Yağ aspirasyonu ve enjeksiyonunda kullanılan kanül çapları ile saklama koşullarının adiposit canlılığı üzerine etkisi
Başlık çevirisi mevcut değil.
- Tez No: 163384
- Danışmanlar: Belirtilmemiş.
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi, Plastic and Reconstructive Surgery
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2005
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Marmara Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 39
Özet
ÖZET Yağ greftleri hem rekonstrüktif hem de estetik cerrahi pratiğinde oldukça sık kullanılmaktadır. Otojen yağ; kollajen, hidroksiapatit, hyaluranik asit gibi diğer dolgu materyalleri ile karşılaştırıldığında; ucuz, allerji riski olmayan, kolay, istenildiği kadar tekrarlanabilen bir materyaldir. Yağ greftlerinin en büyük dezavantajı rezorbe olmasıdır. Yaygm kabul gören“cell survival teorisi”ne göre; aktarılan yağ greftindeki canlı yağ hücre miktarı ne kadar fazla ise greftin uzun dönemde hacmini koruma şansı o kadar yüksek, emilme oranlan ise o kadar düşük olacaktır. Otojen yağ greftlerini eksizyonla almak mümkün olmakla birlikte günümüzde daha sık kullanılan yöntem liposuctiondır. Çalışmada; liposuction ameliyatlarında kullanılan kamiller ile ve belirli ısı ve sürelerde depolamanın yağ hücre canlılığı üzerindeki etkisi araştırılmıştır. Çalışmada 10 kadm hastaya onamlan alındıktan sonra, genel anestezi altmda karın bölgesine liposuction yapıldı. Liposuctionda 2 mm, 4 mm ve 6 mm çaplı Piramit uçlu kamiller ve 50 mililitrelik enjektörler kullanıldı. Hastalara, lidokainin adiposit metabolizmasındaki olumsuz etkileri ve solüsyonun karnın her bölgesinde eşit dağılımından emin olunamayacağından lokal anestezikli solüsyon enjeksiyonu yapılmadı. Her 3 tip kanülle 50 mi lik enjektörlere alman yağ dokusundan 1 er mi lik örnekler alındı. 6 mm çaplı kanülle alınan yağ 5 mi lik enjektörlere transfer edilerek daha sonra 14 numara, 16 numara ve 20 numarahk iğnelerden geçirilerek 1 er mi lik örnekler alındı. Ayrıca depolamanın yağ hücre canlılığı üzerindeki etkisini saptamak üzere 7 hastada, 6 mm lik kanülle alınan yağ dokusundan 1 er mi lik örnekler alınarak +4°C, -20°C ve -70°C de 2 hafta süre ile saklandı. Alman l'er mi lik örneklere hazırlanan kollajenaz tip 1 enzimi tampon solüsyonunun 1 mililitresi eklenerek, yağ hücreleri dışındaki bağ doku elemanlarının sindirimi sağlandı. Sonrasında parlak krezil mavisi ile boyanarak Thoma camına yayılan yağ doku örneklerinde 400 büyütme altında canlı yağ hücre sayısı tespit edildi. Yapılan hücre sayımlan sonucunda 6 mm lik kanülle alınan yağ dokusunda 2 mm ve 4 mm lik kamillerle alman yağ dokusuna göre istatistiksel olarak anlamlı olacak şekilde daha fazla sayıda canlı adiposit tespit edildi. Depolanan örneklere bakıldığında, +4 derecede depolanan örneklerdeki canlı adiposit sayısının -20 derece ve -70 derecede depolanan örneklere göre daha fazla olduğu saptanmıştır. Ancak +4 derecede 2 hafta süre ile depolanan yağ dokusunda da taze dokuya göre canlı yağ hücre sayısında % 53.1 oranında azalma olduğu saptanmıştır. -20 ve -70 derecelerdeki daha 32düşük canlı hücre sayısının donma veya çözünme aşamalarındaki hücre hasarına bağlı olduğu düşünülmüştür. Tek seferde alınan liposuction aspiratının tekrarlayan kullanımları için depolanması esnasında yağ dokusuna eklenebilecek kriyoprotektif ajanların daha fazla sayıda canlı adiposit elde edilmesine katkıda bulunabileceği düşünülmüştür ancak bunun yapılacak yeni bir çalışma ile kanıtlanması gerekmektedir. Çalışmada elde edilen bulgular ışığında, yağ enjeksiyonu amaçlı yapılan liposuctionda kaim çaplı kamil kullanımının daha fazla sayıda canlı adiposit aktarımına olanak verdiği saptanmışta. Yağ enjeksiyonu için kullanılan 14, 16 ve 20 numaralı iğne çaplarının arasında elde edilen adiposit canlılığı açısından önemli bir fark olmadığı saptanmıştır. Tek seferde alınan yağ greftlerinin tekrar kullanımı planlandığında greftlerin +4°C de saklanması halinde -20 ve -80 derecelere göre daha fazla sayıda adiposit içeren yağ dokusu elde edilmesi mümkün olmaktadır. 33
Özet (Çeviri)
53.1% decrease compared to fresh tissue samples. Lower cell counts at -20°C and -70°C was thought to be the result of cryodamage during freezing or thawing steps. For the recurrent uses of suction aspirate as a filling material the addition of cryoprotective agents might be helpful and this needs to be proved with an another study. With the findings of this study, use of larger diameter liposuction cannulas provide a graft with a higher amounts of viable adipocytes. When the fat grafts which were harvested by reenjecting through 14, 16 and 20 gauges needdles were compared significant difference was not detected between them. Moreover if the fat grafts are stored to be used later, deposition of the grafts at +4°C provides more viable fat grafts compared to the grafts stored at -20 and - 80°C temperatures. 3553.1% decrease compared to fresh tissue samples. Lower cell counts at -20°C and -70°C was thought to be the result of cryodamage during freezing or thawing steps. For the recurrent uses of suction aspirate as a filling material the addition of cryoprotective agents might be helpful and this needs to be proved with an another study. With the findings of this study, use of larger diameter liposuction cannulas provide a graft with a higher amounts of viable adipocytes. When the fat grafts which were harvested by reenjecting through 14, 16 and 20 gauges needdles were compared significant difference was not detected between them. Moreover if the fat grafts are stored to be used later, deposition of the grafts at +4°C provides more viable fat grafts compared to the grafts stored at -20 and - 80°C temperatures. 35
Benzer Tezler
- İntrakordal veya neokordal yağ enjeksiyonu: Kordektomili ve rekürren larengeal sinir paralizili hastalarda akustik ve fonatuar analiz ile değerlendirme
Intracordal autologous fat injection: Cordectomy and recurrent laryngeal nerve paralysis in patients evaluation of acoustic and phonatory analysis
MEHMET GÜVEN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2001
Kulak Burun ve Boğazİstanbul ÜniversitesiKulak Burun Boğaz Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF.DR. ERKAN KIYAK
- Üst gastrointestinal endoskopi yapılan aç çocuk hastalarda aspire edilen mide volümünün USG ile değerlendirilmesi
Başlık çevirisi yok
OĞUZHAN PINAR
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2022
Anestezi ve ReanimasyonSağlık Bilimleri ÜniversitesiAnesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. SENGÜL ÖZMERT
- Multipl myelomda vertebral bulguların manyetik rezonans görüntüleme ile değerlendirilmesi
Başlık çevirisi yok
GÜLGÜN DEMİRPOLAT
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
1997
Radyoloji ve Nükleer TıpEge ÜniversitesiRadyodiagnostik Ana Bilim Dalı
PROF. DR. ESİN EMİN ÜSTÜN
- İntrakordal yağ enjeksiyonu sonrası vokal kordların durumu ve ses kalitesi değerlendirilmesi
Evaluation of the vocal quality and the status of the vocal cords after intracordal fat injection
AYDIN CEYHAN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2011
Kulak Burun ve BoğazUludağ ÜniversitesiKulak Burun Boğaz Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. H. HAKAN COŞKUN
- Parkinsonlu hastaların yutma değerlendirmesinde videofloroskopi ve ultrasonografi karşılaştırması
Comparison of videofloroscopy and ultrasonography in the assessment of swallowing of patients with parkinson's disease
YASEMİN AVCI
Yüksek Lisans
Türkçe
2024
Dil ve Konuşma Terapisiİstanbul Medipol ÜniversitesiDil ve Konuşma Terapistliği Ana Bilim Dalı
PROF. DR. SAİME SEYHUN TOPBAŞ
PROF. DR. EBRU KARACA UMAY