Geri Dön

Melanositik nevüs ve maling melanom tanısında kullanılan immünohistokimyasal belirleyicilerin karşılaştırılması

Comparision of the immunohistochemical markers used in diagnosis of melanocytic nevi and malignt melanoma

  1. Tez No: 247103
  2. Yazar: BEHİCE HANDE ERENLER
  3. Danışmanlar: DOÇ. DR. LEVENT YILDIZ
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Patoloji, Pathology
  6. Anahtar Kelimeler: Malign melanom, S-100, HMB45, MART-1/Melan-A, MiTF, Malignant melanoma, S-100, HMB45, MART-1/Melan-A, MiTF
  7. Yıl: 2010
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Ondokuz Mayıs Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Patoloji Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 67

Özet

Amaç: Malign melanom tanısında kullanılan S-100, HMB45, MART-1/Melan-A ve MiTF immünohistokimyasal belirleyicilerinin, benign ve malign melanositik lezyonların ayırıcı tanısındaki yerini ve malign ve benign ayrımında kullanılan konvansiyonel histomorfolojik bulguları araştırmak.Gereç ve Yöntem: Ondokuz Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi Patoloji Anabilim Dalında 2000-2008 yılları arasında tanı almış 32'si malign melanom (15 nodüler malign melanom, 13 yüzeyel yayılan malign melanom, 4 akral lentijinöz malign melanom), 27'si displastik nevüs (5 ?junctional? displastik nevüs, 22 ?compound? displastik nevüs) ve 20'si intradermal nevüs olmak üzere toplam 79 olguya ait hematoksilen eozin kesitleri retrospektif olarak incelendi. Uygun bloklar seçilerek S-100, HMB45, MART-1/Melan-A ve MiTF ile immünohistokimyasal çalışma yapıldı. Tümörlü alanlarda S-100, HMB45 ve MART-1/Melan-A için sitoplazmik, MiTF için nükleer boyanma dikkate alınarak, boyanma şiddeti ve boyanma yaygınlığı skorlandı. Bu iki skorun toplamından elde edilen bileşik immünohistokimya skoruna göre, boyanma negatif (0-1), zayıf (2), orta (3) ve kuvvetli (4-5) olarak derecelendirildi. Ek olarak S-100 boyanan olgularda yamasal/yaygın, HMB45 boyananlarda lezyon bazaline doğru güçlenen boyanma paterni araştırıldı. Ayrıca tüm olgulara ait hematoksilen-eozin kesitleri simetri, melanositlerde yuva oluşumu, epidermal yayılım (pagetoid ve lentijinöz), maturasyon, lezyon derininde mitoz, lezyon derininde pigment ve lenfositik infiltrasyon (tümöre infiltre lenfosit ve tümör çevresinde bant tarzında infiltrasyon) varlığı açısından incelendi.Bulgular: İmmünohistokimyasal değerlendirme sonucunda elde edilen bileşik immünohistokimya skorlarının karşılaştırılmasında, S-100 ve HMB45 için istatistiksel olarak anlamlı fark bulundu. Nodüler malign melanom olgularında S-100 skor ortancasının 4 olması ve intradermal nevüs olgularında HMB45 skor ortancasının 0 olmasının, istatistiksel olarak anlamlı farka neden olduğu saptandı. MART-1/Melan-A ve MiTF ile immünohistokimyasal değerlendirmede, istatistiksel olarak anlamlı fark bulunmadı. Elde edilen veriler ile bu dört immünohistokimyasal belirleyicinin duyarlılık ve özgüllük değerleri hesaplandı. Malign melanom için duyarlılık-özgüllük, S-100 için %93,8 - %4,3, HMB45 için %93,8 - %44,7, MART-1/Melan-A için %87,5 - %8,5 ve MiTF için %25 - %59,6 olarak bulundu. S-100 boyanma paterni değerlendirildiğinde, istatistiksel olarak anlamlı fark yaratacak şekilde, S-100 ile yamasal boyanma gösteren olguların %88,9'unun malign; yaygın boyanma gösteren olguların %66,7'sinin benign olgulardan oluştuğu görüldü. HMB45 ile lezyon bazaline doğru güçlenen boyanma paterni ise sadece malign olgularda gözlendi, benign olgularda bu bulguya rastlanmadı. Hematoksilen-eozin kesitlerinde konvansiyonel histomorfolojik bulguların araştırılmasında, maturasyon, sadece benign olgularda; epidermal yayılım, lezyon derininde mitoz ve tümöre infiltre lenfosit varlığı ise sadece malign olgularda saptandı. Simetri ve melanositlerde yuva oluşumu daha çok benign olgularda; lezyon derininde pigment ve tümör çevresinde bant tarzında lenfositik infiltrasyon varlığı daha çok malign olgularda görüldü.Sonuçlar: S-100, HMB45 ve MART-1/Melan-A'nın melanositik tümörleri tanımada duyarlılığı yüksek, kıymetli belirleyiciler olduğu ve HMB45'in test edilen diğer belirleyicilere göre benign/malign melanositik tümör ayrımında ön planda yer alabileceği saptandı. İmmünohistokimyasal boyanma/boyanmama kadar, S-100 ve HMB45'in sergilediği boyanma paterni ile hematoksilen eozin kesitlerdeki belli histomorfolojik parametrelerin değerlendirilmesinin, melanositik kökenli bir lezyonun benign/malign karakterine karar vermede yardımcı bulgular olabileceği sonucuna varıldı.

Özet (Çeviri)

Objective: To investigate the value of immunohistochemical markers S100, HMB45, MART1/Melan A and MiTF in differential diagnosis of benign and malignant melanocytic lesions and the conventional histomorphologic findings being used to differentiate the benign and the malignant.Materials and Methods: Hematoxylin and eosin sections of 79 cases diagnosed as melanocyctic tumor between 2000-2008 in Ondokuzmayis University, Faculty of Medicine, Department of Pathology were investigated retrospectively. Of these cases 32 was diagnosed as malignant melanoma (15 nodular melanoma, 13 superficial spreading melanoma, 4 acral lentiginous melanoma), 27 as dysplastic nevi (5 junctional dysplastic nevi, 22 compound dysplastic nevi) and 20 intradermal nevi. Immunohistochemical studies with S100, HMB45, MART1/Melan A and MiTF were performed on appropiate blocks. In fields of tumor, intensity and extensity of staining were scored for S-100, HMB45 and MART-1/Melan-A by taking cytoplasmic staining into consideration and for MiTF by taking nuclear staining into consideration. The values obtained by the addition of newly found scores were graded as negative (0-1), poor (2), moderate (3) and severe (4-5). In addition, patchy/diffuse staining with S-100 and staining pattern getting stronger to the lesion base with HMB45 were investigated in those stained positive with S-100 and HMB45. Besides, the hematoxylin and eosin sections of all cases were researched for symmetry, nesting of melanocytes, epidermal extension (pagetoid and lentiginous), maturation, deep mitosis, deep pigmentation and lymphocytic infiltration (tumor-infiltrating lymphocytes and continuous band beneath the tumor).Findings: In comparison of immunohistochemical scores provided the addition of newly found scores, a statistical difference was found between S-100 and HMB45. We determined that this statistical difference was present because S-100 score median was 4 for cases of nodular melanoma and HMB45 score median was 0 for cases of intradermal nevi. In immunohistochemical evaluation with MART-1/Melan-A and MiTF, there was no significant statistical difference. Sensitivity and specifity of these four immunohistochemical markers were calculated according to these findings. Sensitivity-specifity values for malignant melanoma were found as 93,8% - 4,3% for S-100, 93,8% - 44,7% for HMB45, 87,5% - 8,5% for MART-1/Melan-A and 25% - 59,6% for MiTF. When S-100 staining pattern was evaluated, it was found statistically significant that 89,9% of the cases stained patchy with S-100 was malignant and 66,7% of the cases showed diffuse staining was benign. Stronger staining to the base with HMB45 was only observed in malignant cases, while no melanocytic nevi showed this staining pattern with HMB45. When conventional histomorphologic findings were investigated in hematoxylin and eosin sections, maturation was determined only in benign lesions, but the presence of epidermal extension, deep mitosis and tumor-infiltrating lymphocytes were only observed in malignant cases. Symmetry and nesting of melanocytes were observed in benign lesions more than the malign ones, while deep pigmentation and band-form lymphotic infiltration beneath the tumor were observed in malignant cases more.Results: It is determined that S-100, HMB45 and MART1/Melan A are valuable markers with high sensitivity for identifying melanocytic tumors and when compared to other tested markers, HMB45 may be more helpful in differantiation of benign and malignant melanocytic tumors. We concluded that evaluation of staining pattern of S-100 and HMB45 and some obvious histomorphologic parameters in hematoxylin and eosin sections of a melanocytic tumor, as well as the presence or absence of immunohistochemical staining, may be helpful in differantiating the benign and the malignant.

Benzer Tezler

  1. Displastik nevüs histolojik tanı kriterleri ve bunların diğer melanositik tümörlerden ayırımındaki yeri

    Başlık çevirisi yok

    AYLA YÜCETÜRK

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2000

    PatolojiEge Üniversitesi

    Patoloji Ana Bilim Dalı

    PROF.DR. GÜLŞEN KANDİLOĞLU

  2. Melanositik nevüslerde ve malign melanomlarda immünhistokimyasal prame ekspresyonunun araştırılması

    Investigation of immunohistochemical prame expression in melanocytic nevi and malignant melanomas

    YAŞAR ARSLAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    PatolojiSüleyman Demirel Üniversitesi

    Tıbbi Patoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. NERMİN KARAHAN

  3. Melanositik lezyonların ayırıcı tanısında immünhistokimyasal belirteçlerin kullanılması

    Using immunohistochemical markers in the differential diagnosis of melanocytic lesions

    TUĞBA ÖZTÜRK KÖSKENLİ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2013

    PatolojiKocaeli Üniversitesi

    Patoloji Ana Bilim Dalı

    YRD. DOÇ. DR. ÇİĞDEM VURAL

  4. Melanositik lezyonların ayırıcı tanısında R21 ekspresyonunun rolü

    The role of R21 expression in differential diagnosis of melanocytic lesions

    DİDEM TURCAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2017

    PatolojiEskişehir Osmangazi Üniversitesi

    Tıbbi Patoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. ÖZGÜL PAŞAOĞLU

  5. Benign ve malign melanositik proliferasyonlarda epigenetik değişiklik belirteçleri 5-hidroksi metil sitozin ve histon deasetilaz-6'nın tanısal değeri ve histopatolojik prognostik parametrelerle ilişkisi

    Diagnostic value of epigenetic biomarkers, 5-hydroxy methyl cytosine and histone deacetylase-6 and the relationship with histopathological parameters in benign and malignant melanocytic proliferations

    ASLIHAN YAVAŞ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2018

    PatolojiAnkara Üniversitesi

    Tıbbi Patoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. AYLİN HEPER