colonisation, Genoa, Venice, Galata, Caffa, Trabzon
  7. Yıl: 2025
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: İstanbul Üniversitesi
  10. Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Tarih Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Ortaçağ Tarihi Bilim Dalı
  13. Sayfa Sayısı: 437

Özet

Tarihsel süreçte Karadeniz, stratejik geçiş noktası ve önemli ticaret yolu olarak büyük coğrafi öneme sahipti. Eski çağlardan itibaren Karadeniz, Doğu ile Batı arasındaki ticarette merkez vazifesi gördü. Pers, Antik Yunan, Roma, Bizans, Selçuklu, Osmanlı gibi birçok medeniyet adına da askerî ve ekonomik olarak önemliydi. Ayrıca Karadeniz Ruslar ve Türkler adına da deniz yolu güvenliği ve genişleme aracıydı. Yine Karadeniz, Doğu Avrupa, Kafkas coğrafyası ve Orta Asya'yı Akdeniz'e ve Batı Avrupa'ya bağlayan önemli geçiş bölgesiydi. Karadeniz, Roma İmparatorluğu devrinde askerî olarak kullanılsa da ticarette gelişme yaşamadı. Bizans İmparatorluğu (Doğu Roma İmparatorluğu) devrindeyse Kıpçak-Peçenek toplukları, Kerson gibi Kuzey Karadeniz limanlarına saldırı düzenleyip belli noktaları kontrole almaya başlayınca İstanbul'la Deşt-i Kıpçak içleri arasında ticârî akış düzeni olmadı. Coğrafya, Bizans devrinde, ayrıca iç deniz kimliğine sahip olduğundan uluslararası genişlemeyi sağlayamadı. Yine, Karadeniz'e ticaret yolları ve hammaddesi ile destek sağlayacak Anadolu bölgesi, Bizans-Sasani ve Bizans-Arap savaşları sebebiyle oldukça yıpranmıştı. Haçlı Seferleri'nin başlamasıyla Orta Doğu'da Venedik, Cenova ve Pisa toplulukları ticaret kolonileri kurmaya başladı. Burada kurulmuş ticaret kolonileri vesilesiyle İtalyalı tâcirler koloni kurma, yönetme, bu kolonilerdeki ticârî hammadde ve emtiayı deniz taşımacılığıyla uzak mesafelere nakletme deneyimini kazandı. Fakat Moğol İstilası neticesinde Anadolu'daki ticaret düzeninin bozuluşu, Yakın Doğu'da Memlük ve İran'da İlhanlı hâkimiyeti ve de bu iki güç arasındaki gerginlik sebepleriyle ticaret yolları kilitlenince Karadeniz'deki ticaret yolları daha çok öneme sahip oldu. Böylece İtalyalı tüccar da gözlerini Karadeniz'e dikti; Türkistan'dan Hazar'ın kuzeyine gelip Kuzey Karadeniz'e ulaşmış ticaret yolları Marco Polo'nun babası Nicolo ve amcası Matteo'nun dahi ilgisini çekmişti. İstanbul ise Karadeniz ticaretinde büyük öneme sahipti. İstanbul, Karadeniz adına giriş-çıkış noktasıydı. İstanbul'da güç elde etmek, Karadeniz ticaretinde de söz sahibi olmak demekti. Cenova hükümeti, 1261'de İznik Bizans Devleti ile yaptığı Nif Antlaşması sayesinde İstanbul'da Galata kolonisini kurdu. Burayı surla çevirip içini fırından hamama, hamamdan askerî kulelere dek çok sayıda yapı ile donattı. Galata'ya Akdeniz'in birçok noktasından denizci ve ticaretle uğraşmış halk yerleşti. Cenova, Galata'daki ekonomik ve askerî devamlılığı sağlamak için Venediklilere karşı birçok askerî mücadele verdi. Zamanla Bizans İmparatorluğu'nun Galata'daki denetimi kırıldı ve Galata'da Cenova gücü yarı-bağımsız hale geldi. Artık Galata, koloniden ziyade anayurttan uzak yerleşke olmuştu. Türkistan'dan Karadeniz'e getirilecek hammadde ve emtianın aktarımı için Cenova ve Venedik kolonizatörleri ayrıca Kırım'ı kolonize etti. Kefe'de Cenova tüccarı, Tana'da ise hem Cenova ve hem de Venedik tüccarı aktifti. Kırım ve çevresi, Altın Orda'nın hâkimiyetinde olması sebebiyle Tatarlarla birçok ticârî antlaşma sağladı. Kefe zamanla büyük ticaret merkezi haline geldi. Cenova tüccarı Kefe etrafını surla çevirip içine çok sayıda kilise, Roma hamamı, ekmek fırını, mezbaha ve konak inşâ etti, hatta gece ışıklandırması ile dahi donattı. Kefe'de artık sadece Akdeniz halkı değil, Ermeni, Rum, Türk, Fars ve Arap toplulukları da birlikte yaşamaktaydı. Tana ise yine Venedik ve Cenovalılarca imara tabi tutulmuştu. Fakat Altın Orda Tatarları zamanla, daha çok vergi alma adına Kefe'ye ve Tana'ya çok sayıda saldırı düzenledi. Bu hadise ticârî akışı duraklattı. Nihayetinde Timur'un, Kırım'ın ticarette merkezî kuvvetini kırıp Tebriz'i ticârî merkez haline getirmek istemesi sebebiyle Çağatay askerleri Kırım'da büyük tahribat yarattı. Bu hadise Kırım'ın ticârî hayatına darbe indirdi. Cenova ve Venedik tüccarı ayrıca Trabzon, Sinop ve Samsun'u da kolonize etmişti. Trabzon, bu devirde İran ve Azerbaycan'ın limanı niteliğinde-karakterindeydi. Anadolu'daki Sivas ve Kayseri, Orta Doğu'daki Bağdat ve Halep, İran'daki Tebriz gibi birçok ticaret merkezi Trabzon'a ulaşıp deniz yoluyla Kırım'a veya İstanbul'a bağlanıyordu. Bilhassa Tebriz-Hoy-Erzurum hattı Türkistan'la Avrupa arasında önemli bir bağdı. Cenova ve Venedik kolonizatörleri Trabzon'da kendi kolonilerini kurdu, günümüze dahi ulaşmış Leonkastoron (Trabzon Güzelhisarı) ve Trabzon Bedestenini inşâ etti. Fakat Trabzon'da, Cenovalılar ve Rumlar arasındaki çok sayıda çatışma kente zarar verdi; Cenova hükümeti ve Trabzon Rum İmparatorluğu vergi noktasında antlaşma sağlayamıyordu. Bununla birlikte Trabzon'a gerçekleşmiş birçok Türkmen akını da ticareti zarara uğratıyordu. Nihayetinde Timur'un bölgeye hâkimiyet kurup Tebriz'i ticaret merkezi haline getirmesi ve Tebriz-Bursa arasında ticaret yolunun kurulması Trabzon'u kısmî ölçüde geride bıraktı. XIV. yüzyıl başında ise Anadolu'da Türk gücü iyice yükselince Fatih Sultan Mehmed Karadeniz'in giriş-çıkış noktası İstanbul ve Galata'yı, sonra da Güney Karadeniz kıyılarını ve Trabzon'u, nihayetinde de Kırım'ı ele geçirince Karadeniz'deki Cenova ve Venedik ticârî gücü kırıldı. Böylece Karadeniz, Bizans İmparatorluğu'nun güçlü olduğu devirdeki gibi (VI-X. yüzyıllar) iç deniz kimliğine ulaşıp uluslararası ticârî karakterini kaybetti.

Özet (Çeviri)

The Black Sea has historically been of great geographical importance as a strategic passage and a crucial trade route. From ancient times, the Black Sea served as a central hub for trade between the East and the West. It was vital both militarily and economically for many civilizations, including the Persians, Greeks, Romans, Byzantines, and Ottomans. Additionally, the Black Sea was a means of maritime security and expansion for powers like Russia and Turkey. It also connected Eastern Europe, the Caucasus region, and Central Asia to the Mediterranean and Western Europe, serving as a key transit area. Black Sea was used militarily during the Roman Empire, it did not see much growth in trade. During the Byzantine Empire, Kipchak and Pecheneg tribes started attacking and taking control of key ports in the Northern Black Sea, like Cherson, which disrupted trade flows between Istanbul and the Russian interior. The region, being effectively an inland sea during the Byzantine period, did not facilitate international expansion. Moreover, the Anatolian region, which could have supported Black Sea trade routes and resources, was severely weakened by the Byzantine-Sassanid and Byzantine-Arab wars. With the onset of the Crusades, Venetian, Genoese, and Pisan communities began establishing trade colonies in the Middle East. These colonies allowed Italian merchants to gain experience in establishing, managing, and transporting raw materials and goods over long distances via sea routes. However, the Mongol invasions disrupted trade in Anatolia, and the Mamluk rule in the Middle East, along with Ilkhanate control in Iran and tensions between these two powers, caused trade routes to become blocked. As a result, the Black Sea trade routes gained increased importance. Italian merchants turned their attention to the Black Sea, where trade routes reaching from Turkestan to the northern Caspian and Northern Black Sea captured even the interest of Marco Polo's father Niccolò and his uncle Maffeo. Istanbul was a critical entry and exit point for Black Sea trade, and controlling the city meant dominating Black Sea commerce. In 1261, the Genoese government established a colony in Galata, Istanbul, through the Treaty of Nymphaeum with the Byzantines. They fortified it with walls and built various structures, including bakeries, baths, and military towers. Many sailors and traders from different parts of the Mediterranean settled in Galata. To maintain their presence, the Genoese fought numerous military struggles against the Venetians, and over time, Byzantine control in the area weakened, making Galata a semi-autonomous Genoese settlement rather than just a colony. To transfer raw materials and goods from Turkestan to the Black Sea, Genoese and Venetian colonizers also colonized Crimea. Genoese traders were active in Caffa, while both Genoese and Venetian traders operated in Tana. Crimea and its surrounding area were under the control of the Golden Horde, and numerous trade agreements were made with the Tatars. Caffa grew into a major trade center over time. The Genoese surrounded it with walls and built numerous structures such as churches, Roman baths, bakeries, slaughterhouses, and mansions, even equipping the city with night lighting. By this time, not only Mediterranean peoples but also Armenian, Greek, Turkish, Persian, and Arab communities were living together in Caffa. Tana was similarly developed by both the Genoese and Venetians. However, over time, the Golden Horde Tatars launched numerous attacks on Caffa and Tana to extract more taxes, which disrupted the flow of trade. Ultimately, Timur's desire to break Crimea's trade dominance and establish Tabriz as a commercial hub led to the destruction of Crimea by Chagatai soldiers, which dealt a severe blow to its commercial life. In addition to colonizing Crimea, the Genoese and Venetian traders also established colonies in Trabzon, Sinop, and Samsun. During this period, Trabzon served as the port of Iran and Azerbaijan. Many trade centers such as Sivas and Kayseri in Anatolia, Baghdad and Aleppo in the Middle East, and Tabriz in Iran connected to Trabzon and from there to Crimea or Istanbul via sea routes. The Tebriz-Hoy-Erzurum line in particular linked Turkestan to Europe. The Genoese and Venetian colonizers established their own colonies here, constructing the Leontokastron (Trabzon Castle) and the Trabzon Bedesten, both of which still stand today. However, conflicts between the Genoese and the local Trabzon Greeks caused significant damage to the city. The Genoese and the Greeks could not reach an agreement on taxes. Furthermore, numerous raids by the Turkmen on Trabzon disrupted trade. Ultimately, Timur's dominance over the region and the establishment of the Tabriz-Bursa trade route left Trabzon somewhat diminished. At the beginning of the 14th century, as Turkish power in Anatolia increased, Sultan Mehmed the Conqueror captured Istanbul and Galata, the key entry and exit points of the Black Sea, followed by the southern Black Sea coast and Trabzon, and finally Crimea, breaking the Genoese and Venetian commercial dominance in the Black Sea. Thus, the Black Sea regained its character as an inland sea, as it had been during the Byzantine period, losing its international commercial importance.

Benzer Tezler

  1. Batı Anadolu beyliklerinin hristiyan dünyası ile diplomatik ve siyasî ilişkileri

    Diplomatic and political relations of western Anatolian principals with the christian world

    ŞEYHMUS NAYIR

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2025

    TarihMimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi

    Tarih Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. AYDIN USTA

  2. Pervaneoğulları Beyliği

    Pervaneoğulları Principalitiy

    BÜNYAMİN PEKER

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2003

    TarihSakarya Üniversitesi

    Tarih Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. MAHMUT KIRKPINAR

  3. Doğu Anadolu'da kervansaraylar ve bu kervansarayların Anadolu ticari hayatındaki yeri ve önemi (1071-1308)

    Caravanserais in Eastern Anatolia and its pleace and importance in Anatolian commercial life (1071-1308)

    BAŞAK KILIÇ

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2021

    TarihKafkas Üniversitesi

    Tarih Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. MELTEM AYDIN

  4. Anadolu Selçuklu Devleti zamanında Doğu ve Güneydoğu Anadolu ticaret şehirleri

    Trade cities of Eastern and Southeastern Anatolia in period of Anatolian Seljuks

    ONUR AYDIN

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2021

    TarihAğrı İbrahim Çeçen Üniversitesi

    Ortaçağ Tarihi Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. YAŞAR BEDİRHAN

  5. Emir Timur'un savaş stratejileri

    Ami̇r Temur war strategi̇es

    NESLİHAN YÜCEDAĞ

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2015

    TarihGaziosmanpaşa Üniversitesi

    Tarih Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ERKAN GÖKSU