Geri Dön

Romatoid artrit, ankilozan spondilit, non radyografik aksiyel spondilartrit ve sağlıklı erişkinlerde arteryel sertlik, epikardiyal yağ doku kalınlığı, biyoelektriksel empedans ve hastalık aktivite indekslerinin değerlendirilmesi

Başlık çevirisi mevcut değil.

  1. Tez No: 424569
  2. Yazar: SEFA GÜL
  3. Danışmanlar: PROF. DR. ASIM OKTAY ERGENE
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Kardiyoloji, Cardiology
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2015
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Dokuz Eylül Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Kardiyoloji Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 135

Özet

Çalışmamızda; RA, AS, non –radyografik aksiyel spondilartrit hasta gruplarını birbiri arasında ve sağlıklı erişkinlere nazaran kardiyovasküler etkilenim derecesini; EYD ölçümü, arteryel sertlik değerlendirilmesi ve biyoelektriksel empedans analizi yöntemleriyle araştırmayı amaçladık. Kronik inf. Hastalıklarda beklendiği üzere EYD ile ESH arasında anlamlı korelasyon saptanmıştır. EYD ile CRP arasında anlamlı korelasyon saptanmadı. Çalışmaya hastalığın aktif evresinde olan hastaları dahil etmemiş olmamız bir sebep olabilir. Bazı çalışmalarda kullanılan high sensitivie CRP kitini kullanmamış olmamızda bir diğer önemli faktör olarak sıralkanabilir. EYD kalınlığı açısından ek sebep olmaksızın, romatolojik hastalık grupları arasında anlamlı fark olmadığını saptadık. Çalışmaya HT, HL DM ,olan hastaların dahil edimediğini unutmamak gerekir. EYD ile toplam VYY(vücut yağ yüzdesi) arasında anlamlı korelasyon olduğunu saptadık. Literatürde bu konu ile ilgili bir yayın bulunmaması dolayısıyla çalışmamız bu konuyu irdeleyen ilk çalışma olma özelliği göstermektedir. Ayrıca toplam VYY ile serum lipit parametreleri arasında anlamlı korelasyon saptanmış olması BİA(b,yoelektriksel impedans analizi) in aterosklerozun non invaziv göstergelerinden birisi olabileceği yönünde önemli bilgiler vermektedir. •EYD ile hastalık süresi arasında anlamlı korelasyon saptandı. Ayrıca çalışmamızda EYD oranları bel çevresi ve kalça çevresi ölçümleri ile anlamlı korelasyon göstermektedir. Hastalık aktivite indeksleri ile EYD kalınlığı arasında anlamlı ilişki saptamadık. Nonradyografik spondilartrit kolunda arteryel stiffness parametrelerinin ve EYD kalınlığının artmamış izlenmesi, hastalığın kardiyovasküler sistem üzerine yıkıcı etkilerinin henüz ortaya çıkmadığının göstergesi olarak kabul edilebilir. Antropometrik yöntemler, serum LDL kolesterol ve EYD ile anlamlı korelasyon gösteren BİA ile VYY ölçümünün KVS risk değerlendirmesinde kullanılabilecek bir yöntem olabileceği gösterildi. Biyoelektriksel yöntemle ölçülen toplam vücut yağ yüzdesinin RA kolunda daha yüksek saptanmış olması, bu hastaların kardiyovasküler etkilenim açıdan daha sıkı takip edilmesi gerektiğinin bir göstergesidir. Çalışmamızda TA ile Aix arasında anlamlı korelasyon saptanmıştır. Bizim çalışmamıza HL hastalarının dahil edilmemiş olması PWV, AİX ile HL arasında ki anlamlı korelasyonu gölgelemiş olabilir. Sonuç olarak Epikardiyal yağ doku ölçümü,arteryel sertlik değerlendirilmesi,Biyoelektriksel empedans analizi yön temleri ile inflamatuvar romatolojik hastalık tutulumu arasındaki ilişkiyi irdelediğimiz çalışmamızda nonradyografik AxSpagrubunda kardiyovasküler etkilenimin olmdığını saptadık. Özellikle hastalık süresiyle kardiyovasküler etkilenim arasında korelasyon olduğunu göstermiş olduk ve Romatoid arrtrti grubuında diğer gruplara göre kardiyovasküler etkilenimin daha fazla olduğunu saptadık. Anahtar Kelime: Epikardiyal yağ doku kalınlığı, arteryel sertlik, biyoelektriksel impedans, romatoid artrit, aksiyel spondilartrit

Özet (Çeviri)

The aim of our study is; to evaluate the burden of related cardiovascular effect between RA, AS, non-radiographic axial spondyloarthritis groups and compare to healthy adults, by using EYD measurement, arterial stiffness evaluation and bioelectrical impedance analysis methods. As expected; significant correlation was observed between EYD and EHS in chronic inflammatory diseases. No significant correlation was observed between EYD and CRP. It may be considered as a reason that patients in active period of disease were not accepted for our study. Subsequently as a reason high sensitive CRP kits used in some other studies were not used in our study. There was no significant difference between rheumatologic diseases in EYD thickness without additional reason. The rejection of patients with HT, HL or DM is a key point in our study. There was significant correlation between EYD and BAP(total body adipose tissue percentage). In literature there is no publication about this issue as a result our study is the first one. Also the significant correlation between BAP and serum lipid parameters presents important additional data about BIA(bioelectrical impedance analysis) as a non-invasive indicator of atherosclerosis. There was significant correlation between EYD and presence of disease. Furthermore EYD ratios and waist and hip circumference measurements show significant correlation in our study. No significant correlation was observed between disease activation indexes and EYD thickness. Absence of increase in arterial stiffness and EYD thickness parameters in non-radiographic sypondiyloarthritis arm could be accepted as a sign that demolishing effects of disease on cardiovascular system does not appear yet. Anthropometric methods reveal that; BIA and VYY measurements, significantly correlates serum LDL cholesterol and EYD, could be used for KVS risk assessment. Obtained data about high values of total body adipose tissue ratio in RA arm is an indicator of necessity for close monitoring in this patient group for related cardiovascular effect. There was significant correlation between TA and Aix in our study. Significant correlation between PWV, AIX and HL could be prevented by Exclusion of HL patients in our study. In conclusion; in our study, relation assessed between epicardial adipose tissue measurement, arterial stiffness evaluation, bioelectrical impedance analysis methods and inflammatory rheumatologic disease progress, we state that there is no cardiovascular effect in non-radiographic AxS group. Especially we demonstrate that there is correlation between disease period and cardiovascular effect and rheumatoid arthritis group has more related cardiovascular effect. Key word: Epicardial fat tissue , arteriel stiffness, biyoelektriksel impedans, Rheumatoid artrit, Ankilozan spondilit

Benzer Tezler

  1. Ankilozan spondilit hastalarında MEFV (Mediterranean fever) gen mutasyonları sıklığının ve hastalık şiddeti üzerine etkisinin değerlendirilmesi

    Başlık çevirisi yok

    ASLI TUFAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2009

    RomatolojiMarmara Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. M. PAMİR ATAGÜNDÜZ

  2. Romatoloji polikliniğinde nedeni bilinmeyen ateş ve akut faz reaktan yüksekliğinde; PET/BT çekiminin tanı sürecine olan katkısının değerlendirilmesi

    Fever of unknown reason and high acute phase reactant in the rheumatology policy clinic; evaluation of the contribution of PET/CT image to the diagnosis process

    UMUT YILMAZ KORELİ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    İç HastalıklarıSağlık Bilimleri Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. MİNE ADAŞ

    DR. EGE SİNAN TORUN

  3. Sigara bağımlılığının romatoid artrit ve ankilozan spondilit hastalarının yaşam kalitesi üzerine etkisi

    Effect of smoki̇ng addi̇cti̇on on the li̇fe quali̇ty of pati̇ents wi̇th rheumatoi̇d arthri̇ti̇s and ankylosi̇ng spondyli̇ti̇s

    ONUR ÖZTÜRK

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2014

    Aile HekimliğiOndokuz Mayıs Üniversitesi

    Aile Hekimliği Ana Bilim Dalı

    YRD. DOÇ. DR. MUSTAFA ÜNAL

  4. Ankilozan spondilit hastalarında oksidatif hasarparametrileri ve endotel disfonksiyonu ile ilişkiliserolojik göstergelerin değerlendirilmesi

    Oxidative damage parametries and related to endotel dysfunction evaluation of serological indicators in patients with ankylosing spondylitis

    YAŞAR YILDIZ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2010

    RomatolojiSağlık Bakanlığı

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. İSMAİL SARI

  5. Ailesel akdeniz ateşi ve amiloidozu olmayan ankilozan spondilitli hastalarda MEFV mutasyonlarının sıklığı ve klinik bulgular ile ilişkisi

    Frequencies of MEFV mutations and their effect on clinical findings in ankylosing spondylitis patients without amyloidosis and familial mediterranean fever

    YÜKSEL MARAŞ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2008

    RomatolojiHacettepe Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. MERAL ÇALGÜNERİ