Ventriküler septal defekt tamirinde triküspit kapak leafleti kesilen ve kesilmeden opere edilen hastaların triküspit kapak fonksiyonlarının karşılaştırılması
Compare the tricuspid valve functionwith or without tricuspid valve detachment in closure of ventricular septal defect
- Tez No: 426522
- Danışmanlar: YRD. DOÇ. DR. ERKAN KAYA
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Göğüs Kalp ve Damar Cerrahisi, Kardiyoloji, Thoracic and Cardiovascular Surgery, Cardiology
- Anahtar Kelimeler: Ventriküler Septal Defekt, tricuspid kapak, tricuspid kapak yetersizliği, ventricular septal defect, tricuspid valve, tricuspid regurgitation
- Yıl: 2016
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Gaziantep Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: Kalp ve Damar Cerrahisi Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 72
Özet
Amaç: Ventriküler septal defekt (VSD) interventriküler septumdaki bir veya daha fazla açıklık olarak tanımlanabilir. Bicuspid aort kapaktan sonra en sık görülen konjenital kalp hastalığı olup tüm konjenital kalp hastalıkların 5 te birinden sorumludur. Yaşamın ilk yılında VSD'lerin çoğu spontan kapanma eğiliminde olmasına rağmen spontan daha büyük olan defektler ise kronik pulmoner aşırı yüklenme ve sağ kalp yetmeliğinin önlenmesi için cerrahi veya invaziv olarak kapatılmalıdır. En sık görülen ve cerrahi girişim uygulanan bu gruptaki hasta sayısının büyüklüğü göz önüne alındığında, tricuspid kapağın ve atriyoventriküler nodun yaralanmadan defektin güvenli ve tam olarak kapatılması son derece önemlidir. Gereç ve Yöntem: Çalışmamızda 2007-2015 yılları arasında VSD tanısı alan ve VSD'si cerrahi olarak kapatılan 165 hasta retrospektif olarak incelendi. Grup 1 VSD'si olanlar triküspid kapağın anterior leafleti kesilerek kapatılan 86 hastadan, Grup 2 ise VSD'si triküspid kapağın kesilmeden kapatılan 79 hastadan oluştu. Hastaların tümüne preoperatif kateter anjiografi ve ekokardiyografi yapılarak tanısı kondu. Hastalara postoperatif 1.haftada, 1.ayda ve 6-12.ay arasında kontrol amaçlı ekokardiyografi yapıldı, hastalar postoperatif rezidüel ventriküler septal defekt, postoperatif triküspit yetmezliği açısından değerlendirildi. Grup 1 ve Grup 2'deki hastalar aortik kros klemp süreleri, kardiyopulmoner by-pass süreleri, entübasyon süreleri, yoğun bakımda kalış süreleri, hastanede kalış süreleri, postoperative rezidüel ventriküler septal defekt, postoperatif triküspit yetmezliği, postoperatif morbidite ve mortalite açısından karşılaştırıldı. Bulgular: Her iki grupta da ekokardiyografik açıdan tricuspid kapakta yetersizlik ve disfonksiyona rastlanmadı. Değerlendirmeye dahil edilen diğer parametreler arasında fark saptanmadı. Sonuç: Çalışmamız sonucunda dikkatli bir şekilde yapılan tricuspid leaflet insizyonu ile yeterli görüş alanı sağlanarak VSD'nin güvenle ve tam olarak kapatılmasına olanak sağladığını düşünüyoruz.
Özet (Çeviri)
Ventricular septal defect (VSD) is defined as a defect in the interventricular septum. It is the second most prevalent congenital heart disease following bicuspid aortic valve and makes up 5% of the congenital heart diseases. Although most VSDs tend to close on their own in the first year of life, larger defects should be percutaneously or surgically closed to prevent right ventricular strain and right ventricular failure. A safe and effective closure without tricuspid valve and the atrioventricular node injury is of vital importance when the frequency of the procedure is considered. A total of 165 patients with a diagnosis VSD who underwent surgical closure of VSD were included in this retrospective study. Patients were grouped into two groups depending on the excised leaflet of the tricuspid valve 86 patients (Group 1) had their anterior leaflet excised, where 79 patients (Group 2) had their posterior leaflet excised. Diagnosis was based on preoperative catheter angiography and echocardiography. Echocardiography was repeated at 1st week, 1st month and 6- 12th months to evaluate postoperative residual VSD, and postoperative tricuspid regurgitation. Patients in Group 1 and 2 were compared regarding aortic cross- clamp time, cardiopulmonary bypass time, duration of intubation, length of stay in intensive care unit and hospital, postoperative residual VSD, postoperative tricuspid regurgitation, postoperative morbidity and mortality. Tricuspid regurgitation or dysfunction was not detected in any groups. Furthermore, none of the other parameters differed between two groups. Our study has shown that elaborate tricuspid leaflet incision for adequate visualization allows a safe and effective closure of VSD.
Benzer Tezler
- Çocuk kalp damar cerrahisi yoğun bakım ünitesinde postoperatif kavşak kaynaklı ektopik taşikardi; sıklık ve risk faktörleri
Junctional ectopic tachycardia after pediatric cardiac surgery; incidence and outcome
NESLİHAN KIPLAPINAR
Tıpta Yan Dal Uzmanlık
Türkçe
2013
Göğüs Kalp ve Damar CerrahisiSağlık BakanlığıÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. ENDER ÖDEMİŞ
- Ventriküler septal defekt pulmoner atrezili hastalarda anjiyografik bulguların değerlendirilmesi
Evaluati̇on of angi̇ographi̇c fi̇ndi̇ngs i̇n pati̇ents wi̇th ventri̇cular septal defect pulmonary atresi̇a
SAVAŞ DEDEOĞLU
Tıpta Yan Dal Uzmanlık
Türkçe
2001
Çocuk Sağlığı ve Hastalıklarıİstanbul ÜniversitesiÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. İRFAN LEVENT SALTIK
- Ventriküler septal defektli çocuklarda vena kontrakta yöntemi ile soldan sağa şant miktarının hesaplanması
Calculation of left to right shunt by the vena contracta method in children with ventricular septal defect
ŞEBNEM PAYTONCU
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2004
KardiyolojiDokuz Eylül ÜniversitesiÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. GÜL SAĞIN SAYLAM
- Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Pediatrik Kardiyoloji Bilim Dalı'nda doğuştan kalp hastalığı nedeniyle izlenen down sendromlu hastaların retrospektif değerlendirilmesi
Retrospective evaluation of patients with down syndrome due to congenital heart disease in Cukurova University Faculty of Medicine Pediatric Cardiology Department
NARMIN MIRIBRAHIMOVA
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2020
Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıÇukurova ÜniversitesiÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. SEVCAN ERDEM
- Çocukluk çağı pulmoner hipertansiyonu tanı ve izleminde kullanılan biyobelirteçler ve kayma geriliminin tedavi protokolleri ve prognoz ile ilişkisinin değerlendirilmesi
Evaluating the correlations of treatment regimens and prognosis with shear stress test and biological markers that are used to diagnose and treat pediatric pulmonary hypertension
AYHAN PEKTAŞ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2012
KardiyolojiGazi ÜniversitesiÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. RANA OLGUNTÜRK