Geri Dön

Meme MRG değerlendirilmesinde bırads 4 ve üzeri lezyonlarda patoloji korelasyonu

Breast birads 4 and above lesions: Magnetic resonance imaging findings and pathologic correlation

  1. Tez No: 414881
  2. Yazar: ARASTU TIZRO
  3. Danışmanlar: PROF. DR. AYŞE NUR OKTAY ALFATLI
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Radyoloji ve Nükleer Tıp, Radiology and Nuclear Medicine
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2015
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Ege Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Radyoloji Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 72

Özet

Amaç: Bu çalışmamızda ACR BIRADS sınıflamasına göre BIRADS 4 ve 5 tanısı almış lezyonları retrospektif olarak değerlendirerek lezyonlarda morfolojik özellikler ve boyanma paterni ve boyanma kinetiğini meme malignitelerinin subtiplerine göre araştırdık. Gereç ve Yöntem: Çalışmamızda Ağustos 2013- Ocak 2015 tarihleri arasında meme MRG de BIRADS 4 ve 5 değerlendirmesi yapılan ve patolojik tanısı mevcut olan hastalar retrospektif olarak değerlendirildi. Tüm hastaların meme MRG incelemeleri bölümümüzde bulunan 1,5 T ve 3 T MRG cihazı ile gerçekleştirildi. İncelemelerde konvansiyonel sekanslar ve kontrastlı dinamik görüntüler elde olundu. Malignite tanısı alan lezyonlar morfolojik özellikleri, dağılımı, boyanma paternleri, boyanma kinetiği ve histopatolojik tanılara göre sınıflandırıldı. Bulgular: Toplam 114 olguda yaş ortalaması 48 idi. Malignite 40-60 yaş arası yaşlarda daha fazla idi. BIRADS 4 değerlendirmesi yapılan olgularda yaklaşık yarı yarıya benign ve malign patolojik tanı vardı, BIRADS 5 ve 6 lezyonların hepsinde malign patolojik tanısı vardı. Meme duktolobuler üniteye ait malign patolojiler (89 olgu) histopatolojik tanıya göre 4 gruba ayrıldı, 66 olgu (%74.2) İDK, 14 olgu (%15.7) İLK, 6 olgu (%6.7) DKİS ve 3 olgu (%3.4) LKİS idi. Morfolojik özellikler, boyanma paterni ve boyanma kinetiği patolojiye göre sınıflandırıldı. İDK olguları daha çok kitlesel formda, İLK olguları hem kitle şeklinde, hem kitle oluşturmayan formda izlenmekteydı, DKİS olgularımız daha çok kitlesel, LKİS olgularımız 2'si kitlesel ve biri kitlesel olmayan kontrastlanma paterni gösterdi. Duktal patolojilerde kitle formasyonu daha fazla oranda idi. 68 kitle oluşturan lezyon morfolojik özellikler açısından ( şekil ve kontur ) değerlendirildiğinde, irreguler şekil malignitelerde daha sık izlenmiş olup ancak istatiksel olarak anlamlı fark yoktu, kontur açısından spiküle konturlu ve irreguler konturlu kitlelerde malign olma olasılığı daha fazla ve istatistiksel olarak anlamlı idi. Patoloji subtiplerine göre kitlesel lezyon oluşturan İDK ve İLK olgularının çoğu (sırasıyla %70.5 ve %55.5) irreguler şekil göstermiştir. İDK olgularında irregüler ya da spiküler kontur sırasıyla %76.4 ve %17.6 iken, bu oranlar İLK olgularında %55.5 ve %44.4 oranındadır. İnvaziv ve insitu karsinomların çoğunda heterojen kontrastlanma görülmüştür. Kitlesel olmayan lezyonların dağılımı açısından meme malignitelerde sırasıyla multisegmental ve segmental tutulum daha sık gözlenmiştir. Her iki lobuler ve duktal patolojide kitlesel olmayan lezyonlarda multisegmental ve segmental dağılım fazla idi. Lezyonların internal boyanması açısından %66.7 olgu kümeleşen nodüler tarzda, internal boyanma gösterdi. Bizim çalışmada kümeleşen nodüler kontrastlanma malignite için anlamlı istatistiksel değerler gösterdi, ancak subtiplerin ayrımında anlamlı rolü yoktu. Dinamik serilerde 89 primer meme malignitesinde tip 2 (plato) ve tip 3 (wash out) eğri paterni daha fazla, benign lezyonlarda tip 1 boyanma daha fazlaydı. 7 Patoloji subtipine göre hem lobuler hem duktal patolojilerde tip 2 boyanma daha sıktı. Sonuç: Meme MRG'de İDK daha çok kitlesel formda, lobuler patolojiler ve DKİS kitlesel ve kitlesel olmayan, her iki formda ortaya çıkabilirler. Kitlesel lezyonlarda morfolojik bulgular içinde kontur özelliği en belirleyicidir, ancak diğer morfolojik ve kinetik bulgularla korelasyon gereklidir. Lobüler patolojiler daha çok oranda multisentrisite göstermektedir. Kitlesel olmayan malign patolojiler daha çok segmental ve multisegmental dağılımında ve internal boyanmaları kümeleşen nodüler tarzda karşımıza çıkmıştır. Tip 1 kontrastlanma kinetik paterninde malign olma olasılığı düşüktür. Patolojik subtipleri bu kriterlerle kesin birbirinden ayırt etmek MRG ile mümkün değildir ancak patolojik tanıyı ön görmek için fikir verebilir. Malignite tanısında tüm morfolojik, dağılım ve internal boyanma ve kinetik birlikte değerlendirildiğinde tanısal güvenilirliğin artması mümkün olacaktır.

Özet (Çeviri)

Aim: In this study, we retrospectively evaluated breast lesions diagnosed BIRADS 4 and above with MRI and investigated diagnostic reliability of the morphologic findings and contrast enhancement patterns and kinetics in correlation of pathologic diagnosis. Material and Method: In our study, patients with BIRADS 4 and above lesions diagnosed on MRI were retrospectively evaluated between August 2013 – January 2015. Breast MR examination of all patients were obtained with 1,5 T MR and 3T MR Device. Conventional sequences were taken and after that dinamik contrast enhanced MR examinations were obtained. Lesions diagnosed with malignancy were classified according to morphological features, distribution, enhancement patterns, kinetic types, and histopathologic diagnosis. Results: 114 patients were investigated, mean age of all patients was 48. Most of malignancy cases were between 40-60 yrs old. Almost half of BIRADS 4 diagnosed lesions were benign and half were malign, all of the BIRADS 5 and 6 patients were malign. 89 patients had breast ductolobular unit Malignancies as 66 lesions (%74.2)IDC (invasive ductal carcinoma), 14 lesions (%15.7)ILC (invasive lobular karsinoma), 6 lesions (%6.7)DCIS (ductal karsinoma insitu) ve 3 lesions (%3.4) LCIS (lobular carcinoma insitu). They were classified be morphologic findings, internal enhancement and enhancement kinetics. Most of ducktal malignancy cases were mass like, lobular malignancies lesions had mass like and nan mass like appearance in the same rate. Most of 68 malign mass lesions had irregular shape and irregular and spikulated margins, there was no significant statistic difference between shape form but there was significant statistic difference between margins and irregular and spikulated margins sound for malignancies. Most of mass like IDC (%70.5) & ILK (%55.5) cases had irregular shape, and spikulated and irregular margins. Most of invasive & non invasive mass like carcinomas showed heterogeneous enhancement. Most non mass like lesions showed segmental and multisegmental distribution( for both ductal & lobular pathologies). According to internal enhancement most cases (%66.7) had clumped enhancement. Clumped nodular enhancement was significantly higher in malignancies and there was significant statistic difference. But internal enhancement was not so helpful to distinguish breast malignancy sub types. In dynamic Contrast-enhanced series most of 89 ductolobuler malignancies showed type 2 (plato) and type 3 (wash out) kinetic curves. In opposition type 1 kinetic curves had higher prevalence in the benign lesions. According to pathologic sub type, there was higher prevalence of type 2 (plato) kinetic curves in both ductal and lobular sub types. Conclusion: Mass like appearance was significantly higher in IDC cases, lobular pathologies and DCIS can show both mass like and non mass like appearance. Lobular pathologies showed more 9 multi-centricity. Most of non mass like malignancies had segmental & multisegmental distribution and clumped nodular internal enhancement. In our study ,in Contrast-enhanced dynamic series the prevalence of type 2 curves in malignancies was higher than type 3, but most of type 3 curves was seen in IDC cases. In breast magnetic resonance imaging there are many morphologic parameters for malignancy such as shape , margins, distribution pattern, enhancement pattern and also kinetic parameters. Morphologic findings has the most important role especially margins in determining malignancy, but each of this criterias are not enough to diagnosis alone and must be considered all together in correlation. It is not possible to differentiate pathologic sub types by this criterias but these criteria can suggest probability of specific sub type. Considering all morphologic, enhancement, kinetic patterns would increase diagnostic reliability

Benzer Tezler

  1. Dinamik kontrastlı meme manyetik rezonans görüntülemede halkasal kontrastlanan lezyonların radyolojik bulgularının lezyon tanısındaki rolü

    The role of radiological findings of rim enhancing lesions in dynamic contrast-enhanced breast magnetic resonance imaging in lesion diagnosis

    UMUR GÖRÜCÜ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    Radyoloji ve Nükleer TıpSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Radyoloji Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ LEMAN GÜNBEY KARABEKMEZ

  2. Meme kitlelerinde sonografik BIRADS sınıflamasındaki tanımlayıcıların ve BIRADS kategorilerinin pozitif ve negatif öngörü değerleri

    Pozitive and negative predictive value of descriptors and categories in BIRADS classification of solid breast lesions

    ELİF ÖZEN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2011

    Radyoloji ve Nükleer TıpMersin Üniversitesi

    Radyoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. MELTEM NASS DUCE

  3. Mamografide tek projeksiyonda görülen fokal asimetrik opasitelerin meme MRG ile değerlendirilmesi

    Breast MRİ evaluation of focal asymmetric opacities seen on only one mammographic view

    FATİH PEKTAŞ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2016

    Radyoloji ve Nükleer TıpUludağ Üniversitesi

    Radyoloji Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. GÖKHAN GÖKALP

  4. Meme kanseri olgularında aksiller lenf nodu durumunun mamografi, usg ve mrg ile değerlendirilmesi, bu sonuçların, intraoperatif slnb ve postoperatif patoloji sonuçları ile karşılaştırılması

    Evaluation of axillary lymph node status with mammography, usg and mri in breast cancer cases, comparison of these results with intraoperative slnb and postoperative pathology results

    FARUK TÜRKEŞ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2021

    Genel CerrahiMuğla Sıtkı Koçman Üniversitesi

    Genel Cerrahi Ana Bilim Dalı

    YRD. DOÇ. DR. ÖZCAN DERE

    DOÇ. DR. FUNDA DİNÇ

  5. Meme lezyonlarının değerlendirilmesinde difüzyon ağırlıklı manyetik rezonans görüntülemenin yeri

    The role of diffusion weighted MRI in evaluating breast lesions

    CİHAN KAYA

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2014

    Radyoloji ve Nükleer TıpPamukkale Üniversitesi

    Dahili Tıp Bilimleri Bölümü

    PROF. DR. NURAN A. SABİR AKKOYUNLU