2002-2013 yılları arasında (AK Parti dönemi) Türkiye'nin Ortadoğu politikası
Turkey's Middle East policy between the years 2002-2013 (In the AK Party era)
- Tez No: 445843
- Danışmanlar: PROF. DR. ÇAĞRI ERHAN
- Tez Türü: Yüksek Lisans
- Konular: Uluslararası İlişkiler, International Relations
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2016
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Ankara Üniversitesi
- Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Uluslararası İlişkiler Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 263
Özet
Ortadoğu, her daim dünya siyasetinin göz bebeği olmuş ve küresel ilgi ve rekabetin merkezinde yer almıştır. Kavramsal olarak takriben bir asırlık geçmişi bulunmasına rağmen, sınırlarının nerede başladığı, nerede son bulduğu ve hangi devletleri kapsadığı noktasında uzmanlar arasında fikir birliği oluşmamıştır. Tek tanrılı üç dinin doğduğu yer olmasının yanında, İslamiyet, Yahudilik ve Hıristiyanlık için kutsal kabul edilen mekânları bünyesinde barındırması, kadim medeniyetlere ev sahipliği yapması, kıtalar arası konumuyla jeostratejik bir nitelik taşıması, uluslararası su yollarına hâkim olması ve XX. yüzyıl ile birlikte temel enerji kaynaklarından biri haline dönüşen fosil (hidrokarbon) yakıt rezervleriyle öne çıkması, bölgeyi ayrıcalıklı kılmıştır. Osmanlı ardılı olarak kurulan Türkiye Cumhuriyeti, XXI. yüzyılın ilk yıllarına kadar yaklaşık seksen yıl boyunca istisnai durumlar hariç, ana eksenin dışına çıkmayacak şekilde dış politikasını“Batıcılık”ve“Statükoculuk”ilkeleri üzerine inşa etmiştir. Dolayısıyla, Ortadoğu, uzak durulan ve görmezden gelinen bir coğrafya olarak kalmıştır. Kasım 2002'de Türkiye'de yapılan genel seçimler, sadece AK Parti'yi iktidara taşımamış, aynı zamanda, Türk dış politikasının ve Ortadoğu yaklaşımının parametrelerini yeniden tanımlamıştır. Bu dönemde,“Komşularla Sıfır Sorun”ilkesi bölgeye yönelik tutumun esasını teşkil etmiş ve 2011 yılında Ortadoğu ve Kuzey Afrika'ya hâkim olan Arap Baharı'na kadar başarıyla uygulanmıştır. Değişim talebiyle ortaya çıkan Arap Baharı, bölgeye demokrasi getiremezken, bir istikrarsızlık kaynağına dönüşmüştür. Türkiye, bu bağlamdaki en büyük sınavını yakın komşusu Suriye'de vermiş ve terör sorunu, mülteci akını, güvenlik tehdidi gibi sınamalarla karşı karşıya kalmıştır. Sonuçta, 2013 yılı sonuna gelindiğinde,“değerler”üzerinden siyaset geliştiren Türkiye,“çıkar”odaklı hareket eden küresel ve bölgesel güçler karşısında, bölgede,“değerli yalnızlık”olarak nitelendirilen bir konuma gelmiştir.
Özet (Çeviri)
The Middle East has always been the most valuable region for world politics and remained at the centre of global attention and competition. Although being almost a century-old conception, there has been no consensus among specialists on where its boundaries begin and end and which states it covers. Besides being the cradle of three monotheistic religions, embodying sacred sites of Islam, Judaism and Christianity, hosting ancient civilizations, strategic importance with its intercontinental location, having huge fossil (hydrocarbon) fuel reserves which became the main energy resources in the XX. Century are a few primary reasons that give to the region a prominent and privileged position. The Republic of Turkey, founded as the successor of the Ottoman, built up a foreign policy based on“Westernism”and“Preserving the Status quo”without moving away from the main axis, excluding (with quite a few) exceptional approaches throughout the nearly 80 years until the first years of the XXI. Century. Accordingly, the Middle East remained as a region which was avoided and disregarded. The general elections, held in Turkey in November 2002, not only brought the AK Party to power, it also redefined the parameters of the Turkish foreign policy and understanding of the Middle East. In this period, the principle of“Zero Problem with Neighbours”constituted the basis of the attitude towards the region and was successfully exercised until the Arab Spring which dominated the Middle East and Northern Africa. The Arab Spring, appeared at the beginning with demand for transition, transformed into a source of instability while failing to result in democracy for the region. Within this context, Turkey has been put to the greatest test in Syria, her closest neighbour and encountered the challenges such as the terror problem, flux of migrants and security threats. Consequently, by the end of 2013, Turkey, which institutes policies out of“values”in the face of global and regional powers which act“interest”focused, has reached to a position called as“precious loneliness.”
Benzer Tezler
- Türkiye ile Körfez ülkeleri arasında dış ticaret ilişkisinin incelenmesi -Çekim modeli yaklaşımı-
An investigation on trade relations between Turkey and Gulf countries - Gravity model approach
OSMAN ERK
Yüksek Lisans
Türkçe
2015
EkonometriGalatasaray Üniversitesiİşletme Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. MUSTAFA BURAK GÜRBÜZ
- Türkiye'de 2003-2013 yılları arasında uygulanan yabancı dil eğitimi politikalarının analizi
The analysis of foreign language education policies in Turkey during 2003- 2013
ESRA SEYRATLI
Yüksek Lisans
Türkçe
2014
Eğitim ve ÖğretimFatih ÜniversitesiEğitim Yönetimi, Teftişi, Planlaması ve Eko. Ana Bilim Dalı
YRD. DOÇ. DR. İBRAHİM HAKAN KARATAŞ
YRD. DOÇ. DR. CELAL GÜLŞEN
- Türkiye - Irak Kürt Bölgesel yönetimi ilişkileri 2005 - 2013
Turkey - Kurdistan regional government relations 2005 - 2013
UĞUR GÜL
Yüksek Lisans
Türkçe
2015
Uluslararası İlişkilerKocaeli ÜniversitesiUluslararası İlişkiler Bölümü
DOÇ. DR. İRFAN KAYA ÜLGER
- Siyasal iletişimde şarkı kullanımı: 2019 yerel seçimlerinde AK Parti örneği
The use of songs in political communication: The case of AK Parti in 2019 local elections
HAKAN SİPAHİOĞLU
Yüksek Lisans
Türkçe
2020
İletişim BilimleriGalatasaray ÜniversitesiRadyo Televizyon ve Sinema Ana Bilim Dalı
DR. ÖĞR. ÜYESİ GÜLSÜN GÜVENLİ
- Türkiye-Katar siyasi, sosyal ve ekonomik ilişkileri (2002-2020)
Turkey-Qatar political, social and economic relations (2002-2020)
SEFA ÇELEBİOĞLU
Yüksek Lisans
Türkçe
2022
EkonomiÇanakkale Onsekiz Mart ÜniversitesiDisiplinlerarası Bölgesel Araştırmalar Ana Bilim Dalı
PROF. DR. KADİR ARSLANBOĞA