Geri Dön

COVID-19 pnömonisi ile başvuran hastalarda akciğer tutulumu ile böbrek hasarı arasındaki ilişkinin değerlendirilmesi

Evaluation of the relationship between lung involvement and kidney damage in patients presenting with COVID-19 pneumonia

  1. Tez No: 935591
  2. Yazar: ECE GÜL KÖSE HAMİDİ
  3. Danışmanlar: PROF. DR. KADRİYE ALTOK
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: İç Hastalıkları, Internal diseases
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2021
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Gazi Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 81

Özet

İki bin on dokuz yılının sonlarında, Çin'in Wuhan kentinde akut solunum yetmezliğine sebep olabilecek derecede ağır pnömoni vakalarının etkeni olarak tespit edilen Koronavirüs (2019-nCoV), aylar içinde tüm Dünya'ya yayılarak milyonlarca insanda morbidite ve mortalitelere sebep olmuştur. COVID-19 özellikle akciğerlerde pnömonik infiltrasyonlara sebep olmanın yanında sistemik olarak pek çok organı etkilemektedir. Akciğerlerden sonra en sık tutulan organlardan biri de böbreklerdir. COVID-19 hastalarında akut renal hasar gelişimi morbidite ve mortalite riski ile direkt ilişkili olduğu için böbrek tutulumunun tespiti ve risk faktörleri önem kazanmaktadır. Böbrek tutulumunun etiyolojisi halen netleştirilememekle beraber birden fazla (multifaktöryel) nedene bağlı olduğu düşünülmektedir. Virüsün ACE-2 reseptörü aracılığıyla direkt renal tübüler epitel ve podositlere sitopatik etkisi vardır ve bunun sonucunda kollapse glomerulopati ve bowman kapsülünden protein kaçağına sebep olur. Bir diğer akut böbrek hasarı sebebi, viral enfeksiyon sonrası gelişen glomerulopatilerdir. Ön planda fokal segmental glomeruloskleroz ve membranöz glomerulopatidir. Etiyolojide rolü olduğu düşünülen bir diğer faktör ise virüs kaynaklı spesifik immünolojik mekanizmalara ve immünkompleks birikimlerine bağlı böbreğin direkt hasara uğramasıdır. Sınırlı birkaç çalışmada, COVID-19 pnömonisi derecesi ile akut böbrek hasarı gelişimi arasında ilişki kurulmuştur. Bu nedenle bu çalışmada, COVID-19 pnömonisi ile başvuran hastalarda akciğer tutulumu ile böbrek hasarı arasındaki ilişkinin değerlendirilmesini amaçladık. Çalışmaya, Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'nde Nisan 2020 ile Kasım 2020 tarihleri arasında PCR Assay ile tanısı doğrulanmış COVID-19 pnömonisi tanısı ile hastanemize başvuran, uygun kriterleri karşılayan 341 hasta dahil edilmiştir. Çalışmanın sonuçlarına bakıldığında; 152 (%44,6) hastada KDIGO kriterlerine göre ABH'ın geliştiği, 149 (%43,7) hastada hematüri, 201 (%58,9) hastada ise proteinürinin var olduğu belirlenmiştir. İki yüz elli altı (%75,1) hastada ise bu üç (hematüri, proteinüri ve kreatinin yüksekliği) bulgudan en az birinin var olduğunu saptanmıştır. Hastanede yatış sırasında 38 (%11,1) hastanın hayatını kaybettiğini belirlenmiştir. Hastaları pnömoni şiddetine göre gruplara ayırdığımızda; akciğer BT'sine göre pnömonisi yaygın olan hastalarda ABH gelişim oranının daha yüksek olduğu, serum kreatinin ve BUN düzeylerinin daha yüksek olduğu, GFH'ın daha düşük olduğu, proteinüri ve ölüm insidansının daha yüksek olduğu saptanmıştır. Ayrıca akciğerde pnömoni tutulum şiddeti ile ABH, serum kreatinin, BUN, GFH ve proteinüri ile korelasyon olduğu saptanmıştır. Yapılan çok değişkenli analizde de akciğer tutulum yüzdesinin yüksek olmasının, ABH gelişimi ile ilişkili olduğu belirlenmiştir. COVID-19 nedeniyle hastanede takip edilen hastalarda hastaların yatışı sırasında yaygın olarak kullanılan akciğer tomografisi bulgularının ağırlığı ve yaygınlığının, ABH gelişmesi ve ABH'nın ağırlığı açısından bir öngörü oluşturabileceği düşünülmektedir. Olası renal tutulum veya ABH gelişimi açısından risk grubundaki hastalarda destekleyici tedavi ve ek nefrotoksik faktörler dikkate alınmalıdır. Hipovolemiden kaçınmak için kontrollü sıvı desteği, nefrotoksik ilaçlardan kaçınma, serum kreatinin ve idrar çıkışının düzenli takibi, hemodinamik monitorizasyonun hastaların kliniğinin daha da kötüye gitmesini engelleyebileceği düşünülmektedir.

Özet (Çeviri)

Coronavirus (2019-nCoV), which was detected in Wuhan,China, as the cause of severe pneumonia cases that could cause acute respiratory failure, spread all over the world within months, causing morbidity and mortality in millions of people at the end of 2019. In addition to causing pneumonic infiltrations, COVID- 19 affects many organs systemically. After the lungs, one of the most frequently involved organs are the kidneys. Since the development of acute renal damage in COVID-19 patients is directly related to the risk of morbidity and mortality, the detection of kidney involvement and risk factors gain importance. Although the etiology of kidney involvement is still not clear, it is thought to be multifactorial. The virus has a direct cytopathic effect on renal tubular epithelium and podocytes through the ACE-2 receptor, resulting in collapsing glomerulopathy and protein leakage from Bowman's capsule. Another cause of acute kidney injury is glomerulopathies that develop after viral infection. In the foreground are focal segmental glomerulosclerosis and membranous glomerulopathy. Another factor thought to have a role in the etiology is direct damage to the kidney due to virus-derived specific immunological mechanisms and immunocomplex accumulations. It was established that a relationship between the degree of COVID-19 pneumonia and the development of acute kidney injury in several studies. Therefore, in this study, we aimed to evaluate the relationship between lung involvement and kidney damage in patients presenting with COVID-19 pneumonia. The study included 341 patients who met the appropriate criteria and applied to our hospital with the diagnosis of COVID-19 pneumonia, whose diagnosis was confirmed by PCR Assay, between April 2020 and November 2020 at Gazi University Medical Faculty Hospital. Based on our outcomes; it was determined that AKI developed according to the KDIGO criteria in 152 (44.6%) patients, hematuria was present in 149 (43.7%) patients, and proteinuria was present in 201 (58.9%) patients. In 256 (75.1%) patients, at least one of these three (hematuria, proteinuria, and elevated creatinine) findings was found to be present. It was determined that 38 (11.1%) patients died during hospitalization. When we divide the patients into groups according to the severity of pneumonia; according to lung CT, the rate of development of AKI is higher in patients with extensive pneumonia, serum creatinine and BUN levels are higher, GFR is lower, and the incidence of proteinuria and death is higher. In addition, a correlation was found between the severity of pneumonia involvement in the lung and AKI, serum creatinine, BUN, GFR and proteinuria. In the multivariate analysis, it was determined that a high percentage of lung involvement was associated with the development of AKI. It was stated that the severity and prevalence of pulmonary tomography findings, which are widely used during hospitalization in patients followed up in the hospital due to COVID-19, may be a prediction for the development of AKI and the severity of AKI, supportive treatment and additional nephrotoxic factors in patients in the risk group in terms of possible renal involvement or development of AKI. It must be taken into attention. It is thought that controlled fluid support to avoid hypovolemia, avoidance of nephrotoxic drugs, regular monitoring of serum creatinine and urine output, and hemodynamic monitoring can prevent the clinical worsening of the patients.

Benzer Tezler

  1. COVID-19 tanısı ile takip edilen hastaların epidemiyolojik, klinik ve laboratuvar özellikleri ile tedavi yanıtlarının değerlendirilmesi

    Evaluation of epidemiological, clinical, laboratory, and treatment response of patients followed with the diagnosis of COVID-19

    YEKTA ÖZKILIÇ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2022

    Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik MikrobiyolojiSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Bakteriyoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. İLHAMİ ÇELİK

  2. Ağır pnömoni ile seyred19 en COVID-vakalarında dkk3 seviyeleri ile akciğer fibrozisi arasındaki ilişkinin araştırılması

    Investigation of the relationship between dkk3 levels and lung fibrosis in COVID-19 cases with severe pneumonia

    AYSEL OĞUZ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2022

    İç HastalıklarıNecmettin Erbakan Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ HİLAL AKAY ÇİZMECİOĞLU

  3. COVID-19 pnömonisinde akciğer tutulumu ile trakeobronşial sistem ve fissürel anatomik varyasyonlar arasındaki ilişkinin bilgisayarlı tomografi ile değerlendirilmesi

    Evaluation of the relationship between lung involvement and tracheobronchial system and fissural anatomical variations in COVID-19 pneumonia by computed tomography

    TÜRKER ACAR

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2022

    AnatomiEge Üniversitesi

    Anatomi Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. METE ERTÜRK

  4. COVİD-19 pnömonisi geçiren hastaların 12. ay ve 18-24 ay sonraki akciğer bulgularının bilgisayarlı tomografi ile değerlendirilmesi.

    Evaluation of lung findings after 12 months and 18-24 months of patients with COVİD-19 pneumonia by computed tomography

    EMIL ABDULLAYEV

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    Radyoloji ve Nükleer TıpOndokuz Mayıs Üniversitesi

    Radyoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. MUZAFFER ELMALI

  5. Polymerase chaın reactıon (PCR) ile tanı konulmuş COVID-19 hastalarında hava durumunun akciğerin bilgisayarlı tomografi bulguları üzerine etkisinin araştırılması

    Investigation of the effect of weather on computerized tomography findings of lung in COVID-19 patients diagnosed by polymeraze chain ​​reaction (PCR)

    ABDULLAH EMRE YURTTUTAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2022

    İlk ve Acil YardımAnkara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi

    Acil Tıp Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ ÇAĞDAŞ YILDIRIM