Mimaride çevreci yaklaşımlar bağlamında düşük teknolojili (low-tech) bina uygulamaları üzerine bir irdeleme
A case study in low-tech building practices in context of environmental approaches in architecture
- Tez No: 364167
- Danışmanlar: PROF. DR. ÇİĞDEM POLATOĞLU
- Tez Türü: Yüksek Lisans
- Konular: Mimarlık, Architecture
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2014
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Yıldız Teknik Üniversitesi
- Enstitü: Fen Bilimleri Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Mimarlık Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Mimari Tasarım Bilim Dalı
- Sayfa Sayısı: 147
Özet
Tarih boyunca, çevrelerinde buldukları malzemeleri kullanarak kendi elleriyle yapılı çevrelerini oluşturan geleneksel toplumlar, çevreci yaklaşımların güncel üst başlığı olan sürdürülebilirlik kavramı var olmadan çok önce birçok yönden sürdürülebilirliğin liderleri olmuşlardır. Kendi varoluşlarının doğadaki dengeye bağlı olduğu bilinciyle yapılı çevrelerini doğayla çatışarak değil, doğayla uyumlu oluşturmuşlardır. Tarihsel süreçte; sosyal, ekonomik, kültürel ve teknolojik birçok değişiklik getiren endüstri devrimi, bu mevcut düşünce sisteminde bir kırılmaya neden olmuştur. Önceleri üretici olan insan, tamamen tüketiciye dönüştürülmüş, yaratılan algı doğrultusunda teknolojik, endüstriyel olan en iyi ve istenilen kabul edilmiştir. Sonuçta, endüstriyel üretim için artan enerji gereksinimi, hem çevre hem de insan sağlığı için olumsuz sonuçlar doğuran fosil yakıtların kullanımını arttırmıştır. Zamanla, güvenli ve sağlıklı bulunan endüstriyel malzemelerin insan sağlığına ve çevreye zararlarının ortaya çıkması, tüketim kültürünün yarattığı ekonomi ve enerji kriziyle kendi kendini tüketmesi modern insanın bu yeni düzeni sorgulamasına ve alternatif çözümlere yönelmesine neden olmuştur. Çevreci yaklaşımlar adı altında genellenebilen bu yönelim; sorunların baş gösterdiği yıllar olan 1960'lardan günümüze kadar hem düşüncede hem de uygulamada değişiklikler göstererek devinimini sürdürmüştür. Bu çalışmada; kendini tüketme seviyesine yaklaşan mevcut sistemdeki, ekonomik ve çevresel, dolaylı olarak kültürel ve sosyal sorunların çözülmesinde alternatif bir yaklaşım olarak düşük teknolojili (low-tech) mimarlık irdelenmiştir. Kuramsal alt yapısı oluşturulan kavram; yapı malzemesi ve yapım tekniği bağlamında irdelenmiş, farklı iklimsel, çevresel ve kültürel özellikler gösteren bölgelerden seçilen uygulama örneklerinin irdelenmesiyle kuramsal bilgi desteklenmiştir.
Özet (Çeviri)
Throughout history, the conventional societies which used the existing materials around their physical environment became the pioneers of sustainability-the contemporary main heading of environmental approaches- long before the term of sustainability emerged. With the conscious of knowing their existence relied on the balance of the nature, they constructed their physical environment not by conflict but harmony with the nature. In historical process, industrial revolution that triggered social, cultural, economic, and technological changes created a breaking point in the existing ideology of conventional architecture. Human beings who used to be producers earlier, transformed into consumers. Together with the perception created, the technological, industrial product happened to be accepted as the good and desired one. As a result, increase in the demand of energy needed for industrial production meant a rise in the use of fossil fuels which caused negative results both for environment and human health. By the time, the industrial products that were once regarded as safe and secure showed their harms on environment and human health, and with the economy and energy crisis created by the culture of consumption which also consumed itself caused modern human being to question this fairy new order and direct themselves for alternative solutions. This orientation that can be briefed as environmental approaches kept its precession by showing some changes in thought and in action starting from the emergence of problems in 60's to present day. Thus in this study, low-tech architecture in means of an alternative solution to economic, environmental, and indirectly cultural and social problems in the existing system that is about to consume itself has been examined. The concept as its theoretical infrastructure is made, has been studied in terms of building material and construction method and theoretical knowledge has been supported through a selection of examples chosen from various regions that show different climatic, environmental and cultural characteristics.
Benzer Tezler
- Fabrication of nanostructured metal oxide materials and their use in energy and environmental applications
Nanoyapılı metal oksit malzemelerin üretimi ve enerji ve çevre uygulamalarında kullanımı
MEHMET DURMUŞ ÇALIŞIR
Doktora
İngilizce
2020
Mühendislik Bilimleriİstanbul Teknik ÜniversitesiNanobilim ve Nanomühendislik Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. ALİ KILIÇ
- Mimarlıkta ekolojik tasarımın temsili olarak semantik öğelerin irdelenmesi
Examination of semantic components as representation of ecological design in architecture
EMRE ERTUĞRUL
Yüksek Lisans
Türkçe
2010
MimarlıkMimar Sinan Güzel Sanatlar ÜniversitesiMimarlık Ana Bilim Dalı
YRD. DOÇ. DR. AHMET TERCAN
- Mimari biçimlerin görsel algıya etkisi; Konya'daki otel örneklerinin incelenmesi
The effect of archi̇tectural forms on visual perception;exami̇nati̇on of hotel examples in Konya
FIRAT ERGÜNEŞ
- Sürdürülebilir mimarlık bağlamında yapılı çevrede değişim ve uyarlanabilirlik kapasitelerinin işlevsellik açısından incelenmesi
Within the context of sustainable architecture a study of change and adaptability capacitys of the built environment in terms of functionality
LEYLA ALSIBAAI
Yüksek Lisans
Türkçe
2022
MimarlıkFatih Sultan Mehmet Vakıf ÜniversitesiMimarlık Ana Bilim Dalı
DR. ÖĞR. ÜYESİ UĞUR ÖZCAN