Geri Dön

Gedikpaşa' da konfeksiyon sanayii

Başlık çevirisi mevcut değil.

  1. Tez No: 41984
  2. Yazar: TUNA ŞEN
  3. Danışmanlar: PROF.DR. ÜMİT SERGÜN
  4. Tez Türü: Yüksek Lisans
  5. Konular: Coğrafya, Ekonomi, Tekstil ve Tekstil Mühendisliği, Geography, Economics, Textile and Textile Engineering
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 1995
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: İstanbul Üniversitesi
  10. Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 51

Özet

ÖZET İstanbul özellikle 1950'lerden sonra başlayan ve günümüzde çok büyük boyutlara ulaşan, yoğun bir göç olgusuyla karşı karşıyadır. Kırdan kente göç olgusu İstanbul'un şehirsel fonksiyonu üzerinde oldukça etkili olmuş, bir çok yeni yerleşim bölgelerinin oluşumunda ve bu bölgelerin şekillenmesinde belirleyici olmuştur. Her yıl hemen hemen Türkiye'nin her köşesinde göç yoluyla İstanbul'a büyük bir nüfus kitlesi akmaktadır. İstanbul'un 1965 - 1990 yıllan dönemi arasındaki nüfus değerleri şöyledir. 1980 yılında İstanbul'un nüfusu 4.741.890 iken 1990 yılında bu rakam 7.309. 190'a ulaşmıştır. Yani 10 yıllık kısa bir süre içerisinde nüfus hemen hemen iki katma ulaşmıştır. Grafik üzerinde de bu dönemlere at eğrinin dikliği dikkat çekicidir. 44t*J*(-*J 19». m So < IBS» I ! :>*i. Şekil 4 : İstanbul'un 1965 - 1990 yıllan dönemi arasındaki nüfus artışını gösteren grafik İstanbul'a her yıl göç yoluyla gelen yüzbinlerce kişi kendilerine yerleşim yeri olarak İstanbul'un kenar semtlerini veya civar civar köyleri'ni seçmişlerdir. Bu seçim çeşitli zorluklarla gerçekleşmektedir. Son 35 yıldır süren göç olgusu İstanbul'un şehir merkezlerindeki sınırlı yerleşim alanlarını tamamen doldurmuştur. Var olan sınırlı yerlerin ise arazi fiyatları ve kiralan oldukça pahalıdır. Göç eden insanlar kendileri için en önemli ihtiyaçları olan barınma ihtiyaçlarını gerek mekansal gerekse maddi kolaylıklar taşıyan bölgelere yerleşerek temin etmişlerdir. İstanbul büyük nüfus artışıyla birlikte kapladığı alan bakımındanda hızlı bir büyüme içerisine girmiştir. Bu büyüme herhangi bir plan dahilinde gerçekleşmeyip gelişigüzel ve kendiliğindenci bir şekilde olmuştur. Şehrin gelişme yönü tayin edilmemiş ve ona uygun plan ve teknik program hazırlanmıştır. Bu tür yerleşim yerleri genellikle altyapısız gecekondu bölgeleridir. Önceleri köy karekteri taşıyan ve ekonomik faaliyeti çiftçilik olan bir çok 45bölge zaman içerisinde büyük bir değişime uğramıştır. Bölge arazisi üzerinde artan talep arsa ve arazi fiyatlarım arttırmıştır. Birçok yerde de meskenler ya başkasının arazisi üzerinde ya da devlet arazisi üzerinde kurulmuştur. Buralara yerleşenler büyük ölçüde gelir seviyesi düşük insanlardır. Yerleştikleri yerlerin altyapılı olup olmaması bu insanlar için pek fazla önemli değildir. Barınma ihtiyaçlarını karşılamak ilk hedefleridir. Kenar bölgelere yerleşen insanlar zamanla kendilerinin ve artan çevre nüfusunun ihtiyaçlarım karşılamak için ticari yapılaşmalara gitmişlerdir. Bakkal, manav, eczane, dispanser, bankalar, okullar, lokantalar ve sinemalar gibi ticari ve kültürel kuruluşlar bu bölgelerin şehirleşme sürecini hızlandrrmıştrr. Bu tür bölgelerin sakinliği, gayrimenkul ve kiraların şehir işlerine göre daha ucuz olması şehir içinde yaşayan nüfusu' da bu yeni yerleşim bölgelerine çekmiştir. Yoğun trafik, hava kirliliği, çevre sorunları, baş döndürücü hareketlilik vb. sorun karşısında İstanbul'un şehir içlerinde kalan yerleşim yerlernin her geçen gün cazibesini kaybetmesi, şehir içinden dışma doğru, var olan göç olgusunun başlıca nedenleridir. Nüfusun hızla kenar semtlerde yoğunlaşması İstanbul'daki sanayii bölgelerinin şekillenmesinde ve dağılışında değişiklikler meydana getirmiştir. İlk nüveleri şehrin merkezlerinde ve içlerinde olan çeşitli sanayi kollan özellikle, son dönemlerde hızla, İstanbul'un dışma doğru kaymıştır. Bunun en büyük nedeni bu tür bölgelerde artan nüfusla birlikte, çalışacak işgücünün bol miktarda bulunması ve işçi ücretlerin şehir içlerine göre oldukça ucuz olmasıdır. Sanayi bölgelerinin oluşması için bol miktardaki boş arazinin mevcudiyetide bu durumu destekleyen başka bir faktördür. Artan nüfus bu tür yerleşim bölgelerinde yeni ulaşım ağlarının oluşumuna yol açmıştır. Ulaşım ihtiyacını büyük ölçüde münibüs taşımacılığı karşılar. 46İstanbul'un çevresi hızlı bir nüfuslarıma süreci yaşarken şehir içinde kalan bölgelerli fazla nüfuslanmamakta, (sabite yakın) hatta yer yer nüfus azalmaları gözlenmektedir. Gedikpaşa uzun bir süredir nüfus azalması gösteren şehir içinde kalmış bölgelerden biridir. İdari olarak bağlı bulunduğu Eminönü ilçesi son 20 yıldır hızla ardan bir nüfus azalmasıyla karşı karşıyadır. Bu bölgenin özelikle ticaret merkezi olma durumu bu sonucu beraberinde getirmiştir. Eminönü gittikçe azalan nüfusuna rağmen özellikle gündüz iş saatlerinde çok yoğun bir nüfusa sahip olmaktadır. Hergün binlerce kişi çalışmak için akın akın bölgeye gelmektedir. Eminönü ilçesinin 1965-1990 yıllan arası nüfus gelişimi şöyledir. Yukarıdaki tabloda görüldüğü gibi özellikle son beş yıl içerisindeki nüfus azalması oldukça belirgindir. Eminönü ilçesi gibi şehir içinde kalmış, Beşiktaş, Beyoğlu ve Fatih ilçelerindeki nüfus gelişimi de İstanbul'un genel nüfus gelişimimden farklı özellikler taşır. 1985 1990 Beşiktaş Beyoğlu Fatih 471985-1990 yıllan arasında Beşiktaş'ın nüfusu 4093 Beyoğlunun nüfusu ise 5640 kişi artmıştır. Fatih ilçesinde ise Eminönü ilçesinde olduğu gibi nüfus azalması görülmüştür. (121 14 kişi) Şehir içinde kalan bölgelerde nüfus azalmasıyla birlikte sanayi faaliyetlerinde bu tür bölgeleri terk etmeye başladıkları gözlenmektedir. Yeni yerleşim yerlerindeki var olan işçi potansiyeli sanayii faaliyetlerini bu tür yerlere çekmektedir. Kırdan kente göç olgusunun yarattığı gecekondu bölgelerinde bir çok kadm ve çocuk evlerinin hemen yakınındaki işyerlerinde çalışmayı cazip bulmaktadırlar. İşçiler genellikle 18-25 yaşlan arasında bulunan genç işçilerdir. Çoğu Doğu Anadolu Bölgesi, Karadeniz Bölgesi ve İç Anadolu bölgesi msanlarındandır. (Genellikle Malatya, Mardin, Adıyaman, Konya, Sivas, Trabzon) Gedikpaşa bölgesinin konfeksiyon atölyelerince“kuruluş yeri”olarak seçilmesi şu faktörlere bağlıdır. a- Beyazıt - Mahmııtpaşa giyim sanayii bölgesine oldukça yakın olması b- Konfeksiyon sanayinin yan kollarının bölge üzerinde yoğunlaşması (Makina tamircileri, parekende satış mağazalan, dernekler vb.) c- Bölgenin geçmişte sanayii faaliyetleri için yeterli nüfus potansiyeline sahip olması. Gedikpaşa bölgesi üzerinde 362 konfeksiyon atölyesi tespit edilmliş, bunun 281' de anket yapılmıştır. 281 atölyede 421 bayan işçi, 1609 erkek işçi olmak üzere toplam 2030 işçi çalışmaktadır. Bayan işçi sayısının azlığı dikkat çekmektedir. Bunun en büyük nedeni bayan işçilerin genellikle evlerine yalan işyerlerinde çalışmayı tercih etmeleridir. En çok benimsenmiş işçi sayısı“7”dir. Yanlızca fason üretim yapmak bölgedeki atölyelerin genel üretm özelliğidir. 281 atölyenin 238'I fason 12' si kendi imalatı, 31 atölye ise her iki üretim tarzını birlikte yapmaktadır. Bölge üzerinde işyeri kendine ait atölyele rastlanmamıştır. Konfeksiyon atölyelerinin hepsi kiracı durumundadır. 48Ürünlerin gönderildiği bölgeler fazla çeşitlilik göstermez. Atölyeler ürettikleri ürünleri başta Beyazıt-Mahmutpaşa giyim sanayii bölgesi olmak üzere (%80) Laleli'ye (%17) ve Şişli - Osmanbey (%2.1) giyim sanayii bölgelerine gönderilmektedir. İşçinin mevcudiyeti sanayii faaliyetleri için kuruluş şartlarından biridir. Bütün bu veriler incelenen Gedikpaşa bölgesinde nüfusun hızla düştüğünü, bununla birlikte var olan hemen hemen bütün sanayii kollarının nüfusun yoğunluk kazanmakta olduğu bölgelere doğru kaydığım gösterir. Gedikpaşa bölgesinde azalma gösteren sanayii faaliyetlerinin başmda konfeksiyon sanayi gelmektedir. Bu sanayii faaliyetinde işçi unsuru (işçinin sayısı ve ustalığı) diğer sanayii kollarına göre daha belirleyicidir. Gedikpaşa bölgesi üzerinde konfeksiyon atölyelerinin en yoğun olduğu Gedikpaşa caddesi üzerindeki işhanlannda toplam 55 adet işyerinin kiracısız olduğu tespit edilmiştir. Han sahipleri işyerlerini kiraya vermekte zorlandıklarım belirtmişlerdir. Geriye kalan 21 boş işyeri ise bölge üzerinde dağılmış durumdadır. Gedikpaşa bölgesinde konfeksiyon atölyelerinin ilk görülmeye başladığı tarih 1970 yıllandır. Bölgedeki konfeksiyon atölyelerinin sayısı 1980-1988 yıllan arasında maximum düzeye çıkmış 1988 yılından sonra bölge üzerindeki konfeksiyon atölyelerinin sayılan azalmaya başlamıştır. Bölge üzerindeki konfeksiyon atölyeleri gelişime açık atölyeler özelliğini taşımaz. Atölyelerde konunun eğitimini gören işçilere rastlanmaz. İşin çalışırken öğrenileceği genel bir kuraldır. Fason ücreterinin azlığı işe verilen önemi azaltır. Genellikle basit ve kalitesiz ürünler üretilmektedir. Konfeksiyon sanayii riski az olan çalışma kollarından biri olmakla beraber çalışma şartlan oldukça ağır olan iş kollarından biridir. Genellikle sabah 8:30 akşam 19:00 arasında öğlenleri saat 13:00 de 1 saat yemek paydosu vererek 9-10 saat hızlı ve yoğun bir tempo ile çalışılır. Atölyelerin kapasitesi ve teknik donanımı ihracat firmalarına çalışmakta büyük bir engel teşkil etmektedir. Konfeksiyon atölyeleri içinde ihracatçı firmaya çalışan atölyeye rastlanmamıştır. 49Gedikpaşa tarihi yanmada kalan bir çok sanayii bölgesiyle birlikte kuruluş yeri olarak elverişliliğini kaybetmektedir. İstanbul'da idari organlarca sanayii faaliyetlerinin şehrin dışma taşmdınlması olayı muhtelif yerlerde başlamıştır. Sanayii kollarına ait atölyelerin büyük bir kısmı ikitelli 'deki yer yer faaliyetlerin başlamış olduğu sanayii sitesi kaydırılacaktır. İkitelli sanayi sitesi 450 ha alan üzerinde 40.000 işyerini kapsayan, alt yapısı tamamlanmış, planlı bir sanayii sitesidir. Sitede oto hurda, döküm, pik döküm, makina, torna, konfeksiyon, ayakkabı, ahşab mobilya başta olmak üzere birçok sanayii kolu faaliyet gösterecektir. Şehir içinde faaliyet gösteren sanayii bölgelerinin şehrin dışma çıkarılması, tarihi ve turistik özelliği olan İstanbul'un sağlıklı şehirleşmesi için zorunluluktur. Bu işyerlerinin hepsinin bölgeden taşınması için, İkitelli gibi planlı ve kompleks başka sanayi sitelerine de ihtiyaç vardır. Şehircilik açısından bu konu üzerinde durulmalı ve zaruriyette yeni tesisler yapılmalıdır. İstanbul'da yeni oluşan sanayii bölgelerinin plansız ve programsız gelişimi, bugün şehir içinde kalmış sanayii bölgelerinin yaşadığı olumsuzlukları gelecekte bu bölgelerinde yoğun olarak yaşayacağı sonucunu çıkarır. Bu yüzden biran önce idari organlarca çözümler üretilmelidir. Atölyelerin dağınık değilde, toplu olarak birarada bulunmaları, sorunların topluca çözümünü beraberinde getirecektir. Toplu iş merkezleri aynı zamanda sanayii faaliyetlerinin şehirleşme üzerinde yarattığı olumsuz etkileri ortadan kaldıracaktır. 50

Özet (Çeviri)

Özet çevirisi mevcut değil.

Benzer Tezler

  1. İstanbul-Gedikpaşa'da ayakkabı sanayiinde çalışma ilişkileri: Üretim örgütlenmesi ve fason ekonomisi

    Başlık çevirisi yok

    BERNA GÜLER MÜFTÜOĞLU

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    1998

    Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileriMarmara Üniversitesi

    Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri Ana Bilim Dalı

    YRD. DOÇ. DR. AYLAN ARI

  2. Gedikpaşa Kadırga Liman Caddesi'nde tarihsel araştırma ve mimari oluşumun incelenmesi

    Başlık çevirisi yok

    SAİD ALİ

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    1992

    MimarlıkYıldız Teknik Üniversitesi

    YRD. DOÇ. DR. FÜSUN ALİOĞLU

  3. Gedikpaşa: A neighborhood shaped by the footwear market

    Gedikpaşa: Ayakkabı piyasasının şekillendirdiği bir mahalle

    RABİA IRMAK TANIŞ

    Yüksek Lisans

    İngilizce

    İngilizce

    2019

    Kamu YönetimiBoğaziçi Üniversitesi

    DOÇ. DR. BERNA YAZICI

  4. Gedikpaşa Çilavcı sokak ve çevresinde sıhhileştirme çalışması

    Rehabilitation project of Gedikpaşa Çilavcı street and its' vicinity

    EMİNE SAĞLIK

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2000

    Mimarlıkİstanbul Teknik Üniversitesi

    PROF.DR. NUR AKIN

  5. İstanbul'da ilk tiyatro yapıları ve Taksim Sahnesi örneği

    First theatre buildings in Istanbul and Taksim Sahnesi example

    GÜLRU KENANLI

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2009

    MimarlıkYıldız Teknik Üniversitesi

    Mimarlık Ana Bilim Dalı

    YRD. DOÇ. DR. FARUK TUNCER