Geri Dön

Hipertansif krizlerde Nifedipinin yeri

Başlık çevirisi mevcut değil.

  1. Tez No: 131291
  2. Yazar: MEHMET NAFİ CİVELEK
  3. Danışmanlar: DR. ADNAN BAŞAR
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Kardiyoloji, Nefroloji, Cardiology, Nephrology
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 1985
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Sağlık Bakanlığı
  10. Enstitü: İstanbul Okmeydanı Eğitim. ve Araştırma. Hastanesi
  11. Ana Bilim Dalı: Dahiliye Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 167

Özet

Kan basıncının 160/95 mmHg veya daha yüksek bulunması na hipertansiyon denilmektedir . Diyastolik kan basıncı de ğerlerine göre sınıflamada ; hafif, orta, ileri derecede ve habis olmak üzere sınıflanmış olan hipertansiyonun çeşitli tiplerinde kalp atım hacmi, total peri ferik direnç ve plazma volümü önemli etkenlerdir . Bu faktörlerin hipertansiyon mey dana getirmesinde genetik ve çevresel faktörlerle (tuz, kar bonhidrat, beslenme , sosyal faaliyet) , vücut içinde meydana gelen değişiklikler (sempatik aktivite, böbrekler , ehdokri- nolojik hormon değişiklikleri , lokal metabolitler ) rol oynar. Hipertansiyonun uzun sürmesi başlıca beyin, böbrek, damar ve retinada fibrinoid dejeneresans ve arteriyoskleroz , kalpte hipertrofi ön planda olmak üzere birçok anatomo pato lojik ve fizyopatolojik değişiklikler meydana getirirken ba sıncının ani yükselmesinde bu değişiklikler yerine hayatı tehdit eden komplikasyonlar ( serebral , arachnoid , subarach noid kanamalar , akut sol kalp yetersizliği) meydana gelir. Hipertansif krizlerde stresin şiddetine göre uyarılmış post- sinaptik alfa-2 adrenoreseptörlerin miktarı önemli rol alır. Hipertansif krizlerin tedavisinde sodyum nitroprussia- te, reserpine , trimetafan kamsilat , hydralazine gibi ilaçlar başarı ile kullanılmalarına rağmen infüzyon, enjeksiyon gibi yardımcı işlemlere ihtiyaç gösterirler . Stresslerde postsi-- v - naptik alfa-2' adrenoreseptörler uyarıldığında vazokonstrük- siyon hücre dışından hücre içine kalsiyum girdikten sonra meydana gelir. Yukarıda sayılan ilaçların hücre içine kalsi yumun girişinde etkileri yoktur. Direkt vazodilatatör etki leri vardır. Nifedipine infüzyon , enjeksiyon gibi işlemleri gerektirmeyişi yanında direkt vazodilatatör etkiyle birlikte kalsiyumun hücre içine girişini de bloke ederek stressle uya rılmış postsinaptik alfa-2 adrenoreseptörlerin vazokonstrüktör etkilerini önlemeleri yönüyle de bahsedilen ilaçlara üstünlük sağlar. Tezimle ilgili 54 hastanın ortalama arter basıncı 240/138 mmHg ' dir . 20 mg nifedipine emdirildikten 15 dakika sonra kan basıncı 216/126.4 mmHg ' ye , yarım saat sonra 188/112.9 mmHg'ye, bir saat sonra 167 / 105 . 5 mmHg'ye düşmüştür.

Özet (Çeviri)

Özet çevirisi mevcut değil.

Benzer Tezler

  1. Hipertansif kriz nedeniyle acil servis başvurularının epidemiyolojik ve klinik özellikleri: Tek merkezli prospektif çalışma

    Epidemiological and clinical characteristics of emergency department admissions due to hypertensive crisis: A single center prospective study

    YALÇIN GÜZELEL

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    Acil TıpSağlık Bakanlığı

    Acil Tıp Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ GÜRKAN ALTUNTAŞ

  2. Hipertansif bireylerde; insülin direnci, sodyum duyarlılığı ve diürnal kan basıncı değişimi ilişkisi

    Başlık çevirisi yok

    SONER KURTOĞLU

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    1999

    HematolojiGATA

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. M. YAŞAR TÜBEK

  3. Hipertansif anginalı olgularda, EKG'deki ST-T değişikliklerinde koroner arter hastalığını belirlemedeki yeri

    Başlık çevirisi yok

    EMEL ÖZOMAY ŞAHİN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    1999

    KardiyolojiSağlık Bakanlığı

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

  4. Hipertansif tip 2 diyabetik hastalarda trandolaprilin insülin direnci, lipid metabolizması ve arteriyel kan basıncı üzerine etkisi

    Başlık çevirisi yok

    CANAN ÖZYARDIMCI ERSOY

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    1999

    KardiyolojiUludağ Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ERCAN TUNCEL