Geri Dön

XIV.-XVI. yüzyıl Manisa minberleri

Manisa minbars of the 14th-16th centuries

  1. Tez No: 966849
  2. Yazar: SEZAİ ŞAHAN
  3. Danışmanlar: DOÇ. DR. SEMA GÜNDÜZ KÜSKÜ
  4. Tez Türü: Yüksek Lisans
  5. Konular: Arkeoloji, Sanat Tarihi, Archeology, Art History
  6. Anahtar Kelimeler: Manisa, Minber, Gerçek Kündekari, Osmanlı, Bani, Manisa, Minbar, Real Kundekari, Ottoman, Patron
  7. Yıl: 2025
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: İzmir Katip Çelebi Üniversitesi
  10. Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Türk İslam Arkeolojisi Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 139

Özet

XIV.- XVI. yüzyıllar arasında Manisa'da inşa edilmiş minberlere odaklanan bu çalışmada, orijinal haliyle günümüze ulaşmış sekiz minber ele alınmıştır. Araştırmanın temel amacı, bu minberlerin tarihi ve sanatsal özelliklerini inceleyerek, Manisa minber geleneğini sorgulamaktır. Bu bağlamda tarihi arka planın ortaya konması amacıyla, Manisa kent tarihi ile minber tarihçesi ve gelişimi incelenerek, Manisa minberlerinin dönem içerisindeki yeri tespit edilmeye çalışılmıştır. Bu kapsamda biri Saruhanoğulları Beyliği, yedisi Osmanlı Dönemine ait olan sekiz minber, yerinde incelenmiş, ölçümleri yapılmış ve belge niteliğinde fotoğraflanmıştır. Elde edilen veriler doğrultusunda, malzeme ve kronolojik sıra gözetilerek kataloglama yapılmış ve minberlerin malzemeleri, ölçüleri, yapım teknikleri, süsleme programları ve bani/sanatçı kimlikleri değerlendirilmiştir. Değerlendirme sonucunda özellikle ahşap minberler arasında benzerlikler tespit edilmiştir. Osmanlı Döneminde, gerçek kündekari tekniğindeki son minberlerin Manisa kentinde yapıldığı, Manisa'da yerel ve özgün bir üretim anlayışının geliştiği ve bu kentte“Manisa Ekolü”olarak adlandırılan bir ahşap minber grubunun olduğu tespit edilmiştir. Bu bağlamda Ulu Cami (1376) minberinin etkisinde yeni bir minber formu olarak ortaya çıkan; İvaz Paşa (1484), Hatuniye (1495) ve İbrahim Çelebi (1575/1576) Cami minberleri“Manisa Ekolü”içinde değerlendirilmiş; bu grubun kompozisyonel ve teknik nitelikleri, detaylı biçimde ortaya konmuştur. İvaz Paşa ve Hatuniye Camilerinin minberlerinin tamamlanmamış eserler olduğu anlaşılmıştır. Mermer minberlerin ise, dönemin Osmanlı mermer minber geleneğine uygun ve kendi aralarında yerel bağlantıları olmayan eserler oldukları tespit edilmiştir. Ayrıca malzeme farkı gözetmeksizin ele alınan minberlerde, hanedan banileri ile mimari tasarım ilişkisi üzerinde durulmuş ve hanedana özgü bazı özelliklerin varlığı tespit edilmiştir. Bu bulgular doğrultusunda, Manisa'da XV.- XVI. yüzyıllar arasında inşa edilen Osmanlı minberlerinin, yalnızca döneminin sanat anlayışını yansıtmakla kalmadığı, aynı zamanda ahşap minberler özelinde, yerel ve özgün nitelikli minberler oldukları ortaya konmuştur.

Özet (Çeviri)

This study, which focuses on the minbars built in Manisa between the 14th and 16th centuries, examines eight minbars that have survived to the present day in their original form. The main purpose of the research is to examine the historical and artistic features of these minbars and to question the Manisa minbar tradition. In this context, in order to reveal the historical background, the history of Manisa city and the history and development of the minbar were examined and the place of Manisa minbars within the period was tried to be determined. In this context, eight minbars, one from the Saruhanoğulları Principality and seven from the Ottoman period, were examined on-site, measured and photographed as documents. In line with the obtained data, cataloging was done by considering the materials and chronological order and the materials, dimensions, construction techniques, decoration programs and patron/artist identities of the minbars were evaluated. As a result of the evaluation, similarities were determined especially among the wooden minbars. It has been determined that the last minbars in the real kundekari technique were made in the city of Manisa during the Ottoman Period, that a local and original production approach developed in Manisa, and that there was a wooden minbar group called the“Manisa School”in this city. In this context, the minbars of the İvaz Paşa (1484), Hatuniye (1495) and İbrahim Çelebi (1575/1576) Mosques, which emerged as a new minbar form under the influence of the Ulu Cami (1376) minbar, were evaluated within the“Manisa School”; the compositional and technical qualities of this group were revealed in detail. It was understood that the minbars of the İvaz Paşa and Hatuniye Mosques were unfinished works. It was determined that the marble minbars were works that were in accordance with the Ottoman marble minbar tradition of the period and had no local connections among themselves. In addition, in the minbars that were considered regardless of material difference, the relationship between the dynasty patrons and the architectural design was emphasized and the existence of some dynasty-specific features was determined. In line with these findings, it was revealed that the Ottoman minbars built in Manisa between the 15th and 16th centuries not only reflected the artistic understanding of the period, but also were local and original minbars, especially in the case of wooden minbars.

Benzer Tezler

  1. XIV.-XVI. yüzyıl siyasetnâmelerine göre hükümdarda bulunması gereken nitelikler ve Osmanlı'da yönetim anlayışı

    Qualities that a ruler must have and the understanding of administration in the Ottaman master's thesis according to XIV-XVI century siyasetnames

    İPEK GÜRBÜZ

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2022

    TarihBolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi

    Tarih Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. TÜLAY METİN

  2. Türk tezhip sanatında xıv.-xvı. yüzyıl mushaf gülleri

    Roses in illumunation at xiv.-xvi. century

    AYŞE TANRIVER

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2007

    El SanatlarıMarmara Üniversitesi

    Geleneksel Türk El Sanatları Ana Sanat Dalı

    Y.DOÇ. GÜLNUR DURAN

  3. Divanlarda kısa mesneviler ( XIV.-XVI. yüzyıl )

    Short mesnevis in divans ( XIV.-XVI. century )

    YÜCEL ÜNLÜ

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2008

    Türk Dili ve EdebiyatıGazi Üniversitesi

    Türk Edebiyatı Bölümü

    PROF. DR. İSMAİL HAKKI AKSOYAK

  4. XIV-XVI. yüzyıllarda Osmanlı Devletinde Alevî-Bektaşî toplulukların oluşumu ve merkezi yönetim ile ilişkileri (Sivas-Dobruca örneğinde karşılaştırmalı incelenmesi)

    The formation of Alevi-Bektashi communities and their relation with the central administration in the XIV-XVI. centuries (The comparative examination of Sivas-Dobruca example

    SELCEN ÖZYURT ULUTAŞ

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2014

    DinEge Üniversitesi

    Türk Tarihi Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. SAİM SAVAŞ

  5. Tekirdağ ve ilçelerindeki Türk devri yapıları (XIV-XVI. yüzyıl)

    The Turkish Era buildings in Tekirdağ and township (XIV-XVI. B. C. )

    SERAP AYHAN

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2011

    Sanat TarihiÇanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi

    Sanat Tarihi Ana Bilim Dalı

    YRD. DOÇ. DR. ZEKİYE UYSAL