Geri Dön

Doğumsal kalp hastalıklarında 22q11.2 delesyon sendromu sıklığı ve tanı için yardımcı klinik kriterler

Frequency of 22q11.2 deletion in congenital heart defects and clinical facilating criteria for diagnosis

  1. Tez No: 175304
  2. Yazar: GÖKÇE CELEP
  3. Danışmanlar: PROF.DR. GÖNÜL OĞUR
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları, Child Health and Diseases
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2007
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Ondokuz Mayıs Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 107

Özet

ÖZET Doğumsal kalp hastalıklarının önemli nedenlerinden biri olarak bilinen konotrunkal kalp defektinini 22qll.2 delesyon sendromu ile birlikteliği, uzun yıllardır bilinen bir konudur. İlgili lokusta yer alan genler, embriyolojik yaşamda nöral krest hücrelerinin göçüne kılavuzluk ederek, 3. ve 4. farengeal arkların oluşumunu yönlendirmekte ve bu arklardan gelişen kalp çıkış yolu, büyük damarlar, paratiroidler, timus ve yüz orta hattı gibi pek çok organın yapılanması/ işlevini düzenlemektedirler. Son literatür verileri 22qll delesy onunun konotrunkal dışı kalp anomalileri ile birlikteliğinden de söz etmektedir. 22qll delesyonu, olguların çoğunda (%93) 'de novo' oluşmaktadır ancak delesyon ebeveynlerden de kalıtılabilir. Bu koşulda hastalık otozomal dominant kalıtım özelliği gösterdiğinden ailede birden fazla etkilenmiş çocuk dünyaya gelebilir. Klinik tablo genelde nesilden nesile ağırlaşarak aktanlmaktadır; bu da erişkin olguların (ebeveynlerin), ağır kalp anomalili çocukları üzerinden tam almasına neden olmuştur. Hastalığın prenatal tanısı (PNT) ve preimplantasyon genetik tanısı (PGT) mümkündür ve bu yollarla delesyon taşıyıcısı ailelerin sağlıklı bebek sahibi olma şansı mevcuttur. 22ql 1.2 delesyon sendromu, sık görülen bir mikrodelesyon sendromlarındandır. Hastalığın tanısı için en sık kullanılan yaklaşım Floresan In Situ Hibridizasyon (FISH) yöntemidir. Hastalarda kalp anomalisine ek olarak hipokalsemi, immün yetmezlik, büyüme geriliği, damak anomalileri, fasiyal dismorfizm, velofarengeal yetmezlik, nörokognitif yetilerde azalma, psikiyatrik sorunlar, minör iskelet deformiteleri, urogenital anomaliler, tiroid işlev bozukluğu, trombositlerde değişiklikler, beslenme bozukluğu görülebilir. Her hastada bulguların farklı şiddette olması sendromun özelliklerindendir. Biz bu çalışmada, hastanemiz Çocuk Kardiyoloji bölümü tarafından izlenen, 56'sı konotrunkal kalp anomalisi, 10'u ise konotrunkal dışı kalp anomalisine ek olarak 22qll.2 delesy onunun diğer klinik bulgularına sahip olan toplam 66 hastayı değerlendirdik ve FISH yöntemi ile delesyon 22ql 1.2 aradık. 5 hastada (%7.6) delesyon saptandı. Delesyonlu olguların ebeveynleri de değerlendirildi ve 1 ailede (%20), annede delesyon saptandı. Delesyon saptanan olguların üçü Fallot tetralojisi, biri trunkus IV arteriyosus tanısı ile izleniyordu. Bir diğer delesyon hastasında ise VSD, fasiyal dismorfizm, hipokalsemi ve trakeoözefagial fîstül mevcuttu. Çalışmamızda delesyonlu olgu sayısı az olmakla birlikte Fallot tetralojisi ve trunkus arteriyosuslu olgularda delesyon oram, göreceli olarak yüksek saptanmış ve tüm olgularımızda sendromun kalp dışı anomalilerinden birinin mutlak var olduğu gözlenmiştir. Fasiyal dismorfizm, beslenme sorunları ve büyüme geriliği öne çıkan ek klinik bulgulardandır. Çalışmanın verileri, 0-3 yaş dönemindeki tüm konotrunkal kalp anomalili hastalara, kalp anomalisi izole bulgu da olsa, 22qll.2 delesyon aranması gereğini getirmiş ve FISH yönteminin bu tanı için hızlı ve göreceli kolay bir yaklaşım olduğunu göstermiştir. Konotrunkal dışı kalp anomalilerinde ise, kalp anomalisine en az bir 'eşlik eden bulgu' (fasiyal dismorfizm, yank damak, ileri yaşlarda mental retardasyon, konuşma ve davranış bozuklukları) olması durumunda delesyon aranmalıdır. Çalışma, 22qll delesyonu saptanan tüm olguların, sendromun diğer klinik bulguları açısından dikkatle değerlendirilmesinin de, klinik izlemdeki başarıyı anlamlı oranda arttıracağım göstermiştir. Genetik danışma sonucunda ailelerin hastalık ve klinik izlem protokolü hakkında bilgilendirilmesi bu başarıyı güçlendirmektedir. ANAHTAR SÖZCÜKLER: 22qll.2 delesyonu, doğuştan kalp hastalıkları, konotrunkal kardiyak defektler, FISH V

Özet (Çeviri)

ABSTRACT Conotruncal cardiac defects and aortic arch anomalies are known as important reasons of congenital heart diseases. They often accompany the '22qll.2 deletion syndrome' which is the most common human microdeletion syndrome. Genes located at 22qll.2 locus lead to the devolepment of mostly the 3rd and 4th pharyngeal arches. Cardiac outflow tract, great arteries, parathyroids, thymus, mid-face features are derived from these neural crest originated arches. 22ql 1 deletion sydrome is one of the most frequent reasons of congenital heart defects. And FISH is the most common diagnostic method used for exploring these chromosomal microdeletion syndromes. Deletion often occurs de novo, yet sometimes is inherited from parents in an autosomal dominant fashion. Clinical features of 22ql 1 deletion syndrome are more serious in offsprings than the parents and parental deletion is generally diagnosed after children. Prenatal diagnosis (PND) by FISH is available which is a great chance for these families as they can have healthy babies via PND. That's mainly why genetic consultation is important for these families. Cardiac defects are the key of diagnosis and determinant factors of prognosis in this children; however hypocalcemia, immune deficiency, growth retardation, mental retardation, palatal anomalies, velopharyngeal insufficieny, minor skeletal deformities, genitourinary system anomalies, psychiatric problems, feeding disorders, platelet dysfunction, thyroid dysfunction can as well be presented and be contributary to increase the life quality of these patients. In our study 66 patients with cardiac defects were searched for 22ql 1.2 deletion by FISH analysis. Fifty-six patients out of 66 did have conotruncal cardiac defects [34, tetralogy of Fallot (% 5 1.5); 4, double outlet right ventricle (%6); 9, transposition of great arteries (%13.5); 4, truncus arteriosus (%6); 1, aorticopulmoner window (%1.5); 2, atrioventricular defect with aortic arch anomaly (%3) and 2, isolated aortic arch anomaly (%3)]. 10 out of 66 patients did have other congenital defects than conotruncal defetcs plus other accompanying anomalies of the syndrome. In 5 patients(%7.6), deletion 22ql 1.2 awas found. All patients having 22qll.2 deletion had at least one abnormality of the syndrome other than cardiac problems. Facial dysmorphism and growth retardation VI were the most common findings. Mental retardation, feeding problems, hypocalcemia, psychiatric problems, immunity differences were the other associated problems. Neither renal anomalies nor platelet dysfunction were detected. Parent evaluation yielded one mother to be a deletion carrier. The mother, when examined, was found to have some degree of facial dysmorphism and mild nasolaly. Clinical features of 22qll deletion syndrome can vary between different members of the same family and these findings are not related with the dimensions of the deletion. DiGeorge Syndrome, Velocardiofacial Syndrome, isolated conotruncal cardiac defects are all deletion related clinical problems. We suggest that 22qll.2 deletion must be explored in all newborns with conotruncal cardiac defects and with other congenital cardiac defects accompanying the other anomalies of the syndrome. KEYWORDS: 22qll.2 deletion, cardiac defects, conotruncal anomalies VII

Benzer Tezler

  1. Hacettepe Üniversitesi İhsan Doğramacı Çocuk Hastanesi'nde yenidoğan ve prematüre bebeklere son on yılda yapılan girişimsel kardiyolojik işlemler ve sonuçları

    Interventional cardiologic procedures and the results in newborns and premature infants at last ten years in Hacettepe University İhsan Doğramacı Children's Hospital

    NAZAN ÜLGEN TEKEREK

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2012

    Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıHacettepe Üniversitesi

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. TEVFİK KARAGÖZ

  2. Doğumsal kalp hastalıklarında yenidoğan döneminde yapılan transkateter girişimlerin retrospektif olarak değerlendirilmesi

    Retrospective evaluation of transcatheter interventions in neonatal period in congenital heart diseases

    SELİN GUKSU

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2020

    KardiyolojiAcıbadem Mehmet Ali Aydınlar Üniversitesi

    Pediatri Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. ENDER ÖDEMİŞ

  3. Doğumsal kalp hastalıklarında stent tedavisi

    Stent treatment in congenital heart disease

    EMEL ÇELEBİ ÇONGUR

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2016

    Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıAcıbadem Üniversitesi

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. ARDA SAYGILI

  4. Doğumsal kalp hastalıklarında operasyon sonrası izlemde holter monitörizasyon, sinyal ortalama elektrokardiyografi (Geç ventrikül potansiyelleri, kalp hızı değişimi)

    Postoperative follow-up with ambulatory electrocardiography and signal averaged electrocardiography after congenital heart diseases....

    TİMUR MEŞE

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    1998

    Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıDokuz Eylül Üniversitesi

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. ADNAN AKÇORAL

  5. Doğumsal kalp hastalıklarında risk faktörleri ve prenatal tanıda duyarlılık

    Risk factors in congenital heart diseases and sensitivity of prenatal diagnosis

    FATİH BİNBOĞA

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2011

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıklarıİstanbul Üniversitesi

    PROF. DR. RUKİYE EKER ÖMEROĞLU