Tiroid karsinomlarında Kİ-67, P53 VE cyclin D1 ekspresyonu
The expression of KI?67, P53 and cyclin D1 in thyroid carcinomas
- Tez No: 230331
- Danışmanlar: DOÇ. DR. NAGİHAN YALÇIN
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Patoloji, Pathology
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2008
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Pamukkale Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: Patoloji Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 60
Özet
Tiroid karsinomları, dünyada görülen tüm kanserlerin %1'ini oluşturmakla birlikte, endokrin sistemin en sık görülen ve en sık ölüm sebebi olan malignitesidir. Tiroidin folliküler hücrelerinden köken alan Papiller Karsinom, en sık görülen malignitesidirSon yıllarda tiroid karsinomları ile ilgili birçok çalışma yapılmış, klinikopatolojik prognostik parametreler tanımlanmış ve skorlama sistemleri geliştirilmiştir. Hastanın yaşı, cinsiyeti, tümör tipi, tümör çapı, kapsül dışı yayılım, lenfovasküler invazyon, lenf nodu ve uzak metastaz tanımlanan prognostik parametrelerdirBu çalışmada, ?Tiroid karsinomlarında proliferasyon belirleyicisi olan Ki-67, tümör supresör geni olan P53 ve hücre siklusu düzenleyicisi olan Cyclin D1'i klinik ve histopatolojik verilerle karşılaştırarak, bu üç immunhistokimya belirleyicisinin prognozu tahmin etmede önemi var mıdır?? sorusuna yanıt aradık52 tiroid karsinomu olgusunda Ki-67, p53 ve cyclin D1 ekspresyonu klinik ve histopatolojik verilerle birlikte değerlendirildiİyi differansiye tiroid karsinomlarına göre Anaplastik (andifferansiye) tiroid karsinomlu olgularda Ki-67 proliferasyon oranı yüksek bulundu. Papiller karsinom, Folliküler karsinom ve Medüller karsinom olguları ile Papiller karsinomun varyantları arasında Ki-67 proliferasyon oranı anlamlı farklılık göstermedi. Ki-67 proliferasyon oranı % 5'ten büyük olan olgularda damar invazyonu görülme riskinin arttığı saptandı. Nükleer p53 ve Cyclin D1 ekspresyonu incelendiğinde gruplar arasındaki fark anlamlı değildiSonuç olarak, tiroid karsinomlarında differansiyasyon azaldıkça Ki-67 proliferasyon oranının arttığı, buna karşılık differansiye tümörlerde ise Ki-67'nin ayırıcı tanıya katkısının olmadığı görüldü. Ki-67 oranı %5'in üzerinde olduğunda, vasküler invazyon açısından uyarıcı olabilir sonucuna varıldı. P53 ve cylin D1'in tiroid karsinomlarında ve klinikopatolojik prognostik parametreler üzerinde etkisi olmadığı saptandı. Tiroid karsinomlarında, prognozu öngörmede klinikopatolojik parametrelerin (yaş, cinsiyet, tümör çapı, vasküler invazyon, kapsül dışı yayılım, lenf nodu - uzak metastaz ve tümör evresi) daha önemli olduğu düşünüldü.
Özet (Çeviri)
Thyroid carcinomas, comprising 1 % of all the cancer cases all over the world, are the most frequently experienced malignity of endocrine systemRecently, some considerable research has been done on Thyroid Carcinomas. Clinicopathologic prognostic parameters have been defined, and scoring systems have been developed accordingly. The defined prognostic parameters are the age and the gender of the patient, the type and the diameter of the tumor, the spread of tumor out of capsula, lymphovascular invasion, lymph node and distant metastasisIn this study we compared the clinical and histopathological data with the expressions of Ki-67, a proliferative marker, P53, the suppressor gene of tumor and Cyclin D1, the regulator of cell cycle; and tried to find out the answer if these immunohistochemical markers play an important role in the estimation of the prognosisThe cycles of Ki-67, P53 and Cyclin D1 have been evaluated together with the clinical and histopathological data in 52 cases of thyroid carcinomaAs a result, it has been found that when the differentiation in thyroid carcinoma decreases, the proliferative rate of Ki-67 increases. It has also been observed that the sighting risk of vascular invasion has increased in the cases where the proliferative rate of Ki-67 is higher than 5%. It has been determined that P53 and Cyclin D1 do not have any effect on the clinicopathological prognostic parameters. It has also been concluded that the clinicopathological parameters are more important in thyroid carcinomas to estimate prognosis.
Benzer Tezler
- Tiroid Papiller Karsinomu, Folliküler Karsinom ve Folliküler Adenomda Ki-67, PCNA, p53, TTF-1, HMW-CK ve p63 Ekspresyonlarının Karşılaştırılması
Comparison of Ki-67, PCNA, p53, TTF-1, HMW-CK and p63 Expressions in Thyroid Papillary Carcinoma, Follicular Carcinoma and Follicular Adenoma
AYÇA TAN
- Tiroid papiller karsinomlarında IMP3, nükleofosmin ve Ki-67 ekspresyonunun önemi
The importance of the expression of IMP3, nucleophosmin and Ki-67 at papillary thyroid carcinoma
AYGÜN YÖRÜKOĞLU
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2013
PatolojiPamukkale ÜniversitesiPatoloji Ana Bilim Dalı
PROF. DR. NAGİHAN YALÇIN
- Tiroidin papiller karsinomlarında C-erbB-2, H-ras onkoprotein ekspresyonları ve Ki-67 proliferatif indeksinin klinikopatolojik prognostik faktörlerle ilişkisinin araştırılması (73 olgu)
Investigation of the relationship of C-erbB-2, H-ras oncoprotein expressions and Ki-67 proliferative indices with the clinicopathological prognostic factors in papillary thyroid carcinoma
EMİNE ÇAĞNUR ULUKUŞ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2000
PatolojiDokuz Eylül ÜniversitesiPatoloji Ana Bilim Dalı
PROF. DR. M. ŞEREFETTİN CANDA
- Papiller tiroit kanserlerinde primer tümör lokalizasyonunun lenf nodu metastazına etkisinin araştırılması
Investigation of the effect of primary tumor localization on lymph node metastasis in papillary thyroid cancers
MEHMET ESER SANCAKTAR
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2013
Kulak Burun ve BoğazSağlık Bilimleri ÜniversitesiKulak Burun Boğaz ve Baş-Boyun Cerrahisi Ana Bilim Dalı
PROF. DR. GÜLESER SAYLAM
- Kolloidal nodül içinde gelişen papiller tiroid karsinomlarında tümöral ve nontümöral alanların moleküler özelliklerinin karşılaştırılması
Comparison of molecular characteristics of ptc and colloidal areas within ptc arising in colloidal nodule in thyroidectomy specimens
GÜVEN GÜNEY