Triküspit kapak yetmezliğinde ring annüloplasti uygulanan hastaların postoperatif hemodinamik ve ekokardiyografik değerlendirilmesi (retrospektif ve prospektif çalışma)
The hemodynamic and echocardiographic evaluations in the patients with tricuspid insufficiency that ring annuloplasty has been managed (retrospective and prospective study)
- Tez No: 124331
- Danışmanlar: PROF.DR. BÜLENT KAYA
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Göğüs Kalp ve Damar Cerrahisi, Thoracic and Cardiovascular Surgery
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2003
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Ankara Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: Kalp ve Damar Cerrahisi Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 82
Özet
ÖZET Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Kalp ve Damar Cerrahisi Anabilim Dalı'nda 1997-2003 tarihleri arasında triküspit ring anulopasti uygulanan hastalar retrospektif ve prospektif olarak değerlendirildiler. Patolojilerine ilave olarak III0 ve üstü triküspit yetmezliği bulunan 32 hastaya triküspit ring annüloplasti uygulandı. Hastaların 24 (%75)'ü kadın, 8 (%25)'i erkekdi. Hastaların yaş ortalaması 53,78±7,98'di. Hastalar yoğun bakımda hemodinamik olarak CI, PCWP, CVP, LSWI, RSWI, MAP parametreleri ile değerlendirildi. Hastaların preoperatif ve postoperatif hemodinamik değerlendirilmesinde anlamlı fark olmadığı ancak pulmoner arter basınçlarındaki düşüşün belirgin olduğu görülmektedir. Pulmoner arter basıncındaki düşüş sol kalbe yapılan müdahale nedeni ile olmaktadır. Bu ise triküspit kapağa yapılan müdahalenin başarı oranını arttırmaktadır. AMK yapılan hastamızın postoperatif takiplerinde pulmoner arter basıncının düşmediği ve eş zamanlı olarak triküspit kapağa yapılan müdahale sonrası yetmezliğin azalmadığı hatta arttığı görülmektedir. Bu da triküspit ring annüloplastinin başarısının, sol kalbe yapılan müdahalenin başarısı ile doğru orantılı olduğunun bir göstergesidir. Hastalar postoperatif geç dönemde ise ekokardiografik parametreler ile değerlendirildiler. Bu değerlendirilmede ortalama ve maksimal triküspit kapak gradienti, ejeksiyon fraksiyonları ve pulmoner arter basınçları dikkate alındı. Triküspit yetmezlik derecesi ve triküspit kapak ortalama gradienti incelendiğinde bu değerlerin prognostik olduğu görüldü. Triküspit kapak ortalama gradienti 5mmHg ve altında seyreden hastalarda triküspit yetmezliğinin artmadığı saptandı. Flexible ve rigid ringler arasındaki karşılaştırma yukarıdaki parametreler ile yapıldı. Literatürde flexible ringlerin daha fizyolojik olduğuna dair yayınlar olmakla beraber çalışmamızda her iki ring arasında klinik olarak 70fark bulunmadı. Ancak bu karşılaştırma için her iki grubta da daha fazla sayıda hasta içeren çalışmaların daha doğru sonuçlar vereceği açıktır. Postoperatif triküspit yetmezliğinin gelişiminin önlenmesinde sol kalp lezyonlarının başarılı şekilde düzeltilmesinin rolü büyüktür. Bu nedenle postoperatif triküspit yetmezliği gelişiminde pulmoner arter basıncındaki yükseklik etiyolojik rol oynarken, ortalama triküspit gradientinin ise takip kriteri olduğunu düşünmekteyiz. Ayrıca III0 ve üstü triküspit yetmezliği bulunan hastalara triküspit ring annüloplasti uygulamasının başarılı bir yöntem olduğunu düşünmekteyiz. 71
Özet (Çeviri)
SUMMARY In this study patients who underwent tricuspid ring annuloplasty in Ankara University Faculty of Medicine between 1997 and 2003 were evaluated preoperatively and postoperatively. Tricuspid ring annuloplasty was performed in 32 patients who had at least 111° tricuspid insufficiency, additional to his primary disease. Twentyfour of the patiens were female (75%) and 8 were male (25%). Mean age of the patients was 53,78±7,98. Hemodynamic considerations were intensed on specific parameters like CI, PCWP, CVP, LSWI, RSWI and MAP. Except an obvious decrease in pulmonary arterial pressure there were no significant difference between preoperative and postoperative hemadynamic evaluations. This decrement in pulmonary arterial pressure was a result of changes done in the operations. Eventualy, this increases the success rate of tricuspid valve corrections. Pulmonary arterial pressure did not decrease in those we had done open mitral comissurotomy. Moreover, interventions to tricuspid valve at the same time increases the cardiac insufficiency. This demonstrates that success of tricuspid ring annuloplasty correlates with the success of left heart interventions. Patients were evaluated with echocardiographic parameters in late postoperative period. Pulmoner arterial pressure, mean and maximal tricuspid gradients were considered during this evaluation. Tricuspid valve mean gradient and the degree of tricuspid insufficiency seems to be prognostic factors. We conclude that tricuspid valve gradient under 5 mmHg does not increase tricuspid insufficiency. Evaluation of flexible and rigid rings is done according to parameters mentioned above. Although, it's been reported that flexible rings were more suitable physiologically, we did not find any clinical difference between flexible 72and rigid rings. But, it is obvious that studies with more patients will give more Teliableresults. Successfull correction of left heart lesions plays a major role to prevent postoperative tricuspid insufficiency. For this reason, pulmoner arterial pressure plays ethnological role in development of postoperative tricuspid valve insufficiency. We think that mean tricuspid gradient is a crateria for follow-up. We also believe that tricuspid ring annuloplasty is a succesful method in patients who had 111° or more degree tricuspid insufficiency. 73
Benzer Tezler
- Mitral kapak replasmanı yapılan hastalarda triküspit kapak yetmezliğinin onarımında triküspit kapak de vega anüloplasti ve triküspit kapak ring anüloplasti tekniklerinin erken ve uzun dönem sonuçlarının karşılaştırılması
A comparison of early and long-term results of tricuspid valve de vega anuloplasty and tricuspid valve ring anuloplasty techniques in repair of tricuspid valve regurgitation in patients with mitral valve replacement
CÜNEYT ARKAN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2021
Göğüs Kalp ve Damar CerrahisiSağlık Bilimleri ÜniversitesiKalp ve Damar Cerrahisi Ana Bilim Dalı
PROF. DR. MEHMET ERDEM TOKER
- Fonksiyonel triküspit yetmezliğinde de vega anüloplasti ile kalangos biodegradabl ring anüloplastinin erken ve orta dönem sonuçlarının karşılaştırılması
Comparison of early and midterm results of kalangos bioring versus de vega annuloplasty in functional tricuspid regurgitation
SERKAN KETENCİLER
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2009
Göğüs Kalp ve Damar CerrahisiTrakya ÜniversitesiKalp ve Damar Cerrahisi Ana Bilim Dalı
PROF. DR. MUTASİM SÜNGÜN
- Fonksiyonel triküspit yetmezliği olan hastalarda boyd anüloplasti orta dönem sonuçları
Boyd annuloplasty in patients with functional tricuspid regurgitation in th mid-term results
OSMAN YAŞAR IŞIKLI
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2012
Göğüs Kalp ve Damar CerrahisiPamukkale ÜniversitesiKalp ve Damar Cerrahisi Ana Bilim Dalı
PROF. DR. İBRAHİM GÖKŞİN
- Trikuspit onarımı: Sütur anuloplasti teknikleri ile rijit ve flexible ring anuloplasti tekniklerinin kısa ve uzun dönem sonuçları
Tricuspit repair: Short and long-term results of suture anuloplasty techniques and rigid and flexible ring anuloplasty techniques
UFUK TÜRKMEN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2014
Göğüs Kalp ve Damar CerrahisiSağlık BakanlığıKalp ve Damar Cerrahisi Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. SADİ KAPLAN
- Triküspit yetmezliğin cerrahi tedavisinde ring anuloplasti ve de vega anuloplasti yöntemlerinin orta ve uzun dönem sonuçlarının karşılaştırılması
Comparison of moderate and long term results of ring anuloplasty and de vega anuloplasty in the treatment of tricuspid disease surgery
AMIR AGHAYEV
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2017
Göğüs Kalp ve Damar CerrahisiSağlık Bilimleri ÜniversitesiGöğüs Kalp ve Damar Cerrahisi Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. ALİ FEDAKAR
UZMAN SERKAN ÇELİK