Sanat ve işlevi bakımından Platon, Marxizm, frankfurt okulu
Başlık çevirisi mevcut değil.
- Tez No: 27105
- Danışmanlar: DOÇ. DR. SITKI M. ERİNÇ
- Tez Türü: Yüksek Lisans
- Konular: Felsefe, Philosophy
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 1993
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Hacettepe Üniversitesi
- Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Felsefe Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 111
Özet
ÖZET Felsefe tarihinde, sanatın ne olduğu ve nasıl bir işlev yüklenebileceği öteden beri ele alınmış ve bu konuda birçok fikir ileri sürülmüştür. Sanata kimileri toplumsal, kimileri bireysel bakımdan işlev yüklemişlerdir. Kimileri de sanatın işlevinin kendisi olduğunu ileri sürmüşlerdir. Hegel gibi bazı düşünürlerse sanatın son bulabileceğini bile iddia etmişlerdir. Sanata toplumsal bir işlev yükleyen görüşlerin başlıcaları Plâton'a, Marxizme ve Frankfurt Okulu'na aittir. îdeal bir devletin koruyucularının yetiştirilmesinde ve ideal bir devlet düzeninde, sanata nasıl bir yer verilmesi gerektiğini tartışan Platon' dan, sanat yapıtlarının mal haline gelmesini toplumsal bakımdan çözümleyen ve varolan toplum düzeninin eleştirisine yönelten Marxizme, sanata“yanlışlıklar ve bölünmüşlükler içinde bir sığınma yeri olarak bütünselliğin ve doğruluğun ülkesi”şeklinde bakan Adorno'ya kadar, sanatı bir toplum biçimi ile ilişkisinde ele almada ortak ve farklı olan yönler vardır. Ayrıca“sanat için sanat”şeklinde formüle edilen anlayışın bile toplumsal bir başkaldırı niteliği taşıdığı gözönünde bulundurulursa, sanatın toplumsal bakımdan işlevsizliğinden söz etmek zorlaşır. Sanatın -özellikle müzik, sinema ve resim alanında- tarihin hiçbir döneminde görülmediği kadar endüstrileştiği ve ulusal sınırlar dışında, dünya çapında insanlık durumunu, insan için ortak sayılan sorunları ele aldığı günümüzde, bu olguları gözönünde bulundurarak, felsefe tarihinde sanata toplumsal işlev yükleyen bu görüşlerin oluşturduğu sorunsala yaklaşmaya çalışılacaktır.11 Bu amaçla, birinci ana bölümde, sanatın taklitten ibaret olduğunu ve insanın tutkusal yanına hitap ettiğini, bu yüzden de ideal bir devlet düzeninde kabul edilebilirliği olmadığını; ancak“kendini haklı gösterebilecek”sanatların ve müziğin kabul edilebilirliğini savunan Platon'un görüşleri alınmıştır. İkinci ana bölümde, Marxizmin sanata yaklaşımı ve onu kapitalist toplum düzeni içinde değerlendirmesi ele alınmıştır. Burada Marx'in, Plekhanov'un, Troçki'nin ve Lukacs'ın görüşlerine yer verilmiştir. Kısaca belirtmek gerekirse, Marx-Engels ve onları izleyen düşünürler, sanatı, temelde, insani ve toplumsal gerçekliğin ifade edildiği bir alan olarak görürler. Sanatın bir yandan kapitalist toplum içerisindeki yerini saptarlar; bir yandan da gelecek toplum idealleriyle bağlantılı olarak işlev yüklerler. Onlara göre insanın gerçek varlığını ortaya koyabileceği bir toplum düzeninde, insan, sanata son derece yakın olacaktır. Üçüncü bölümde ise, Frankfurt Okulu düşünürlerinden Adomo ve Marcuse'nin görüşlerine yer verilmiştir. Her iki düşünür de genel olarak ileri endüstri toplumlarında sanatın durumunu incelemişlerdir. Onlara göre, ileri endüstri toplumlarında sanat, teknolojik ilerlemenin de bir sonucu olarak, büyük ölçüde, endüstriyel üretimin bir parçasıdır. Ancak“özerk”diye adlandırdıkları sanat türü, toplumsal eleştiri içerdiğinden“doğru”sanat sayılabilir. Çalışmanın sonucunda, bu yaklaşımların temelinde belirli bir insan, toplum, devlet ve ahlak anlayışının bulunduğu görülmekte ve tasarlanan bir devlet modeline uygun olarak biçimlenmesi istenen insanın yaratılmasında sanatın kullanılmasının gerekli bulunduğu anlaşılmaktadır.
Özet (Çeviri)
SUMMARY In the history of philosophy, the nature of art and its function have been frequently discussed. Some philosophers have regarded art as a social phenomenon, some others have regarded it as individual. Still others said that the aim of art was itself. Some, like Hegel, thought that art could even come to an end. The main views that attribute a social function to art belong to Plato, Marxism and the Frankfurt School. There are comon as well as different points to be observed when the relation of art to a form of society is taken into consideration, ranging from Plato, who discusses what kind of function can be given to art in an“ideal”state system and in the bringing up of the guardians of an ideal state, to Marxism, which analyses how works of art become salable commodities and wants art to be a critique of the prevailing social order, and to Adorno, who regards art as a shelter for the bourgeois individual and as an“area of truth”. Furthermore, when one considers that even a view like“art for art's sake”expresses an objection to a prevailing situation it becomes difficult to speak of art as something that does not have a social function. Today, at a time when arts have a most industrialized character never seen before in history and are taking up the human condition as their subject, on a worldwide scale, we shall consider how we can approach the problems created by the views that attribute social function to art.IV With this aim in mind, in the first section we examine Plato's view of art. According to him, art consists of“mimesis”and addresses itself to the passionate side of the human being. Art is not acceptable in the“ideal”state system. However, music and arts that“justify themselves”are acceptable. In the second section we take up the Marxists' approach to art and their evaluation it in the capitalist society. Here are reviewed the approaches of Marx-Engels, Plekhanov, Trotsky, Lukacs. Marx, Engels and the other thinkers basically accept art as an area for expression of social and human reality. On the one hand, they determine the situation of art in the capitalist society, and on the other, they attribute to it a function in accordance with a future model of society. For them Man will stand very close to art within a social order allowing him to express his real self. In the third section, we study Adorno and Marcuse, members of the Frankfurt School. Both analyse the situation of art in advanced industrial societies. According to them, in these societies art becomes a part of industrial production as a result of technological developments. But the type of art that they call“autonomous”can also be qualified as“correct”as it includes social critism. As a conclusion, these approaches basically include a certain understanding of Man, society, state and morality. It is obvious that they consider art is necessary for shaping human beings in accordance with a state model.
Benzer Tezler
- Eski Yunan'da tragedyanın siyasal rolü
The Political role of Greek tragedy in ancient Greece
BANU KILAN
Yüksek Lisans
Türkçe
1998
Siyasal BilimlerAnkara ÜniversitesiKamu Yönetimi ve Siyaset Bilimi Ana Bilim Dalı
PROF. DR. MEHMET ALİ AĞAOĞULLARI
- Die Suche nach einer terminologischen Äquivalenz zum Begriff Der Metapher im Türkischen durch Vergleich von Rhetorik und belâgat
Metafor Kavramına Retorik- Belâgat Mukayesesi İçinde ve Belâgat Terminolojisinde Kavramsal Karşılık Arayışları
MEHMET AKİF DUMAN
Doktora
Almanca
2018
DilbilimJohannes Gutenberg-Universität MainzTürkoloji Ana Bilim Dalı
PROF. DR. HENDRİK BOESCHOTEN
- Gereksiz ve işlevsiz bir varlık hali olarak değerli nesne: Çağdaş mücevher alanında değerlilik algısı oluşturma sürecine malzeme ve biçimlendirme tekniklerinin etkisi
Nonessential and dysfunctional precious object as a mode of being: The impacts of materials and fabrication methods on the formation of the sense of preciousness in the field of contemporary jewellery
NEVZAT KÜRŞAT İNAN
Sanatta Yeterlik
Türkçe
2021
El SanatlarıÇukurova ÜniversitesiSanat ve Tasarım Ana Sanat Dalı
PROF. SUAT KARAASLAN
- Une autre fidélité ; le retour d'Alain Badiou à Platon et sa transformation de Platon face aux problèmes philosophiques contemporains
Bir başka sadakat; Alain Badiou'nun çağdaş felsefe problemleri karşısında Platon'a dönüşü ve onun dönüştürüşü
ÖZHAN ÖZTÜRK
Yüksek Lisans
Fransızca
2023
FelsefeGalatasaray ÜniversitesiFelsefe Ana Bilim Dalı
DR. ÖĞR. ÜYESİ ÖMER ORHAN AYGÜN
DR. ÖĞR. ÜYESİ HAKAN YÜCEFER
- Diyarbakır Ziya Gökalp İlkokulu koruma projesi
Diyarbakır Ziya Gökalp Primary School conservationproject
ŞULE ERGÜN
Yüksek Lisans
Türkçe
2024
MimarlıkDicle ÜniversitesiMimarlık Ana Bilim Dalı
PROF. DR. FATMA MERAL HALİFEOĞLU