Geri Dön

Süreksiz ventriküler taşikardisi olan hafif sol ventrikül disfonksiyonlu koroner arter hastalarında skar boyutu ile ventriküler aritmi indüklenebilirliği arasındaki ilişkinin saptanması

The relationship between ventricular arrhythmia induciblity and scar size in post MI patients with nonsustained ventricular tachycardia and mild systolic dysfunction

  1. Tez No: 378990
  2. Yazar: KIVANÇ YALIN
  3. Danışmanlar: PROF. DR. KAMİL ADALET
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Kardiyoloji, Cardiology
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2012
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: İstanbul Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Kardiyoloji Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 96

Özet

Giriş: İskemik kardiyomiyopati hastalarında kardiyak manyetik resonans ile belirlenebilen peri-infarkt bölgenin genişliği ile ventriküler aritmi indüklenebilirliği arasında ilişki saptanmıştır. Ancak bu ilişki hafif sol ventrikül sistolik fonksiyonu olan hastalarda belirlenmemiştir. Bu çalışmada biz, programlı ventriküler uyarılar uygulanan hafif sol ventrikül sistolik fonksiyonu olan hastalarda kontrastlı kardiyak MR ile belirlediğimiz infarkt boyutu ve özellikleri ile aritmik substratın elektrofizyolojik markırı olan ventriküler aritmi indüklenebilirliği arasındaki ilişkiyi araştırdık.Metod: Çalışmaya 28 adet LVEF %40-50 ve NS-VT' si olan ve risk belirlenmesi için programlı ventriküler uyarılar uygulanan post-MI hastaları dahil edildi. Sine ve gadolinyumlu kardiyak MR tetkiki programlı ventriküler uyarılardan önce uygulandı. Dens skar, peri-infarkt bölge ve total skar boyutu elde edildi ve bu üç ölçüt sol ventrikül kütlesine oranlandı. Elde edilen oranlar ventriküler aritmi indüklenen (n=9) ve indüklenemeyen (n=19) hastalar arasında karşılaştırıldı.Bulgular: Ventriküler aritmi indüklenebilir hastalar ile indüklenemeyen hastalar karşılaştırıldığında dens skar oranları arasında fark saptanamadı (%3.11±1.02 vs %3.44±0.79 p=NS). Peri-infarkt bölge oranı (%28.02±7.49 vs %19.86±7.82 p=0.01) ve total infarkt oranı (%31.14±7.96 vs %23.31±8.21 p=0.02) indüklenebilir hastalarda daha büyük saptandı.Sonuç: Peri-infarkt bölge ve total infarkt oranlarının daha geniş olması ventriküler aritmi indüklenebilirliği ile ilişkili bulundu. Verimiz, bu kohortta kardiyak MR ile belirlenen infarkt karakteristiklerinin ventriküler aritmi substratını belirlemede kullanılabileceği hipotezini desteklemektedir.

Özet (Çeviri)

Introduction: The extent of peri-infarct zone by contrast enhanced cardiac magnetic resonance imaging (ce-CMRI) has been related to inducibility of ventricular arrhythmia in patients with ischemic cardiomyopathy. However, this relationship has not been established in patients with mild left ventricular (LV) systolic dysfunction yet. In this study, we investigated myocardial infarct size and infarct characteristics by ce-MRI and its relationship with an electrophysiological marker of arrhythmic substrate in patients with mild LV systolic dysfunction undergoing programmed ventricular stimulation (PVS).Methods: This study enrolled 28 post-myocardial infarction patients with an LV ejection fraction (LVEF) between %40-50 and non-sustained ventricular tachycardia (VT) who underwent PVS for risk stratification. Cine and gadolinium enhanced cardiac MRI performed before PVS. Dense scar, peri-infarct zone and total scar masses were assessed and these values to LV mass and peri-infarct zone to dense scar ratios were calculated. Infarct ratios and characteristics were determined and compared among patients with no inducible ventricular arrhythmias (n=19) and those with inducible monomorphic VT (n=9).Results: For the inducible versus non-inducible patients scar core to LV mass were similar (%3.11±1.02 vs %3.44±0.79 p=NS). Ratio of peri-infarct zone to LV mass (%28.02±7.49 vs %19.86±7.82 p=0.01) and total scar to LV mass (%31.14±7.96 vs %23.31±8.21 p=0.02 were associated with inducibility of monomorphic VT.Conclusion: Higher ratio of peri-infarct zone and total scar to LV mass were correlated with increased ventricular inducibility. These data support the hypothesis that infarct characteristics detected by ce-CMRI may be used to identify the substrate for ventricular arrhythmia in this cohort.

Benzer Tezler

  1. Kardiyoverter defibrilatör implantasyonu öncesi elektrofizyolojik çalışmada sürekli ventriküler taşikardinin uyarılabilirliği ve takipte meydana gelen şokların ilişkisi

    Relationship between inducible sustained ventricular tachycardia in electrophysiologic study and implantable cardioverter defibrillator shocks during follow-up

    OSMAN CAN YONTAR

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2009

    KardiyolojiCumhuriyet Üniversitesi

    Kardiyoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. İZZET TANDOĞAN

  2. Mitral kapak prolapsus sendromunda ventriküler aritmiler ile elektrokardiyografik repolarizasyon parametreleri arasındaki ilişki

    The relationship between ventricular arythmies and electrocardiographic repolarization parameters in mitral valve prolapsus syndrome

    BERAT ENGİN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    Kardiyolojiİstanbul Üniversitesi

    Kardiyoloji Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ALİ ELİTOK

  3. Graves hastalığı ve toksik nodüler guatra bağlı hipertiroidili hastalarda holter analizinin karşılaştırılması

    Comparison of holter analysis data between hyperthyroid patients with graves disease vs. toxic nodular goiter

    ELİF TURAN

    Tıpta Yan Dal Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2014

    Endokrinoloji ve Metabolizma HastalıklarıNecmettin Erbakan Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. MEHTAP ÇAKIR

  4. Acil serviste tromboembolik inme tanısı konan sinüs ritmindeki hastalarda 24 saatlik holter monitörizasyonu

    24 hours holter monitorization in thromboembolic stroke patients with sinus rhythm diagnosed in the emergency department

    MÜGE GÜNALP YILMAZ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2004

    İlk ve Acil YardımHacettepe Üniversitesi

    Acil Tıp Ana Bilim Dalı

    DOÇ.DR. ENVER ATALAR