Geri Dön

Malign potansiyeli bilinmeyen tiroid tümörleri ve diferansiye tiroid tümörlerinde FHIT, P16, P53, EGFR ekspresyonları ve prognostik parametreler ile ilişkisi

Thyroid tumors of uncertain malign potential and differantiated thyroid tumors expression of FHIT, P16, P53 and EGFR correlates with prognostic factors

  1. Tez No: 306116
  2. Yazar: MUSTAFA KOÇ
  3. Danışmanlar: PROF. DR. AYHAN KOYUNCU
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Genel Cerrahi, General Surgery
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2011
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Cumhuriyet Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Genel Cerrahi Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 81

Özet

Tiroid kanserleri en yaygın endokrin sistem tümörleridir ve gelişmiş ülkelerde görülen tüm kanserlerin yaklaşık. %1'ini oluşturur. Her ne kadar günümüzde tiroidin diferansiye karsinomlarında morfolojik özellikler esas alınmakta ise de özellikle son zamanlarda konvansiyonel histoloji bazı enkapsüle foliküler tiroid tümörlerinin benign yada malign sınıflamasında başarılı olamamaktadır. Çünkü bu lezyonların birbirine benzeyen histolojik özellikleri vardır. Bu amaçla çeşitli immnohistokimyasal belirleyiciler kullanılmakla birlikte hiçbirisi %100 sensivite ve spesifite göstermemektedir.Klinisyenler bu zorlukları göz önünde bulundurarak yetersiz agresif cerrahi yada yeterli agresif cerrahi yapmamak durumlarından kaçınmak için genel terminoloji olarak Malign Potansiyeli Bilinmeyen Tiroid Tümörleri terimi önermişlerdir.Günümüzde DTK'lı hastaların nüks ve ölüm risklerinin önceden belirlenebilmesi için prognostik skorlama sistemleri kullanılarak hastaların uzun dönem prognozları hakkında doğru tahminler oluşturulabilmektedir.Bu çalışmada (EGFR), FHIT, P16 P53 antikorları kullanılarak bunların ekspersyonlarına ve prognostik parametrelerle ilişkisine bakılarak tanı güçlüğü yaşanan olgularda rutinde kullanılabilecek immünohistokimyasal panele karar verilmeye çalışıldı.Sonuç olarak MPBTT gri zon lezyonlar olup spesifik küratif prosedürleri ve postoperatif takiplerinin yapılması gereken lezyonlar olarak karşımıza çıkmaktadır. Bizim çalışmamıza göre MPBTT inde EGFR antikoruyla boyanmanın zayıfta olsa prognostik bir ilişki olduğunun gösterilmesi, hastalar için en uygun tanı, tedavi protokolünü belirleyecek, hastaların yaşam kalitesini artıracak, tanı, tedavi ve uzun dönem takip maliyetlerinin azaltacak öngörüler oluşturulmasında anlamlı olabileceğini düşündürmüştür. Ayrıca daha geniş hasta serileri ile yapılacak çalışmalara ve bu lezyonun gerçek agresifliklerini gösteren biomarkerlara ihtiyaç olduğu kanısınada varılmıştır.

Özet (Çeviri)

Thyroid cancers are the most common tumor of endocrine system and constitute approximately 1% of cancers occured in the developed countries. Although in today morphological features are based in differentiated carcinomas of thyroid, particularly in recently conventional histology have not been successful in benign or malignant classification of some encapsulated follicular thyroid tumors. Because these lesions have similar histological features. Although various immunohistochemical markers have been used with this purpose, none of these have show 100% specificity and sensivity.In general terminology, clinicians have suggest the term of Thyroid Tumors with Unknown Malignant Potential(TTUMP) to not performe insufficient aggressive surgery or sufficient aggressive surgery as considering these difficulties.At the present time, accurate estimates about long-term prognosis of the patient can be created to previously determine the risks of recurrence and death of patients with DTC as using prognostic scoring systems.In this study, by using EGFR, FHIT, P16, P53 antibodies and looking expressions and relations with prognostic parameters of those, it was studied to decide that immunohistochemical panel can be used in cases with diagnostic difficulty in routine.Eventually, TTUMP appears as the gray zone lesions required to doing the specific curative procedures and postoperative follow-up. According to our study, showing that there is even though a weak prognostic relation between EGFR antibody staining and TTUMP is made think to be significant in creating of predictions that will determine the most appropiate diagnosis and treatment protocol for the patient, improve life quality of patients, reduce the costs of diagnosis, treatment and long-term follow-up. Additionaly, it is esteemed that there is a need for further studies performed in larger series of patients and biomarkers showing the real aggression of lesions.

Benzer Tezler

  1. Primer ve metastatik karaciğer tümörlerinde radyoembolizasyon tedavisinin etkinliğinin değerlendirilmesi

    Evaluation of the efficacy of radioembolization in primary and metastatic liver malignencies

    ECE BURCU AYDEMİR

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2010

    Radyoloji ve Nükleer TıpHacettepe Üniversitesi

    Radyoloji Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. BORA PEYNİRCİOĞLU

  2. Tiroid kanserlerinde mikro RNA 221,222,146b ve p27kip1protein mRNA seviyesinin prognostik önemi

    Prognostic valve of levels micro RNA 221, 222, 146b and p27 kip1protein mRNA in thyroid cancers

    FETTAH ACIBUCU

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2012

    Endokrinoloji ve Metabolizma HastalıklarıCumhuriyet Üniversitesi

    Endokrinoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. H. SEBİLA DÖKMETAŞ

  3. Nodüler tiroid hastalıklarının değerlendirilmesinde Difüzyon MRG'nin yeri

    The role of Diffusion MRI in evaluation of nodular thyroid diseases

    BARIŞ TEN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2011

    Radyoloji ve Nükleer TıpMersin Üniversitesi

    Radyoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. F. DEMİR APAYDIN

  4. Myoma uteri nedeniyle opere edilen hastalarda histopatolojik incelemenin uterin sarkom, stump, benign myoma ve varyantları açısından araştırılması

    Investigation of histopathological examination in patients operated due to uterine myoma in terms of uterine sarcon stump benign myoma and its variants

    FERİT ÖZMASKAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    Kadın Hastalıkları ve DoğumDicle Üniversitesi

    Kadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. REYHAN GÜNDÜZ

  5. Mesane sitoloji yaymalarının değerlendirilmesi ve sitoloji-histoloji korelasyonunun analizi

    The correlation of bladder cytology diagnosis and histopathologic diagnosis in the diagnosis and surveillance of bladder carcinomas

    NİHAL ULUKORKUT

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2016

    PatolojiGaziosmanpaşa Üniversitesi

    Tıbbi Patoloji Ana Bilim Dalı

    YRD. DOÇ. DR. ÖMER ALICI