Geri Dön

Fransız personalizminde Tanrı'nın kişiliği

Başlık çevirisi mevcut değil.

  1. Tez No: 36765
  2. Yazar: VELİ URHAN
  3. Danışmanlar: PROF.DR. MEHMET AYDIN
  4. Tez Türü: Doktora
  5. Konular: Felsefe, Philosophy
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 1994
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Dokuz Eylül Üniversitesi
  10. Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 187

Özet

Tezimize dâhil ettiğimiz Fransız personalistlerinin hemen hepsi şuurun kişiliğin en belirleyici vasfı olduğunda hemfikir görünmektedirler. Onlar bireyi tabiata kişiyi de Tanrıca yönelmiş birer süreç olarak düşündüklerinden birey ile kişi arasındaki net bir ayrıma dikkat çekmektedirler. Kendilerine kişilik atfedilebilecek olan iki varlıktan birisi insan öteki de Tanrı'dır. Çünkü kişiliğin temel yetilerinden olan akıl, şuur, irade, hürriyet ve yaratma yalnızca bu iki varlığa atfedilebilmektedir. insan bu temel kişilik yetilerinin eksik biçimlerine sahip olurken Tanrı onların yetkin şekillerine sahiptir. Tanrı'nın bizim tarafımızdan“Kişi”olarak kavranabilmesi ancak analoji ya da antropomorfizm yoluyla mümkün görünmektedir. Çünkü bizim zihnimizin dışında somut bir gerçekliği olmayan varlıklar hakkında analojiye başvurmadan konuşmak hemen hemen imkânsızdır. Tanrı'nın da bizim zihnimizin dışında bir insan, bir ağaç v.s. gibi somut bir varlığı yoktur. İnsanla Tanrı arasındaki ortak yanın bir ifadesi olan kişilik, Tanrı'nın bizim tarafımızdan kavranabilmesi için böyle bir analojiye imkân vermektedir. Tanrı'nın“Kişi”olup olmadığı konusunda, düşüncemize yön verecek nitelikte görünen üç görüş bulunmaktadır. Birincisi yaratma fiilinden yola çıkarak Tanrı'nın bir“Kişi”olduğunu savunan teizm; ikincisi ise evrim fikrinden hareket ederek“Kişi”olan bir Tanrı'nın bulunmadığını öne süren panteizmdir. Tann-âlem ilişkisi konusundaki görüşleri bakımından teizmle panteizm arası sayılabilecek bir konumda bulunan üçüncü bir görüş daha vardır ki, ona da panenteizm adı verilmektedir. Panenteizm de teizm gibi Tann'yı kişi olarak düşündüğü halde, birincisi Tann'yı bir yanıyla âlemin içinde kabul ederken ikincisi O'nu bütünüyle âlemin dışında bir“Kişi”olarak göz önüne almaktadır. Tanrı'nın kişiliği konusunda öne sürdükleri görüşleri bakımından personal isti er den bazılan (meselâ Renouvier) teizme, bazılan da (meselâ Nedoncelle) panenteizme yakın göründükleri halde, panteizme son derece uzak bulunmaktadırlar. Personalistlere göre Tann yaratıcıdır; oysa panteizm âlemle Tanrıyı aymlaştırdığı için, ona göre yaratıcı bir kişiliği olan Tamı da mevcud değildir. Kişiliğin bir ifadesi olan şuur aynı zamanda bir ilişkinin de ifadesidir. Bu bakımdan, teizme ve panenteizme göre Tanrı'nın âlemle ve insanla bir ilişkisinden söz edilebildiği halde, panteizme göre böyle bir ilişki kesinlikle söz konusu olamaz.

Özet (Çeviri)

Selon les personnalistes français dont nous parlons dans notre these, la con science est la caracteristique de la personnalite. Pensant l'individualite comme un processus dirigö vers la nature et la personnalite vers le Dieu, ils remarquent la distinction entre l'individu et la personne. On peut attribuer la personnalite â la fois â rhomme et au Dieu, car l'intelligence, la conscience, la volonte, la lİberte et la creation qui sont des ca- racteristiques de la personnalite sont des attributs de l'homrae et du Dieu. Mais, Dieu a les formes parfaites de ces caracteristiques de la personnalite, alors que rhomme a leurs formes incompletes. Nous ne pouvons comprendre Dieu que par 1'analogie ou ranthropomorphisme, parce qu'il est impossible de parler des etres qui n'est pas de realite concrete en dehors de notre intelligence sans s'adresser â 1'analogie. Et pour Dieu, il n'y a pas de realite" concrete comme un homme, une arbre etc. en dehors de notre intelligence. La personnalite qui est une caracteristique commune entre Dieu et rhomme, donne la possibility d'utiliser une telle analogie pour qu'on puisse comprendre ie Dieu. On a trois point de vue dans le sujet de la personnalite du Dieu. Premiere- ment, le theisme qui part de Taction de la creation accepte la personnalite du Dieu. Deuxiemement, le pantheisme qui part de l'idee de revolution refuse la per sonnalite du Dieu. Troisiemement, le panentheisme qu'on peut considerer comme un point de vue entre le theisme et le pantheisme accepte aussi la personnalite du Dieu. D'apres ses avis sur la personnalite du Dieu, les personnalistes s'approchent vers le theisme (comme Renouvier) ou vers le panentheisme (comme Nedon- celle), mais ils sont loin d'etre pantheiste. Pour les personnalistes, le Dieu est Createure; mais pour le pantheisme, acceptant le Dieu et l'univers comme un seul etre, il n'y a pas de Dieu qui a une personnalite createure. La conscience qui ex- prime la personnalite exprime en meme temps la relation. En partant de cela, on peut parler d'une relation entre Dieu et l'univers d'apres le theisme et le panentheisme; mais d'autre part pour le pantheisme, il ne s'agil pas d'une telle re lation.

Benzer Tezler

  1. Fransız oryantalistlerin siyer literatüründe Hz. Muhammed imajı (Maurice Gaudefroy-Demombynes, Régis Blachère ve Maxime Rodinson örneği)

    The image of Prophet Muhammad in the seerah literature of French orientalists (The example of Maurice Gaudefroy-Demombynes, Régis Blachère and Maxime Rodinson)

    İSMAİL METİN

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2015

    DinAnkara Üniversitesi

    İslam Tarihi ve Sanatları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. SEYFETTİN ERŞAHİN

  2. Amin Maalouf'un romanlarının Türkçe çevirileri: Çoğuldizge kuramı çerçevesinde karşılaştırmalı bir çözümleme

    A comparative polysystemic analysis of Amin Maalouf's novels in Turkish

    CEYLAN YILDIRIM

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2015

    Mütercim-TercümanlıkAnkara Üniversitesi

    Batı Dilleri ve Edebiyatları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. MEHMET EMİN ÖZCAN

  3. Edebi haz ve Roland Barthes

    Literary pleasure and Roland Barthes

    ALİ FUAT KISAKÜREK

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2015

    Fransız Dili ve Edebiyatıİstanbul Bilgi Üniversitesi

    Karşılaştırmalı Edebiyat Ana Bilim Dalı

    DR. SÜHA OĞUZERTEM

  4. Le role de la litterarite dans l'enseignement du français langue etrangere :L'exemple de Djinn d'Alain Robbe-Grillet

    Yabanci dil olarak Fransızca egitiminde edebiyatın yeri ve Önemi: Alain Robbe-Grillet'nin 'Djinn' eseri uzerine bir inceleme

    NOVA BEDİKYAN

    Yüksek Lisans

    Fransızca

    Fransızca

    2015

    Eğitim ve ÖğretimGalatasaray Üniversitesi

    Fransız Dili ve Edebiyatı Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. OSMAN SENEMOĞLU

    PROF. DR. M. VİNCENT FERRÉ

  5. Une etude comparative des contes populaires Français et Armeniens

    Fransız ve Ermeni halk hikayeleri arasında karşılaştırmalı bir çalışma

    GARİN ÇAVUŞYAN

    Yüksek Lisans

    Fransızca

    Fransızca

    2015

    Fransız Dili ve EdebiyatıGalatasaray Üniversitesi

    Din Bilimleri Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. MARIE-FRANÇOISE CHITOUR

    PROF. DR. VİNCENT FERRE