Avrupa Birliği'nin ASEAN bölgesinde norm koyucu etkisi
The norm-setting role of the European Union in the ASEAN region
- Tez No: 926662
- Danışmanlar: PROF. DR. ÇINAR ÖZEN
- Tez Türü: Doktora
- Konular: Uluslararası Ticaret, Uluslararası İlişkiler, International Trade, International Relations
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2024
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Ankara Üniversitesi
- Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Avrupa Birliği ve Uluslararası Ekonomik İlişkiler Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 259
Özet
AB, ekonomi politik ilişkilerde küresel düzeyde etkili bir aktördür. Kendi benimsediği norm ve değerlerin etki alanının, üye devletlerle sınırlı kalmaması ve uluslararası düzeyde etkili olması ile de normatif kural koyucu bir aktör olarak kabul edilmektedir. AB'nin“Brüksel Etkisi”olarak özetlenen ve evrensel değerler ile AB standartlarına dayanan etkisinin, küresel düzeyde görülmesinde kullanılan etkin politika araçlarından biri ortak ticaret politikasıdır. Ortak ticaret politikası, AB ile ticari ilişkiye giren tüm ülke ve bölgeleri etkiliyor olması ile normatif güç olma konusunda AB için geniş etki yaratan bir araçtır. AB'nin entegrasyon sürecinin temel taşı olan ortak ticaret politikası, zaman içinde evrilerek güçlenmiş ve AB kurumları ile AB müktesebatını da kendi dönüşümü doğrultusunda dönüştürmüştür. Önce Maastricht Antlaşması ardından ise Lizbon Antlaşması ile dönüşümün en büyük adımlarının atılması sonucu, bugün ortak ticaret politikası AB için münhasıran yetkili olduğu ve küresel düzeyde etki yaratabildiği bir ulus-üstü ortak politika alanıdır. AB'nin dönüştüğü bu süreçte, dünya da dönüşürken; iki dönüşüm süreci birbirlerini çok büyük ölçüde etkilemiştir. 1990 sonrası tek kutuplu bir hal alan dünya, önce çok taraflı olarak birbirlerine yaklaşıp, liberalize olma çabasını yoğunlaştırmıştır. Bir noktadan sonra bu eğilimden yeterli sonucu alamayan aktörler, ikili ve bölgesel ilişkileri ön plana çıkarmayı seçmiştir. Bu aktörlerin en başında da AB gelmiştir. Ticaret politikasını küresel ilişkilerinde son derece etkin bir biçimde kullanan AB, bu yeni gelişmeye ticaret anlaşmalarını geliştirerek karşılık vermiştir. Bu gelişmeler sonucunda ortaya“yeni nesil”ticaret anlaşmaları olarak tanımlanan, derin ve kapsamlı serbest ticaret anlaşmaları çıkmıştır. AB, bu tür anlaşmaları çok geniş bir coğrafyada, çok çeşitli aktörler ile imzalama yoluna gitmiştir. AB'nin ikili ilişki kurduğu coğrafyalardan biri de, uzun yıllardır işbirliği içinde olduğu Güneydoğu Asya bölgesi olmuştur. Bölge, 1967 yılında başlatılan bir girişim ile kurulan ASEAN'ı pek çok alanda işbirliği için etkin bir biçimde kullanan ve ASEAN tarafından temsili kabul eden bir bölgedir. ASEAN ile AB ilişkileri de her iki yapının kuruluşunu izleyen dönemde başlamış ve işbirliği her alanda görülmüştür. ASEAN'ın Diyalog Ortağı olarak benimsediği AB, bölge kalkınmasına sağladığı destek ile bölge ülkeleri için önemli bir aktör konumundadır. ASEAN, kendi gelişim sürecinde AB'den biraz daha farklı bir entegrasyon biçimi seçmiş ve bunu zaman içinde“ASEAN yolu”olarak tanımlamıştır. Bu yol, tarafların işbirliğine açık olduğu alanlarda ilerleme gösterilmesi, işbirliğinden kaçındıkları alanların ise ilerlemeyi durdurmasının önlenmesi şeklinde görülmüştür. Dolayısıyla yavaş da olsa süren işbirliği zemini, her daim hükümetlerarası düzeyde kalmış ve AB'den farklı bir biçimde sürmüştür. Bugün“ASEAN yolu”AB ile kurulan ticari ilişkilerde de kullanılmaktadır. İki taraf, bir ticaret anlaşması imzalamak için 2007 yılında masaya oturmuş ancak başarı sağlanamamıştır. Askıya alınan görüşmeler, hiçbir zaman bir engel olarak görülmemiş ve süreci ilerletmek için başka yollar aranmış ve AB, ASEAN üyeleri ile ikili anlaşmalar yapma yoluna gitmiştir. Singapur ve Vietnam ile tamamlanan anlaşmaları, bundan sonraki süreçte diğer müzakeresi süren anlaşmaların izlemesi beklenmektedir. AB ile ASEAN üyesi devletler arasında imzalanan anlaşmalar, dünyadaki yeni trende uygun olarak derin ve kapsamlıdır. Bugüne kadar ASEAN üzerinden kurulan ilişkilerde, bölge ülkelerini kendi norm ve değerlerine işbirliği yoluyla uyduran AB, artık ticaret anlaşmalarını da bir kanal olarak kullanabilmektedir. Anlaşmalar, ekonomik anlamda çok geniş bir alanı kapsamanın yanında, AB norm ve değerlerinin benimsenmesi taahhüdünü de içerecek şekilde dizayn edilmiştir. Bu çerçevede demokrasi ve insan haklarına ilişkin temel değerlerin kabulü başta olmak üzere, diğer değer ve standartların da kabul edilmesi anlaşmalar ile taahhüt altına alınmıştır. AB anlaşmalarda, Ticaret ve Sürdürülebilir Kalkınma başlığı ile, sürdürülebilir kalkınma ve ticaretin birbirleri için vazgeçilmez birer unsur olduğunu belirtmektedir. Bu hükümler ile sosyal politikadan çevre politikasına kadar pek çok alana ilişkin uluslararası kuralların kabulü, iç mevzuata aktarılması ve uygulanması taraflarca kabul edilmektedir. Sonuçta küresel norm koyucu bir aktör olan ve bu özelliğini Güneydoğu Asya bölgesinde de uzun dönemdir kullanan AB, ortak ticaret politikası ve bu politikanın en etkili araçlarından olan ticaret anlaşmalarını da bölge ülkelerinin şekillenmesinde etkin bir biçimde kullanmaktadır. ASEAN ile bölgesel düzeyde bir ticaret anlaşması imzalamayı hedefleyen AB'nin, bu süreçte norm koyucu aktör olma ile ticaret gücü olma nitelikleri arasında bir denge gözetmesi gerekecektir.
Özet (Çeviri)
The EU is a globally influential actor in political economy relations. It is also recognized as a normative rule-making actor as the norms and values it adopts are not limited to member states and are effective at the international level. The common trade policy is one of the effective policy instruments used in the globalization of the EU's influence, which is summarized as the“Brussels Effect”and based on universal values and EU standards. The common trade policy is an instrument that creates a wide impact for the EU in terms of being a normative power as it affects all countries and regions that have trade relations with the EU. As the cornerstone of the EU's integration process, the common trade policy has evolved and strengthened over time, transforming EU institutions and the EU acquis in line with its own transformation. As a result of the Maastricht Treaty and then the Lisbon Treaty, the common commercial policy is today a supranational common policy area in which the EU has exclusive competence and global influence. As the EU transformed and the world transformed, the two processes of transformation had a profound impact on each other. The post-1990 unipolar world first intensified its efforts to liberalize by approaching each other multilaterally. After a certain point, actors that could not get enough results from this trend chose to emphasize bilateral and regional relations. The EU has been at the forefront of these actors. The EU, which uses trade policy very effectively in its global relations, responded to this new development by developing trade agreements. This led to the emergence of deep and comprehensive free trade agreements, which are defined as“new generation”trade agreements. The EU has signed such agreements with a wide range of countries in a vast geography. One of the geographies where the EU has established bilateral relations has been the Southeast Asian region, with which it has been cooperating for many years. The region has effectively used ASEAN, which was established in 1967 as an initiative, for cooperation in many areas and has accepted representation by ASEAN. ASEAN-EU relations also started in the period following the establishment of both structures and cooperation has been seen in all fields. The EU, which ASEAN has adopted as a Dialogue Partner, is an important actor for the countries in the region with its support for regional development. In its development process, ASEAN has chosen a slightly different form of integration than the EU and has defined it as the“ASEAN way”over time. This path was seen as making progress in areas where the parties were open to cooperation and preventing areas where they avoided cooperation from stalling progress. Thus, the ground for cooperation, albeit slow, has always remained at the intergovernmental level and has continued in a different way from the EU. Today, the“ASEAN way”is also used in trade relations with the EU. The two sides came to the table in 2007 to sign a trade agreement, but without success. The suspended talks were never seen as an obstacle and other ways were sought to move the process forward. Thus, the EU has resorted to bilateral agreements with ASEAN member states. The completed agreements with Singapore and Vietnam are expected to be followed by other negotiated agreements in the future. The agreements signed between the EU and ASEAN member states are deep and comprehensive, in line with the new trend in the world. The EU, which has so far been adapting the countries of the region to its norms and values through cooperation in its relations with ASEAN, can now also use trade agreements as a channel. In addition to covering a wide range of economic areas, the agreements are designed to include a commitment to adopt EU norms and values. In this framework, the adoption of fundamental values such as democracy and human rights, as well as other values and standards, are committed in the agreements. In the agreements, under the heading of Trade and Sustainable Development, the EU states that sustainable development and trade are indispensable for each other. Thus, the parties have accepted the adoption, transposition and implementation of international rules in many areas ranging from social policy to environmental policy. As a result, the EU, which is a global norm-setting actor and has been using this feature in the Southeast Asian region for a long time, has been effectively using the common trade policy and trade agreements, one of the most effective tools of this policy, in shaping the countries in the region. As the EU aims to sign a regional trade agreement with ASEAN, it needs to balance its role as a norm-setter actor with its role as a trading power.
Benzer Tezler
- Employing Grids: A Discursive Account of Spatial and Performative Skills
Gridi Çalıştırmak: Mekânsal Ve Performatif Becerilerin Tartışılması
HATİCE CANSU CÜRGEN GÜRPINAR
Doktora
İngilizce
2022
Mimarlıkİstanbul Teknik ÜniversitesiMimarlık Ana Bilim Dalı
PROF. DR. HÜSEYİN LÜTFÜ KAHVECİOĞLU
- The impacts of state transformation processes on border regions: A reading through cross border co-operation
Sınır bölgelerinde yönetim süreçlerinin dönüşümü: Sınır ötesi işbirlikleri üzerinden bir okuma
ERVİN SEZGİN
Doktora
İngilizce
2014
Coğrafyaİstanbul Teknik ÜniversitesiŞehir ve Bölge Planlama Ana Bilim Dalı
PROF. DR. GÜLDEN ERKUT
- Avrupa Birliği'nin yeni Orta Asya stratejisi ve AB-Kazakistan ilişkileri
The European Union's new Central Asia strategy and EU-Kazakhstan relations
AYMAN ATAMURATOVA YILMAZ
Yüksek Lisans
Türkçe
2023
Uluslararası İlişkilerSelçuk ÜniversitesiUluslararası İlişkiler Ana Bilim Dalı
DR. ÖĞR. ÜYESİ ASLIGÜL SARIKAMIŞ KAYA
- Avrupa Birliği enerji politikasında güney koridorunun yeri
The position of the southern corri̇dor in the European Union energy poli̇cy
NIGAR MAMMADOVA
Yüksek Lisans
Türkçe
2018
EnerjiAnkara ÜniversitesiAvrupa Birliği ve Uluslararası Ekonomik İlişkiler Ana Bilim Dalı
PROF. DR. ÖMER AYKUT ÇELEBİ
- Cooperation strategy models for the Central Asian Region and future scenarios on Turkey
Orta Asya bölgesinde işbirliği strateji modelleri ve Türkiye üzerine gelecek senaryoları
GAMZE GÜNGÖRMÜŞ KONA
Doktora
İngilizce
2001
Uluslararası İlişkilerMarmara ÜniversitesiSiyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Ana Bilim Dalı
PROF.DR. CENGİZ OKMAN