Hirsutizmde tanı ve tanı maliyetlerinin azaltılması
Başlık çevirisi mevcut değil.
- Tez No: 13641
- Danışmanlar: Belirtilmemiş.
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Dermatoloji, Dermatology
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 1991
- Dil: Türkçe
- Üniversite: İstanbul Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 224
Özet
197 ÖZET VE SONUÇ Kıllarıma şikayeti ile değerlendirmeye alınan 75 hastanın 23'ü over, 15'i adrenal, 32'si periferik kaynaklı hirsutizm olarak kabul edilirken, l'i porfiria c.t, 2'si prolaktinoma, 2'si iatrojenik hirsutizm tanısı aldılar. Bu son 5 hasta istatistiksel değerlendirmede küçük bir grup oluşturduklarından devre dışı bırakıldılar. Hastalarda bu tanıların konulabilmesi için, serbest ve total testosteron, LH, FSH, prolaktin, androstenedion, DHEA-S serum düzey Ölçümlerinin yanı sıra açlık kan şekeri ve tansiyon arteriyel ölçümleri ile over ultrasonografileri ve Sella Turcica grafilerinden de yararlanıldı. Tanı kriteri olarak kullanılan, akne, androjenik alopesi, obezite, klitoris ve kas hipertrofileri, sebore, mens bozukluğu, aknenin boyuna yayılması, gibi klinik belirtilerin hirsutizm tanısında yararlılığı araştırıldı ve istatistiksel olarak hastalarda kontrol grubuna göre anlamlı ölçüde yüksek bulundu. Ancak bu klinik tanı kriterlerinden hiç birinin hirsutizmin kaynağını klinik olarak değerlendirmede yeterli olmadığı gözlendi. Kıllanma ideksinin 20'nin üzerinde olduğu 17 hastanın 14'ünd.e (%82.3) over ve adrenal patoloji bulunması, yüksek kullanma indeksi olan hastalarda tanı için detaylı tetkikin gerekliliğini ortaya koydu. Anglo amerikan kadını için hazırlanmış FGKI'nin ortalama üst değeri 8198 olarak belirtilirken kontrol grubunda bu sayı ortalama 8.4 ± 3 olarak, hasta grubunda ise 15.9 i 5.6 olarak gözlendi. Bu sonuca göre doğu Akdeniz'de yer alan ülkemiz kadınlarını FGKI ile değerlendirirken normalin üst sınırının yukarı çekilmesi, yada n kıllanma şiddeti olarak niteleyebileceğimiz K.I'nin kıllanma süresine bölümü ile elde edilebilecek bir değerin yanı sıra vellus indeksinin değerlendirilmesine gidilmesinin daha objektif ve doğru sonuç verebileceği söylenebilir. Bir başka çalışmada vellus indeksi ve kıllanma şiddeti kriter olarak kullanılan hasta ve kontrol gruplarında tüm hormon tetkikleri yapılması aydınlatıcı olacaktır. Hastaların K.I ile memleketleri ve deri renkleri arasında üçlü korelasyonun kurulamamış olması hirsutizmin deri rengi ve aile orijinleri arasında bir bağ olmadığını yaygın kanının aksine esmer renkli insanların çoğunlukta yaşadığı Akdeniz ülkelerinde hirsutizmin sıklığın da artış olmadığını ortaya koydu. Yine de deri tipleri aile orijinleri ve vellus indeksleri kullanılarak yapılacak bir kontrol grubu çalışması ülkemiz normları hakkında daha detaylı bilgi vereceği gibi aile orijinlerinden ziyade yakın kadın akrabalardaki hirsutizmin soruşturulacağı bir çalışma idyopatik hirsutizmin ülkemizdeki sıklığıhakkında daha net bilgi verecektir. Menstürasyon anomalileri sıklıkla ciddi bir patolojye işaret etmekle birlikte ayırıcı tanıda yeterli bilgi vermez.199 Yine de ilave anamnezi dahil olmak özere yapılacak detaylı bir öz ve soy geçmiş araştırması ile dermatölojik muayene hastada öncelikle bir patolojinin varlığının ortaya konulabilmesi bakımından yararlı olacak. Ve bu bilgiler ışığında hastadan tetkik istenip istenmemesine karar verilecektir. Unutulmamalıdır ki hayli pahalı olan hormonal tetkikten belki de bu yol ile hiç bir patolojisi olmayan hastayı kurtarmak mümkün olabilir. Klinik değerlendirmeyi takiben ya iki aşamalı tetkik istenmeli ya da bir tek defada LH, FSH, serbest testosteron, DHE ve androstenedion istenmelidir. Eğer iki aşamada işlenecekse önce Over US ve serbest testo steron istenip eğer irice bir patolojiyi işaret eden değişiklik gözlenirse kaynağın tesbiti için daha detaylı tetkike geçilebilir. Yine de bu konuda son sözü endokrinolog ve kadın doğumcular söyleyecekse de hiç olmazsa dermatologlar üstlerine düşeni yapabilmelidir.
Özet (Çeviri)
Özet çevirisi mevcut değil.
Benzer Tezler
- İdiyopatik hirsutismus ve polikistik over sendromlu hastalarda resistin seviyelerine bakılarak kardiyovasküler riskin karşılaştırılması
The comparison of cardiovascular risk by resistin levels between idiopathic hirsutism and polycstic ovary syndrome patients
MÜŞERREF ERKAN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2011
Kadın Hastalıkları ve DoğumDüzce ÜniversitesiKadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı
YRD. DOÇ. DR. MUSTAFA ALBAYRAK
- 18-49 yaş grubundaki kadınların sekonder infertilite prevelansı ve etkileyen faktörler
Prevention of secondary infertility in women in 18-49 years and affecting factors
BÜŞRA EKER
Yüksek Lisans
Türkçe
2023
Kadın Hastalıkları ve DoğumHitit ÜniversitesiHemşirelik Ana Bilim Dalı
DR. ÖĞR. ÜYESİ DERYA YÜKSEL KOÇAK
- Adölesan dönemde hirşutizm tanısı alan hastalarda etyolojik dağılım
Adölesan dönemde hirşutizm tanısı alan hastalarda etyolojik dağılım
SEÇİL ÇAKIR GÜNDOĞAN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2015
Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıBezm-i Alem Vakıf ÜniversitesiÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. İLKER TOLGA ÖZGEN
- Polikistik over sendromu olan ve olmayan kadinlarda hiperandrojenizmin karşilaştirilmasi
Comparison of hyperandrogenism among women with or without PCOS
ÖNDER ERCAN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2008
Kadın Hastalıkları ve DoğumKahramanmaraş Sütçü İmam ÜniversitesiKadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı
YRD. DOÇ. DR. AYHAN COŞKUN
- Hirsutizm ile başvuran hastalarda cushıng sendromu sıklığı
The frequency of cushing's syndrome in patients with hirsutism
BANU AÇMAZ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2013
Endokrinoloji ve Metabolizma HastalıklarıErciyes Üniversitesiİç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. FAHRETTİN KELEŞTEMUR