Geri Dön

Over yüzey epitel tümörü olgularında ERCC1, fascin1, P53'ün prognostik değeri

The prognostic value of ERCC1, fascin1, P53 in ovarian surface epithelial tumors

  1. Tez No: 428846
  2. Yazar: KAMURAN ŞEKERZADE
  3. Danışmanlar: PROF. DR. NECMETTİN ÖZDEMİR
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Patoloji, Pathology
  6. Anahtar Kelimeler: over tümörleri, prognoz, ERCC1, fascin1, p53, ovarian carcinoma, prognosis, ERCC1, fascin1, p53
  7. Yıl: 2015
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Ege Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Tıbbi Patoloji Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 113

Özet

Over kanseri, dünya genelinde kadınlarda en sık görülen 6. kanser olup, kansere bağlı ölümlerde 7. sırada bulunmaktadır. Over yüzey epitel tümörleri, morfolojik olarak oldukça heterojenik bir yapıya sahip olup, tanı esas olarak morfolojik ve immunhistokimyasal veriler doğrultusunda konulmaktadır. Bu çalışmada 1999-2007 yılları arasında adjuvan tedavi alan over yüzey epitel tümörü tanısı almış olgulardan uygun olanlarında immunhistokimyasal yöntem ile ERCC1 ve fascin1 ekspresyon düzeyleri ve tanı koyma anında uygulanmış p53 ekspresyon düzeyi değerlendirilmiş; morfolojik, klinik parametreler ve bu bulguların birbirleri ile korelasyonu araştırılmıştır. İmmunhistokimyasal olarak ERCC1 ekspresyonu ile prognostik faktörler ve sağ kalım ilişkileri anlamlı bulunamamıştır. Sıklıkla ileri evrede saptanan over tümörlerinde uygulanan neoadjuvan tedavinin sağ kalım sürelerini etkilediğini düşünmekteyiz. Ayrıca literatürde birçok çalışmada gen profilleri ve RNA düzeylerine göre değerlendirmeler yapılmış, fakat bizim çalışmamızda ERCC1 ekspresyonu için sadece immunhistokimyasal yöntem kullanılmıştır. Daha geniş serilerde, daha fazla klinik bilgi üzerine kurulu, moleküler yöntemlerin (RNA, DNA ve gen polimorfizmi analizleri) de kullanılabildiği bir çalışmada anlamlı sonuçlar elde edeceğimizi düşünüyoruz. İmmunhistokimyasal olarak fascin1 ekspresyonu ile yaş arasındaki ilişki anlamlı bulunmuştur. Literatürle uyumlu olarak, histolojik tipler arasında seröz tümörlerde ekspresyon yüksek bulunmuş, yüksek dereceli seröz karsinomlarda ise fascin ekspresyonu daha yüksek saptanmıştır. Fascin ekspresyonu ile sağ kalım ve prognostik faktörler arasında anlamlı bir ilişki bulunmamasını over tümörlerindeki heterojenite ile ilgili olabileceğini düşünmekteyiz. İmmunhistokimyasal olarak p53 ekspresyonu ile, Silverberg derecesi ve kapsül rüptürü ilişkileri anlamlıdır. Ayrıca seröz tümörlerde ekspresyon diğer tiplere göre daha yüksek bulunmuştur. P53 ekspresyonunun sağ kalım ile ilişkisiz bulunmasının, over tümörlerinde sıklıkla uygulanan adjuvan tedavi yöntemlerinin sağ kalımı etkilemesiyle ilgili olabileceğini düşünüyoruz. Çalışmamızda birçok morfolojik parametrenin prognozla güçlü ilişkisi dikkati çekmektedir. Silverberg derecesinin sağ kalımı öngörmedeki gücü ve tek bağımsız prediktif faktörümüz olması, FIGO derecesinden daha önemli bir yere sahip olduğunu göstermektedir. Morfolojik bulguların sağ kalımı öngörmedeki gücü literatürü destekleyen önemli bir sonucumuzdur. Prognozda yol gösterecek moleküllere yönelik yaptığımız analiz sonuçlarımızın anlamsız olmasının, adjuvan tedavi ajanlarının sağ kalımı etkilemesiyle ilişkili olabileceğini düşünmekteyiz. Klinik verilerin bütününe ulaşılabilen, ileri inceleme tekniklerini de içeren çalışmalara olan ihtiyacımızın halen devam etmektedir.

Özet (Çeviri)

Ovarian cancer is the 5th frequently seen cancer type in the World and is the 7th in line among the cancers causing death. Ovarian surface epithelial tumours morphologically have substantial heterogenic structure. So diagnosis is based on morphologic and immunohistochemical data. In this study, expression of ERCC1, fascin1 and p53 by using immunohistochemical methods, morphological and clinical prognostic parameters and the relation of these features were examined in 92 patients who were diagnosed as ovarian surface epithelial carcinoma between 1999 – 2007. The patients were treated with chemotherapy consisting of platin and paclitaxcel after radical surgery. In this study mean age was 52.5. Of the 92 cases 42 cases (45.7 %) were serous type, 18 (19.6%) endometrioid type, 8 (8.7%) musinous type, 6 (6.5%) clear cell type, 4 (4.3%) undifferentiated and 14 (15.2%) mixed type. Ovarian carcinomas are tumours that have substantially malignant prognosis. In this study 31 cases lost their lives. And also in our study, significant relation was found between survival and Silverberg grading system, lymph node metastasis, omentum metastasis, positive peritoneal cytology similar with the literature. Silverberg degree was determined as independent prognostic factor. No significant relation was found between the immunohistochemical expression of ERCC1 and prognostic parameters and survival. Over tumours diagnosed most frequently at late stages, the application of adjuvant therapy in our opinion effects the survival period. Apart from this in the literature in many studies evaluations were made according to molecular studies but in our study for ERCC1 expression only immunohistochemical technique was used. In wider series of studies based on more clinical information, molecular techniques, we think we shall obtain more meaningful results from our studies. As an immunohistochemical the relationship between fascin1 expression and age found to be meaningful. In accordance with the literature among the histological types in serous tumours, expression was found to be high and in high degree serous carcinomas it was found to be even higher. We think that the fascin expression and survival period not being found meaningful may be due to tumour heterogeneity. Immunohistochemically the relationship between P53 expression, Silverberg degree and rupture of the tumour capsule is meaningful. Apart from this in serous tumours expression was found to be higher comparing with other types. We think that the reason for P53 being found not related to survival is ovarian carcinomas being frequently applied of adjuvant therapy effecting the survival period. In our study many morphological parameters, strong relationship with prognosis came to our attention. Silverberg degrees strength info seeing the staying alive and being the single independent predictive factor shows that it has a stronger place than FIGO degree. The strength of morphologic findings in foreseeing the staying alive is one of our results that support literature. We think that the reason of finding meaningless results from the analysis of leading molecules in prognosis is related with the effect of adjuvant chemotherapy in survival. Our necessity for studies that includes molecular examination techniques with complete clinical data is continuing.

Benzer Tezler

  1. Mesanenin değişici epitel hücreli karsinomlarında AgNOR ve mitotik indeks yöntemlerinin tümör grade'i ve stage'i ile ilişkisi

    Başlık çevirisi yok

    SERRA KAYAÇETİN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2003

    PatolojiSelçuk Üniversitesi

    Patoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. LEMA TAVLI

  2. Overin yüzey epitel tümörlerinde apopitotik ve proliferatif aktivite ile metastaz ilişkisi

    The relation between apoptotic activity and proliferative activity and metastasis in surface epithelial tumors of ovary

    PERVİN KARABULUT

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2010

    PatolojiFırat Üniversitesi

    Patoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. M. REŞAT ÖZERCAN

  3. Over yüzey epitelinin seröz tümörlerinde fibroblast büyüme faktörü reseptörü 1 (FGFR1) amplifikasyonu ve prognoz ilişkisi

    Fibroblast growth factor receptor 1 gene (FGFR1) amplification and prognosis relationship in serous ovarian tumors

    MEHMET ÖZCAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2020

    Kadın Hastalıkları ve Doğumİnönü Üniversitesi

    Tıbbi Patoloji Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. SAADET ALAN

  4. Borderline yüzey epitel over tümörlerinde mitokondriyal mikrosatellit profilinin değerlendirilmesi

    Mitochondrial microsatellite profiles in borderline surface epithelium ovarian tumors

    GÖKHAN GÖRGİŞEN

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2009

    GenetikAkdeniz Üniversitesi

    Tıbbi Biyoloji ve Genetik Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ÖZGÜL ALPER

  5. Overin yüzey epitel karsinomlarında survivin ve mmp-9 ekspresyonunun klinikopatolojik parametrelerle korelasyonu ve prognoza etkisi

    Prognostic value of survivin and mmp-9 expression and correlation with clinicopathologic parameters in surface epithelial ovarian carcinomas

    FATMAGÜL KUŞKU ÇABUK

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2010

    PatolojiSağlık Bakanlığı

    Patoloji Ana Bilim Dalı

    UZMAN SEYRAN YİĞİT