Geri Dön

Towards the end of an empire: Rome in the West and Attila (425-455 AD)

Bir imparatorluğun sonuna doğru: Batı Roma ve Attila (İ.S. 425-455)

  1. Tez No: 456825
  2. Yazar: TUNÇ TÜREL
  3. Danışmanlar: YRD. DOÇ. DR. SELDA GÜNER
  4. Tez Türü: Yüksek Lisans
  5. Konular: Tarih, History
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2016
  8. Dil: İngilizce
  9. Üniversite: Hacettepe Üniversitesi
  10. Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Tarih Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 187

Özet

Bu çalışmada, birincil yazılı kaynaklar, arkeoloji, prosopografi ve filolojinin yardımıyla, imparator III. Valentinianus dönemindeki (İ.S. 425-455) Batı Roma İmparatorluğu'nun en büyük darbeyi Attila ve Hunlar tarafından değil, ekonomisinin omurgasını oluşturan Kuzey Afrika şehri Kartaca'nın 439 yılındaki kaybı dolayısıyla aldığı tartışılmaktadır. Bu tarihten sonra Batı Roma'nın tüm politikalarına bu kayıp yön vermiştir. Hunlar ise daha ziyade, III. Valentinianus'un en kabiliyetli generali ve 454 yılında imparatorun kendi eliyle düzenleyeceği suikasta kadar imparatorluğun gerçek yöneticisi olan Flavius Aetius'un düzenlediği askeri seferlerde önemli rol oynamıştır. Aetius, Hun askeri birlikleri sayesinde Theodosius hanedanının batıdaki son temsilcisi üzerinde iki defa iktidarını kurabilmeyi başarabilmiştir. Eğer Hun yardımı olmasaydı, Aetius'un ne bu yükselişi ne de askeri operasyonları gerçekleşmiş olurdu. Attila'nın Batı Roma'ya en büyük zararı, 439 yılında Aetius'a daha fazla Hun askeri (foederati) yollamama kararı almasıyla olmuştur. Bu Batı Roma için çok önemliydi, çünkü Batı Roma askeri seferleri için Hunlara ihtiyaç duyuyordu. Kendi ordusunun düzenli askeri birlikleri ise ya garnizon birliklerine dönüşmüş ya da silah altında tutulmaları imparatorluk için, özellikle de foederati birliklerinin oldukça ucuza gelmeleri göz önüne alındığında, ağır bir yük olmuştu. Attila'nın 451 ve 452 yıllarındaki batı seferleri her ne kadar başarılı bir şekilde geri püskürtülmüş olsa da, Kartaca imparatorluk kontrolü dışında kaldığı sürece, Batı Roma için 5. yüzyılda yaşadığı kayıpları tersine çevirebilmek için hiçbir umut yoktu. Bu dönem içerisinde, Cermen halklarıyla simbiyotik bir ilişki geliştiren Hunlar ve Attila, Batı Romalılar için, onların mal varlıklarını gasp etmekten başka bir şey amaçlamayan saldırılarıyla can sıkıcı bir asayiş ve güvenlik meselesinden öte bir şey olmamış ve bu yüzden de Romalılarla konak-parazit ilişkisinden öte bir ilişki geliştirememiştir. Anahtar Sözcükler Batı Roma İmparatorluğu, Aetius, Hunlar, Attila, Geç Antikçağ

Özet (Çeviri)

In this thesis I argue, with the help of primary sources, archaeology, prosopography and philology, that the Western Roman Empire during the reign of Valentinian III (425-455) did not suffer its gravest catastrophe due to Attila and his Huns, but owing to the fall of its grain and tax basket Carthage in 439, which came to dictate every policy of the Roman court after it occurred. In fact, the Huns had been essential in the campaigns of Flavius Aetius, the most able general of Valentinian III and also the effective ruler of the West until his assassination at the hands of his emperor in 454. Aetius was twice able to assert his dominance over the last representative of the Theodosian dynasty in the West by the aid of Hunnic auxiliaries and without their assistance, neither Aetius' ascension nor his campaigns would have been realized. When Attila ceased to send further warriors to aid Aetius in 439, this came to be his most detrimental decision for the Western Romans, for they depended on the Hunnic federates (foederati) to undertake campaigns, while the soldiers of the regular Roman army became either garrison forces or expensive to maintain when contrasted with the rather cheaply employed foederati. Although Attila's western campaigns of 451 and 452 were successfully checked, as long as Carthage remained outside of the imperial control, there was no hope for the Western Romans to successfully recover from the setbacks of the 5th century. In this age, the Huns and Attila, who developed a symbiotic relationship with Germanic peoples, were nothing more than a nuisance for the Western Romans due to their grand incursions that aimed at nothing but Roman riches, and therefore their tie with the Western Romans can only be described as a parasitic relationship. Key Words Western Roman Empire, Aetius, Huns, Attila, Late Antiquity

Benzer Tezler

  1. Erken Hristiyan ve ilk Bizans resim ve kabartma sanatında kaynak ve okullar (2 cilt)

    Sources and school of painting and sculpture during the early Christian and first Byzantine period

    AHMET MEHMET KİPMEN

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    1996

    Güzel SanatlarMimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi

    PROF.DR. SEMRA GERMANER

  2. İstanbul'un kentsel gelişme sistemi içinde konut alanları dağılımının incelenmesi

    Başlık çevirisi yok

    UĞUR TALHA KARDEŞ

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    1998

    Şehircilik ve Bölge Planlamaİstanbul Teknik Üniversitesi

    Şehir ve Bölge Planlama Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. FULİN BÖLEN

  3. 19. yy Avrupa mimarlık hareketlerinin ve Batılılaşmanın Osmanlı konut mimarisine etkileri

    The Effects of 19 th centry European architectural movements and Westernization on Ottoman housing architecture

    ALİ GÜNCAN

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    1993

    Mimarlıkİstanbul Teknik Üniversitesi

    Mimarlık Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. YURDANUR DÜLGEROĞLU

  4. I. Konstantin'in Hıristiyan teolojisine etkileri

    The Effects of Constantine I on Christian Theology

    FATİH EROĞLAN

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    DinHitit Üniversitesi

    Felsefe ve Din Bilimleri Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. MUSTAFA BIYIK