Geri Dön

Erzurum ili merkezi adolesanlarda hirsutizm prevalansi ve modifiye ferriman gallwey skalasinin kullanimi

The prevalence of hirsutism adolescents in the Erzurum city center using the modified ferriman-gallway scale

  1. Tez No: 365098
  2. Yazar: NİLGÜN KAPLAN
  3. Danışmanlar: PROF. DR. ZERRİN ORBAK
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları, Child Health and Diseases
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2014
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Atatürk Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 137

Özet

Amaç: Bu çalışmada, Erzurum il merkezindeki ilköğretim okulları ve liselerde eğitim alan 12-18 yaş arası adolesanlarda modifiye Ferriman-Gallwey Skalasının kullanarak hirsutizm sıklığının araştırılması ve hirsutizm tespit edilen çocuklarda etyolojik faktörlerin belirlenmesi amaçlandı. Gereç ve Yöntemler: Çalışmamızda Ocak - Haziran 2013 tarihleri arasında Erzurum İl Merkezindeki ilköğretim okullarında ve liselerde eğitim alan 12-18 yaş arası 2380 kız adolesanda yapıldı . Basit rastgele örnekleme yöntemiyle seçilen il merkezinde bulunan 15 ilköğretim okulu ve lisede çalışma gerçekleştirildi. Her okuldan örnekleme alınacak öğrenciler, yaşa göre tabakalı örneklem yöntemiyle belirlendi. Hirsutizm tanısında ve takibinde modifiye FG skoru kullanıldı. toplamda 8 ve üzeri skorlar hirsutizm olarak kabul edildi. Hirsutizm saptanan 233 gönüllü hastaneye davet edildi. Hastaneye başvuran 96 hirsutizmli adolesan grubu ile hirsutizm saptanmayan, takvim yaşı bakımından çalışma grubuna benzer 98 sağlıklı kız adolesanda yaş, boy, ağırlığı, vücut kütle indeksi ve puberte evreleri kaydedildi. Hormon değerlendirmeleri foliküler fazda (menstrıal siklusun 2-5. Günleri) sabah 09.00 – 10.00 saatleri arasında, aç iken alındı. Estradiol, testosteron, luteinize edici hormon, folikül stimülize edici hormon, seks hormon bağlayıcı hormon, dihidroepiandrosteron sülfat, prolaktin, androstenedion, progesteron, 17-OHP, glukoz, insülin düzeylerine bakıldı. Vakalar etyolojilerine göre IH,PKOS ve NKAH gruplarına ayrıldı. Bulgular: Tarama sonucunda hirsutizm prevalansı 2378 hasta içerisinde %9,8 olarak bulundu. Hirsutizm tespit edilen 233 hirsutizmli olgunun ortalama FGS skoru 10,86 ± 3,6; geriye kalan 2145 vakanın ortalama FGS skoru ise 2,08 ± 2,1 olarak bulundu ve hirsutizm olanların FGS ortalamaları olmayanlara göre yüksek ve aradaki fark ileri derecede anlamlıydı (p=0.00). Hirsutizmli grubun %45,9, tarama grubunun ise sadece %27'sinde akne şikayeti vardı ve hirsutizmli grupta istatistiksel olarak anlamlı yüksek bulundu (p=0.001). Yine hiperandrojenemi bulgularından biri olan saç dökülmesi oranı hirsutizmli vakalarda %59,7, hirsutizmli olmayan grupta ise %51,1 idi. Her iki grup karşılaştırılınca hirsutizmli grupta anlamlı olarak yüksek bulundu (p=0.016). Adet gören tüm vakaların ortalama menarş yaşı 13,1±1 yıl olarak tespit edildi. Ortalama menarş yaşı hirsutizmli olan grupta 12,8±1,1 yıl ve hirsutizmi olmayan grupta ise 13,2±1 yıl olarak tespit edildi. Hirsutizmli vakalarla hirsutizmi olmayan vakalar arasında menarş yaşı ortalamaları açısından istatistiksel olarak anlamlı fark vardı (p=0.001). Hirsutizmli grupta %24,8 ile adetlerin düzensiz, %75,2 ile adetlerin düzenli olduğu, hirsutizmi olmayan grupta ise %15'i düzensiz, %85'i düzenli adet görüyordu ve her iki grup karşılaştırıldığında anlamlı fark bulundu (p=0.001). Hirsutizm vakaların %87,5'inde hafif hirsut, %12'sinde orta düzeyde hirsut ve %0,5'inde ise ağır hirsutizm saptandı. Hirsutizmli vakaların Tanner evrelemesine göre hirsutizm görülme sıkılığına ve modifiye FG ortalamalarına baktığımız zaman en yüksek hirsutizm sıklığının %82,8 ile Tanner evre 4'te olduğunu, en yüksek modifiye FGS ortalamasının 14.9 ile evre 5'te olduğunu tespit ettik. Hirsutizm grubunda FAI, 17-OHP, androstenedion, progesteron, DHEA-S, testosteron, açlık insülin düzeyleri, LH/FSH oranları kontrol grubuna göre anlamlı yüksek bulundu. Hirsutizmli grupta SHBG düzeyi ve açlık glukoz/insülin oranları kontrol grubuna göre düşük bulundu. Estradiol, açlık glukoz, LH, FSH düzeyleri açısından kontrol grubuna anlamlı fark görülmedi. 52 vakada IH (%54), 43 vakada PKOS (%45) ve 1 vakada NKAH (%1 ) tespit edildi. PKOS grubunda FGS ortalaması, insulin, LH, androstenedion, DHEA-S düzeyleri, LH/FSH oranı IH grubuna göre yüksek bulundu. Açlık kan şekeri/glukoz oranı ise PKOS grubunda daha düşük bulundu. IH grupla kontrol grubunu karşılaştırdığımızda FGS ortalaması, FAI, progesteron ve testosteron düzeyleri IH grupta yüksek; SHBG düşük bulundu. IH grupta testosteron düzeyi normal aralıkta ancak üst sınıra yakın tespit edildi. VKI, estradiol, 17-OHP, androstenedion, glukoz, insülin, LH, FSH, prolaktin, DHEA-S düzeyleri ile LH/FSH ve açlık glukoz/insülin oranları arasında istatistiksel olarak anlamlı fark bulunmadı. Sonuç: Hirsutizm prevalansı puberteyle başlamakta ve yaşla birlikte artmaktadır. Çalışmalar genellikle yetişkin çağdaki kadınlar üzerinde yapılmıştır. Ama unutulmamalıdır ki ileriki yaşlarda oluşabilecek sıkıntıların temelleri adolesan dönemde atılmaktadır ve temelde önemli sorunlar yer alabilmektedir. Yaptığımız bu çalışmada bölgemizdeki hirsutizm prevalansı yetişkin çağında yapılan prevalans çalışmalarına benzer bulundu. Yetişkin popülasyonda yapılan çalışmalarda PKOS prevalansı yüksek iken, bizim çalışmamızda IH prevalansı daha yüksek bulundu. Hirsutizm şikayetiyle gelen her vaka ayrıntılı bir araştırılmalı ve nedeni belirlenmelidir.

Özet (Çeviri)

Aim: To investigate the prevalence of hirsutism among adolescents aged 12-18 attending primary and high schools in the Erzurum city center using the modified Ferriman-Gallway (FG) Scale and to determine etiological factors in childen with hirsutism. Materials and Methods: The study was performed between January and June, 2013, with 2380 female adolescents aged 12-18 attending primary and high schools in the Erzurum city center. It was conducted with 15 primary and high schools in the provincial center selected using simple randomized sampling. Students from every school in the sampling were determined using age-based stratified sampling. The modified FG score was used in the diagnosis and monitoring of hirsutism. Scores of 8 or above were regarded as hirsutism. Two hundred thirty-three volunteers determined as having hirsutism were invited to hospital. The age, height, weight, body mass index and pubertal stage of an adolescent group of 96 subjects with hirsutism and 98 healthy female adolescents similar to the study group in terms of calendar age were recorded. Hormone assessments in the follicular phase (days 2-5 of the menstrual cycle) were made after fasting between 09.00 and 10.00 a.m. Estradiol, testosterone, luteinizing hormone, follicle stimulating hormone, sex hormone binder hormone, dehydroepiandrosterone sulfate, prolactin, androstenedione, progesterone, 17-OHP, glucose and insulin levels were investigated. Cases were classified as idiopathic hursutism (IH), polycystic ovarian syndrome (PCOS) or non-classic congenital adrenal hyperplasia (NCAH), depending on etiology. Results: Screening revealed a prevalence of hirsutism among the 2378 patients of 9.8%. Mean FGS score of the 233 cases identified as hirsutism was 10.86 ± 3.6. Mean FGS score in the remaining 2145 cases was 2.08 ± 2.1. Mean FGS was higher in the cases with hirsutism, and the difference was highly significant (p=0.00). Acne was present in 45.9%of the hirsutism group but in only 27%of the screening group, the difference being significant (p=0.001). Hair loss, one of the findings of hyperandrogenemia, was present in 59.7%of the cases of hirsutism and 51.1%of the non-hirsutism group. The level was significantly higher in the hirsutism group (p=0.016). Mean age at menarche of all menstruating cases was 13.1±1 years. Mean age at menarche in the hirsutism group was 12.8±1.1 years, and 13.2±1 years in the non-hirsutism group. The difference in mean age at menarche between the hirsutism and non-hirsutism groups was significant (p=0.001). Menstrual cycle was irregular in 24.8%of the hirsutism group and regular in 75.2%. In the non-hirsutism group, cycles were irregular in 15%of case and regular in 85%. The difference between the two groups was significant (p=0.001). Mild hirsutism was determined in 85.7%of cases, moderate hirsutism in 12%and severe hirsutism in 0.5%. Examination of prevalence of hirsutism according to Tanner stage, and of mean modified FG scores, revealed that the highest prevalence of hirsutism was in Tanner stage 4 and the highest mean modified FG score, 14.9, in stage 5. FAI, 17-OHP, androstenedione, progesterone, DHEA-S, testosterone and fasting insulin levels and LH/FSH ratios were significantly higher in the hirsutism group than in the control group. SHBG level and fasting glucose/insulin ratios were significantly lower than in the control group. No significant difference was observed in terms of estradiol, fasting glucose, LH and FSH levels. IH was determined in 52 cases (54%), PCOS in 43 (38.5%) and NCAH in 1 (1%). Mean FG scores, insulin, LH, androstenedione and DHEA-S levels and LH/FSH ratio were higher in the PCOS group than in the IH group. Fasting blood sugar/glucose ratio was lower in the PCOS group. Comparing the IH group with the control group, mean FG scores and FAI, progesterone and testosterone levels were higher in the IH group, while SHBG was lower. Testosterone levels in the IH group were within normal range, but closer to the upper limit. No significant difference was determined in terms of BMI, estradiol, 17-OHP, androstenedione, glucose, insulin, LH, FSH, prolactin and DHEA-S levels and LH/FSH and fasting glucose/insulin ratios. Conclusion: Prevalence of hirsutism begins with puberty and increases with age. Studies have generally investigated women in the adult age group. However, it must not be forgotten that the foundations of problems that may occur at more advanced ages are laid in adolescence and may involve significant problems. In this study, the prevalence of hirsutism in our region was similar to that in studies of hirsutism in adulthood. Studies in the adult population have reported a high prevalence of PCOS, while we determined a higher prevalence of IH. All patients presenting with hirsutism should be investigated in detail and the cause determined.

Benzer Tezler

  1. Erzurum ili merkezi'nde yaşayan semptompsuz adölesanlarda ailevi akdeniz ateşi (AAA) gen polimorfizminin araştırılması

    THE INVESTIGATION OF MEDITERRANEAN FEVER GENE POLYMORPHISM IN ASYMPTOMATIC ADOLESCENT WHO LIVES CENTRAL OF ERZURUM

    AYŞEN GÖK

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2014

    Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıAtatürk Üniversitesi

    Çocuk Sağlığı Bölümü

    PROF. DR. CELALETTİN KOŞAN

  2. Türkiye'ye yönelik dış göç: Erzurum ili merkezi üzerine bir inceleme

    Foreign migration to Turkey: A study on the center of Erzurum

    İLKAY GEZER

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    EkonometriAtatürk Üniversitesi

    Uluslararası İktisat Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. ÖMER SELÇUK EMSEN

  3. 9. sınıf kimya öğretim programındaki yapılandırmacılığa dayalı öğelerin öğretmenler tarafından algılanışı ve uygulamasına yönelik bir inceleme: Erzurum örneği

    An investigation of chemistry teachers? perceptions and implementation of constructivist principles in 9th grade chemistry curriculum: The case of Erzurum

    MEHMET DİYADDİN YAŞAR

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2012

    Eğitim ve ÖğretimAtatürk Üniversitesi

    Ortaöğretim Fen ve Matematik Alanları Eğitimi Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. MUSTAFA SÖZBİLİR

  4. Biyoloji eğitiminde lise öğrencilerinin karşılaştıkları sorunlar üzerine araştırmalar

    The Investigations into high school students' problems during biology education

    FULYA ÖZTAŞ

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2001

    BiyolojiAtatürk Üniversitesi

    Ortaöğretim Fen ve Matematik Alanları Eğitimi Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. İSMET HASENEKOĞLU

  5. Bayburt tüfiti (Bayburt taşı) tozu ile modifiye edilen killi zeminlerin donma çözülme ve termal etkiler altında mukavemetleri

    Strength of clayey soils modified with Bayburt tuffite (Bayburt stone) powder under freeze-thaw and thermal effects

    RIDVAN KUL

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    Jeoloji MühendisliğiAtatürk Üniversitesi

    Jeoloji Mühendisliği Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ NECMİ YARBAŞI