Geri Dön

Graves hastalığı tanısı ile takip edilen hastaların klinik özellikleri

Clinical characteristics of patients followed with the diagnosis of Graves disease

  1. Tez No: 967775
  2. Yazar: NİHAN KOÇER
  3. Danışmanlar: PROF. DR. MEHMET BOYRAZ
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları, Child Health and Diseases
  6. Anahtar Kelimeler: Graves hastalığı, çocuk, adolesan, TRAb, remisyon, relaps, Graves' disease, child, adolescent, TRAb, remission, relapse
  7. Yıl: 2025
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi
  10. Enstitü: Ankara Bilkent Şehir Hastanesi
  11. Ana Bilim Dalı: Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 106

Özet

Giriş ve Amaç: Graves hastalığı (GH), çocukluk ve adolesan döneminde en sık görülen hipertiroidi nedenidir ve otoimmün bir mekanizma ile tirotoksikoz tablosuna yol açar. Hastalık, tiroid stimülan hormon reseptör antikorlarının (TRAb), tiroid hücrelerindeki tiroid sitümülan hormon reseptörlerine (TSHR) bağlanarak hormon üretimini kontrolsüz biçimde artırması sonucu gelişir. Klinik olarak çarpıntı, taşikardi, kilo kaybı, terleme, huzursuzluk gibi semptomlarla seyreder. Tanı, klinik bulguların yanı sıra tiroid fonksiyon testleri ve otoantikor düzeylerinin değerlendirilmesi ile konur 1,2. Tedaviye genellikle antitiroid ilaçlarla başlanır. Hastalığın remisyon oranları düşüktür ve relaps riski yüksektir. Trab düzeyi, hastalık şiddeti, tedaviye yanıt ve relaps olasılığını öngörmede önemli bir belirteç olarak değerlendirilmekle birlikte, çocukluk yaş grubunda bu ilişkinin netliği tam olarak ortaya konmamıştır. Ayrıca, çocukluk çağı GH'nin remisyon ve relaps gelişimini etkileyen diğer klinik ve laboratuvar parametrelerle prognoz arasındaki ilişkiler de yeterince aydınlatılamamıştır 3. Bu nedenle, bu yaş grubunda hastalık seyrini etkileyebilecek belirteçlerin tanımlanmasına yönelik araştırmalar önem taşımaktadır. Bu doğrultuda, GH tanısı ile izlenen pediatrik olguların klinik, laboratuvar ve radyolojik özelliklerinin yanı sıra uygulanan medikal tedavi süreçleri, tedaviye yanıt süresi, düzeyleri ve tedaviye bağlı yan etkiler retrospektif olarak incelenmiştir. Ayrıca remisyon ve relaps gelişimi ile ilişkili olası belirleyicilerin tanımlanması ve bu doğrultuda çocukluk çağı GH'ya yönelik daha etkili ve bireyselleştirilmiş tedavi stratejilerinin geliştirilmesine katkı sunulması amaçlanmıştır. Gereç ve Yöntem: Bu çalışma, Ankara Bilkent Şehir Hastanesi Çocuk Endokrinoloji Kliniği'nde 1 Ağustos 2019 ile 31 Aralık 2023 tarihleri arasında GH tanısı almış ve en az 6 ay takip edilmiş, 1 ay–18 yaş arası 88 hastanın öykü ve fizik muayene bulgularının, laboratuvar ve görüntüleme sonuçlarının, tedavi süreci ve ilaç yan etkilerinin geriye dönük olarak hastane tabanlı elektronik kayıt sisteminden elde edildiği retrospektif bir araştırmadır. Bulgular: Graves hastalığı tanısı alan 88 pediatrik hasta çalışmaya dahil edilmiştir. Hastaların %79,5'i kız, %20,5'i erkek olup, ortalama tanı yaşı 13,6±3,48 yıl olarak saptanmıştır. En sık başvuru nedenleri çarpıntı, tremor, terleme, kilo kaybı ve sinirlilik gibi hipermetabolik semptomlar olmuştur. Fizik muayenede hastaların %27,3'ünde egzoftalmus, %60,2'sinde palpe edilebilir guatr mevcuttu. Hastaların %48,9'unda taşikardi, %28,4'ünde ise hipertansiyon saptanmıştır. Pubertal evrelemeye göre hastaların çoğunluğunun (%71,6) Tanner evre 5 düzeyinde olduğu görülmüştür. Tanı anında TRAb pozitifliği %96,6, anti-tiroid peroksidaz antikoru (anti-TPO) pozitifliği %89,8 ve anti-tiroglobulin antikoru (anti-Tg) pozitifliği %60,2 olarak tespit edilmiştir. Tiroid ultrason (USG) bulgularında %76,1 hastada tiroid volümü +2 standart sapma skoru (SDS) üzerinde, %95,5'inde parankim heterojenitesi, %63,6'sında hipoekojenite ve %34,1'inde pseudonodüler görünüm mevcuttu. Tedaviye tüm olgularda metimazol ile başlanmış olup, %89,8'inde doz titrasyonu, %10,2'sinde ise blokaj ve replasman yöntemi uygulanmıştır. Ortalama tedavi süresi 24,5±14,4 ay, serbest tiroksin (sT4) düzeyinin normalleşme süresi ise 2,55±1,99 ay olarak saptanmıştır. Metimazol tedavisine bağlı yan etki oranı %17 olarak belirlenmiştir. Propranolol tedavisi %72,7 hastada başlanmış, yalnızca bir hastada steroid tedavisi uygulanmıştır. Cerrahi uygulama oranı %3,4 olup, iki hastaya tiroidektomi, bir hastaya biyopsi yapılmıştır. Remisyon oranı %19,3, relaps oranı ise %4,5'tir. Remisyon; düşük TRAb, serbest triiyodotironin (sT3) ve sT4 düzeyleri, yüksek tiroid stimülan hormon (TSH) düzeyi, küçük tiroid hacmi, egzoftalmus ve guatr bulunmaması, yüksek başlangıç ilaç dozu, uzun tedavi süresi, aile öyküsünün olmaması ve ileri yaş ile ilişkilendirilmiştir. Relapsla en güçlü ilişki kısa tedavi süresiyle gözlenmiş; ayrıca relaps gelişen grupta yaş ortalamasının daha düşük olduğu izlenmiştir. Sonuç: Pediatrik Graves hastalığı olgularında antitiroid ilaçlarla sağlanan remisyon oranının düşük ve relaps oranının belirgin olduğu saptanmıştır. Remisyona ulaşan hastalarda; düşük TRAb, sT3 ve sT4 düzeyleri, yüksek TSH seviyesi, küçük tiroid hacmi, egzoftalmus ve guatr yokluğu, uzun tedavi süresi, yüksek başlangıç ilaç dozu, aile öyküsünün olmaması ve ileri yaş gibi faktörler ön plandadır. Özellikle TRAb düzeyinin remisyon ve relaps öngörüsünde önemli bir belirteç olduğu görülmektedir. Relaps gelişimi yalnızca kısa tedavi süresi ile istatistiksel olarak anlamlı şekilde ilişkilendirilmiştir. Yaş ortalaması açısından anlamlı bir fark saptanmasa da relaps gelişen grupta yaşın daha düşük olduğu gözlenmiştir. Bu bulgular, çocukluk çağı GH'da bireyselleştirilmiş ve uzun süreli medikal tedavinin önemini ortaya koymakta; tedaviye yanıt alınamayan ya da relaps gelişen olgularda alternatif tedavi yaklaşımlarının değerlendirilmesi gerektiğini düşündürmektedir.

Özet (Çeviri)

Introduction: Graves' disease (GD) is the most common cause of hyperthyroidism in childhood and adolescence, characterized by thyrotoxicosis resulting from an autoimmune mechanism. The disease develops as a result of thyroid-stimulating hormone receptor antibodies (TRAb) binding to thyroid-stimulating hormone receptors (TSHR) on thyroid cells, leading to uncontrolled hormone production. Clinically, it manifests with symptoms such as palpitations, tachycardia, weight loss, sweating, and restlessness. Diagnosis is established based on clinical findings as well as evaluation of thyroid function tests and autoantibody levels 1,2. Initial treatment generally involves antithyroid drugs. However, remission rates are low and the risk of relapse is high. Although TRAb levels are considered important markers for disease severity, treatment response, and relapse prediction, this relationship has not been clearly demonstrated in the pediatric population. Moreover, the associations between prognosis and other clinical and laboratory parameters influencing remission and relapse in childhood GD remain insufficiently clarified. Therefore, identifying prognostic markers that may influence disease course in this age group is of clinical significance 3. In this context, this retrospective study aimed to evaluate the clinical, laboratory, and radiological characteristics, medical treatment processes, treatment response times, and drug-related side effects of pediatric patients diagnosed with GD. It also sought to identify potential determinants associated with remission and relapse, thereby contributing to the development of more effective and personalized treatment strategies for pediatric GD. Materials and Methods: This retrospective study included 88 patients aged 1 month to 18 years who were diagnosed with GD and followed for at least 6 months between August 1, 2019, and December 31, 2023, in the Pediatric Endocrinology Clinic of Ankara Bilkent City Hospital. Data were obtained from the hospital's electronic medical records, including medical history, physical examination findings, laboratory and imaging results, treatment process, and drug-related adverse effects. Results: A total of 88 pediatric patients diagnosed with Graves' disease were included in the study. Of these, 79.5% were female and 20.5% were male, with a mean age at diagnosis of 13.6 ± 3.48 years. The most common presenting symptoms were hypermetabolic in nature, including palpitations, tremor, sweating, weight loss, and irritability. On physical examination, exophthalmos was observed in 27.3% of the patients and a palpable goiter in 60.2%. Tachycardia was detected in 48.9%, and hypertension in 28.4% of cases. According to pubertal staging, the majority of the patients (71.6%) were classified as Tanner stage 5. At the time of diagnosis, TRAb positivity was found in 96.6% of patients, anti-thyroid peroxidase antibody (anti-TPO) positivity in 89.8%, and anti-thyroglobulin antibody (anti-Tg) positivity in 60.2%. Thyroid ultrasonography revealed thyroid volume above +2 standard deviation score (SDS) in 76.1% of the patients, parenchymal heterogeneity in 95.5%, hypoechogenicity in 63.6%, and a pseudonodular appearance in 34.1%. All patients were initiated on methimazole therapy. Of these, 89.8% were managed with dose titration and 10.2% with the block-and-replace method. The mean treatment duration was 24.5 ± 14.4 months, while the time to normalization of free thyroxine (fT4) was 2.55 ± 1.99 months. The overall rate of adverse effects associated with methimazole therapy was 17%. Propranolol treatment was initiated in 72.7% of patients, and corticosteroid therapy was used in only one patient. Surgical intervention was performed in 3.4% of the cohort, including two thyroidectomies and one biopsy. The remission rate was found to be 19.3%, and the relapse rate 4.5%. Remission was associated with low levels of TRAb, free triiodothyronine (fT3), and fT4; high thyroid-stimulating hormone (TSH) levels; smaller thyroid volume; absence of exophthalmos and goiter; higher initial drug dosage; longer treatment duration; absence of family history; and older age. The strongest association with relapse was observed in patients with a shorter treatment duration. Although no statistically significant difference was found regarding age, the mean age in the relapse group appeared to be lower. Conclusion: In pediatric cases of Graves' disease, the remission rate achieved with antithyroid drug therapy was found to be low, while the relapse rate was relatively high. Among patients who achieved remission, factors such as low TRAb, fT3, and fT4 levels; elevated TSH levels; smaller thyroid volume; absence of goiter and exophthalmos; prolonged treatment duration; higher initial drug dose; lack of family history; and older age were more prominent. Notably, TRAb level appeared to be a significant predictor of both remission and relapse. Relapse development was statistically significantly associated only with short treatment duration. Although the difference in mean age was not statistically significant, patients who experienced relapse tended to be younger. These findings emphasize the importance of individualized and long-term medical treatment in childhood Graves' disease and suggest that alternative therapeutic approaches should be considered in patients who do not respond to standard treatment or who experience relapse.

Benzer Tezler

  1. Otoimmun tiroid hastalıklarının genel özellikleri ve eşlik eden morbiditelerinin değerlendirilmesi

    General characteristics of autoimmune thyroid diseases and evaluation of accompanied morbiditis

    AYSEL BURCU PALANDÖKENLİER

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2017

    Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıNecmettin Erbakan Üniversitesi

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    YRD. DOÇ. DR. BERAY SELVER EKLİOĞLU

  2. Tirotoksikoz nedeniyle radyoaktif iyot tedavisi alan hastaların klinik özelliklerinin tedavi yanıtına etkisi: Retrospektif tek merkezli çalışma

    The effect of clinical characteristics of patients receiving radioactive iodine therapy due to thyrotoxicosis on their responses to treatment: A retrospective single center study

    GURUR USTA

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2025

    Endokrinoloji ve Metabolizma HastalıklarıMuğla Sıtkı Koçman Üniversitesi

    Dahiliye Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. GÜLHAN AKBABA

  3. Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi çocuk endokrin polikliniğinde tiroid nodül tanısı alan ve izlenen hastaların klinik, patolojik, radyolojik özellikleri ve prognozu

    Clinical, pathological, radiological characteristics and prognosis of patients with thyroid nodules diagnosed and monitored in Çukurova University Medical Faculty pediatric endocrine polyclinic

    MEHMET ÇALKAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2021

    Endokrinoloji ve Metabolizma HastalıklarıÇukurova Üniversitesi

    Çocuk Sağlığı ve Eğitimi Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. BİLGİN YÜKSEL

  4. Sitotoksik T lenfosit antijen-4 (CTLA-4) gen polimorfizminin Türk toplumundaki Graves hastalığında araştırılması

    The investigation of cytotoxic T lymphocyte antigen-4 (CTLA-4)gene polymorphism among Turkish Graves' disease patients

    LEYLA KILIÇ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2008

    Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıklarıİstanbul Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. SEMA YARMAN

  5. Graves hastalığı nedeniyle tiroidektomi yapılmış hastalarda papiller tiroid kanserinin klinikopatolojik özellikleri

    Clinicopathological features of papillary thyroid cancer in patients WHO underwent thyroidectomy for graves' disease

    YAĞMUR YATKIN KELEŞ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2022

    Endokrinoloji ve Metabolizma HastalıklarıGaziantep Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. ERSİN AKARSU