Geri Dön

İlk Arap ve Türk akınlarında Kayseri

Kayseri, during the first Arabian and Turkish invasions

  1. Tez No: 231127
  2. Yazar: İLYAS HAN ŞAHİN
  3. Danışmanlar: Y.DOÇ. HASAN ALİ ŞAHİN
  4. Tez Türü: Yüksek Lisans
  5. Konular: Tarih, History
  6. Anahtar Kelimeler: ticaret yolları, Kayseri, istila, ortaçag, yurt, tradeways, Kayseri, invasion, middle age, homeland
  7. Yıl: 2007
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Erciyes Üniversitesi
  10. Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Tarih Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Ortaçağ Tarihi Bilim Dalı
  13. Sayfa Sayısı: 124

Özet

Roma İmparatorlugu'ndan baslayarak, sırasıyla Kapadokya Krallıgı ve Dogu Roma İmparatorlugu devirlerinde bu devletlere baglı olan Kayseri, önemli bir stratejik bölgede bulunmaktaydı. Önemli ticari yolların kavsak noktasında olusu, çevresi ile rahat ulasım imkanlarına saglayan bir cografi yapısının bulunması bu kenti ticari oldugu kadar siyasi olarak da önemli kılmıstır. Krallıklara baskentlik de yapan kent pek çok kültürün istila ve isgallerine maruz kaldı. Ardından dünya sahnesine çıkan ve kısa zamanda genis sınırlara ulasan Müslüman Arapların akınlarına sahne olmustur. Ancak her fetih sonrasında sehir Bizans tarafından yeniden geri alınmıstır. Dogu ve Güney Dogu Anadolu'daki basarılı Arap fetihleri Kayseri'de bu basarıyı saglayamadılar. Arapların bu akınları kentte çok büyük degisikliklere sebebiyet vermemistir. Arap akınlarının ardından bölgede XI. asır baslarından itibaren yogun bir Türk akını görülüyor. Her ne kadar Araplardan önce Anadolu'ya Türklerin akınları olmussa da XI. asırlardaki kadar yogun ve amaca yönelik olmamıstır. Türkler Anadolu'da bir vatan kurmak için yogun bir sekilde göçe basladıklarında pek çok kent gibi Kayseri'de bu göçlerden nasibini almıstır. Önceleri bölgeyi tanımaya yönelik çok da planlı olmayan akınlar sonradan özellikle Selçuklular devrinde planlı bir yerlesme seklinde öne çıkar. Arap akınları ile Türk akınlarının birbirinden farkı burada göze çarpar. Araplar bölgeyi daha çok gelip geçerken alınması gerekli önemli bir kent olarak görürken, Türkler gidecek baska yerleri olmayan bir baska ifade ile geride gidecek baska yerleri olmadan bu topraklara gelen kitleler Kayseri'ye gelerek bölgede kalıcı bir yapılanma sürecine girdiler.

Özet (Çeviri)

Begining with the Roman Empire, sequentially owned by the Kingdom of Cappadocia and East Roman Empire during their period of time, Kayseri was situated in a strategically important area. Its being on the intersection point of importanat tradeways and having geographical location that enables easy transportation with its surroundings made this city, important politically as much as commercially. The city, served as the capital to kingdoms, was subjected to the invasions and occupations of many cultures. Then it became the scene of invasions and occupations of Muslim Arabs who appeared in the world scene and made their country larger and larger rapidly. However, after each invasion the city was taken back by Byzantium. Successful Arabian invasions in East and South East Anatolia couldn?t reach the same success in Kayseri. These invasions of Arabs didn?t cause radical changes in the city. After the Arabian invasions, beginning with the early 11 th. century, Turkish invasions were seen in the area densely. Even if there had been Turkish invasions in Anatolia before Arabs, they had never been as dense and straight to the purpose as in the 11th. century. When the Turks started to immigrate intensely to set up a motherland in Anatolia, Kayseri took its share of these immigrations like many other cities. The invasions which were formery made to get to know the area and which were not much planned, later appeared as a planned settlement especially in the period of the Seljuks. There can be seen the difference between Arabian and Turkish invasions. Arabs considered the area as an important city to be conquered while passing through, whereas Turks had nowhere else to go, in other words they had burnt their bridges before coming there; they came into Kayseri and started a permenent constructional process in the area.

Benzer Tezler

  1. Arap akınlarından Moğol istilasına kadar Sistân'da Türkler

    Turks in Sistan from Arabian raises to the Mongol invasion

    NUR AKBAŞ

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    Tarihİnönü Üniversitesi

    Tarih Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. MURAT ZENGİN

  2. Gürcü kaynaklarına göre XI.-XIII. yüzyıllar arası Türk-Gürcü münasebetleri

    XI.-XIII. Turkish-Georgian relations between centuries according to Georgian sources

    KETEVAN KOBULADZE

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    Tarihİstanbul Üniversitesi

    Tarih Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ ALİ AHMETBEYOĞLU

  3. Delhi sultanlarından Halaciler (Alaeddin Muhammed-Şah Halaci devri)

    Başlık çevirisi yok

    S. HALUK KORTEL

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    1994

    Tarihİstanbul Üniversitesi

    Ortaçağ Tarihi Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. ERDOĞAN MERÇİL

  4. Emevi ve ilk Abbasi halifeleri döneminde Buhara bölgesi (53-232/674-847)

    Başlık çevirisi yok

    HASAN KURT

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    1997

    DinAnkara Üniversitesi

    İslam Tarihi ve Sanatları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. SABRİ HİZMETLİ

  5. Selçuklular döneminde Kazvin

    Qazvin during the Seljuk period

    ZEYNEP ZEHRA COŞKUN

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2022

    Tarihİnönü Üniversitesi

    İslam Tarihi ve Sanatları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. BİLAL GÖK