Geri Dön

Lagynos

Lagynos

  1. Tez No: 141147
  2. Yazar: AYŞE TATAR
  3. Danışmanlar: PROF. DR. COŞKUN ÖZGÜNEL
  4. Tez Türü: Yüksek Lisans
  5. Konular: Arkeoloji, Archeology
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2004
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Ankara Üniversitesi
  10. Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Arkeoloji Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 131

Özet

ÖZET Lagynoslar, Hellenistik Dönemin açık renk zemin üzerine koyu renk bezemeli kaplarının en yaygın ve en karakteristik olan grubudur. Ancak lagynoslann üretimi sadece beyaz zeminle sınırlı kalmamış, dönem sanatına göre ayrıca Batı Yamacı Seramiği stilinde, siyah sırlı ya da kınnızı fîrnisli olarak da üretilmişlerdir. Kendine özgü bir forma sahip olan lagynos, tek kulplu bir içki kabıdır. Kutlama, festival, davet, şölen gibi özel durumlarda kullanılan lagynoslann üzerinde yer alan bezemelerinden dolayı önemli bir Dionysos kült merkezinden çıkmış oldukları ileri sürülmektedir. Tipik madeni bir kap görünümünde olan lagynoslann ilk örnekleri olasılıkla metaldendir. Cam örnekleri de görülen lagynoslar, teknik açıdan üç parça halinde üretilmişlerdir; karın, boyun ve kulp. Bu şekilde parçalı üretilmesi, kapların iç yüzeyinde çatlakların oluşmasına neden olmuştur ve kaynak yerleri birçok vazoda fark edilebilmektedir. Standart biçimi bodur, köşeli gövde olan lagynoslann gelişimi dengesizdir. Ortalama olarak çoğu 1 litreyi aşkın kapasiteye sahiptir. Kil genellikle yoğundur, mikalıdır ve açık kahverengiden kırmızımsıya kaçan şeritler içeren çeşitli renklere sahiptir. Bazen Mlin yapısında altın panltısmda mika taneciklerine ve yeşil panlülı katkı maddeciklerine de rastlanmaktadır. Aynca lagynoslar; pembeden krem rengine, tebeşirimsi beyaz renge doğru sıralanan güzel slipi, sırlı boya dekorasyonu ve renkteki kırmızıdan kahverengine ve hatta siyaha kaçan çeşitliliğiyle ayırt edilebilmektedir. Lagynoslar üzerinde yer alan bezemelerde, çizgiselden resimsele doğru bir gelişim gözlenebilmektedir. Omuzdaki doğal bezeklerin yanısıra, gövde altında, kaidede, boyun ve omuz kenarında boya bantlar bulunmaktadır. Dekor yalın ve sadedir. Çok sık rastlanan bitkisel motifler, çerçeve ya da aksesuar olarak değil, dekorun kendisi olarak baş köşede bulunmaktadır. Doğadan kopya edilmiş olan bu motifler arasında en sevileni girlandlardır. Lotus palmet motifine ise nadir rastlanmaktadır. Bunların yanısıra, lemnisklerle bağlı şölen tacı, taçsız ve girlandsız lemnisk motifi de sık rastlanan motiflerdendir. MiLagynoslar üzerinde sık rastlanan diğer bir bezeme grubu srynx, kithara, lyra ve trigonostan oluşan müzik aletleridir. Kap formları arasından amphora ve lagynos tercih edilmiştir. Çok nadir olarak da krater görülmektedir. Zıplayan yunuslar, birbirine uzanmış horoz figürleri, koşan ya da yürüyen kuşlar ve at, hayvan figürleri arasında yer almaktadır. Gece şölenlerini simgeleyen fener, boncuk ve makara motifi, ne olduğu bilinmeyen oval bir nesne, kareler, çizgiler, diller, ışınlar ve noktaların oluşturduğu soyut ve geometriksel motifler de bezemeler arasındadır. Genel olarak bezeme omuzda sınırlandırılmıştır, fakat ağız kenarından sarkıtılmış ışınlara veya boyunda lemnisklerle bağlı çelenk motiflerine de rastlamak mümkündür. Geometriksel ve bitkisel motiflerin yanısıra, lagynoslar üzerinde bazı ziyafet kelimeleri, köle ya da azat edilmiş kadın-erkek köle isimleri, zamanın kibar fahişelerinin isimleri de yazıt şeklinde kullamlmışlardır. Kabartma tekniğinde yapılan bazı bezemeler, şenliklerde içki aleminden sonraki cinsel serbestliğin, hem çarpıcı hem de ilkel taşkınlıklanmn bir göstergesidir. Bu kapların ağız kısmı genellikle bir erkek ya da kadın başı biçimindedir. Lagynoslann formu Doğu Yunan kökenlidir. Tüm Akdeniz'de, Karadeniz kıyılarında, Güney Rusya'da, Küçük Asya'nın kıyı bölgelerinde, Kıbrıs, Filistin, Mısır, Suriye, Kuzey Afrika ve Güney İtalya'da da rastlanan lagynoslann bu kadar geniş bir alana yayılmış olması buralarda kesin bir üretimin olduğunu göstermemektedir. Doğu Akdeniz'de iki ayrı üretim yerinin olduğu kabul edilmektedir. Bunlardan biri, Pergamon ve civan, diğeri ise Kıbns'tır. Sardis, Samos, Argos ve Kuzey Afrika'da da bölgesel üretimler olduğu düşünülmektedir. Lagynoslann en erken örnekleri, İ.Ö. 3. yy.'ın ikinci yansında görülmeye başlamıştır. Î.Ö. 2. yy. 'da yoğun olarak kullanımına devam eculmiştir. İ.S. 1. yy - Î.S. 3. yy. arasında büyük bir boşluk oluşturan lagynoslar, Î.S. 3. yy ile İ.S. 4. yy.'ın ilk yansı arasında, köşeli formu ve omuz üzerindeki kabartmalı sahnesiyle yeniden karşımıza çıkmaktadır. fa

Özet (Çeviri)

SUMMARY Lagynoi are the most widespread and the most characteristic group among the wares of Hellenistic period, with dark decoration on light ground. The lagynoi appear not only in white ground, but also made in other fabrics-black and red glaze and West Slope. Lagynos that has a peculiar form is a one-handled wine decanter. It has been suggested that it may have been come into existence from an important cult center of Dionysos, because of the motifs of the lagynoi that are used for such special occasions such as at celebrations, festivals, feast and banquets. The first examples of lagynoi, what appear like a typical metallic ware, was probably made of metal, and also have glass examples and later ceramic imitations followedThey were made in three parts; the body, the handle and the neck. Because of its production in parts, there are some splits on the interior of its and the weld places can be distinguished on several lagynoi. The development of the lagynoi, what have a standart shape with a squat and an angular body, is unbalanced. It is also described with a capacity of more than 1 litre. The clay is usually dense, micaceous and in color changes from light brown to reddish. Sometimes it is possible to face against the significant amounts of other inclusions such as silver mica, gold sparkling and green sparkling inclusions. And also, lagynoi are distinguished by a fine slip mat ranges in color from pink to cream to chalky white and by decoration in glaze and varying from red to brown to black in color. The decoration style of lagynoi shows a development from lined to illustrated. In addition to the natural ornaments on the shoulder zone, there are painted bands that accentuate the foot, the angle of tie body, the base of the neck and the rim. The decoration is bare and simple. The plant ornaments that are the most popular motifs represented on lagynoi weren't used as an accessory or a frame, they are the main motifs of decoration. Among the plant ornaments that copied from nature, garlands are most common. The lotus palmet motif is rarely seen.In addition, the banquet crown that is bounded with festoons and the festoons that are uncrowned or without a garland are also the motifs that appear frequently. 6RAnother decoration group is formed by musical instruments such as srynx, kithara, lyra and trigonos. Amphoras, lagynoi, and rarely kraters were prefered among the pottery forms. Jumping dolphins, the cocks stretching to each other, walking and running birds and horses are in the group of animal figures of decoration. The lantern that symbolize the night banquets, a bead and a reel, an unknown object squares, lines, tongues, rays and abstract motifs were formed by points are other decoration motifs. Generally, the decoration was restricted on the shoulder zone, but it is possible to see the rays hanging from the mouth rim or the wreaths bounded with festoons on the neck. In addition to the geometrical and plant ornaments, some convivial word, the name of emancipated servants, the name of then polite whore were used on lagynoi as an inscription. The decoration of relief is an evidence of both interesting and primitive rowdiness of sexual freedom. The mouth of these potteries have usually shaped as a woman or a man head. Although the concentration of the origin of lagynoi is in East Greek, lagynoi have been found all over the Mediterranean, the coast of Asia Minor, Cyprus, Palestine, Egypt, Syria, Northern Africa and Southern Italia, but it is not a significant evidence to determine the manufacture region of lagynoi. It is accepted that there were two production centers in Eastern Mediterranean One of them was Pergmon and the other one was Cyprus, and also it is suggested that local industries have also been postulated for Sardis, Samos, Argos and North Africa. It is possible to determine that the earliest examples of lagynoi are form the second half of 3. century B.C., and they are flourished in 2. century B.C. From first century to third century A.D., these potteries constituted a largest emptiness and it occurs again with its angular form and with the relief decoration on its shoulder from 3 century to 4 century. fiQ

Benzer Tezler

  1. Hellenistik Dönemde Khios'da amphora üretimi ve mühürleme sistemleri

    Production of stamped amphora in Chios in the Hellenistic Period and stamping systems

    ERKAN ALKAÇ

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2012

    ArkeolojiMersin Üniversitesi

    Arkeoloji Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. MURAT DURUKAN

  2. Kahramanmaraş Müzesi'ndeki cam eserler

    Glass vessels in Kahramanmaraş Museum

    FEVZİYE EKER

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2014

    ArkeolojiAtatürk Üniversitesi

    Arkeoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. MEHMET KARAOSMANOĞLU

  3. Parion Nekropolü 2006 yılı seramik buluntuları

    Parion Necropol's ceramic findings in 2006 season

    HASAN KASAPOĞLU

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2008

    ArkeolojiAtatürk Üniversitesi

    Arkeoloji Ana Bilim Dalı

    YRD. DOÇ. DR. ALİ YALÇIN TAVUKÇU

  4. Assos'da bulunan mühürlü amphoralar

    Amphora stamped handles from Assos

    OYA TUNCER

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    ArkeolojiÇanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi

    Arkeoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. NURETTİN ARSLAN

  5. Tarsus-Keşbükü Hellenistik ve Roma Dönemi seramikleri

    Tarsus-Keşbükü Hellenistik ve Roma Dönemi Seramikleri

    TUĞBA KILIÇ

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    ArkeolojiMersin Üniversitesi

    Arkeoloji Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ERKAN ALKAÇ