Geri Dön

Progresif erken başlangıçlı skolyozların tek ve çift growıng (uzatılabilir) rod tekniği ile tedavilerinin karşılaştırılması, spinal büyümeye ve akciğer gelişimi üzerine etkilerinin değerlendirilmesi

Başlık çevirisi mevcut değil.

  1. Tez No: 420686
  2. Yazar: YUNUS ATICI
  3. Danışmanlar: PROF. DR. MUSTAFA CANİKLİOĞLU
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Ortopedi ve Travmatoloji, Orthopedics and Traumatology
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2010
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Sağlık Bakanlığı
  10. Enstitü: SSK İstanbul Eğitim Hastanesi
  11. Ana Bilim Dalı: Ortopedi ve Travmatoloji Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 161

Özet

Progresif Erken Başlangıçlı Skolyozların Growing (Uzatılabilir) Tek ve Çift Rod Tekniği ile Tedavilerinin Karşılaştırılması, Spinal Büyümeye ve Akciğer Gelişimi Üzerine Etkilerinin Değerlendirilmesi Erken başlangıçlı skolyoz; küçük çocuklarda oluşan, birçok tanıya ve eğrilik tipini kapsayan skolyozlara verilen ortak addır. Erken başlangıçlı progresyon halindeki skolyozları tedavi etmediğimizde şiddetli kardiyopulmoner problemlerle karşılaşabiliriz. Erken başlangıçlı skolyozlarda cerrahi tedavinin amacı; eğriliğin progresyonunu durdurmak, eğriliği düzeltmek, korreksiyonu korumak, vertebranın maksimum büyümesini sağlamak, vertebranın maksimum hareketli kalmasını sağlamak, akciğer ve toraksın gelişimine izin vermektir. Uzatılabilir tek ve çift rod tekniği uyguladığımız hastaları prospektif olarak takip ettik. Eğriliğe, korreksiyona, aynı zamanda omurga ve akciğer gelişimi üzerinde etkilerine, oluşan ve oluşabilecek komplikasyonların çözümüne bakarak her iki tekniği birbirleri ile karşılaştırdık. Tek ile çift rod tekniklerinin birbirine olan üstünlüklerini araştırmayı amaçladık. 2004 ve 2010 yılları arasında ortalama cerrahiye başlama yaşı 7.7 yaş (aralık, 5-9) olan 15 sayıdaki progresif erken başlangıç skolyozlu hastaları posteriordan uzatılabilir rod tekniği ile İstanbul Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde opere ettik. 8 hastaya tek rod tekniğini (grup 1), 7 hastaya çift rod tekniğini (grup 2) uyguladık. Henüz 8 hastaya final füzyon uygulandı. Radyografilerde sagital ve koronal planda yer alan skolyoz, kifoz, lordoz, T1-S1 (torakal 1-sakral 1) uzunluğu, sagital ve koronal balans ölçüldü. Cobb açıları, T1-S1 arası mesafe ve diğer ölçülen değerler dört farklı zamanda (preinitial-postinitial-prefinal füzyon-postfinal füzyon) yapılarak sonuçları karşılaştırıldı. Füzyon olan hastalar SFT (solunum fonksiyon testi) ve SRS-30 (scoliosis research society-30) ile değerlendirildi. Grup 1 için; preinitial dönemde ortalama ana torakal skolyoz cobb açısı 61.3˚ (aralık, 45˚-80˚), postinitial dönemde ortalama 38.4˚ (aralık, 20˚-66˚) olarak, en son operasyonları sonrası ortalama 28˚ (aralık, 16˚-59˚) hesaplandı. Grup 2 için; preinitial dönemde ortalama ana torakal skolyoz cobb açısı 64.6˚ (aralık, 28˚-114˚), postinitial dönemde ortalama 33˚ (aralık, 12˚-60˚) olarak, en son operasyonları sonrası ortalama 28˚ (aralık, 15˚-57˚) hesaplandı. Grup 1 için; başlangıç cerrahi sonrası (postinitial dönem) ana torakal eğrilikte ortalama korreksiyon % 37.4 (p

Özet (Çeviri)

15 patients (mean age at the time of surgery 7.7, range 5-9) with the diagnosis of progressive early onset scoliosis were operated using growing rod technique with posterior approach between 2004 and 2010 in İstanbul Education and Research Hospital, Department of Orthopedic Surgery and Traumatology. Single rod technique was used in 8 patients (group 1) and double rod technique in 7 (group 2). Final fusion was applied only in 8 patients until today. Radiographical evaluations were made according to the scoliosis, kyphosis and lordosis in the sagittal and coronal planes, T1-S1 distance and sagittal and coronal balance. Cobb angles and T1-S1 distances were measured in four different time periods (preinitial-postinitial-prefinal fusion-postfinal fusion) and the outcomes were compared with each other. The patients who had underwent fusion operations were evaluated via pulmonary function testing (PFT) and SRS-30 (scoliosis research society-30). Mean follow-up period was 3,15 years (range 2-4.8 years) in group 1 and 2,19 years (range 1.5-3.1 years) in group 2 (p

Benzer Tezler

  1. Erken başlangıçlı skolyozlarda GSP ile opere ettiğimiz hastaların erken dönem cerrahi tedavi sonuçlarımız

    Başlık çevirisi yok

    ÖZGÜR YILMAZ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2017

    Ortopedi ve Travmatolojiİnönü Üniversitesi

    Ortopedi ve Travmatoloji Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. MEHMET FATİH KORKMAZ

  2. Erken başlanğıçlı skolyozlarda seri derotasyonel gövde alçısının güvelirliği ve etkinliği

    The safety and efficacy of serial derotational casting in early onset scoliosis

    RÜSTEM CELİLOV

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2016

    Ortopedi ve TravmatolojiHacettepe Üniversitesi

    Ortopedi ve Travmatoloji Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. HALİL GÖKHAN DEMİRKIRAN

  3. Erken başlangıçlı epileptik ensefalopatilerinin genetik etiyolojisinin mevcut klinik ekzom dizileme verileriyle değerlendirilmesi

    Evaluation of the genetic etiology of early-onset epileptic encephalopathies using current clinical exome sequencing data'

    MUSTAFA YAKUBİ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    GenetikErciyes Üniversitesi

    Tıbbi Genetik Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. MUNİS DÜNDAR

  4. Alzheimer hastalarında genomik değişimlerin prognoza etkilerinin araştırılması

    The effects of genomic variations to prognose in alzheimer's patients

    ÖZLEM ÖZ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2016

    GenetikDokuz Eylül Üniversitesi

    Tıbbi Genetik Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. AYFER ÜLGENALP

  5. Expression analysis and behavioral assays in Drosophila CMT models

    Drosophila CMT modellerinde anlatım analizi ve davranışsal çalışmalar

    CANSU KÜEY

    Yüksek Lisans

    İngilizce

    İngilizce

    2015

    GenetikBoğaziçi Üniversitesi

    Moleküler Biyoloji ve Genetik Ana Bilim Dalı

    PROF. ESRA BATTALOĞLU

    DOÇ. ARZU ÇELİK FUSS