PSA yüksekliği olan hastalarda levofloksasin tedavisi sonrası oluşan PSA değişiminin prostat kanseri tanısındaki prediktif değeri
Predictive value of PSA alteration in the diagnosis of prostate cancer which occurs after the treatment of levofloxacin in patients with increased PSA
- Tez No: 203544
- Danışmanlar: YRD. DOÇ. DR. BÜLENT EROL
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Üroloji, Urology
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2008
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Zonguldak Karaelmas Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: Üroloji Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 68
Özet
Prostat kanseri erkek popülasyonunda en sık görülen kanserdir. Bu kanserin tanısında, parmakla rektal muayene, tümör belirleyicileri ve radyolojik yöntemler kullanılmaktadır. Prostat spesifik antijen, tanı, tedavi planlanması ve tedavi sonrasındaki izlemde yaygın olarak kullanılmaktadır. Bu antijen prostat kanseri için en önemli tümör belirteci olsa da, prostatit ve prostat manipülasyonları gibi kanser dışı bazı durumlarda da yükselebilmektedir. Bu yüzden prostat spesifik antijen yüksekliği olan hastalarda gereksiz prostat biyopsilerini önleyebilmek için hastaların biyopsi kararı öncesi iyi değerlendirilmesi gerekmektedir. Semptomatik ve asemptomatik prostatiti olan hastalarda prostat spesifik antijen düzeyinde antibiyoterapi sonrası önemli düşüşler gözlenebilmektedir. Çalışmamızda bu gruba giren hastalarda kanser saptama oranlarını belirlenerek antibiyoterapi sonrası oluşan prostat spesifik antijen değişiminin prostat kanseri tanısındaki prediktif değeri araştırıldı. Ocak 2005 ile aralık 2007 tarihleri arasında çalışmaya asemptomatik 274 hasta çalışmaya dahil edildi. Antibiyoterapi sonrası hastaların 39'unda PSA değerlerinde yükselme izlenirken, 235'inde düşüş gözlendi. Düşüş izlenen gruptaki prostat kanserli hastalarda %11,97 prostat spesifik antijen düşüşü izlenirken, bu oran benign patoloji saptanan grupta % 18,42 olarak saptandı (p=0,01). Sonuç olarak çalışmamızda saptanan düşüş oranlarının prostat kanseri ve benign patolojili hastalar arasında anlamlı farklılık gösterdiği tespit edildi. Prostat spesifik antijen değişimindeki bu farklılığın biyopsi planlanan asemptomatik hastalarda kullanımı, invazif bir girişim olan prostat biyopsisi işleminin gereksiz yere yapılmasına engel olacaktır. Bu konuda daha uzun takipleri olan, etki maliyet yükünün hesaplandığı, geniş hasta serileri içeren çalışmalara ihtiyaç olduğu bir gerçektir.
Özet (Çeviri)
Prostate cancer is the most common cancer in male population. In addition to digital rectal examination, tumour markers and radiological methods are used for diagnosis of this cancer. Prostate specific antigen is widely used for diagnose, planning the treatment and follow up after treatment. Although this antigen is the most important tumour marker for the prostate cancer, it can increase in situations such as prostatitis and prostatic manipulations other than cancer. Therefore, in order to prevent unnecessary prostate biopsy in patients with increased prostate specific antigen, the patients must be evaluated carefully prior to the biopsy decision. In patients with symptomatic and asymptomatic prostatitis significant decrease in prostate specific antigen level may be observed after antibiotherapy. In our study, predictive value of prostate specific antigen alterations after antibiotherapy in the diagnosis of prostate cancer was investigated by determining cancer detection rates in the patients within this group. Asymptomatic 274 patients included to the study between January 2005 and December 2007. In 39 of the patients, increase in prostate specific antigen value was observed while a decrease was seen in 235 patients. In the group decrease observed prostate specific antigen decrease was 18,42% with benign pathology while this ratio was 11,97% in the patients with prostate cancer (p = 0,01). In conclusion, the decrease ratio determined in our study was significantly different between patients with prostate cancer and patients with benign pathology. The use of prostate specific antigen alteration in asymptomatic patients who are planned to undergo prostate biopsy will avoid the unnecessary prostate biopsy procedure which is an invasive intervention. It is a fact that further studies that have longer follow-up, include larger patient series and that the cost effectivity investigations are needed on this subject.
Benzer Tezler
- PSA yüksekliği saptanan hastalarda transrektal ultrasonografi eşliğinde prostat biyopsi sonuçlarının değerlendirilmesi
Evaluating the place of the trus findings and high level of PSA in prostat ca and the result of trus guided prostate biopsy
İBRAHİM ARICI
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2010
Radyoloji ve Nükleer TıpCumhuriyet ÜniversitesiRadyoloji Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. HULUSİ EĞİLMEZ
- Benign prostat hiperplazisi olan hastalarda transizyonel zon hacmi, total prostat hacmi, serum serbest ve total prostat spesifik antijen oranı arasındaki ilişki
The relationship between transitional zone volume, total prostate volume, serum free and total prostate specific antigen rate in the patients with bening prostatiic hyperplasia
MURAT BURAK KESKİN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2014
ÜrolojiBaşkent ÜniversitesiCerrahi Tıp Bilimleri Bölümü
PROF. DR. ÇETİN LEVENT PEŞKİRCİOĞLU
- Klinik aktif prostatit yakınması bulunmayan PSA yüksek olgularda antibiyoterapinin yeri
The role of antibiotherapy in the patients with high serum PSA levels but without any clinically active prostatitis complaint
HASRET TOPAÇ
- Prostat spesifik antijen yüksekliği nedeniyle ampirik antibiyotik tedavisi verilen hastalarda prostat biyopsisi sonuçlarına göre sistemik inflamatuar belirteçlerin diagnostik önemi
Diagnostic significance of systemic inflammatory markers according to prostate biopsy results in patients receiving empirical antibiotic treatment due to HiGH prostate specific antigen
ERDEM SOBACI
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2021
ÜrolojiSağlık Bilimleri ÜniversitesiÜroloji Ana Bilim Dalı
PROF. DR. ÖNER ODABAŞ
- Serum androjen düzeyinin prostat kanseri olan hastalarda gleason skoruna etkisi
The effects of serum androgen levels on gleason score in prostate cancer
MUSTAFA ÇELİK