Türkiye'de 500 büyük firmada döviz kuru riski yönetimine ilişkin bir saha araştırması
Başlık çevirisi mevcut değil.
- Tez No: 41725
- Danışmanlar: DOÇ.DR. BELKIS SEVAL
- Tez Türü: Yüksek Lisans
- Konular: İşletme, Business Administration
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 1995
- Dil: Türkçe
- Üniversite: İstanbul Üniversitesi
- Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 191
Özet
ÖZET Bu çalışma, Türkiye'de 500 büyük firma'da döviz kuru riski yönetimine ilişkin tekniklerin neler olduğunu ve bu teknikleri tespit etmede firmalar açısından önemli olan (aktörlerin araştırılmasına yönelik ampirik bulguları içermektedir. Çalışmanın birinci bölümünde kur sistemlerinin tarihi gelişimi, döviz kuru riski ve türleri üzerinde durulmuştur. Bu bölümde ayrıca kur riskine karşı firmaların izlediği stratejiler anlatılmıştır. Çalışma sabit kur sisteminin tarihi gelişimini ve altın para standardını ekonomik açıdan değerlendirilmesiyle başlamıştır. Sistemdeki para arzının altın arzı ile sınırlı oluşunun getirdiği fiyat istikrarı ile büyüme üzerinde oluşturduğu baskı üzerinde durulduktan sonra, sistemin dünya savaşları arasındaki gelişimi anlatılmıştır. Altın standardının yıkılması ile yerel paraların birbirine dönüştürme imkanları ortadan kalkmıştır. Çalışmanın devamında, bu durumun uluslararası ödemelerde çok taraflı denkleştirmelerde yarattığı büyük sorunların azaltma amacıyla oluşturulmuş para sahaları üzerinde durulmuştur. Bretton Woods sisteminin işleyişinin dayandığı temeller ve sistem sürecindeki devalüasyonların ele alındığı bu kısımda kur riski açısından firmalar düzeyinde nasıl bir etkinin ortaya çıkabileceği üzerinde durulmuştur. Bu kısmın sonunda, Avrupa Para Sistemi ele alınmıştır. Sistemin dayandığı döviz kuru mekanizması üzerinde durulduktan sonra, sistemin işleyişini sağlayan kurumlar ve ECU hakkında genel bilgilere temas edilmiştir. Çalışmanın birinci bölümünün ikinci kısmında, döviz kuru riski ve döviz pozisyonu açıklanmıştır. Firmaların hangi durumlarda döviz kuru riski ile karşılaşabileceği belirtildikten sonra bu riske karşı firmaların izlediği stratejiler üzerinde durulmuştur. Çalışmanın üçüncü kısmında kur riski türlerinin neler olduğu açıklanmıştır. Bu kısımda, muhasebe, işlem ve ekonomik riskin literatür tanımları yapılmış, oluşturulan örnekler yardımıyla bu risk türleri anlatılmıştır. İlk bölümün son kısmında ise firmaların kur riski yönetiminde hangi araçları kullandıkları üzerinde durulmuştur. Bu bölümde firma bünyesinde kullanılan tekniklerden; Nakit akışlarının zamanlanması, Offsetting, döviz sepetleri oluşturma veya çeşitleme yapma, para piyasalarından yararlanma ve işlemlerin çeşitlendirilmesi yoluyla riskten korunma yöntemlerinin nasıl gerçekleştirildiği izah edilmiştir. Firma dışından gerçekleştirilen koruma yöntemlerinde ise türevsel araçlar ile firmaların kur risklerinden nasıl korundukları örnekler yardımıyla anlatılmıştır. Çalışmanın ikinci bölümü araştırmanın metodunu ve anketlerden alınan sonuçların ham verilerini içermektedir. Araştırma İstanbul Sanayi Odasının - İSO tespit ettiği 500 büyük firma üzerinde anket uygulanması yöntemiyle gerçekleştirilmiştir. Firmaların tamamına 27 soru ve 74 farklı değişkenden oluşan anket formları posta yoluyla gönderilmiştir. Anketlerin finans veya hazine işlemlerinden sorumlu tepe yöneticilerinin cevaplaması istenmiştir. Cevaplanma oranının arttırılması amacıyla ilgili yöneticilerle telefon görüşmesi yapılarak anketleri cevaplamaları rica edilmiştir. Bu işlemlerin son ucunda“Maden”,“Gıda”,“Dokuma”,“Orman”,“Kağıt ve Basım”,“Petrol”,“Taş ve Toprak”,“Makina”,“Otomotiv”,“Elektrik”ve“Kimya”sektörlerine ait 172 anket cevaplanmış olarak geri gelmiştir. Anket sonuçlarından 8 tanesi çeşitli nedenlerle araştırma kapsamına dahil edilmemiştir. Nihai olarak 164 firmadan alman sonuçlar SPSS/ PC + Programı kullanılarak araştırma kapsamında değerlendirilmeye tabi tutulmuştur. Araştırma kapsamına dahil edilen firmalardan en büyük payı % 62 ile Özel sermayeli firmalar kapsamaktadır. Bunu % 17 ile Kamu sermayeli firmalar, % 8 ile Özel sermaye ağırlıklı Özel- Yabancı sermayeli firmalar izlemektedir. Araştırmaya dahil edilen diğer firmaların ise yüzde dağılımı şöyledir; Yabancı sermaye firmalar % 5, Yabancı sermaye ağırlıklı yabancı - özel sermayeli firmalar % 5, kamu sermayesi ağırlıklı kamu - özel sermayeli firmalar % 3 ve özel sermaye ağırlıklı, özel - kamu firmaları % 2 ağır-Ilgındadır. Bu bölümde, araştırma sonuçlarından elde edilen veriler SPSS / PC + programı yardımıyla tablolar haline dönüştürülmüş ve sonuçlan yorumlanmıştır. Bu veriler ışığında araştırma sonucunda elde edilen bazı veriler şöyledir; Araştırmaya dahil edilen firmalar % 18'inde Finans departmanının olmadığı tespit edilmiştir. Ayrıca firmalar % 78'inde döviz yönetimi ile ilgili özel bir birimin oluşturulmadığı, bu birimin oluşturulduğu firmalarda ise bu bölümde 1 ile 3 kişi arasında eleman bulundurduğu ortaya çıkartılmıştır. Firmaların % 54'ü ithalat işlemlerinde dolar, % 35'i DM ayaklı işlem yaptıkları ihracat işlemlerinde ise firmaların % 8'i dolar, % 23'ü DM ayaklı işlem yaptıkları tespit edilmiştir. Firmaların % 64'ünün döviz cinsinden nakit bütçesi düzenlemediği araştırma sonucunda ortaya çıkartılmıştır. Döviz nakit bütçesi düzenleyen firmaların daha çok (% 16) üçer aylık dönemler itibarı ile döviz nakit bütçelerini düzenledikleri tespit edilmiştir. Araştırma kapsamına dahil edilen firmaların % 49'unun 15 milyon dolardan az döviz tahsilatı olduğu, % 35'inin ise tahsilat rakamının 15 milyon doların üzerinde olduğu tespit edilmiştir. Firmaların % 16'sında ise döviz tahsilatının olmadığı belirlenmiştir. Firmaların döviz ödemelerinde ise durumun şöyle olduğu tespit edilmiştir; 15 milyon doların altında döviz ödemesi olan firmaların oranı % 53, 15 milyon doların üze rinde döviz ödemesi olan firmaların oranının % 41 olduğu, döviz ödemesi olmayan firmaların oranının ise % 6 olduğu araştırma sonucunda ortaya çıkmıştır. Firmaların kur riski yönetimi ile ilgili stratejik kararları % 89 oranıylaken dilerinin belirledikleri, firmaların % ll'inin ise bir banka veya finansal kuruluştan danışmanlık hizmeti satın aldığı tespit edilmiştir. Çeşitli risk sınıflamaları arasında döviz kuru riskinin firma faaliyetlerini etkilemesi açısından öneminin belirlenmesine yönelik araştırma sorusuna, firmaların tamamına yakını (% 98) önemli olduğunu belirtmiştir. Bu oran içerisinde firmaların % 33'ü bu riskin kendi faaliyetlerini etkilemesi açısından en önemli risk olduğunu belirtirken firmaların % 51'i oldukça önemli, % 14'ü ise kısmen önemli olduğunu belirtmiştir. Firmaların sadece % 2'si kur riskinin kendi faaliyetlerini etkilemesi açısından tamamen önemsiz olduğunu belirtmiştir. Döviz kuru riski türlerinin firma faaliyetlerini etkilemesi açısından öneminin tespit edilmesine yönelik araştırma bulgularında, ekonomik risk, işlem riski ve muhasebe riskinin firma faaliyetlerini etkilemesi açısından son derece önemli olduğu belirlenmiştir. Firmaların kur riskini azaltmaya yönelik gerçekleştirdikleri işlemlere yönelik elde edilen sonuçlar şöyle bir görünüm sergilemektedir; Firmaların % 57'sinin farklı döviz türleriyle işlem yaparak kur riskini azaltmaya çalıştıkları tespit edilmiştir. İhtiyaç duyulan hammaddenin farklı ülkelerden almak suretiyle kur riskini azaltan firmaların % 69 olduğu belirlenmiştir. Araştırma kapsamındaki firmaların sadece % 8'inin üretim tesislerini satış yaptıkları ülkelere kurmak suretiyle kur riskini minimize ettikleri belirlenmiş ve firmaların % 37'sinin ise işletme sermayesini farklı döviz türleriyle oluşturmak suretiyle kur riskini azaltmaya çalıştıkları tespit edilmiştir. Araştırma sonucunda firmaların % 4'ü kur riskini yönetmede futures sözleşmelerini etkin bir şekilde kullandığı belirlenmiştir. Firmaların % 5'inin opsiyon, % 3'ünün swap ve % 15'inin forward sözleşmelerini, kur riski yönetimi ile ilgili işlemlerinde en sık kullandıkları tespit edilmiştir.Firmaların kendi bünyelerinde kur riskini azaltmaya yönelik kullandıkları tekniklerin belirlenmesine yönelik araştırma sonuçları şöyle bir görünüm arzetmektedir; Firmaların % 73'ü aynı döviz türüyle işlem yaparak kurlardaki değişmelerden en az etkilenmeye çalıştıkları tespit edilmiştir. Firmaların % 73'ünün kurlardaki değişmeleri önceden tahmin etmek suretiyle borç ve ödemeleri bu tahminlere göre ayarlamak suretiyle koruma yöntemini uyguladıkları belirlenmiştir. Farklı döviz partföyü oluşturmak suretiyle kur riskini azalt maya yönelik uygulama tekniğini firmaların % 53'ünün kullandığı, işlemleri yerel para ile faturalandırmak ile koruma yöntemini benimseyen firmaların % 69 olduğu araştırma sonucunda ortaya çıkartılmıştır. Firmaların % 10'unun yurtdışında satış merkezleri oluşturarak, % 40'mın ise spot piyasaları kullanmak suretiyle kur riskini azalt maya çalıştıkları tespit edilmiştir. Firmaların kur riski yönetimi ile ilgili işlemlerini daha çok çok şubeli yerli bankalar ve yerli ihtisas bankaları ile gerçekleştirdikleri tespit edilmiştir. Firmaların fectoring leasing ve özel finans kurumları ile işlemlerinin sınırlı olduğu belirlenmiştir. Firmaların türevsel araçları kur riski ile ilgili işlemlerinde tercih etmemelerinde konu ile ilgili bilgi eksikliğinin olmasının öneminin, futures sözleşmelerinde % 62, for ward sözleşmelerinde % 60 ve swap sözleşmelerinde % 63 olduğu tespit edilmiştir. Firmaların % 45'i futures sözleşmelerini kullanmamada eh önemli neden olarak maliyetlerin fazlalığını gördüğü belirlenmiştir. Firmaların % 27'si işlemleri takip et menin zor olmasını en önemli sebep olarak görmekte ve % 24'ü ise en önemli neden ol arak piyasa şartlarının henüz yeterince oluşmamasını göstermektedir. Firmalar tarafından en aktif kullanılan türevsel aracın forward kontratları olduğu tespit edilmiştir. Bunun nedenlerini tespit etmeye yönelik bulgularda şu sonuçlar elde edilmiştir; Firmaların % 35'inin bu kontratları kullanmada en önemli neden ol arak, işlemlerin çok çeşitli döviz türleriyle yapılabiliyor olmasını belirtmiştir. Firmaların % 48'i işlemlerin bankalarla karşılıklı olarak yapılabiliyor olmasını, % 61'i vadeden önce ters işlem yapılabiliniyor olmasını ve % 24'ü ise marjın tutma zorunluluğunun ol mamasını bu aracı tercih etmede en önemli faktörler olduğunu belirtmişlerdir. Opsiyon sözleşmelerinin firmalar tarafından kur riski yönetimi ile ilgili işlemlerde kullanılmamasının sebepleri arasında şu faktörlerin yer aldığı belirlenmiştir; Firmaların % 45'i maliyetlerin fazla olmasını en önemli faktör olarak görmektedir. Araştırma kapsamındaki firmaların % 63'ü ise piyasa şartlarının oluşmamasını en önemli faktör olarak gördüğü tespit edilmiştir. Swap sözleşmelerini kullanmamada firmaların % 35'i en önemli faktör olarak piyasa şartlarının oluşmamasını gösterdiği tespit edilmiştir. Çalışmanın son bölümünde araştırmanın sonuçları Ki-Kare istatistiki metodu kullanarak analiz edilmiş ve yorumlanmıştır. Bu bölümde değişkenlerin Ki-Kare tablolarını düzenlerken çok kategorisi olan değişkenler benzer kategorilerle birleştirilerek tek kategori haline getirilmiştir. Teorik ve pratik açıdan kolaylık sağlaması bakımından sosyal bilimlerdeki araştırmalarda sıkça kullanılan bu yöntem sayesinde birçok değişken arasında istatistiki olarak anlamlı ilişkiler tespit edilmiş ve sonuçlar yorumlanmıştır.
Özet (Çeviri)
Özet çevirisi mevcut değil.
Benzer Tezler
- İstihdam edilebilirliğin önemi açısından eğitim - istihdam ilişkisi ve Ankara bölgesi imalat sanayii uygulaması
Education - employment correlation in terms of the significance of employability and Ankara region manufacturing sector practice
IŞIL KURNAZ
Yüksek Lisans
Türkçe
2007
Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileriGazi ÜniversitesiÇalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri Ana Bilim Dalı
YRD. DOÇ. DR. YÜCEL UYANIK
- Stratejik halkla ilişkiler yönetim modelinin bağlamsal analizi: Türkiye'deki büyük iş örgütlerinin halkla ilişkiler uygulayıcılarının algılamalarına yönelik bir araştırma
Contexual analysis of strategic public relations management model: A research on the perceptions of public relations practitioners in big business organizations in Turkey
FULYA ERENDAĞ SÜMER
- Bir stratejik maliyet yönetimi aracı olarak sahipliğin toplam maliyeti yaklaşımının tedarikçi seçimindeki rolü: 500 büyük sanayi işletmesinde bir uygulama
The role of total cost of ownership approach in supplier selection as a strategic cost management tool: An application in 500 large manufacturing enterprises
HAKAN YAZARKAN
- The role of human resources management in organizational effectiveness
İnsan kayanakları yönetiminin örgütsel etkinlikteki rolü
IŞIL KIROĞLU
Yüksek Lisans
İngilizce
2008
İşletmeMarmara Üniversitesiİşletme Ana Bilim Dalı
PROF. DR. HANDAN KEPİR SİNANGİL