Umblikal kordun gros anomalilerinin plasental patolojiler ile ilişkisi ve klinik anlamı
The relationship between gross abnormalities of umbilical cord and the placental pathologies and their clinical significance
- Tez No: 310320
- Danışmanlar: PROF. DR. HÜSEYİN YILMAZ
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Kadın Hastalıkları ve Doğum, Obstetrics and Gynecology
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2011
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Ege Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: Kadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 65
Özet
Amaç: Umbilikal korda gerçek düğüm, yalancı düğüm, striktür, sarmal sayısının fazla veya az olması, kordun uzun veya kısa olması, kordun fetal boyna dolanması gibi umblikal kord anormalliği barındıran ve barındırmayan tüm doğumları plasental histolojik özelliklerini ve perinatal sonuçlarını karşılaştırmak üzere bu çalışma planlandı.Yöntem: Çalışmaya dahil edilen olgular iki gruba ayrıldı. Çalışma grubu belirlenen umbilikal kord anormalliklerinden herhangi birini barındıran 270, kontrol grubu ise belirtilen umbilikal kord anormalliklerinden herhangi birini barındırmayan 835 olgudan oluşturuldu. Tekiz gebelikler, 25-42 gebelik haftaları arasında doğumun gerçekleşmiş olması, herhangi bir krozomal veya yapısal anomali içermeyen doğumlar dahil olma kriterleri olarak belirlendi. Gebelerin yaş, kilo,boy gibi demografik bilgileri, antepartum takibinde gebeliği komplike eden preeklampsi, IUGG, IUMF, ablasyo plasenta gibi patolojik durumlar yanında, NST tetkikleri, doğum şekli, umbilikal kord anormallikleri kaydedildi. Doğumdan sonra yenidoğanın ağırlığı, plasenta ağırlığı, umbilikal kordun uzunluğu, koil indeksi gibi ölçümler kaydedildi. Yenidoğanın 1.ve 5. dk. apgar skorları ve yenidoğanın yoğunbakım takibi ile ilgili veriler kaydedildi. Doğum sonrası plasenta ile umbilikal kord makroskobik ve mikroskobik inceleme için patoloji anabilimdalına gönderildi.Bulgular: Çalışma ve kontrol grupları arasında yaş, kilo, boy açısından fark saptanmadı. İntrapartum değişkenler arasından NST ve AFİ anormalliği, amnion mayinin mekonyumla boyanması açısından iki grup arasında fark izlenmezken, çalışma grubundaki olguların gebeliklerinin daha yüksek oranda sezeryan doğum ile sonlandırıldığı ve aradaki farkın belirgin olduğu saptandı. Kontrol grubunda beklenildiği gibi plasental patoloji saptanmazken, çalışma grubundaki olgularda fetal vasküler trombozis ve ektazi patolojisi ile fetal vaskülopati veya avasküler villi patolojisi içermesi açısından istatistiksel olarak anlamlı saptandı. Preeklampsi, ablasyo plasenta, IUMF açısından çalışma ve kontrol grupları arasında fark izlenmezken, IUGG çalışma grubunda daha fazla oranda saptanıp aradaki fark anlamlı izlendi. Yenidoğanın 1. ve 5. dk. apgar skorları ve yenidoğan yoğunbakıma yatış ihtiyacı açısından iki grup arasında fark izlenmezken, çalışma grubundaki olguların bebeklerinin yenidoğan yoğunbakımdaki izlemlerinin daha komplike ve daha uzun süreli tedavi gerektirdiği saptandı.Sonuç: Gros kord anomalileri; fetal vasküler ektazi ve tromboz ile fetal trombotik vaskülopati gibi plasental yetmezlikle ilişkili patolojilere yol açarak, IUGG için bağımsız risk faktörü olduğunu düşündürmelidir. Gelecekte yapılacak çok merkezli çalışmalar sayesinde plasenta ile kordon anomalilerinin plasental patolojiler ve yenidoğan sonuçlarının ilişkisini ortaya konulabileceğini düşünmekteyiz.
Özet (Çeviri)
Purpose: this study was planned to compare the placental histological features and perinatal results of all births which contain umbilical cord abnormalities or not, such as true knot, false knot, stricture, the number of coil, cord length , the fetal neck cord entanglement.Methods: The patients including in the study were divided into the two groups.The study group was include 270 patients , who has one of the identified umbilical cord abnormalities and the control group was include 835 patients who has non of the identified umbilical cord abnormalities . The inclusion criteria for singleton pregnancies were deliveries between 25-42 weeks of pregnancy, without any chromosomal or structural abnormalities . The demographic datas such as pregnant women age, weight, height, also the antepartum complications as preeclampsia, IUGR, IUMF, abruptio placenta, as well as NST , type of delivery, the umbilical cord abnormalities were recorded. The measurements such as the newborn weight, placental weight, umbilical cord length, coil index were recorded after delivery .There were recorded 1.ve 5. min. Apgar scores and neonatal intensive care monitoring data . The placenta and umbilical cord sent to pathology for macroscopic and microscopic examination after delivery.Results: There were no significant difference in age, weight, height between study and control groups. There were no difference between the two groups in intrapartum variables as NST , AFI abnormalities and the meconium staining of amniotic fluid , however, the cesarean delivery rates were higher in the study group and this difference was significant. There were no placental pathology in the control group, as expected ,while fetal vasculopathy such as fetal vascular thrombosis and ectasia or avascular villi was found statistically significant in the study group. There was no difference for pre-eclampsia, abruptio placenta, IUMF between the study and control groups , while IUGR rates was significantly higher in the study group. There was no difference between the two groups for Apgar scores on the 1.ve 5. min. and neonatal intensive care need, while monitoring the newborns in the study group was required more complicated and longer-term treatmentConclusion: Gross cord abnormalities could be an independent risk factor for IUGR by causing placental insufficiency such as fetal vascular ectasia and fetal thrombotic vasculopathy associated with thrombosis . We believe that, the results of multi-center studies will show the relationship between cord abnormalities and the placental pathology and neonatal outcomes in the future.
Benzer Tezler
- Riskli gebeliklerede umblikal kord koiling indeks'in umblikal arter doppler S/D oranı ile ilişkisi
Umblical cord coiling index and relation to umblical artery doppler S/D in risky pregnancyes
ALİ ÇAKIR
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2023
Kadın Hastalıkları ve DoğumVan Yüzüncü Yıl ÜniversitesiKadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. ONUR KARAASLAN
- Yenidoğan döneminde kord klemplenme süresinin beyin oksijenizasyonu ve kardiyak fonksiyonlar üzerine etkisi
The effect of cord clamping time on cerebral oxygenation and cardiac functions in the neonatal period
AHMET HAKAN EROL
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2022
Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıÇukurova ÜniversitesiÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. MEHMET SATAR
- Umblikal kord klempleme mesafesinin yenidoğanın göbek mikrobiyal kolonizasyonu ve düşme süresi üzerine etkisi: Randomize kontrollü deneysel çalışma
Influence of umbilical cord clamping distance on newborn microbial colonization and fall time of the newborn: A randomized controlled experimental study
DENİZ BATMAN
Doktora
Türkçe
2020
Kadın Hastalıkları ve DoğumAydın Adnan Menderes ÜniversitesiEbelik Ana Bilim Dalı
PROF. DR. AYDEN ÇOBAN
- Plasental ve umblikal kanlarında fetal gazı ve asit-baz değerlerinin karşılaştırılması
Başlık çevirisi yok
YEŞİM ORANLI
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2005
Kadın Hastalıkları ve DoğumPamukkale ÜniversitesiKadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı
PROF.DR. MEHMET EMİN SOYSAL
- Term yenidoğanlarda hemen klemplenen umblikal kord, geç klemplenen umblikal kord ve kesilmiş umblikal kord sağımında total antioksidan kapasite, total oksidan kapasite ve peroksinitrit düzeyinin değerlendirilmesi
Evaluation of total antioxidant capacity, total oxidantcapacity and peroxinitride levels in immediatelyumbilical cord, late clamed umblycal cord and cuttedumblycal cord in term newborns
İSHAK KARTAL
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2020
Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıGaziantep ÜniversitesiÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. ASLIHAN ABBASOĞLU