Başlıca batı ülkeleri ile karşılaştırmalı olarak Türkiye'de kamu görevlilerinin politika ile ilişkileri
Başlık çevirisi mevcut değil.
- Tez No: 10713
- Danışmanlar: PROF. DR. CEMAL MIHÇIOĞLU
- Tez Türü: Doktora
- Konular: Siyasal Bilimler, Political Science
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 1988
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Ankara Üniversitesi
- Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Kamu Yönetimi ve Siyaset Bilimi Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 182
Özet
174 ÖZET Ülkemizde kamu görevlilerinin politika ile ilişkileri, tek partili dönem boyunca fazla sıkıntılı olmamıştır. Çünkü, dönemin iktidar partisi kendi bürokratik kadrosunu oluştur muştu. Bu dönemde kamu görevlilerinin dönemin tek ve egemen siyasi iktidar partisiyle bütünleşmeleri, parti ve rejimin savunucusu durumunda bulunmaları, onlara örgütlenme, güven lik gibi konularda anayasal ve yasal güvenceler verilmesini gerektirmemiştir. Ayrıca, bu yıllarda kamu görevlilerine ör gütsel ve toplumsal hakların verilmesi Batı Avrupa ülkelerin de bile yeni yeni gelişiyordu. 1950-1960 yılları arasında siyasi iktidarın el değiştir mesi sonucu, 1950 öncesi dönemde, dönemin siyasi iktidar par tisiyle bütünleşip onun savunucusu durumunda olan kamu görev lileri yeni iktidar partisiyle çatışmaya girmişler, yeni ikti dar partisi kamu görevlileri üzerinde yoğun baskılara başlamış tır. 1961 Anayasasında, I960 öncesi siyasi iktidarın kamu gö revlileri üzerindeki baskıları düşünülerek, onlara bireysel ve örgütsel olarak birtakım anayasal, yasal güvenceler ve haklar verilmiştir. 1961 Anayasasıyla sendikalar içinde örgütlenme hakkı veri len kamu görevlileri, hızla sendikalaşma sürecine girmişler, ancak sendikaların güçsüzlüğü, ideolojik bölünmeleri nedeniy le boykot, direniş, grev destekleme gibi eylemleri ve siyasi partilerin de memur sendikalarından tedirgin olmaları gibi ne denlerle 1971 Anayasa değişikliğinde kamu görevlilerinin hem175 sendikal hakları geri alınmış, hem de yargı güvenceleri zayıf latılmıştır. 1971 Anayasa değişikliğinden sonra, dernekler biçiminde örgütlenmeye haşlayan kamu görevlileri, 12 Eylül 1980 müdaha lesine kadar, özellikle koalisyon hükümetleri dönemlerinde bü yük ölçüde politik baskılara uğramışlardır. Kamu görevlileri de gerek bireysel gerek örgütsel olarak siyasetle çok yakın dan ve aktif biçimde uğraşıyorlardı. Bu dönemde memur dernek leri, ideolojik bölünmeler sonucu sayıca çoğalmışlar, özellik le koalisyon dönemlerinde iktidar ortağı siyasi partiler, ken di denetimlerindeki kamu kuruluşlarını parti militanlarıyla doldurmaya başlamışlardı. Bu durum 1970-1980 döneminde artan memur kadroları, memur derneklerinin sayıca çoğalması, Danış tay'da açılan memur davalarının sayıca çoğalması gibi faktör lerde kendini göstermiştir. 12 Eylül 1980 müdahalesiyle yürürlükten kaldırılan ve 1982' d e yeniden hazırlanarak yürürlüğe konan anayasa ve bu anayasa gereği çıkarılan yasalarla kamu görevlilerinin poli tikayla ilişkileri tümden kesilmiştir. Tüm bu anayasal ve yasal değişikliklerden sonra, kamu gö revlilerinin örgütlenme hakları da büyük ölçüde ortadan kaldı rılmış, seçimlerde oy kullanma ve çok sınırlı ve kısıtlı ola rak da seçilme hakları dışında siyasetle hemen hemen hiçbir i lişkileri kalmamıştır. Dahası, 12 Eylül 1980 'den sonraki anaya sal ve yasal düzenlemeler, siyasetle uğraşmayı siyasi partiler ve üyeleri dışındaki tüm toplumsal örgütlere yasaklamıştır.
Özet (Çeviri)
176 ZUSÂMMENFASSUNG Das Verhaltnis der Eeamten zur Politik in unserem Land war wahrend der Periode des Einparteiensystems nicht sehr kon- fliktreich. İn dieser Periode war es nicht erforderlich, dass durch die uberwiegende Vereinigung der Beamten mit der derzei- tig einzigen souvera'nen Regierungspartei, der Organisation mit dieser, sowie in Punkte Sicherheit, den Beamten Verfassungs- rechtliche sowie gesetzliche Sicherheiten zugesprochen wurden. Mit dem Beginn des Mehrparteiensystems in den Jahren 1950- 1960 sind Beamten, welche vor 1950 die Verteidiger der einzigen Regierungspartei waren, als Erge"bnis des Regierungswechsels mit der neuen Regierungspartei in Konflikt geraten und die regieren- dePartei begann auf die Beamten Druck ausiiben. İn der Verfassung von 1961 wurde unter Berücksichtigung des wahrend der Regierungspartei vor I960 auf den Beamten aus- geübten Drucks, den.Beamten manche verfassungsrechtliche sowie gesetzliche Sicherheiten und Rechte zugesprochen. Die Beamten, denen mit der Verfassung des Jahres 1961 ein Organisationsrecht in Form der Gewerkschaften erteilt wurde, sind sehr schnell in eine, Periode der Zusammenschliessung zu Gewerkschaften geschritten. Aber aufgrund der Schwache der Ge werkschaften, der ideologische Spaltung und somit des Boykotts, des Wiederstands und der Unterstutzung von Streiks, sowie der Unruhe bei den politischen Parteien, welche aufgrund dieser Beamtengewerkschaften entstand, wurden bei der Verfassungsande- rung in Jahre 1971 die gewerkschaftlichen Rechte aberkannt und die Rechtsicherheiten gescwacht.177 Nach der Verfassungsânderung des Jahres 1971 gerieten die Beamten welche sich in Form von Vereien, organisierten, bis zum 12 September 1980, insbesondere zur Zeit der Koali- sionsregierung mit mehreren Parteien tinter starkem Druck. Die Zahl der Beamtenvereine stieg aufgrund der ideolo- gischen Spaltung an und die koalisionspartner begannen in die unter ihrer Yerwaltung stehenden off entlichen Winter ihre eige- nen Parteimitglieder einzusetzen. Diese Stuation zeigte sich dure den Anstieg der Beamten- stellen in der Jahren 1971-1980, wiederum dure den zahlen massigen Anstieg der Beamtenvereine und durch das Anwachsen der Zahl der Beamtenprozesse beim Oberverwaltungsgericht. Afgrund der Verfassung, welche dure den Eingriff am 12 September 1980 ausser Kraft gesetzt wurde und 1982 durch eine Neubearbeitung wieder in Kraft trat, und weiterhin wegen der Gesetze, welche gemâss dieser Verfassung verabschiedet wurden, ist die Beziehung der Beamten zur Politik beendet worden. Nach all diesen Ver&nderung wurde das Organisationsrecht der Beamten zum grösten Teil abgeschaft und ausser dem Wahl- recht, sowie dem Recht in begrenztenweise gewahlt zu werden, stehen die Beamten in keinem Verhaltnis mehr zur Politik. YiSksekoğretim Kımân Dokümantasyon Merkep
Benzer Tezler
- Avrupa mevzuatı ile karşılaştırmalı olarak Türkiye'de medya okuryazarlığı ve karşılaşılan sorunlar
Media literacy and problems in Turkey in comparative with the European legislation
PINAR GÖÇ EDİN
Yüksek Lisans
Türkçe
2019
GazetecilikGazi ÜniversitesiRadyo Televizyon ve Sinema Ana Bilim Dalı
PROF. DR. AHMET ÇİFTCİ
- Evaluation of immigration from Africa to Türkiye and its economic impacts: Case study of West African communities living in Türki̇ye
Afrika'dan Türkiye'ye göçün ve ekonomik etkilerinin değerlendirilmesi: Türkiye'de yaşayan Batı Afrikalı topluluklar üzerine bir çalışma
MAMADU ALIU SO
Yüksek Lisans
İngilizce
2024
EkonomiEskişehir Osmangazi Üniversitesiİktisat Ana Bilim Dalı
DR. ÖĞR. ÜYESİ ESİN KILIÇ
- Unconventional gas system characteristics and depositional environment modeling of silurian mudstones: Central Taurides and western Pontides, Turkey
Siluriyen çamurtaşlarının geleneksel olmayan gaz sistem özellikleri ve depolanma ortamının modellemesi: Orta Toroslar ve batı Karadeniz kuşağı, Türkiye
ZEYNEP DÖNER
Doktora
İngilizce
2021
Jeoloji Mühendisliğiİstanbul Teknik ÜniversitesiJeoloji Mühendisliği Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. MUSTAFA KUMRAL
- Türkiye'nin bilim ve teknoloji politikasi: Uluslararası karşılaştırmalı bir analiz
Turkey?s science and technology policy: An international comparative analysis
ZEYCAN KARAKAYA
- On the trail of west – east signalling interoperability:A novel proposal for an STM and an interface for ETCS onboard operating on class b trackside signalling systems
Batı – doğu arası karşılıklı işletilebilirliğin izinde: ETCS araç üstü sistemlerin sınıf b hat yanı sinyal sistemleri üzerinde çalışması için yeni bir STM ve arayüz önerisi
ÇAĞLA KIVILCIM ÇİFTCİOĞLU
Yüksek Lisans
İngilizce
2024
Elektrik ve Elektronik Mühendisliğiİstanbul Teknik ÜniversitesiRaylı Sistemler Mühendisliği Ana Bilim Dalı
PROF. DR. MEHMET TURAN SÖYLEMEZ