Ailede bipolar bozukluk öyküsü olan ve olmayan bipolar bozukluk tanılı bireylerde ve birinci derece yakınlarında mizaç özellikleri: Kontrollu bi çalışma
Başlık çevirisi mevcut değil.
- Tez No: 123621
- Danışmanlar: PROF.DR. SİMAVİ VAHİP
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Psikiyatri, Psychiatry
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2002
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Ege Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: Psikiyatri Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 94
Özet
XVI) ÖZET: Amaç: Bu çalışmanın birinci amacı bipolar hastalarda ve birinci derece yakınlarında mizaç özelliklerini incelemektir. İkinci olarak ailede bipolar bozukluk öyküsü olan ye olmayan bipolar hastalar ve birinci derece yakınlarında mizaç özelliklerinin farklı olup olmadığının araştırılmasıdır. Yöntem: Bu çalışmaya 100 bipolar bozukluk tanılı hasta ve ulaşılabilen tüm birinci derece hasta yakınları olmak üzere 281 birinci derece hasta yakım dahil edilmiştir. Bipolar hasta grubu Affektif Hastalıklar Birimince en az bir yıldır izlenmekte olan hastalar arasından oluşmuştur ve ailede bipolar bozukluk öyküsü olduğu ve olmadığı bilinen, 50' şer kişilik iki grup şeklinde yapılandırılmıştır. Tam görüşmesi SCID (DSM-4' e göre) ve mizaç değerlendirmesi TEMPS-A Mizaç Ölçeği ile yapılmıştır. Bipolar hasta grubu ve birinci derece hasta yalanlan grubu için sağlıklı kontrol grubu, TEMPS-A Mizaç Ölçeğinin geçerlik-güvenirlik çalışması sırasında ulaşılmış ve verileri kayıtlı olan sağlıklı bireyler arasından, cinsiyet, yaş ve öğrenim düzeyi yönünden eşleştirilerek oluşturulmuştur. Bulgular: Bipolar hasta grubunda herhangi bir baskın mizaç % 26, birinci derece hasta yakınları grubunda herhangi bir baskın mizaç % 23 oranında saptanmıştır. Mizaç alt tiplerinin dağılımı ise şöyledir: Bipolar hasta grubunda siklotimik, hipertimik ve irritabl mizaç, her üçü için % 10 oranında bulunmuştur, depresif ve anksiyöz mizaç bipolar hasta grubunda saptanmamıştır. Birinci derece hasta yakınları grubunda siklotimik mizaç % 3, hipertimik mizaç % 14, irritabl mizaç % 4 oranında bulunmuştur. Depresif mizaç % 3, anksiyöz mizaç %1 oranında saptanmıştır. Ailede bipolar bozukluk öyküsü olan hastalarda herhangi bir baskın mizaç % 36, ailede bipolar bozukluk öyküsü olmayan hastalarda herhangi bir baskın mizaç % 16 oranında bulunmaktadır. Ailede bipolar bozukluk öyküsü olan hastaların birinci derece yakınlarında herhangi bir baskın mizaç % 30, ailede bipolar bozukluk öyküsü olmayan hastaların birinci derece yakınlarında herhangi bir baskın mizaç % 14 oranında bulunmaktadır. Siklotimik, hipertimik ve irritabl mizaç, ailede bipolar bozukluk öyküsü olan hastalarda sırasıyla % 7, % 6 ve %8 oranlarında, ailede bipolar bozukluk öyküsü olmayan hastalarda sırasıyla % 3, % 4 ve % 1 oranlarında bulunmaktadır. Depresif, siklotimik, hipertimik, irritabl ve anksiyöz mizaç ailede bipolar bozukluk öyküsü olan hastaların birinci derece yakınlarında sırasıyla %3, % 3, %9, %3 ve % 1 oranlarında, ailede bipolar bozukluk 80öyküsü olmayan hastaların birinci derece yakınlarında sırasıyla % 0.4, 0, % 5, % 1 ve 0 oranlarında bulunmaktadır. Sonuçlar: Çalışmamızda bipolar hasta grubunda herhangi bir baskın mizaç, sağlıklı populasyonda olduğundan daha sık bulunmuştur. Bipolar hasta grubunda siklotimik ve hipertimik mizaç, sağlıklı populasyonda olduğundan daha sık bulunmuştur. Ailede bipolar bozukluk öyküsü olan hastalarda herhangi bir baskın mizaç, ailede bipolar bozukluk öyküsü olmayan hastalardan daha sık bulunmuştur. Ailede bipolar bozukluk öyküsü olan hastalarda irritabl mizaç, ailede bipolar bozukluk öyküsü olmayan hastalardan daha sık bulunmuştur. Bununla birlikte ailede bipolar bozukluk öyküsü olan hastalarda siklotimik, hipertimik ve irritabl mizaç, sağlıklı kontrol grubunda olduğundan daha sık bulunmuştur. Ailede bipolar bozukluk öyküsü olmayan hastalar ile sağlıklı kontrol grubu arasında mizaç alt tiplerinin dağılımı yönünden fark bulunmamıştır. Çalışmamızda birinci derece hasta yakınları grubunda herhangi bir baskın mizaç, sağlıklı populasyonda olduğundan daha sık bulunmuştur. Birinci derece hasta yakınları grubunda siklotimik ve hipertimik mizaç, sağlıklı populasyonda olduğundan daha sık bulunmuştur. Anksiyöz mizaç birinci derece hasta yakınları grubunda daha seyrek bulunmuştur. Ailede bipolar bozukluk öyküsü olan hastaların birinci derece yakınlarında herhangi bir baskın mizaç, ailede bipolar bozukluk öyküsü olmayan hastaların birinci derece yakınlarında olduğundan daha sık bulunmuştur. Ailede bipolar bozukluk öyküsü olan hastaların birinci derece yakınlarında depresif ve siklotimik mizaç, ailede bipolar bozukluk öyküsü olmayan hastaların birinci derece yakınlarında olduğundan daha sık bulunmuştur. Ailede bipolar bozukluk öyküsü olan hastaların birinci derece yakınlarında depresif, siklotimik ve hipertimik mizaç, sağlıklı kontrol grubunda olduğundan daha sık bulunmuştur. Ailede bipolar bozukluk öyküsü olmayan hastaların birinci derece yakınlarında hipertimik mizaç, sağlıklı populasyonda olduğundan daha sık bulunmuştur. Çalışmamızda bipolar hasta grubu ile birinci derece hasta yakınları grubu arasında herhangi bir baskın mizaç saptanması yönünden fark bulunmamıştır. Bipolar hasta grubunda depresif ve siklotimik mizaç, birinci derece yakınlarında olduğundan daha sık bulunmuştur. Ailede bipolar bozukluk öyküsü olan hastalarda siklotimik ve irritabl mizaç, birinci derece yakınlarında olduğundan daha sık bulunmuştur. Ailede bipolar bozukluk öyküsü olmayan hastalar ile birinci derece yakınları arasında mizaç alt tiplerinin dağılımı yönünden fark bulunmamıştır. 81Tartışma: Bu sonuçlar mizaç düzensizliğinin ve baskın affektif mizacın bipolar bozuklukta, sağlıklı populasyondan daha sık görüldüğü ve özgün bir görünüm olduğu yönünde önemli bir dış geçerlilik kanıtıdır. Sonuç olarak bipolar hasta grubunda siklotimik, hipertimik ve irritabl mizaç öne çıkmaktadır. Birinci derece hasta yakınları grubunun yaş ortalaması dikkate alındığında hastalık geliştirme olasılığının oldukça azalmış bir grup olduğu görülmektedir. Birinci derece hasta yakınları grubunda adeta bipolar bozukluk yerine onun subsendromal görünümü olan mizaç düzensizliği, özellikle de baskın mizaç olarak hipertimik mizaç, ön planda karşımıza çıkmaktadır. 82
Özet (Çeviri)
Özet çevirisi mevcut değil.
Benzer Tezler
- Bipolar bozukluk tanılı hastaların ötimik dönemde uyku parametrelerinin değerlendirilmesi
Evaluation of sleep parameters in the euthymic period of patients with bipolar di̇sorder
GÖZDE SALİHOĞLU
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2019
PsikiyatriRecep Tayyip Erdoğan ÜniversitesiPsikiyatri Ana Bilim Dalı
DR. ÖĞR. ÜYESİ KADER SEMRA KARATAŞ
- Klinikte izlenen bipolar bozukluk tanılı hastalarda özkıyım düşüncelerinin ve girişimlerinin yaygınlığı ve risk faktörleri ile ilişkisi
Prevalence of suicide attempts and suicidal ideation within bipolar disorder patients followed in outpatient clinic and relationship with risk factors
BURCU YÜCETÜRK
- Duygudurum bozukluklarında yaşam boyu özkıyım davranışının demografik ve klinik özellikler açısından karşılaştırılması ve özkıyımla ilişkili akut duygudurum bozulması ile ilişkisi
Başlık çevirisi yok
SERTAÇ ALAY ÖZTÜRK
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2019
PsikiyatriSağlık Bilimleri ÜniversitesiRuh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. MEDİNE YAZICI GÜLEÇ
- Bipolar bozuklukta intihar girişimi olan, intihar düşüncesi olan ve olmayan bireylerin sosyodemografik ve klinik özellikler açısından karşılaştırılması
Comparison of sociodemographic and clinical features of bipolar patients who have suicide attempt, suicide ideation and no suicide ideation and attempt
ESRA SENA GENÇ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2017
PsikiyatriSağlık Bilimleri ÜniversitesiRuh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DR. ARMAĞAN ÖZDEMİR
- Karma belirtili olan ve olmayan major depresif bozuklukta disosiyatif belirtiler ve çocukluk çağı travmalarının incelenmesi
Examination of disocitive symptoms and childhood traumas in mixed and non-matched major depressive disorder
BETÜL GÜZELCEOĞLU AYGÜN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2022
PsikiyatriSağlık Bilimleri ÜniversitesiRuh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. SİNAY ÖNEN