Geri Dön

Yeni tanı dipper ve non-dipper hipertansiyonu olan hastaların serum ürotensin ıı düzeylerinin karşılaştırılması

The comparison of serum urotensin ii levels in newly diagnosed dipper and non-dipper hypertensive patients

  1. Tez No: 308117
  2. Yazar: ALİRIZA ERBAY
  3. Danışmanlar: YRD. DOÇ. DR. MURAT MERİÇ
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Kardiyoloji, Cardiology
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2012
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Ondokuz Mayıs Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Kardiyoloji Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 82

Özet

Amaç: Hipertansiyon, oluşturduğu hedef organ hasarı ile dünyada önlenebilir ölüm nedenleri içerisinde ilk sırada yer almaktadır. Kan basıncı yüksekliği ile serebrovasküler ve koroner arter hastalığı arasında sürekli bir ilişki bulunmaktadır. Hipertansiyonda görülen vasküler tonus artışı ve hedef organ hasarında endotel disfonksiyonunun rolü olduğu bilinmektedir. Yakın kan basıncı değerlerine sahip farklı kişilerin risk dereceleri arasında, diğer faktörlerden bağımsız olarak, kişisel farklılıkların rolünün ne olduğu sorusuna yanıt aranmıştır. Ambulatuvar kan basıncı izlemi esnasında meydana gelen değişime göre dipper ve non-dipper hipertansiyon kavramları ortaya atılmıştır. Bu çalışmamızda, dipper ve non-dipper hipertansiyon gruplarına ayrılan hastalarda, serum ürotensin II düzeyleri arasındaki farklılığın değerlendirilmesi ve bu farklılığın oluşmasındaki etkisinin ortaya konması hedeflendi.Yöntem: Prospektif olarak Ondokuz Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi Kardiyoloji Anabilim Dalına 1 ocak 2011 ile 1ocak 2012 tarihleri arasında başvuran ve çalışmaya alınma kriterlerine uyan yeni tanı hipertansiyon hastaları alınmıştır. Kan basıncı yüksek olan 81 hasta ambulatuvar kan basıncı takibiyle dipper ve non-dipper gruplarına ayrıldı. Çalışmaya alınan bütün hastalara ekokardiyografi yapıldı. Kan örnekleri alınarak serum ürotensin II düzeyleri eliza yöntemi ile çalışıldı.Bulgular: Çalışmaya alınan dipper ve non-dipper hipertansiyonu olan hastaların serum ürotensin II düzeyleri arasında anlamlı bir farklılık saptandı(p=0,004). Metabolik sendromu olan ve olmayan grup ile kadın ve erkek cinsiyet arasında serum ürotensin II düzeyleri arasında anlamlı farklılık saptanmadı. Total sistolik kan basıncı ile serum ürotensin II düzeyleri arasında pozitif korelasyon saptandı. Total sistolik kna basıncı ile dipper hipertansiyonu olan grupta ilişki anlamlı iken(p=0,009), non-dipper hipertansiyon grubunda ilişki anlamlı değildi(p=0,2).Sonuç: Çalışmaya alınan dipper ve non-dipper hipertansiyon hastalarının serum ürotensin II düzeyleri arasında anlamlı farklılık saptanmıştır. Özel hasta grupları arasında farklılık anlamlılığa ulaşmamıştır. Sistolik kan basıncı ile serum ürotensin II düzeyi arasında pozitif korelasyon saptandı. Elde ettiğimiz veriler, artan ürotensin II düzeyinin non-dipper hipertansiyon grubunda kötü prognoz üzerinde direk etkisini ya da diğer kardiyovasküler risk parametrelerinin etkisine aracılık ettiğini düşündürtmektedir.

Özet (Çeviri)

Aim: Because of the target organ damage, hypertension has the first rank within the causes of preventable death in the world. There is a continuous relationship between high blood pressure and cerebrovascular, coronary artery diseases. It is known that endothelial dysfunction plays role in increased vascular tonus and target organ damage in hypertension. An answer is looked for the question that what is the role of personal differences in risk levels of different people with similar blood pressure levels independent from other factors. Dipper and non-dipper hypertension terms are defined according to changes during ambulatory blood pressure monitoring. In this study, we aimed to evaluate the differences in serum Urotensin-II levels and to show the effect of it on appearance of this difference.Methods: Newly diagnosed hypertensive patients who are eligible to inclusion criteria and admitted to Ondokuz Mayıs University, Faculty of Medicine, Cardiology Department between January 1st, 2011 and January 1st, 2012. Eighty-one patients with high blood pressure were divided into dipper and non-dipper groups according to ambulatory blood pressure monitoring results. Transthoracic echocardiographic examinations were performed in all patients. Serum Urotensin-II levels were studied by ELISA method from the blood samples obtained.Results: There was significant difference between serum Urotensin-II levels of dipper and non-dipper hypertensive patients included in this study (p=0,004). Significant differences in serum Urotensin-II levels were not found between male and female patients and patients with and without metabolic syndrome. A positive correlation was determined between serum Urotensin-II levels and total systolic blood pressure. The relation between total systolic blood pressure and dipper hypertension group was significant (p=0,009), however it was not significant in non-dipper hypertension group (p=0,2).Conclusion: In this study, a significant difference was determined between serum Urotensin-II levels of dipper and non-dipper hypertension patients. The difference between special patient groups did not reach clinical significance. There was a positive correlation between systolic blood pressure and serum Urotensin-II level. These data make us to think that the presence of a direct effect of increasing Urotensin-II levels on poor prognosis in non-dipper hypertension group and mediates the effect of other cardiovascular risk parameters.

Benzer Tezler

  1. Yeni tanı almış hipertansif hastalarda serum salusin alfa (α) ve salusin beta (β) düzeylerinin saptanması

    Determination of serum salucine alpha (α) and salusin beta (β) levels in newly diagnosed hypertensive patients

    BURÇİN DOĞAN

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    FizyolojiTekirdağ Namık Kemal Üniversitesi

    Kardiyovasküler Fizyoloji Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ŞEREF ALPSOY

  2. Vücut kompozisyon indekslerinin dipper ve NON-dipper hipertansiyon ile ilişkisi

    The relationship of body composition index on dipper and NON-dipper hypertension

    SELÇUK CANDAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    KardiyolojiSağlık Bilimleri Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. TURGUT KARABAĞ

  3. Yeni tespit edilmiş esansiyel hipertansiyonlu hastalarda metabolik ve hormonal değişiklikler ile kan basınçları arasındaki ilişki

    Relationship to blood pressures with metabolic and hormonal changes, in patients with newly diagnosed essential hypertension

    SABRİYE GÜNER

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2014

    NefrolojiBülent Ecevit Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    YRD. DOÇ. DR. İBRAHİM YILDIRIM

  4. Yeni hipertansiyon tanısı almış hastalarda VAT/SAT oranının dipper/non dipper hipertansiyon ve aortik elastik parametreleri ile ilişkisi

    Relationship of VAT/SAT ratio with dipper/non-dipper hypertension and aortic elasticity parameters in newly diagnosed with hypertension

    HİLAL FEYZA FİLİZ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    İç HastalıklarıSağlık Bilimleri Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. TURGUT KARABAĞ

  5. Kan basıncı profili, arteriel stiffness ve osteoprotegerin ilişkisi

    Relationship between blood pressure profile, arterial stiffness and osteoprotegerin

    SUAT AKGÜR

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2015

    NefrolojiAfyon Kocatepe Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ŞEREF YÜKSEL