Geri Dön

Akciğer kanserli hastalarda PET/BT bulguları ile bilinen prognostik faktörlerin karşılaştırılması

The comparison PET/CT findings with the known prognostic factors in lung cancer patients

  1. Tez No: 248091
  2. Yazar: OZAN UÇAR
  3. Danışmanlar: PROF. DR. SERAP HASTÜRK
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Göğüs Hastalıkları, Chest Diseases
  6. Anahtar Kelimeler: Akciğer kanseri, prognoz, FDG PET, SUV, Lung cancer, FDG PET, SUV, prognosis
  7. Yıl: 2010
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Çukurova Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Göğüs Hastalıkları Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 85

Özet

Amaç: Akciğer kanseri tanı ve tedavi alanındaki tüm gelişmelere rağmen tüm dünyada her iki cinste de kanserden ölümlerin birinci nedenidir. Prognozu belirlemede tümörün evresi hala en önemli faktördür. Ancak aynı evredeki hastalarda bile sağ kalım süreleri farklı olması nedeniyle, prognozu belirlemek için ek faktörlere gereksinim vardır. Bu çalışmada, akciğer kanserinde FDG-PET'in ([18F]-fluoro-2-deoxy-D-glucose Positron Emission Tomography) prognostik faktör olarak rolünü değerlendirmek amacıyla, primer tümörün SUVmax değerinin (maximum Standardized Uptake Value) histolojik, radyolojik ve klinik verilerle ilişkisinin incelenmesi hedeflendi.Gereç ve Yöntemler: Çalışmada Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı polikliniğine Haziran 2006 ile Ağustos 2009 tarihleri arasında başvuran, kesin akciğer kanseri tanısı almış, evre I-IV arası, KHDAK (Küçük Hücreli Dışı Akciğer Kanseri) ve KHAK (Küçük Hücreli Akciğer Kanseri) 97 hastanın verileri retrospektif olarak değerlendirildi.Bulgular: Çalışmaya alınan 8 (% 8,2) kadın, 89 (% 91,8) erkek hastanın ortalama yaşları 57,3 yıl idi. (aralık: 32-81). Histolojik olarak, 38 (% 39,2) adenokarsinom, 33 (% 34) epidermoid karsinom, 11 (% 11,3) KHAK ve 15 (% 15,5) alt tipi belirlenemeyen KHDAK'lı olgu bulunmaktaydı. Evre I-IIIA grubunda 30 (% 30,9), evre IIIB-IV grubunda 67 (% 69,1) hasta bulunmaktaydı. SUVmax ile tümör boyutu arasında zayıf pozitif korelasyon saptandı (r=0,255 p=0,012). Santral yerleşimli tümörlerde SUVmax, perferik olanlara göre anlamlı derecede daha yüksek bulundu (p=0,047). SUVmax'ın solunum fonksiyon testinde (SFT) hava yolu obstrüksiyonu olanlarda, obstrüksiyon olmayanlara göre anlamlı olarak daha düşük olduğu bulundu (p=0,026). SUVmax ile histolojik alt tip, TNM evresi, T, N, M kategorileri, atelektazi varlığı, tümör radyolojik görünümü ve sınır özelliği arasında istatistiksel olarak anlamlı ilişki bulunamadı.Sonuç: Çalışmamızda çoğunluğu ileri evrelerde olan akciğer kanseri olgularında SUVmax ile TNM evresi ve histolojik alt tip arasında ilişki saptanamadı. Buna karşılık SUVmax ile tümör boyutu arasında pozitif korelasyon saptandı. Her ne kadar ulaşabildiğimiz İngilizce literatürdeki klinik çalışmalarda değerlendirilmemiş olsa da bizim çalışmamızda, SUVmax ile SFT bulguları arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki saptandı. Akciğer kanserinde SUV'un prognoz ile ilişkisine ve FDG tutulumunu etkileyen parametrelere yönelik prospektif, çok merkezli, geniş hasta sayılarıyla yapılacak ileri çalışmalara ihtiyaç vardır.

Özet (Çeviri)

Objective: Although advanced diagnostic and theraphautic development are achieved, lung cancer is the most leading cause of death in both gender around the world. The stage of tumor is still the most important factor in determining the prognosis of cancer. Since even at the same stage, survival rates are different, additional factors are needed for determining the prognosis. In this study, in order to determine the role of FDG-PET ([18F]-fluoro-2-deoxy-D-glucose Positron Emission Tomography) as a prognostic factor in lung cancer, the relationship between SUVmax (maximum Standardized Uptake Value) and histological, radiological, clinical findings of primary tumor was evaluated.Material and methods: The data of 97 lung cancer patients, pathologically diagnosed as stages I-IV either SCLC or NSCLC, admitted to the Department of Chest Diseases, School of Medicine, University of Çukurova between June 2006 and August 2009 were retrospectively analyzed.Results: The mean age of 8 (8.2 %) female and 89 (91.8 %) male patients was 57.3 years (range 32-81). Histological distribution of patients was as follows: 38 (39.2 %) adenocarcinoma, 33 (34 %) squamous carcinoma, 11 (11.3 %) SCLC, 15 (15.5 %) undetermined NSCLC. While 30 (30.9 %) patients were at stage I-IIIA, 67 (69.1 %) patients were at stage IIIB-IV. A weak positive correlation was observed between SUVmax and tumor size (r=0,255 p=0,012). SUVmax was signicantly higher in central tumors than peripheral tumors (p=0,047). According to the pulmonary function tests (PFT), SUVmax was significantly lower in patients with airway obstruction than in patients without airway obstruction (p=0,026). However no significant correlation was found between SUVmax and histological subtype, TNM stage, T, N, M categories, presence of atelectasis, radiological appearance of tumor, margin of tumor.Conclusion: In our study, no significant correlation was found between SUVmax with TNM stage and histological subtype in patients with lung cancer particularly at advanced stage. However a positive correlation was observed between SUVmax and tumor size. In our study, statistically significant correlation was observed between SUVmax and PFT findings, although no information about these findings in the English literature that we have searched was reached. Further prospective and multicentric studies with larger patients groups are needed to identify parameters effecting FDG uptake and the relation of SUV with prognosis in lung cancer.

Benzer Tezler

  1. Akciğer adenokarsinom tanılı hastalarda, tanı anında çekilen PET/BT'de primer tümör SUVmax değeri ile takipte beyin metastazı gelişimi arasındaki ilişki.

    The correlation between the primary tumor SUVmax value on taken PET/CT at the time of diagnosis and the development of brain metastasis during follow-up in patients with lung adenocarcinoma.

    KÜBRA UZUNOĞLU

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2022

    Göğüs HastalıklarıSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Göğüs Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. SEVDA CÖMERT

  2. Akciğer kanserinde CRP/serum albümin oranının prognostik değeri ve sağkalım ile ilişkisi

    Prognostic value and survival association of CRP/albumin ratio in lung cancer

    ÇİSE TÜCCAR

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2020

    Göğüs HastalıklarıSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Göğüs Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. EMİNE BAHAR KURT

  3. Opere olan akciğer kanserli hastalarda nütrisyonel durumun ve inflamatuar belirteçlerin morbiditeye etkisi

    The effect of nutritional situation and inflammatory markers on morbidity in patients with lung cancer operating

    ONUR DERDİYOK

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    Göğüs Kalp ve Damar CerrahisiSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Göğüs Kalp ve Damar Cerrahisi Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. CANSEL ATİNKAYA

  4. Pulmoner nodül malignite tahmin modellerinin etkinliklerinin opere nodüller üzerinden karşılaştırılması

    Comparison of the effectiveness of pulmonary nodule malignancy prediction models via operated nodules

    HAKAN NOMENOĞLU

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2020

    Göğüs Kalp ve Damar CerrahisiSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Göğüs Cerrahisi Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. GÖKTÜRK FINDIK

  5. Prediction of COVID 19 disease using chest X-ray images based on deep learning

    Derin öğrenmeye dayalı göğüs röntgen görüntüleri kullanarak COVID 19 hastalığının tahmini

    ISMAEL ABDULLAH MOHAMMED AL-RAWE

    Yüksek Lisans

    İngilizce

    İngilizce

    2024

    Bilgisayar Mühendisliği Bilimleri-Bilgisayar ve KontrolGazi Üniversitesi

    Bilgisayar Mühendisliği Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. ADEM TEKEREK