Geri Dön

Adenotonsillektomi operasyonu geçiren çocuklarda preinsizyonel olarak uygulanan ibuprofen şurup ve lidokain infiltrasyonu'nun postoperatif analjezi üzerine etkileri

Başlık çevirisi mevcut değil.

  1. Tez No: 141684
  2. Yazar: AYŞEGÜL KEDEK
  3. Danışmanlar: PROF. DR. MELTEM UYAR
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Anestezi ve Reanimasyon, Anesthesiology and Reanimation
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2003
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Ege Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Anesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 69

Özet

ÖZET Adenotonsillektomi, 12 yaş altı çocuklarda kulak burun boğaz girişimleri içinde en çok uygulanan ameliyatlardan biridir. Adenotonsillektomi sonrası karşılaşılan en sık yakınma boğaz ağrısıdır ve bu ağrı yutkunmakla artar, çocuğun oral alımını kısıtlar. Şiddetli ağrı, yutma güçlüğü, oral alımda kısıtlılık, bulantı, kusma ve kanama, cerrahi girişimden sonra derlenmeyi ve hastanede kalış süresini olumsuz yönde etkileyen faktörlerdendir. Son yıllarda, postoperatif ağrının preinsizyonel uygulanan yöntemler ile preoperatif dönemden başlayarak kontrol altına alınmasına ilişkin araştırmalar“preemptif analjezi”kavramını gündeme getirmiştir. Preemptif analjezi, ağrılı uyaran başlamadan önce analjezik yöntemlerin uygulanması yöntemi ile santral hipersensitizasyonun önlenerek postoperatif dönemde ağrı şiddetinin azaltılmasıdır. Çalışmamızda, Kulak Burun Boğaz kliniğinde rutin olarak uygulanan lidokain ve adrenalin kombinasyonunun peritonsiller infiltrasyonu ile cerrahi insizy ondan önce uygulanan ibuprofen şurubun postoperatif analjezi ve oral beslenmeye geçiş üzerine etkilerinin karşılaştırmayı amaçlandı. Bu çalışma Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Kulak Burun Boğaz Kliniğinde elektif şartlarda, adenotonsillektomi operasyonu uygulanan, fiziksel özellikleri ASA klasifikasyonuna göre I-II sınıfına uyan, yaşlan 5-12 arasında değişen toplam 40 çocukta gerçekleştirildi. NSAİİ'na karşı hipersensitivitesi, allerji, astma ve peptik ülser öyküsü olan, kardiyak, hepatik, hematolojik renal bozuklukları, kanama diatezi olanlar ve 58operasyondan sonraki saatlerde ve izleyen 24 saat içinde aşırı kanaması olanlar çalışmaya dahil edilmedi. Uygulama öncesinde, çocuklara ve ebeveynlere VAS ile ağrı değerlendirilmesi için eğitim verildi ve ebeveynlere ilk 24 saatlik takip sırasında çocuğun ağrısını değerlendirmeleri için VAS cetvelleri verildi. İki gruba ayrılan hastalarda aynı premedikasyon ve standart anestezi protokolü uygulandı. 1. gruba ( n=20 ) indüksiyondan 1 saat önce 10 mg/kg ibuprofen oral süspansiyon verildi. Bu grupta kanama kontrolünü sağlayabilmek amacıyla insizyon öncesinde l:200.000'lik adrenalin solüsyonundan tonsil başına 3-5 mi, maksimum 10 mi cerrah tarafından her iki peritonsiller bölgeye uygulandı. 2. gruba ( n=20 ) anestezi indüksiyonu ve entübasyon sağlandıktan sonra cerrahi insizyondan önce 1:200. 000'lik adrenalin içeren % 0.5 lidokain solüsyonu cerrah tarafından tonsil başına 3-5 mi, maksimum 10 ml her iki tonsil lojuna peritonsiller infiltrasyon amacıyla uygulandı. Tüm olgular operasyon sonrasında taburcu edilinceye kadar 6 saat süre ile postoperatif bakım ünitesinde izlendi. Çalışmada çocuklardaki ağrı şiddetleri Vizüel Analog Skala (VAS) ile 15.dk, 30.dk, 45. dk ve 1, 2, 3, 4, 5 ve 6. saatlerde değerlendirildi. VAS ile 2 tip ağrı sorgulandı. Çocuğun istirahatteki ağrısı VAS insizyon ve yutkunma sırasındaki ağrısı VAS yutkunma olarak değerlendirildi. Olguların ilk analjezik gereksinim zamanı kaydedildi. Postoperatif dönemde ağrı şiddeti VAS>4 ise 20mg/kg postoperatif analjezik olarak parasetamol şurup verildi. Parasetamolün ağrı konusunda başarısız kaldığı durumlarda ve oral alımın sağlanamadığı çocuklarda metamizol sodyum ampul İM uygulandı. Postoperatif 24. saatte ve daha sonraki günlerde telefon ile çocukların evleri arandı ve ebeveynleri ile görüşülerek oral sıvı alabilme zamanı, katı gıda alabilme zamanı ve ilk 24 saat içinde toplam kaç kere parasetamol verildiği ve İbuprofenin olası yan etkileri kaydedildi. Tüm verilerin istatistiksel analizi Friedman Testi, Ki Kare Analizi, Student's T - Testi ve Mann- Whitney Testi kullanılarak yapıldı. İstatistiksel anlamlılık p0.05). Gruplar arasında postoperatif ağrı VAS insizyon ve VAS yutkunma skorlarında statistiksel olarak anlamlı bir fark saptanmadı (p>0.05). Her iki grup arasında ilk parasetamol ihtiyaç süreleri, ilk 24 saatteki toplam parasetamol tüketim sayılan, ilk sıvı gıda alım zamanı ve ilk katı gıda alım 59zamanı açısından istatistiksel olarak anlamlı bir fark gözlenmedi (p>0.05). Her iki grupta istatistiksel olarak anlamlı yan etki görülmedi (p>0.05). Sonuç olarak, preinsizyonel olarak uygulanan ibuprofen şurup ve lidokain ile lokal infiltrasyonun, postoperatif ağrı skorları üzerinde etkili olduğu fakat birbirine üstünlüğü olmadığı görüldü. Çocuklar ağrısız olarak sakin bir derlenme dönemine başlangıç yaptı. Sıvı gıdaya ve katı gıdaya geçiş rahat oldu. Adenotonsillektomi operasyonu sonrası ağrının preinsizyonel uygulanan her iki yöntem ile birlikte, sadece parasetamol şurup ile etkili bir şekilde kontrol altına alınabileceği kanısına varıldı. 60

Özet (Çeviri)

Özet çevirisi mevcut değil.

Benzer Tezler

  1. Elektif adenotonsillektomi operasyonu geçiren çocuklarda mide volümünün ultrasonografi ile değerlendı̇rilmesi: prospektif kohort çalışma

    Ultrasound evaluation of gastric volume in pediatric patients undergoing adenotonsillectomy surgery

    HİLAL ÖZTÜRK

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    Anestezi ve Reanimasyonİstanbul Üniversitesi

    Anesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. DEMET ALTUN BİNGÖL

  2. Pediatrik adenotonsillektomi operasyonlarinda glossofarengeal sinir bloğunun postoperatif analjezi ve mide hacmi üzerine etkisi

    Effect of glossopharyngeal nerve block on postoperative analgesia and stomach volume in pediatric adenotonsillectomy operations

    KÜBRA ÖZKAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    Anestezi ve Reanimasyonİstanbul Üniversitesi

    Anesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. DEMET ALTUN BİNGÖL

  3. Adenotonsillektomi yapılan çocuklarda h.pylori varlığının adenotonsiller dokuda pcr, serumda eliza yöntemleriyle araştırılması ve sonuçların üre nefes testi ile karşılaştırılması

    Investigation the persistence of h.pylori in the pediatric population underwent adenotonsillectomy with pcr at adenotonsiller tissue and with eli̇sa procedure at serum and comparing of results with urea breath test.

    SERDAR GÜLLÜ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2016

    Kulak Burun ve Boğazİnönü Üniversitesi

    Kulak Burun Boğaz Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. TUBA BAYINDIR

  4. Çocuklarda adenoidektomi ve adenotonsillektomi öncesi ve sonrası orexin A düzeylerinin karşılaştırılması

    Comparison of orexin A levels before and after adenoidectomy and adenotonsillectomy in children

    COŞKUN ATAY

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    Kulak Burun ve BoğazMuğla Sıtkı Koçman Üniversitesi

    Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. SABRİ KÖSEOĞLU

  5. Adenoidektomi ve adenotonsillektomi operasyonu yapılan çocuklarda preopoperatif ve postoperatif psikosomatik analiz

    Preoperative and postoperative psychosomatic analysis in children with adenoidectomy and adenotonsillectomy operations

    BİLAL SİZER

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2018

    Kulak Burun ve BoğazDicle Üniversitesi

    Kulak Burun Boğaz ve Baş-Boyun Cerrahisi Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. MEHMET AKDAĞ