Kentsel kültür mirasına yönelik risk azaltımı için bir yönetim modeli önerisi: İstanbul-Büyükada örneği
A management model for risk mitigation for urban cultural heritage: Istanbul-Büyükada case study
- Tez No: 293686
- Danışmanlar: PROF. DR. NURAN ZEREN GÜLERSOY
- Tez Türü: Doktora
- Konular: Şehircilik ve Bölge Planlama, Urban and Regional Planning
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2010
- Dil: Türkçe
- Üniversite: İstanbul Teknik Üniversitesi
- Enstitü: Fen Bilimleri Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Şehir ve Bölge Planlama Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 210
Özet
Türkiye'de kentsel kültür mirasının risk yönetiminde var olan sorunlar, koruma ve risk yönetimi alanlarında ortak bir işleyişin olmamasından kaynaklanmaktadır. Bu bağlamda tezin amacı, tarihi kentsel çevrelerde kentsel kültür mirasına yönelik risklerin analiz, değerlendirme ve azaltımında yol gösterici olabilecek bir risk yönetim modelinin ve uygulama sürecinin ve uygulama sürecini oluşturan, analiz, değerlendirme ve azaltım aşamalarının tanımlanması ve Adalar Merkezi olan Büyükada (İstanbul) örneğinde bu modelin denenmesidir. Tarihi kentsel çevreler için var olan sistemde koruma çalışmaları ve afet riski azaltımı birbirinden bağımsız işleyen iki süreçtir ve önerilen modelde bu sistemlerin bütünleştirilmesi hedeflenmiştir.Kentsel kültür mirasının karşı karşıya olduğu risklerin kaynaklarına bakıldığında fiziksel çevre, sosyal, ekonomik, politik veya teknik-organizasyonel olarak sınıflandırabilecek ve fakat bu kategoriler arasında da geçişler ve ortaklıkların bulunduğu çok katmanlı bir nedenler grubu görülmektedir. Örneğin kullanıcısının farklı öncelikleri nedeniyle düzenli olarak bakımı yapılmamış bir kentsel kültür mirası yapısı, deprem nedeniyle yıkıldığında hem sosyo-kültürel hem de fiziksel kökenli risklerden zarar görmektedir. Deprem, sel gibi doğal afetler doğal ya da insan yapısı bir afet olarak ortaya çıkan yangın bütün dünyada kentsel kültür mirasını tehdit eden başlıca fiziksel çevre kaynaklı risklerdir. İklim değişiklikleri ve yoğunlaşan kentsel alanlar ile etkileri artan sel afetleri, tarihi gelişim sürecinde akarsu veya deniz kenarlarında konumlanmış kentlerde, yapısal hasar yaratmaktadır.Türkiye'de, kentsel kültür mirası pek çok farklı alanda risk altındadır. Kentsel alandaki kültürel miras yapılarına ilişkin detaylı envanter bilgisinin eksikliği, miras ögesini tehdit eden tehlikelerin etkilerinin değerlendirilmesini güçleştirmektedir. %95'i çeşitli derecelerde sismik risk altındaki Türkiye'de kentsel kültür mirası alanlarını da tehdit eden en önemli fiziksel çevre kaynaklı risklerden birisi depremdir. Bunun yanı sıra yakın dönemli diğer örnekler arasında Hasankeyf'in Ilısu barajının yapım kararıyla sular altında kalacak olması, Tarlabaşı'ndaki tescilli yapılara, cephelerine indirgenen bir koruma anlayışı ile müdahale edilmesi ya da gelir elde etmek amacıyla kundaklanan tarihi ahşap yapılar da politik, sosyal ve ekonomik kaynaklı risklere örnek oluşturmaktadır. Yasal çerçeve, idari yapılanma ve finans kaynaklarında olumlu gelişmeler olmasına karşın kentsel kültür mirasına yönelik risk azaltımı ile ilgili uygulamalarda bütünleşik ve etkin bir sistem henüz bulunmamaktadır. Ayrıca yasal yapıdaki kimi düzenlemeler de yeni riskler oluşmasına neden olabilmektedir. Örneğin 5225 sayılı Kültür Yatırımlarını ve Girişimlerini Teşvik Kanunu 2863 sayılı Kanunla korunan alanları da teşvik kapsamı içine almıştır. Bu düzenleme turizm baskısının kentsel koruma alanları üzerindeki etkisini artırmaktadır. 5366 sayılı Yıpranan Tarihi ve Kültürel Taşınmaz Varlıkların Yenilenerek Korunması ve Yaşatılarak Kullanılması Hakkında Kanun gerekçelerinden birisi olarak doğal afete karşı önlemi de içermektedir. Yenileme alanlarında yapılan kimi düzenlemeler ise koruma ilkeleri ile bağdaşmayan ve miras ögesine zarar veren sonuçlar doğurmaktadır.Kentsel kültür mirasının risklere karşı korunmasına ilişkin bir strateji üretebilmek için bütünleşik ve çok yönlü bir yaklaşım ortaya koyma gerekliliği ortadadır. Riske duyarlı bir yönetim modeli, kentsel kültür mirası için gereken bütünleşik yaklaşımı ortaya çıkarabilir. Bu çalışma kapsamında tarihi kentsel çevrelerde kentsel kültür mirasına yönelik olarak fiziksel çevre kaynaklı risklerin yönetimi için bir model önerisi geliştirilmiştir. Bu modelde özellikle tarihi kentsel çevreleri önemli bir şekilde etkileyen doğal afetlere yönelik risk analiz, değerlendirme ve azaltım bileşenleri için Coğrafi Bilgi Sistemleri'ne dayanan bir değerlendirme sistemi tanımlanmıştır. Bu modelin uygulama örneği olarak Adalar'ın merkezi fonksiyonlarının yer aldığı Büyükada'da, öngörülen deprem (ve tsunami), yangın ve sel/su baskını tehlikelerine karşı öncelikli zarar azaltma müdahale alanları ve risk altındaki kentsel kültür mirasının değerlendirmesi yapılmıştır. Bu alanın seçilmesinin nedeni Deprem Master Planı (2001) kapsamında öncelikli müdahale alanı olarak gösterilen Adalar bölgesi JICA Mikrobölgeleme raporuna (2002) göre de İstanbul metropoliten alanı içinde beklenen İstanbul depreminde kültürel mirasın en fazla hasar gördüğü alandır.Çalışma kapsamında ele alınan risk yönetim modeli, risk analizi, risk değerlendirmesi ve risk azaltımı olmak üzere üç aşamadan oluşmaktadır. Risk analizi, risklerin tanımlanması ve bu riskleri etkileyen faktörlerin/parametrelerin ve bu faktörlerin ağırlıklarının ve önem derecelerinin belirlenmesidir. Risk değerlendirmesi, risk faktörlerinin her birisi ve toplam risk için üretilen analizlerle kentsel kültür mirasına yönelik risklerin değerlendirilmesi ve öncelikli müdahale gerektiren alanların tanımlanmasıdır. Risk azaltımı ise farklı derecelerde önceliğe sahip olan müdahale alanları için yapısal ve yapısal olmayan müdahale türlerinin ortaya konması ve müdahale araçları ile sürecin tanımlanmasıdır. Bu model kapsamında kullanılan Çok Kriterli Analiz Yöntemlerinden Analitik Hiyerarşi Sürecinin risk analizinde kullanım örneklerini değerlendirmek amacıyla altısı detaylı olmak üzere bir dizi risk analizi, değerlendirmesi ve yönetimi örneği incelenmiştir. Detaylı incelenen örnekler: RISK-UE Projesi (8 Avrupa Kenti için sismik risk analizi); sel afeti için hassasiyet değerlendirmesi, Salento-İtalya; Çok Kriterli Değerlendirme Yöntemi ile yangın riski analizi, Hindistan; Çok kriterli mekânsal analiz yöntemi ile deprem tehlikesi analizi, ABD; Bulanık mantık ile yangın riskinin değerlendirilmesi, Sydney-Avustralya ve Bulanık mantık ile yangın çıkış riskinin analizi, ABD örnekleridir. Örneklerde kullanılan parametreler ve ağırlıkları ile analizin yapısı gibi veriler, öneri modele girdi olarak aktarılmıştır.Fiziksel çevre kaynaklı risklerden deprem, yangın ve sel ve su baskını ele alınmıştır. Deprem riski analizi kapsamında: jeolojik yapı ile olası deprem etkilerinin analizini içeren ?Zemin tehlike analizi?; olası deprem etkilerinin, batimetri, kıyı topoğrafyası ve denizde heyelan etkilerinin bütünleşik analizi olan ?Tsunami tehlike analizi? ve mevcut yapıların yapı tarzı ve bina durumuna bağlı olarak deprem davranışı ve hasargörebilirliklerinin bütünleşik analizi olan ?Yapısal hasargörebilirlik analizi? yapılmıştır. Yangın riski analizi yangın çıkış ve yangın yayılma olmak üzere iki farklı analizi içermektedir. Yangın çıkış riski, yangının çıkmasına neden olacak yanıcı/patlayıcı kullanımlar gibi etmenlerin tanımlandığı risk analizidir.Yangın yayılma riski ise, yangının yayılma hızına etki edecek bitki örtüsü tipi ve yoğunluğu, rüzgar ve eğim gibi etmenlerin tanımlandığı risk analizidir.Sel riski analizinde ?Zemin tehlike analizi? ve ?Su toplama dağıtma yapılarının hasargörebilirliğinin analizi? yapılmıştır. Zemin tehlike analizi aşırı yağış ve taşkın nedeniyle zemin özelliklerine ve eğime bağlı olarak sel tehlikesi olan alanlar tanımlanmaktadır. Baraj veya su toplama-dağıtma yapılarının hasargörebilirliğine bağlı tehlike analizi ile bu yapıların olası etki alanları tanımlanmaktadır.Risk değerlendirmesi iki aşamada ele alınmaktadır: Birincisi her bir risk faktörü için hassasiyet (vulnerability) alanlarının belirlenmesidir. İkinci aşamada farklı risk faktörlerinin, ağırlıklarına göre beraber değerlendirilmesi ile kentsel kültür mirasına yönelik riskler açısından, öncelikli müdahale alanlarının tanımlanması yeralmaktadır. Risk azaltımı aşamasında tanımlanan müdahale alanlarına planlama, kentsel tasarım ve yapısal olmak üzere üç farklı ölçekte müdahale tanımlanmıştır. Planlama ölçeğinde müdahale kapsamında arazi kullanımı kararları, ulaşım planlaması ve yoğunluk kararlarında yapılacak düzenlemeler kentsel kültür mirasına yönelik riskin azaltımına katkıda bulunmaktadır. Kentsel tasarım ölçeğinde müdahaleler yapı ve yapı gruplarının yakın çevresinde yapılabilecek olan çalışmaları ve alınabilecek önlemleri içermektedir.Büyükada'da yapılan risk analiz ve değerlendirmeleri adadaki kentsel kültür mirası ögelerinin %40,2'sinin yüksek derecede fiziksel çevre kaynaklı risk altında olduğunu göstermektedir. Büyükada'daki yapılar ağırlıklı olarak deprem ve yangından etkilenmektedir. Yüksek yanıcılığa sahip Kızılçam ve Fıstıkçamı alanlarının bulunduğu Büyükada'da kentsel kültür mirası ögelerinin önemli bir kısmını da ahşap yapılar oluşturmaktadır. Bu bağlamda Büyükada'da kentsel kültür miras alanları başta olmak üzere fiziksel çevre kaynaklı tehlikelerin etkilerinin azaltılması gerekmektedir. Bunun için ilk etapta müdahale edilmek üzere dört öncelikli müdahale alanı tanımlanmıştır. Bu tanımlama özellikle yapıların restorasyonları gibi müdahaleler için kaynakların sınırlılığı düşünüldüğünde daha da önem kazanmaktadır. Fiziksel çevre kaynaklı risklere yönelik zarar azaltımında kapasitenin artırılması gerekmektedir. Büyükada anakaradan izole olmasından dolayı afet anında kendine yetebilmesi gerekliliği vardır. Kentsel kültür mirasına yönelik risk ile ilişkili olarak karar vericilerin ve plancıların teknik bilgisinin artırılması da yapılan müdahalenin etkinliği açısından önemlidir. Bunların yanısıra kentsel kültür mirasına yönelik risk ile ilişkili olarak kullanıcıların ve mülk sahiplerinin farkındalığın artırılması gerekmektedir. Kentsel kültür mirasının fiziksel çevre kaynaklı risklere karşı dayanımının artırılması için finans kaynağı yaratılması gerekmektedir. Sivil mimari miras sahiplerine, kentsel kültür miras ögesi yapıları için onarım ve bakım için mikro kredi vb. finansal araçların üretilmesi gibi önlemler ele alınmalıdırÇalışma sonuçları, yapılara yönelik bütüncül değerlendirme ile tarihi kentsel çevre içinde farklı risk faktörlerini ve dinamiklerini ortaya çıkarmaktadır. Önerilen yöntem CBS ile ortak bir veritabanını kullanarak, var olan ham verinin farklı biçimlerde sentezine olanak sağladığı için, yerel ve merkezi yönetimler tarafından ortak olarak kullanılabilir. Bu model halihazırda birbirinden bağımsız olarak işleyen risk yönetimi ve azaltımı ile koruma süreçlerinin, tarihi kentsel alanlarda koruma amaçlı imar planı ve alan yönetimi planları gibi araçlar ile bütünleştirilmelerinde de kullanılabilir.
Özet (Çeviri)
In Turkey existing issues in the research area of risk mitigation for urban cultural heritage that is at risk, are mainly attributable to absence of a common and defined risk management system among the stake-holders that are responsible from risk mitigation at historical urban environments. Within this context this thesis aims, to define a risk management model that would guide at analysis, assessment and mitigation of risks that threaten urban cultural heritage and it also aims to use the suggested methodology for a case study of Büyükada (Center of Adalar town in Istanbul). Existing System for conservation and disaster risk mitigation are two independent processes and the suggested model also aims to combine these two systems.The sources of risks that threaten urban cultural heritage can be categorized such as physical, social, economic, political and technical /organizational however; it should also be noted that there are risks that can be a combined result of different categories of risk and not to mention that risk in itself is a multi layered concept. For instance a privately owned cultural heritage building might long be neglected due to different preferences of the owner and when it is demolished by an earthquake the causative reason for this is rooted in both the socio-cultural and the physical environment related factors. Natural disasters such as earthquake and flood, or fire (both wildfire and manmade) are the main sources of physical environmental motivated risks that threaten urban cultural heritage all over the world. Climate change and affect of increasingly populated urban areas on historical urban centers those are located along waterside result as devastating flood that gives structural damage.In Turkey, urban cultural heritage is under risk at many different levels. Inadequate inventory of cultural heritage buildings makes the risk assessment process rather difficult. 95% of Turkey is under different levels of earthquake risk, which is one of the most important physical environment related risk in Turkey for urban cultural heritage. Aside from the earthquake factor, other recent examples of cultural heritage at risk generated by political, social or economic factors include Hasankeyf, an archeological heritage area that will be flooded by the completion of the Ilisu Dam; a conservation attitude that has been demoted to just keep the facades of otherwise protected structures in Tarlabasi or arson in empty wooden heritage buildings with aim to benefit from their land financially. Even tough there are positive advancement within the legal frame, administrational structure and financial resources regarding urban cultural heritage, there is still a need for an integrated and holistic system in application process for risk mitigation for urban cultural heritage. Besides some parts of the legal system related to conservation issues cause secondary risks for urban cultural heritage. For instance Law of Promotion of Tourism Investments and Entrepreneurship No.5225, covers and encourages tourism activities at the cultural heritage sites which are under protection with Conservation Law no 2863. This arrangement increases the pressure on the historical sites. Regeneration and renewal Law no 5366 includes natural disasters as a reason for declaration of renewal sites. While an area is declared as renewal zone, some of the applications on the cultural heritage buildings result with loosing originality or ruining integrity.Within the existing system, conservation and disaster risk mitigation are two separate processes that operate individually, and it is aimed in this thesis to integrate the two using the suggested model. In order to be able to implement a strategy for reducing risks for urban cultural heritage, it is necessary to adopt an integrated and multi-faceted approach. A management model that is sensitive to risks can bring the integrated approach that is necessary for urban cultural heritage. As a part of this thesis, a risk management model for urban cultural heritage has been developed. Within this model a GIS based system has been defined for the at analysis, assessment and mitigation components of risks that are generate from natural disasters that affect historical urban areas. In order to implement this model, besides the aim, context and policies that have been defined within the existing management plan that had been prepared for Buyukada, the center of Adalar municipality, an assessment of the urban cultural areas and an assessment of the risk mitigation areas for the foreseeable disasters such as earthquake (and tsunami), fire and flood, has been conducted. The reason for choosing Adalar-Buyukada is that it has been pointed both at Earthquake Master Plan (2001) and at JICA Microzonation report (2002) as the area where the damage at urban cultural heritage is the highest.Suggested model within the theses includes three major steps that are risk analysis, risk assessment and risk mitigation that altogether form risk management. Risk analysis is defining risks, the parameters that affect these risks and weight (importance) of these parameters. Risk assessment is evaluation total and partial risk for the urban cultural heritage and defining prioritized intervention areas. Risk mitigation is defining structural and non-structural measures for the prioritized areas, the intervention tools and the process. Within this thesis several risk analysis and management examples has been evaluated six of which are assessed in depth. Examples that are evaluated in depth are: RISK-UE Project (Seismic risk analysis for 8 European countries); flood vulnerability analysis in Salento-Italy; Fire risk analysis with Multi-Criteria Analysis method in India; earthquake risk analysis with multi-Criteria Analysis method in USA; fire risk evaluation by Fuzzy Logic methods in Sydney-Australia; fire ignition risk analysis with Fuzzy Logic method in USA. Parameters and their weights and structure of the analysis itself are used as input to the suggested model.Earthquake, fire and flood have been chosen among the risks that are caused by factors related to the physical environment. Within earthquake risk analysis: ?Ground hazard analysis? where geological structure and their possible earthquake behavior is analyzed; ?Tsunami hazard analysis? is made as an integrated analysis of possible earthquake affect through the sea topography, batimetri and ?Structural vulnerability analysis? is conducted where building behavior is assessed regarding to building type and condition. Fire risk analysis is combined of fire ignition and fire spread risk analysis. Fire ignition risk analysis includes analysis of explosive or flammable usage and areas. Fire spread risk analysis factors that affect the spread of the fire such as vegetation type and density, wind and slope. Within flood risk analysis, ground hazard analysis and vulnerability analysis of water distribution structures are made. Ground hazard analysis includes the geological formation that affects the permeability of the ground and topography of the area. Vulnerability analysis of water distribution structures include the damage and the possible affected area that is around these structures.Risk assessment is made in two steps: First step is defining vulnerability areas for each risk factor. In the second step different risk factors are evaluated together and urban cultural heritage that is under risk is assessed. This step results as different priority areas for intervening urban cultural heritage. In the risk mitigation level physical interventions are defined as urban planning, urban design and architectural level. In urban planning scale land use, transportation planning and density decisions are some of the main areas for risk mitigation. Interventions at the urban design scale include risk mitigation measures within the close surrounding of the heritage structure(s).Risk analysis and evaluation for Büyükada indicated that %40,2 of urban cultural heritage in the island is under risk that is physically induced. Urban heritage structures at Büyükada are affected mainly from earthquake and fire. Highly flammable Red Pine and Pine Nut trees are densely located especially at the middle of the island that is quite close to wooden structures. Within this context both for urban cultural heritage buildings and the rest of the building stock should be retrofitted for risks that are physically induced. For urban cultural heritage structures at Büyükada four different priority areas have been defined. This definition is especially vital when thinking the existing resources for restoration of these structures are rather limited. The capacity for risk mitigation for physical environment related risks. Büyükada is isolated and carrying disadvantages of being an island, therefore the system and the infrastructure should be self-sufficient. Internal training for decision makers and planners should be organized for risk management of urban heritage areas. Raising awareness of the users and owners of urban cultural heritage is another important issue that should be considered. Creating financial resources for increasing strength of the heritage structures are also essential. These resources can be in forms such as micro-credit for heritage owners for basic maintenance and/or technical advice for using the available resources from the government.Results of this study reveal different risk factors and dynamics that are affecting historical urban environment. Suggested model enables a common database structure that can be used by local and central government for different forms of data analysis and synthesis. This model bridges two separate systems, risk mitigation and conservation and can be used within development plans and site management plans.
Benzer Tezler
- Kentsel koruma alanlarında risk analizi ve azaltımına yönelik bir yönetim modeli önerisi, Isparta - Eğirdir örneği
A management model suggestion for risk analysis and mitigation in urban conservation areas – case of Isparta – Eğirdir
AYŞE BETÜL GÖKARSLAN
- Conservation of architectural heritage in Atatürk Boulevard in Ankara
Ankara Atatürk Bulvarındaki mimarı mirasın korunması
GÜNCE UZGÖREN
Yüksek Lisans
İngilizce
2019
MimarlıkOrta Doğu Teknik ÜniversitesiKültürel Mirası Koruma Ana Bilim Dalı
DR. NİMET ÖZGÖNÜL
- Cultural heritage circular governance for the integrated conservation of historic cities: The case of the Medina of Munis
Tarihi şehirlerin bütünleşik korunmasına yönelik kültürel miras'ın döngüsel yönetişimi: Tunus Medine örneği
YASMINE TIRA
Doktora
İngilizce
2024
Şehircilik ve Bölge Planlamaİstanbul Teknik ÜniversitesiMimarlık, Planlama ve Tasarım Ana Bilim Dalı
PROF. DR. HANDAN TÜRKOĞLU
- Koruma alanlarında sürdürülebilir ve sorumlu turizm yönetim planı ilkeleri kapsamında eski Datça
Eski Datça within the scope of sustainable and responsible tourism management plan principles
EMİNE İLAY KADAKAL
Yüksek Lisans
Türkçe
2022
Şehircilik ve Bölge PlanlamaYıldız Teknik ÜniversitesiŞehir ve Bölge Planlama Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. OYA AKIN
- İstanbul'daki Orta Bizans dönemi kiliseleri ve çevrelerinin korunması için öneriler
Proposals for the conservation of Middle Byzantine period churches of Istanbul and their neighbourhoods
MİNE ESMER
Doktora
Türkçe
2012
Mimarlıkİstanbul Teknik ÜniversitesiMimarlık Ana Bilim Dalı
PROF. DR. ZEYNEP AHUNBAY