Prematüre yenidoğanların kronik akciğer hastalığını öngörmede eozinofil aktivasyonunun göstergeleri olan ?Eosınophıl Derıved Neurotoxın? ve hücresel yüzey antijeni düzeylerinin etkinliği
The efficacy of serum levels of ?Eosinophil Derived Neurotoxin?, surface antigen of cells and eosinophil count which are indicators of eosinophil activation in the prediction of chronic lung disease development in premature infans
- Tez No: 248609
- Danışmanlar: PROF. DR. BETÜL ACUNAŞ
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları, Child Health and Diseases
- Anahtar Kelimeler: Prematüre yenidoğan, kronik akciğer hastalığı, eosinophilderived neurotoxin, Clusters of Differentiation 9, eozinofil, premature infant, chronic lung disease, eosinophil derived neurotoxin, clusters of differentiation 9, eosinophils
- Yıl: 2009
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Trakya Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 117
Özet
İmmatür yenidoğanların giderek yüksek oranda yaşatılması sonucu kronik akciğerhastalığı insidansı giderek artmakta ise de bu antitenin etyolojisi ve önemli göstergeleri halenbelirsizliğini korumaktadır. Kronik akciğer hastalığına yol açan risk faktörleri ve serum?eosinophil derived neurotoxin?, hücresel yüzey antijeni düzeyleri ve eozinofil sayısıarasındaki ilişkiyi araştırdığımız çalışmamıza 34 gebelik haftası ve öncesinde doğan 60 olguileri dönük olarak alındı. Olgular üç grup olarak değerlendirildi. Kronik akciğer hastalığı verespiratuar distres sendromu geliştirmeyenler Grup 1 (n=15), respiratuar distres sendromugelişen ancak kronik akciğer hastalığı gelişmeyenler Grup 2 (n=20), kronik akciğer hastalığıgeliştirenler Grup 3 (n= 25) olarak ayrıldı. Prenatal, natal ve postnatal özellikleri kayıt edildi.Tüm olgulardan postnatal 1, 7 ve 28. günlerde kan örneği alınarak serum ?eosinophil derivedneurotoxin?, hücresel yüzey antijeni düzeyleri ve eozinofil düzeylerine bakıldı.Annede erken membran rüptürü, 1. dakika ve 5. dakika Apgar skorunun, apne ,nekrotizan enterokolit, prematüre retinopatisi, fototerapi, fototerapi süresi, mekanik ventilatöruygulama, mekanik ventilatörde kalma süresi, beslenme türü, transfüzyon sayısı , teofilin,1.gün verilen sıvı ve 2. gün verilen sıvı ve ibuprofen kullanılması gereken patent duktusarteriozus varlığı risk faktörü olarak bulundu. Erken membran rüptürü varlığının kronikakciğer hastalığı gelişimini 0,2 kat azalttığı, ibuprofen kullanılması gereken patent duktusarteriozus varlığının ise 7.8 kat artırdığı saptandı.Gruplar karşılaştırıldığında Grup 1 ve Grup 3 arasında 1. gün ?eosinophil derivedneurotoxin ? değerleri arasında sınırda anlamlı fark vardı. Gruplar arasında ?Clusters ofDifferentiation 9? değerleri arasında anlamlı fark saptanmadı. Tüm gruplarda serum eozinofilyüzdelerinin zamanla arttığı saptandı.Değerlendirilen tüm parametreler için özgüllük, duyarlılık, pozitif ve negatif tahmindeğerlerinin düşük olduğu saptandı.Çalışmamızda bakılan parametrelerin düzeyleri ile kronik akciğer hastalığının gelişimiarasında anlamlı ilişki saptamadık. Olgu sayımızın az olmasının uygun değerlendirmeyapmamızı engellediği ve daha geniş çaplı ileri çalışmalara ihtiyaç olduğu sonucuna varıldı.
Özet (Çeviri)
Recent developments in neonatology led to an increase in the survival rates ofimmature newborn infants resulting in an increase in chronic lung disease. However, theetiology and predictive factors of this entity remains obscure.In this study in order to determine risk factors for chronic lung disease and relationshipbetween chronic lung disease and serum levels of ?eosinophil derived neurotoxin?? andsurface antigen of cells, and eosinophil count, 60 patients born before 34. weeks of gestationalage were enrolled prospectively. Patients were evaluted in three groups. Group 1 (n:15)included infants who neither developed respiratory distress syndrome nor chronic lungdisease. Group 2 (n:20) included infants who developed respiratory distress syndrome but nochronic lung disease. Group 3 (n:25) included infants who developed both respiratory distresssyndrome and chronic lung disease. Prenatal, natal and postnatal characteristics wererecorded. Blood samples were taken from all of the patients on 1st, 7th and 28th days of life,serum levels of ?eosinophil derived neurotoxin?? surface antigen of cells and eosinphil countwere determined.Premature rupture of membranes, Apgar score of 1. and 5. minute, apnea, necrotizingenterocolitis, retinopathy of prematurity, phototherapy application, phototherapy duration,application of mechanical ventilation, duration of mechanical ventilation, type of feeding,number of transfusion, teophylline and parenteral fluid administration and ibuprofen treatmentwere determined as risk factors associated with chronic lung disease development. Prematurerupture of membranes decreased the risk of chronic lung disease development by 0,2 times,and patent ductus arteriosus requiring ibuprofen treatment increased the risk by 7,8 times.The comparison of study groups revealed a borderline significant difference in serumlevels of ?eosinophil derived neurotoxin?? on day 1 betwen Group 1 and Group 3. There wasno statisticaly significant difference between the groups in terms of clusters of differentiation9 levels. Eosinophil counts were noted to increase postnataly in all groups.The sensitivity, specificity, positive and negative predictive value of both serum levelsof ?eosinophil derived neurotoxin?? and surface antigen of cells were low in the prediction ofchronic lung disease development.In conclusion, we could not determine a significant association of serum level of?eosinophil derived neurotoxin?? and surface antigen of cells with chronic lung diseasedevelopment. Due to low number of patients in this study further and larger studies arerequired in this respect.
Benzer Tezler
- Yenidoğanlarda patent duktus arteriyozusun agresif tedavi ile veya tedavisiz takibinin etkilerinin incelenmesi
Investigation of the effects of aggressive treatment with or without treatment of patent ductus arteriosus in newborns
SUNA ADEVİYE DİNÇ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2020
Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıSelçuk ÜniversitesiÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. HANİFİ SOYLU
- Yenidoğan yoğun bakım ünitesi'nde takip edilen 34. gebelik haftasından önce doğan bronkopulmoner displazi(BPD) tanısı alan tüm bebeklerde hematolojik parametrelerinin bpd gelişme riski açısından retrospektif olarak değerlendirilmesi
Retrospective evaluation of hematologic parameters in terms of the risk of developing bpd in all infants diagnosed with bronchopulmonary dysplasia(BPD) born before the 34th gestational week who were followed up in the neonatal intensive care unit
ÖZDEN CAN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2024
Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıSağlık Bilimleri ÜniversitesiÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. GÖKHAN BÜYÜKKALE
- Betametazon ve TRH'nın fetal tavşan akciğer maturasyon ve morfolojisine etkileri
The Effects of bethametasone and TRH on fetal rabbit lung maturation and morphology
İSMAİL MUTAFOĞLU
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
1997
Kadın Hastalıkları ve DoğumDokuz Eylül ÜniversitesiKadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı
PROF. DR. OKTAY ERTEN
PROF. DR. BERRİN ACAR
- Solunum sıkıntısı olan yenidoğanlarda kurtarıcı yüksek frekanslı titreşimli ventilasyon (HFOV) uygulanmasının prognoza etkileri
Prognostic effects of rescue high-frequency oscillatory (HFO) ventilation in neonatal respiratory failure
ECE MEKİK
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2016
Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıAnkara ÜniversitesiÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. ÖMER ERDEVE
- 32 hafta altında doğan prematürelerde betametazon ve deksametazonun beyin volümü ve bronkopulmonerdisplazi üzerine etkilerinin değerlendirilmesi
Effects of dexamehtasone and betamethasone on brain volume and broncopulmonary dysplasia in premature infants younger than 32 weeks of gestastion
CEMAL KAYIRAN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2016
Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıYüzüncü Yıl ÜniversitesiÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. ERDAL PEKER